Bel Ağrısı

Bel Ağrısı Hakkında

Kadınlarda ve erkeklerde eşit olarak görülen bel ağrısı, genellikle erişkinlerde ve yaşlılarda görülmektedir. Çocukluk ve gençlik dönemindeki bireylerde ise sıklıkla görülmez. Uzun süre ayakta kalmayı gerektiren durumların ise bel ağrısının temel nedeni olduğu belirtiliyor. Genel olarak bel ağrısının nedenleri hakkında aşağıda detaylı sıralama mevcuttur.

• Doğumsal anomaliler
• Bel zorlanması
• Postür bozuklukları
• Bel fıtığı
• Travmatik nedenler
• Tüberküloz
• Brusella
• Kemik yumuşaması
• Kanserler
• Mide
• Psikolojik bel ağrısı
• Başarısız bel cerrahisi

Özellikle sürekli sandalyede çalışanlar ve ağır yük taşımaya alışkın kişiler, bel ağrısı şikayetinde en fazla bulunan kişilerdir. Yaşamı boyunca bel problemi yaşamamış olan bir bireyi bulabilmeniz oldukça zor denilebilinir. Bel ağrısının asla göz ardı edilmemesi gerekirken, ağrının lumbar ve sakral bölgede oluşabileceğini unutmayınız. Bu bölgelerdeki ağrı sebebi ile yakınlardaki dokularda ağrıdan etkilenecektir. Bel ağrısı yaşayan kişilerin ağrıyı geçiştirmemeleri ve acil olarak uzman doktora gitmeleri gerekiyor.

Bel Ağrısı Nedir?

Bel fıtığının oluşum nedenleri arasında bel ağrıları dikkat çekmektedir. Bel ağrısı çeken kişilerin bir kaç günden fazla süren iyileşme süreci geçirirler ise mutlaka doktorlarına ulaşıp muayene olmaları gerekmektedir. Uzun süre masa başı çalışma, yanlış hareket ve yanlış pozisyonda uyuma gibi etkenlerden de oluşabildiği bilinir. Bel ağrısının nasıl meydana geldiği ise tedavi sürecini ve yöntemini belirleyecektir. Darbe ve yaralanma nedeniyle oluşan bel ağrılarının tedavisinin soğuk kompleks ve ağrı kesici olduğu gözlemleniyor. Ağrının yanında uyuşma, idrara çıkmada sorun, güçsüzlük ve bacaklarda karıncalanma mevcut olabilir. Bu durumda ise beyin ve sinir cerrahi, fiziksel tıp ve rehabilitasyon, ortopedi ve travmatoloji gibi bölümlere başvurulması gerekebilir.

Bel ağrısının oturuş ve pozisyon hatalarına dayanması halinde bel boşluğu boşta kalmayacak şekilde yaslanılması ve oturulması önem taşır. Masa başı çalışan kişilerin belirli aralıklarla yürüyüş yapmaları ve arkalarına yaslanarak kasların rahatlamasını sağlamaları tavsiye edilmektedir. Bel ağrısına karşın aşağıda dikkat edilmesi gereken 5 unsur bulunuyor.

Egzersiz: Vücudumuzun bel bölgesinde yer alan kasları güçlendirmek ve daha kuvvetli hale getirmek için atlanmaması gereken bir olgudur.

Sağlıklı kilo: Fazla kilolu olmanın bel ağrısını daha da kolay oluşturacağını unutmamalısınız. Bel ağrısı yaşadığınızda ise daha geç düzelmesine neden olacaktır.

Doğru duruş: Uzun süre ayakta durmanız gereken işlerde çalışabilirsiniz. Bu durumda ise duruşunuza dikkat etmeniz gerektiğini unutmayınız. İyi duruş, bel kaslarındaki stresin azalmasını sağlayabilir. Bu yüzden mutlaka oturduğunuz koltuk ve kanepe seçimine dikkat etmeli bunlara ek olarak da koltuğunuzun sırt kısmına yastık koymaya dikkat ediniz.

Doğru kaldırma: Ağır kaldırmaktan kaçınmanız önemlidir. Eğer ağır kaldırmanız gereken bir işte çalışıyorsanız, mutlaka bacaklarınızdan destek almalısınız. Nesnenin ağır ve dengesiz olması halinde yardım istemeniz gerekmektedir.

Bel ağrısının nasıl geçeceğine ilişkin birçok bilgi bulunuyor. Ancak bu bilgilerin bir kısmının yanlış olduğu gözlemlenirken, rutinleşen bel ağrılarınız için mutlaka uzman doktora başvurmalısınız. Genel olarak bel ağrısının nasıl geçeceği ve önlenmesine ilişkin aşağıda önemli bilgiler mevcuttur;

• Otururken bel kavisini destekleyen bir yastık kullanmayı alışkanlık haline getirmeniz önerilir.
• Otururken bel kavisini destekleyen bir yastık kullanmayı ise alışkanlık haline getirmeniz önerilir.
• Yere eğilme yerine çömelmeye özen göstermelisiniz.
• Yaylı ortopedik yatakların yatmak için doğru tercih olduğu belirtilmektedir.
• Yatağın öncelikle kenarına gelip oturduktan sonra kollardan destek alarak yatmak gerekir. Ardından sırt üstü dönülmesi tavsiye edilir. Yataktan kalktığınızda ise önce yan yatıp kollardan destek almalı ve oturmalısınız.
• Bel bölgesinin yel ve rüzgardan korunması önemlidir. Terli şekilde kalmamaya dikkat etmelisiniz.

Akut Bel Ağrısı

Bel ağrısı, dünyada doktora baş ağrısından sonra en fazla başvurma nedeni olarak gösterilmektedir. Yapılan araştırmalara göre, insanların %80'inin hayatlarının bir döneminde bel ağrısı çektiği tespit edilmiştir. GDünyada genellikle bel ağrısı kronik olarak bilinmektedir. Bel ağrısı ameliyatı dünyada yapılan hastalıklar arasından beşinci sırada yer bulmaktadır. Bel ağrısından kadınların ve erkeklerin eşit etkilendiği belirtilirken, genellikle 30 ile 50 yaş arasındaki bireylerde görüldüğü belirtilmektedir.

Akut bel ağrısı ise ani başlayan veya son altı hafta içerisinde görülen bel ağrılarını ifade etmektedir. Bel ağrısının genellikle birkaç gün ile birkaç hafta arasında sürdüğü gözlemlenir. İncelemelere göre bel ağrılarının %90'ını oluşturur. Genellikle akut bel ağrısının tedavisine ilişkin adımlar atılmıyor ve kişinin kendini dinlendirerek iyileşmeye çalıştığı biliniyor. Ancak iyileşmeyen akut bel ağrısının tedavisi için uzman doktora gidilmesi gerekiyor. Tedavinin ertelenmesinin iş ve sosyal hayata olumsuz etkileri olabileceğinizi unutmayın.

Akut bel ağrısının birçok nedenden oluşabileceği belirtilir. Ancak %90'ının mekanik nedenlerden oluştuğu açıklanmıştır. Kas iskelet sistemi kaynaklı olarak geliştiği belirtilen akut bel ağrısı, belde zorlanma veya belin incinmesi sonucunda meydana gelmektedir. Akut bel ağrısının fiziksel aktiviteler sonucunda arttığı gözlemleniyor. Mekanik nedenler ise aşağıda listelenmiştir.

• Sigara
• Kilo fazlalığı
• Gebelik
• Uygunsuz ağır cisim kaldırma
• Aşırı aktivite
• Spor yaralanmaları
• Kas spazmı
• Fiziksel aktivite eksikliği
• Duruş bozukluğu

Ağrının keskin bir şekilde gerçekleştiği belirtilirken, kişide yanma hissine neden olduğu gözlemleniyor. Uzmanlar, akut bel ağrılarının genellikle birkaç gün içerisinde azalacağını belirtir. Birkaç hafta içerisinde ise ağrıların tamamen geçeceğini ifade ediyorlar. Kesin olarak oluşma nedeni tespit edilemeyen akut bel ağrıları, hastanın öyküsü ve klinik muayene sonucunda tanı konulabilen bir rahatsızlıktır. Rahatsızlığa ilişkin tanının uzman doktor tarafından konulması gerekmektedir.

Akut bel ağrısı yaşayan kişilerin günlük işlerine belli düzeyde devam etmelerinde sakınca bulunmaz. Yatak istirahatının ağrının şiddetine göre tavsiye edildiği gözlemlenir. Akut bel ağrısının şiddetli olması halinde ağrıyı azaltıcı ilaçların tedaviye eklendiği belirtilmektedir. Kişinin kısa süre içerisinde günlük aktivitelerine tekrar geri dönebilmesi için uzman doktorun belirttiklerini yerine getirmesi gerekiyor. İyileşme döneminde bel kaslarının çalıştırılacağı özel hareketlerin olumlu katkısı olduğunu unutmayın.

Bütün kas rahatsızlıkları için sıcak ve soğuk kompres uygulanması tavsiye edilir. En eski doğal tedavi yöntemleri arasında bulunmasına rağmen hala günümüzde sıklıkla uygulandığı gözlemleniyor. Akut bel ağrısı içinde faydası olmaktadır. Kan dolaşımını artması ve ağrıyı azaltması ile dikkat çeker.

Subakut Bel Ağrısı

Subakut bel ağrısı olan çoğu hastanın tedavisine gerek duyulmadan zaman içerisinde düzeldiği göz önüne alınmaktadır. Farmakolojik olmayan tedavi yöntemleri üzerinden subakut bel ağrısının tedavisinin tamamlandığı gözlemleniyor. Ancak bazen farmakolojik tedavi ihtiyacı da doğabilir. Antiinflamatuar ilaçlar veya kas gevşeticileri ile tedavinin tamamlandığı bilinmektedir. Subakut bel ağrısı tedavisi, ortalama 4 ila 12 hafta arasında sürüyor. Tedavi sürecinin hızlandırılması için uzman doktora gitmelisiniz.

Kronik Bel Ağrısı

Hem kadınlarda hem de erkeklerde sıklıkla görülen bel ağrısının kendi içerisinde çeşitleri bulunmaktadır. Bel ağrısı, kronik bel ağrısı olarak da karşımıza çıkıyor. Kronik bel ağrısının günlük hayatınızdaki tüm aktiviteleri olumsuz etkileyebileceğini unutmamalısınız. Ciddi klinik, sosyal ve ekonomik problemlere neden olan kronik bel ağrısının dünya nüfusunun genelini etkileyen bir sağlık sorunu olduğu biliniyor. Kronik bel ağrısının nedenleri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi sahibi olmak için uzman doktora başvurmalısınız.

Günlük hayatınızdaki tüm aktiviteleri etkileyebilen kronik bel ağrısının nedeninin böbrekleriniz ile alakalı olup olmadığına dikkat etmelisiniz. İki elinizin avuç içini açıp belinize yerleştirdikten sonra böbreklerinizin olduğu bölgeye bastırılması halinde acı hissetmeniz, böbreklerden kaynaklı olarak bel ağrısı ile karşı karşıya kaldığınız belirlenir.

Kronik bel ağrısının egzersizlerde görülen yaralanmalar, kaza veya ters bir hareket yapmak gibi durumlarda da oluşabileceği gözlemlenmektedir. Bu ağrıları önlemek için hızlıca ve düzgün bir şekilde tedavi edilmesi gerekir. İyileşme sürecinizi hızlandırmak adına aynı zamanda bir takım tamamlayıcılarda almanız önerilir. Yararlanmanız halinde yaralanmanın hemen ardından bölgenin iltihaplanmasını önlemek için buz uygulamanız gerektiğini unutmayınız. Normal sıcaklıkta bir tampon, sıcak su şişesi veya krem uygulamak ise diğer etkili seçenekler arasında gösterilmektedir.

Bel Ağrısı Kimlerde Görülür?

Dünyada en fazla şikayet edilen rahatsızlıklar arasında ikinci sırada bulunan bel ağrısı, Türkiye'de de baş ağrısından sonra en fazla şikayet edilen rahatsızlıktır. Bel ağrısının her yaş grubunda görülebildiği gözlemlenirken, en çok ise 35-45 yaşları arasında görüldüğü belirtiliyor. Kadın ve erkekte eşit oranda ortaya çıkan bel ağrısı, 60 yaşının üzerindeki kadınlarda da sıklıkla görülebilmektedir. Aşırı kilo alımı, gebelik ve uzun süre yüksek topuklu ayakkabı giyimi vb. nedenlerin bel ağrısının oluşumunda etkisi olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenlerin görülmesi halinde tedaviye ilişkin adımlar atmalısınız.

Bel Ağrısı Nasıl Tedavi Edilir?

Uzmanlar, bel ağrısının tedavisinde farklı seçeneklere yönelebilir. Bel ağrısının hangi türü olduğunun önemi yüksektir. Bel ağrısının nedeni, şiddeti, kişinin yaşı ve pek çok özellik üzerinden tedavi süreci belirleniyor. Uzman kontrolünde basit ağrı kesici ilaçlar ve kas gevşeticilerin tedavide önemli rolü olduğu gözlemleniyor. Tam donanımlı bir sağlık kuruluşunda ise bel ağrısının tedavisi için fizik tedavi yöntemine başvurma ihtimali vardır. Bel ağrısı için ağrı bantları, masaj, lokal enjeksiyonlar ve egzersizinde tedavideki seçenekler içerisinde yer aldığı belirtilir.

Bel ağrısının ilerlemesi ile bel fıtığının ortaya çıkabileceği gözlemlenmektedir. Uzmanlar, rahatsızlığın gelişim göstermeden tedavi sürecine başlanması gerektiği konusunda uyarıyor. Bel ağrısının erken teşhis edilmesi ve tedavisinin ertelenmemesi önem taşır.

Bel Ağrısı Nedenleri

Bel ağrısının neden olabileceğine ilişkin bilgi sahibi olmak, oluşmasının önüne geçebilmek açısından önemli gösteriliyor. Sadece kendimiz için değil, çevremizdeki bireyler ve yakınlarımız içinde önemi tartışılamaz. Genel olarak bel ağrısının neden oluştuğuna ilişkin birçok bilgi bulunmaktadır. Bel ağrısının oluşmasında en fazla görülen nedenler ise aşağıda yer alıyor.

• Doğumsal Anomaliler
• Travmatik Nedenler
• Beldeki Problemlerden Kaynaklanan Ağrılar
• Dengesizlik Nedeniyle Oluşan Fonksiyonel Ağrılar
• İltihaplı Koşullar Nedeniyle Oluşan Bel Ağrıları
• Osteoporoz Kemik Yumuşaması
• Omurgada Tümör Oluşması
• Bazı İç Organlardan Kaynaklanan Ağrılar
• Psikolojik Nedenlere Bağlı Ağrılar

Doğumsal Anomaliler

Anne rahminde radyasyona maruz kalma, şekil bozukluğu gibi nedenlerle bebeğin fiziki görüntüsünde meydana gelen sorular olarak gösteriliyor. Doğumsal anomaliler, ilerleyen zamanlarda çeşitli rahatsızlıkların oluşmasını kolaylaştırır. Bu rahatsızlıklar arasında ise bel ağrısı bulunmaktadır. Bel ağrısının doğumsal anomaliler sebebi ile oluşabileceği belirtilir. Malformasyon olarak da ifade edilmektedir.

Travmatik Nedenler

Travma, bir olayın kişinin psikolojisini ve yaşamını olumsuz etkiler. Travmatik nedenler, çeşitli rahatsızlıkların oluşmasında özellikle bel ağrısında önemli rol oynayabilir.

Beldeki Problemlerden Kaynaklanan Ağrılar

Bel bölgesinde yaşadığınız çeşitli problemler, bel ağrısının oluşmasına neden olabilir. Beldeki problemlerden kurtulmak gerekirken, yoksa gelişim göstermesi ise kaçınılmaz olacaktır. Beldeki problemlerden kaynaklanan ağrıların neler olduğunun öncelikle teşhis edilmesi gerekir. Problemlerin teşhis edilmesinin ardından tedavisine yönelik adımlar atılması şarttır.

Dengesizlik Nedeniyle Oluşan Fonksiyonel Ağrılar

Bel ağrısı ve denge arasında doğrudan bir ilişki bulunurken, dengesizlik nedeniyle oluşan fonksiyonel ağrıların bel ağrısına neden olduğu belirtiliyor.

İltihaplı Koşullar Nedeniyle Oluşan Bel Ağrıları

İltihaplı bel ağrısı, sık görülen bel ağrısı nedenleri arasında bulunmaktadır. Bel ağrısının iltihaplı koşullarla oluşması halinde uzman doktora gidilmesi önem taşır.

Osteoporoz Kemik Yumuşaması

Kemiklerin yumuşamasına bağlı olarak tanısı konulan Kemik yumuşaması d vitamini eksikliğinden oluşmaktadır. Çocuklarda ve genç yetişkinlerde, osteomalazi sebebi ile kemiklerde büyüme sırasında eğilmenin görüldüğü gözlemlenir. Yaşlı erişkinlerde ise osteomalazi kırığa neden olabilmektedir. Herhangi bir yaş grubu fark etmeksizin, osteomalazi sebebi ile bel ağrısının oluşabileceğini de unutmayınız.

Omurgada Tümör Oluşması

Omurgada tümör oluşması, son derece ciddi bir hastalıktır. Bu hastalığın oluşturduğu komplikasyonlar bulunurken, bel ağrısı da hastalığın komplikasyonları arasında yerini alıyor. Omurgada tümör oluşmasının genellikle egzersiz, stres ve travma sonucunda meydana geldiği belirtilmektedir.

Bazı İç Organlardan Kaynaklanan Ağrılar

İç organlarda oluşan ağrıların bel ağrısına neden olabileceği biliniyor. İç organlarda ağrı hissetmeniz halinde doktora gitmelisiniz.

Psikolojik Nedenlere Bağlı Ağrılar

Bel ağrısının stres sebebi ile meydana gelebileceği belirtilmektedir. Uzmanlar, psikolojik nedenlere bağlı ağrıların sıklıkla göründüğünü söylüyor. Psikolojik açıdan kötü bir dönem geçiren kişilerde bel ağrılarının görülme olasılığı daha yüksektir.

Bel Ağrısı Belirtileri

Hastalıkların ve rahatsızlıkların belirtileri hakkında bilgi sahibi olmak, erken teşhis ve tanı için önem taşıyor. Bel ağrısının belirtileri üzerinden rahatsızlığı erken fark edebilir ve tedavisine ilişkin adımlar atabilirsiniz. Genel olarak görülen belirtiler ise aşağıda listelenmiştir.

• Yüksek ateş
• Yeni bağırsak ve mesane problemleri
• Düşme sonrası veya belinize direkt darbe oluşumu
• Şiddetli ve dinlenme ile iyileşmiyorsa
• Ağrının bacağınıza ve dizin altına yayılması
• Bir veya iki bacakta güçsüzlük, karıncalanma ve uyuşma durumu
• Sebebi belli olmayan kilo kaybı

Kronik Bel Ağrısı Belirtileri

Geçmeyen bel ağrısı olarak bilinen kronik bel ağrısı, erken teşhis edilmesi halinde gelişim göstermeden tedavisine başlanabilir. Kronik bel ağrısının belirtileri ise aşağıda listelenmiştir.

• Pozisyon değişimi sırasında ağrının artması
• Oturma sırasında şiddetli bel ağrısı
• Belinizdeki ağrı sebebi ile uykunuzun kesilmesi
• Sabah saatlerinde ve günün sonuna doğru ağrının artması
• Sırtta ve belde esneklik kaybı
• Belli bir pozisyonda oturunca ağrının azalması
• Güç kaybı, karıncalanma ve uyuşmanın artması

Kronik bel ağrısının belirtilerinin daha net ve fazla görüldüğü gözlemlenirken, belirtiler halinde acil olarak uzman doktora gitmelisiniz. Tedavisi ertelenen kronik bel ağrısı, çeşitli komplikasyonların oluşmasına neden olacaktır. Bel ağrısının gelişim göstermesi ile iş ve sosyal hayatınızda ciddi sorunlar yaşamınızda kaçınılmaz olur.

Bel Ağrısına Neden Olan Hastalıkların Belirtileri

Birçok hastalığın bel ağrısına neden olabileceği bilinmektedir. Brusella, tüberküloz, kemik erimesi, kireçlenme vb. hastalıklar ise bel ağrısına neden olan önemli hastalıklar arasında yer alıyor. Mide, böbrek, karaciğer gibi organ rahatsızlıklarının bel bölgesine yayılması ile bel ağrısının meydana geldiği de gözlemlenmektedir. Genel olarak psikolojik nedenlerden oluşan bel ağrısının belirtileri üzerinden teşhis edilmesi söz konusu olur.

Bel Ağrısı Tanı ve Teşhis Yöntemleri

Bir hastalık veya rahatsızlığın erken teşhis edilmesinin tedaviye olumlu etkisi olacaktır. Tanı ve teşhis yöntemleri üzerinden hastalıkların tespit edilebildiği gözlemleniyor. Yapılan çalışmalara ve edinilen bilgilere göre bel ağrısı baş ağrısından sonra hastalar arasında en çok görülen ağrılar arasındadır. Bel ağrısının tanı ve teşhisinde ise iki yönteme başvurulduğu bilinmektedir.

Fiziki Muayene

Bel ağrısının teşhis edilmesinde fiziki muayene yapılacaktır. Fiziki muayene ise vücudun ve vücut fonksiyonlarının değerlendirilmesine dayanır. Bu değerlendirmenin, inspeksiyon, palpasyon, perküsyon ve oskültasyon ile yapıldığı gözlemleniyor. Hastaya fiziki muayene yapılmadan önce hasta hakkında bilgi alınması gerekir. Bu bilginin alınmasına ise anamnez denilmektedir.

Anamnezde hastanın şikayeti, şikayetin hikayesi, özgeçmişi ve soy-geçmişi hakkında sorulardan oluşmaktadır. Fiziki muayene sonucunda bel ağrısı tanısı konulabilir.

Tetkikler

Günümüzde hastalıklar veya rahatsızlıkların tanısının konulmasında çeşitli tetkikler uygulanmaktadır. Bel ağrısı da, aşağıda belirtilen tetkikler üzerinden kolaylıkla teşhis edilebiliyor.

• Tam Kan Sayımı
• Rutin İdrar Tetkiki
• Karın ve Pelvik Ultrasonu
• Karın ve Pelvis CT
• Omurga MR Görüntüleme
• Rektum Prostat Genital Organ Değerlendirmesi

Tam Kan Sayımı

Kan testleri içerisinde tam kan sayımı yapılarak kan hücrelerinin sayısı kolaylıkla ortaya çıkarılabilir. Lösemi, anemi, enfeksiyonlar, bel ağrısı ve bazı kanama bozuklukları için yararlı bir test olarak karşımıza çıkar.

Rutin İdrar Tetkiki

Klinik veya laboratuvarda yapılabilen rutin idrar tetkiki sonucunda bel ağrısı tanısı konuluyor. İdrar örneği vermeden önce ellerinizi mutlaka yıkamalı ve genital bölgenizi mutlaka temizlemelisiniz.

Karın ve Pelvik Ultrasonu

Özellikle kadınlarda genital bölge rahatsızlıklarının teşhisi için kullanılan pelvik ultrasonu, bel ağrılarının tanımlanması amacıyla da kullanılmaktadır.

Karın ve Pelvis CT

Bel ağrısının teşhisinde kullanılan bazı tetkikler bulunmaktadır. Karın ve pelvis CT, uygulanan tetkikler arasında yerini alıyor.

Omurga MR Görüntüleme

Boyun, sırt veya bel bölgesindeki omurların, incelenmesini ve değerlendirilmesini sağlayan omurga MR görüntüleme ile bel ağrısının tanısı konulabilir. Omurga MR görüntüleme ile omurgayı oluşturan kemik yapıları, omurilik ve zarlar hakkında değerlendirme yapılabildiği gözlemleniyor.

Rektum Prostat Genital Organ Değerlendirmesi

Bel ağrısının teşhis edilmesi ile tedavisine başlanacaktır. Rektum prostat genital organ değerlendirmesi üzerinden bel ağrısı tanısı konulabilir. Tanı konulduktan sonra tedaviye hemen başlanır.

Bel Ağrısı Risk Faktörleri

Bel ağrısının risk faktörleri hakkında bilgi sahibi olmak, bel ağrısının oluşmasını engellemek açısından önemlidir. Rahatsızlığın oluşmasında çeşitli risk faktörlerinin doğrudan etkisi bulunuyor. Bel ağrısı hastalarına yönelik yapılan incelemelerde, aşağıdaki faktörleri taşıdıkları tespit edilmiştir.

• Sigara ve Alkol Kullanımı
• Hareketsiz Yaşam ve Obezite
• Fiziksel Uyum Bozuklukları
• Gebelik
• Bazı Meslek Grupları

Sigara ve Alkol Kullanımı

Uzmanlar, bel ağrısının çeşitli sebeplerle oluştuğunu belirtmektedir. Bel ağrısının sebebinin bulunması için mutlaka uzman doktora gitmelisiniz. Kas iskelet sistemi problemlerinden genel olarak kaynaklanan bel ağrıları, enfeksiyon vb. unsurlardan da oluşabiliyor. Sigara ve alkol tüketen bireylerde ise bel ağrılarının daha fazla görüldüğü gözlemlenmiştir. Sigaranın içinde olan maddelerin damarlarda büzülmeye yol açıp dolaşımı azaltarak bel ağrısına neden olduğu ifade ediliyor.

Hareketsiz Yaşam ve Obezite

Yaşam tarzınız, bazı hastalıkların ve rahatsızlıkların oluşmasını daha da kolaylaştırıyor. Bel ağrısının temel risk faktörleri arasında hareketsiz yaşam tarzı bulunmaktadır. Hareketsiz yaşam tarzınızın olması sebebi ile obezite olma ihtimalinizde yüksek olur. Obezite kişilerde bel ağrısının daha sık görüldüğü belirtilmektedir.

Fiziksel Uyum Bozuklukları

Fiziksel uyum bozuklugu da, bel ağrısının risk faktörleri arasında bulunuyor. Uzmanlar, bel ağrısına ilişkin çeşitli araştırmalar yapmıştır. Araştırmalar ile bel ağrısının oluşumunda fiziksel uyum bozukluğunun etkisinin olduğu belirlenirken, diğer faktörlerle birlikte görüldüğü belirtiliyor.

Gebelik

Hamileliğin her döneminde birçok nedenden dolayı ortaya çıkabilen bel ağrıları, erken dönemlerde hormonal değişikliklerden kaynaklanmaktadır. İlerleyen dönemlerde ise bel ağrılarının bebeğin büyümesi ile ilişkisi bulunuyor. Bebeğin büyümesiyle bel ve çevresine binen yükün arttığı gözlemlenirken, ağır kaldırma ve uygunsuz pozisyonlar ile bel ağrılarının arttığı da ifade ediliyor.

Bazı Meslek Grupları

Bazı mesleklerin çeşitli hastalıklara ve rahatsızlıklara neden olabileceği belirtiliyor. Ağır yük kaldırılması gerekilen, dengesiz ve sancılı işler sonucunda bel ağrısı ile karşılaşabilirsiniz. Belinizin ağrımaması için ağır kaldırmaktan mutlaka kaçınmalısınız.

Bel Ağrısı Komplikasyonları

İnsanların %80'inin yaşamlarının herhangi bir döneminde karşılaştığı bel ağrısı, Türkiye'de ise baş ağrısından sonra en fazla görülen rahatsızlıktır. Bel ağrısı ile karşılaşan bireylerde, ağrının gelişimi ile farklı komplikasyonlarda ortaya çıkabiliyor. Uzmanlar, bel ağrısının aşağıdaki komplikasyonlara neden olduğunu belirtmektedir.

• İş Gücü Kaybı
• Felç

İş Gücü Kaybı

Ağır işlerde çalışan insanların sıklıkla bel ağrısı sorunu yaşadığı gözlemleniyor. Bel ağrısı sebebi ile şikayet eden insanların doktora gitmeleri şarttır. Uzman doktor tarafından belirli süreliğine dinlenme ve istirahat edilmesi gerektiğine ilişkin rapor yazılacaktır. Bu rapor sonucunda kişinin iş hayatına belirli süreliğine ara vermesi gerekirken, iş gücü kaybı ise kaçınılmaz olur. İş gücü kaybının temel nedenleri arasında bel ağrısının olduğu belirtilmektedir.

Felç

En fazla ihmal edilen rahatsızlıklar arasında bel ağrısı bulunurken, bel ağrısının gelişim göstermesi ise felce neden olabilir. Bel ağrısı yaşayan bireylerin acil olarak tedaviye ilişkin adımlar atması gerekmektedir. Tedavinin ertelenmesinin veya yapılmamasının çok tehlikeli olduğunu unutmayın.

Bel Ağrısı Nasıl Önlenir?

Çağımızın en çok karşılaşılan rahatsızlıkları içerisinde gösterilen bel ağrısı, fiziksel rahatlığın yanında psikolojimizi de olumsuz etkilemektedir. Uzun saatler bilgisayar karşısında oturma, fazla kilo, hareketsizlik, bel kaslarının zayıflaması, zorlayıcı aktiviteler ve yanlış hareketler gibi birçok unsurun bel ağrısının oluşmasına neden olduğu biliniyor. Bel ağrısını önlemek istiyorsanız, belirtilen unsurlara dikkat etmelisiniz. Uzmanlar tarafından aşağıdaki faktörlere dikkat etmeniz halinde bel ağrısının önüne geçebileceğiniz belirtilmektedir.

• Doğru Oturma Pozisyonu
• Ağırlık Kaldırmada Denge
• Kilo Kontrolü
• Düzenli Egzersiz
• Ortopedik Yatak Tercihi

Doğru Oturma Pozisyonu

Bel ağrılarınızın oluşumunda gün içerisindeki oturma pozisyonunuz arasında ciddi bir bağlantı bulunmaktadır. Oturuş pozisyonunuzda beliniz boşlukta kalmamalı, sırtınız düz olmalı ve ayaklarınız yere tam olarak basmalıdır. Bilgisayar başında çalışan kişilerin ise bilgisayarın mutlaka göz hizasında olmasına dikkat etmesi gerekmektedir. Masa başında çalışan kişilerin her yarım saatte hareket etmesi ve masadan kalkması önemlidir.

Ağırlık Kaldırmada Denge

Günlük yaşantınızda veya iş hayatınızda ağırlık kaldırmanız gerekebilir. Ağırlık kaldırırken dengenize dikkat etmeniz gerektiğini unutmayın. Dengesizlik sonucunda belinize zarar verebilirsiniz.

Kilo Kontrolü

Sağlıklı ve uygun bir kiloda olmak, bazı rahatsızlıklara yakalanmaktan koruyacaktır. Kilonun azalması ile belinize zarar gelecektir. Amortisör görevi yapan disklerinizin yük binmesi sonucunda zarar görebileceğini belirtmek gerekiyor. Kilo kontrolü, bel ağrısı yaşayan kişilerde kilit rol oynamaktadır.

Düzenli Egzersiz

Egzersizler, omurga adalelerini güçlü tutmaktadır. Disklere binen yükün azalması sonucunda bel ağrısının oluşmasını engeller. Düzenli egzersiz ile sizlerde bel ağrısından korunabilirsiniz.

Ortopedik Yatak Tercihi

Yatak tercihine dikkat etmeyen kişilerin sıklıkla bel ağrısı çektiği tespit edilmiştir. Bel ağrısını önlemek istiyorsanız, öncelikle yatak tercihinize dikkat etmelisiniz. Çok yumuşak, esnek ve sert yataklar ile bel ağrısı çekebilirsiniz. Omurga sağlığının korunabilmesi için yatakta, omurga ve disklerin üzerine en az yükün bindiği pozisyonda yatılması gerekmektedir. Yatağın konforunun uygunluğunun da en iyi seviyede olması önem taşır.

Bel ağrısı yaşayan bireylerin yatak tercihlerine dikkat etmedikleri gözlemlenirken, sağlıklı kabul edilen yatakları tercih edilmesi gerekir. Bu yataklar ile omurganın doğal eğrilikleri korunmaktadır. Disk, bağ, sinir gibi oluşumlar çok zorlanmadığından zarar görmez. Her kişi için en uygun yatağın farklılık gösterebileceği belirtirken, kişiye uygun yatak tercih edilmesine dikkat edilmelidir.

Sık Sorulan Sorular

Bir rahatsızlığa ilişkin bilgi sahibi olmak, kendiniz ve yakınlarınız için çeşitli avantajlar sağlar. Rahatsızlığın neden oluşabileceğini, belirtilerini, nasıl teşhis edileceğini ve tedavisini bilebilirsiniz. En sık görülen rahatsızlıklar arasında yer alan bel ağrısına ilişkin sık sorulan sorular bulunmaktadır. Bu sorular ve cevapları ise aşağıda listelenmiştir. Rahatsızlıkla ilgili çevrenizi ve yakınlarınızı da bilinçlendirmenin gerektiğini unutmayınız.

Bel Ağrısında Bacağa Doğru Yayılan Uyuşma Hissi Tehlikeli Midir?

Bel ağrısının gelişim göstermesi ile birlikte bacağa doğru yayılacağı bilinmektedir. Bu yayılma sonucunda ise bacakta uyuşma hissi ortaya çıkar. Hastalığın teşhis edilebilmesi ve tanı konulabilmesi için uzman doktora gitmelisiniz. Bel ağrısının dışında daha farklı hastalıklarla karşılaşabilirsiniz.

Bel Ağrısı İçin Ameliyat Olmak Şart Mı?

Günümüzde en fazla karşılaşılan rahatsızlıklar arasında bel ağrısı bulunmaktadır. Bel ağrısı sebebi ile şikayetçi olan kişilerin ise ameliyat olmaları gerekmez. Doğal tedavi seçenekleri ve farklı yöntemlerle bel ağrısının tedavisi mümkündür. Bel ağrısının tedavisinde dinlenmesinin etkisi ise tartışılamaz. Ağrı sonucunda ağırlık kaldırmaktan kaçınmaya daha fazla özen göstermelisiniz.

Bel Ağrısı İçin Hangi Egzersizleri Yapmak Gerekiyor?

Bel ağrısının geçmesi için bazı egzersizler yapabilirsiniz. Egzersizler, bel ağrısının oluşmamasını ve geçmesini sağlar. Bel ağrısı için önerilen egzersizlerin isimleri ise aşağıda listelenmiştir.

• Köprü kurma
• Dizleri karna çekme
• Asker duruşu
• Yarım mekik çekme
• Kızgın kedi duruşu
• Kalçadan tekme atma

Bel Ağrısı İçin Hangi Bölüme Muayene Olmak Gerekiyor?

Bel ağrıları halk arasında herkesin başına gelen ve genellikle kişiler arasında bilgi paylaşımı ile hareket edilen bir hastalık olarak yoluna devam etmektedir. Ancak bel ağrılarının ciddi problemlere neden olabileceği unutulmamalıdır. Bu yüzden mutlaka bel ağrısı başladığında fizik tedavi ve rehabilitasyon bölümüne gidilmesi gerekmektedir. Doktora gittiğinizde röntgen, bilgisayarlı tomografi veya manyetik rezonans görüntüleme yöntemi ile sorunun ne olduğunun teşhis edileceği gözlemleniyor. Bel kayması, bel fıtığı veya dar kanal hastalığı ile karşılaşılması halinde tedavi sürecinde farklılık gösterecektir.

Bel Ağrısı Görülen Kişilerde Fıtık Riski Yüksek Mi?

Bel ağrısı sebebi ile bel fıtığı ile karşılaşabilirsiniz. Bu ihtimal, ağrının gösterdiği gelişime göre değişiklik göstermektedir. Bel ağrısının tedavi edilmemesi halinde fıtık riskinin arttığını unutmayın. Bel fıtığı olan kişilerde ise ameliyat gerektiren durumların neler olduğunu aşağıda görebilirsiniz.

• Tedaviyle geçmeyen ağrılar
• Bacakta güç kaybı
• Yürümekte zorluk yaratan uyuşmalar
• Yürümekte güçlük
• Gece uyandırıcı ağrılar
• MR görüntülerinde kopmuş fıtık parçası
• İdrar kaçırma
• Cinsel fonksiyon kaybı

Bel Ağrısı Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Bel ağrısının nedeni, şiddeti ve kişinin yaşı gibi unsurların bel ağrısının tedavi sürecini doğrudan etkilediği belirtiliyor. Bel ağrısı tedavisinde hızlı çözüm olarak hastanın rahatlatılması ve günlük yaşamına devam etmesinin sağlanması önemlidir. Bu yüzden ağrı kesici ilaç ve kas gevşetici iğneler öncelikli olarak kullanılmaktadır. Tam donanımlı bir sağlık kuruluşunda fizik tedaviye başvurulduğu da gözlemlenmiştir. Ağrı bantları, masaj, egzersiz ve lokal enjeksiyonlar da bel ağrısının tedavisinde olumlu unsurlar olarak gösteriliyor. Bel fıtığı kaynaklı bel ağrılarının tedavisinde ameliyatta bir seçenektir. Ameliyat ile fıtıklaşan diskin temizlenmesi ve sinir üzerindeki baskının kaldırılması gerekir. Diskektomi, endoskopik ve mikrodiskektomi olarak 3 ayrı ameliyat seçeneği mevcuttur.

Bel Ağrısı İçin Korse Kullanmak Doğru Mudur?

Korse, hastanın kendini psikolojik olarak iyi hissetmesini sağlar. Çeşitli dezavantajları bulunan korsenin uzmanlar tarafından sıklıkla önerilmediği gözlemlenirken, genellikle egzersiz yapılması önerilmektedir.

Bel Ağrısının Süresi Ve Şiddeti Belirleyici Midir?

Uzmanlar, üç aydan uzun süren bel ağrısının iltihaplı bel romatizmasının habercisi olduğunu belirtiyor. İltihaplı bel romatizmasının gelişim göstermesinin dinlenme ile doğrudan ilişkisi bulunduğu belirtilirken, özellikle gece uykudan uyandıran ağrılarla karşılaşabiliyorsunuz. Bu ağrıların gelişim göstermesi ve artması halinde acil olarak uzman doktora başvurmanız tavsiye ediliyor.

Bel Ağrısı Yaşa Bağlı Olarak Meydana Gelir Mi?

Yaş, bel ağrısının risk faktörleri içerisinde gösterilemez. Ancak ilerleyen yaşın bel ağrısı riskini arttırdığı belirtiliyor. Her dönemde görülebilen bel ağrısı, 40 yaş üzerindeki bireylerde daha fazla görülmektedir. Kadınlarda ise 60 yaşın üzerinde bel ağrısının daha fazla görüldüğü gözlemlenmiştir.

Bel Ağrısı İçin Hangi İlaçlar Kullanılır?

Bel ağrısının tedavisinde ilaç tedavisi yöntemine başvurulmaktadır. Tedavi için verilen ilaçlar ise aşağıda listelenmiştir. Bu ilaçların dozu ise ağrının şiddetine göre değişiklik gösteriyor.

• APROL FORT 550 MG
• DOLOREX 50 MG
• SALAZOPYRIN 500 MG
• MUSCORIL

• ENDOL SUPOZİTUVAR

  Bel Ağrısı Neyin Belirtisidir?

  Bel, oldukça fazla bölge ile yakın temasta olmasından; birçok önemli sinirin doğrudan ortasından geçmesinden ve omurganın kat ettiği alanlardan birisi olmasından dolayı ağrı probleminin en sık görüldüğü alanlardandır. Belde ağrı oluşmasına sebep olan faktörler şunlardır:

• Bel fıtığı en önemli ve şiddetli ağrı sebebidir.
• Hareketsizliğe bağlı olarak ortaya çıkan kireçlenme de ileri yaşlarda bel ağrısını ortaya çıkarmaktadır. Aynı zamanda fazla kilolar da omurga üzerinde baskı oluşturduğundan dolayı ağrı sebebidir.
• Akut olarak gelişen bel ağrılarının sebebi omurganın aşırı zorlanması olabilir.
• Romatizma hastalıkları da sürekli ve şiddetli ağrılar ortaya çıkarmaktadır.

• Bazı sinir ve omurga hastalıkları; omurga eğrilikleri ve sinir sıkışması da bel ağrısı sebepleri arasındadır. Ağrının süresi ve şiddeti, bel ağrısının neyin belirtisi olduğunu belirlemede en önemli donedir.

  Bel Ağrısı Adet Belirtisi Mi Yoksa Hamilelik Mi?

  Bel ağrıları hem adet döneminden önce ve adet dönemi süresince hem de hamilelik dönemlerinde ortaya çıkmaktadır. Her iki ağrı türünün de temel sebebi kaslardır ancak adet dönemindeki ağrı rahim kaslarından; hamilelik dönemindeki ağrı ise kalça kemiklerine yakın olan bölgedeki kaslardan kaynaklanmaktadır. Adete bağlı bel ağrıları adetin ikinci gününden itibaren azalarak biterken hamileliğe bağlı ağrılar karın büyüdükçe artarak devam edebilir.

  Soğuktan Bel Ağrısı Olur Mu?

  Vücudun, omurgaların, sinir sisteminin çalışmasında en ideal sıcaklık vücut sıcaklığıdır. Dış ortam sıcaklığının daha fazla olması bu sistemlerin çalışmasına pek etki etmese de düşük sıcaklık ciddi sorunlar ortaya çıkarabilmektedir. Doğrudan bel bölgesine gelen soğuklarda omurgaların çalışma fonksiyonlarında bozukluklar olabilir. Ayrıca bel fıtığı da tetiklenebilir. Her iki durumda da soğuğa bağlı bel ağrıları oluşur.

  Bel Ağrısı Adetten Kaç Gün Önce Oluşur?

  Adet öncesinde ve adet süresince görülen bel ağrılarının temel sebebi kas hareketleridir. Bu kas hareketleri adetten bir ya da iki gün önce başlar. Hareketler arttıkça bel ağrısı ihtimali de artar. Her kas hareketi bel ağrısına sebep olmaz. Özellikle rahim içeriğinin atılmasını sağlayan kasılmalar bağladığında ağrı şiddetlenir ve ikinci günden sonra azalarak biter.

  Bel Ağrısı Hangi Hastalıkların Belirtisidir?

  Birçok hastalığın ortak belirtisi olarak bel ağrıları ortaya çıkabilir. Ortopedi bölümüne başvurulduğunda en olası sebepler elenerek hastanın sorunu teşhis edilmeye çalışılır. Eğer akut bel ağrısına sebep olan basit faktörlerle ağrı açıklanamıyorsa bazı hastalıklar akla gelir. Bel ağrısına sebep olabilecek hastalıklar şunlardır:

• Omurga kireçlenmeleri,
• Romatizma hastalıkları,
• Bel fıtıkları,
• Fibromiyalji,
• Omurga iltihabı,
• Kemik hastalıkları,
• Tümör,

• Damar hastalıkları.

  Bel Ağrısına Kaç Gün Rapor Verilir?

  Bel ağrısını ortaya çıkaran faktöre göre bir gün ile yirmi gün arasında rapor verilmesi söz konusudur. Akut olarak gelişen ve sebebi ağırlık kaldırma olan ağrılarda eğer fıtık tetiklenmemişse hasta bir – iki gün istirahat ederek işine dönebilir. Tümör kaynaklı bir ağrı söz konusu ise tanı, takip ve tedavi süreçleri oldukça uzun olacağı için hastaya aylarca rapor verilebilir. Yani rapor konusunda belirleyici bel ağrısının sebebidir.

  Bel Ağrısı Kaç Yaşında Başlar?

  Bel ağrısı çok küçük yaşlardan itibaren başlayabilir. Ağrıyı ortaya çıkaran sebeplerin sayısı oldukça fazla olduğundan dolayı, doğumdan hemen sonra dahi ağrı ile karşılaşmak mümkündür. Ancak risk faktörlerinin sayısı ergenlik sonrasında muazzam derecede arttığı için, ortalama görülme yaşının on beş ve üzeri olduğunu söylemek mümkündür. İleri yaşlarda da kireçlenme ve romatizma hastalıkları dahil olduğu için, ağrı ileri yaşlarda daha da sıklaşmaktadır.

  Bel Ağrısı Ne Kadar Sürede İyileşir?

  Bel ağrısı, bel ağrısını ortaya çıkaran faktöre göre iyileşme süresine sahiptir. Eğer fıtık söz konusu ise ağrı çok uzun süreler devam edebilir. Ağırlık kaldırmaya bağlı ufak bir zedelenmeden kaynaklanan ağrı var ise bu ağrı birkaç gün içerisinde geçer. Kemik hastalıkları, tümörler, kireçlenme ve romatizma hastalıklarında ise ağrı yıllarca hatta on yıllarca sürebilmektedir. Bu tür hastalıkların varlığı durumunda tedavinin bir parçası da ağrının kontrol altında tutulmasıdır.