Haşimato Tiroid Hastalığı
- Sık Sorulan Sorular
- Haşimato Hastalığı Önlenebilir Mi?
- Hastalık Mideye ve Bağırsağa Etki Eder Mi?
- Haşimato Hastalığı Şişmanlığa Sebep Olur Mu?
- Haşimato Hastalığı Tedavi Edilmezse Ne Olur?
- Hastalar Nasıl Beslenmelidir?
- Haşimato Hastaları Zayıflama Diyeti Uygulayabilirler Mi?
- Gebelik Döneminde Haşimato Hastalığına Nasıl Bir Tedavi Uygulanır?
- Haşimato Tedavisi Ne Kadar Sürer?
- Haşimato Hastası Kendiliğinden İyileşir Mi?
- Haşimato Hastalığı İş Hayatını ve Sosyal Hayatı Nasıl Etkiler?
- Tedaviden Sonra Hastalar Ne Yapmalıdır?
- Haşimato Tedavi Yöntemleri Her Hastaya Uygulanabilir Mi?
- Haşimato Hastalığı Hangi Yaş Aralığında Görülür?
- Hastalar Alkol ve Sigara Kullanabilirler Mi?
- Hastalığın Kesin ve Kalıcı Tedavisi Var Mıdır?
- Haşimato Hastalığının Teşhisi Zor Mudur?
- Haşimato Hastalığı Hangi Hastalıklarla Karıştırılır?
- Hastalık Ölüme Sebep Olabilir Mi?
- Hastalık Bulaşıcı Mıdır?
- Haşimato Hastalığı Cinsel Yaşamı Nasıl Etkiler?
- Haşimato tiroid hastalığı nasıl anlaşılır?
- Haşimato tiroid hastalığı olan nasıl kilo verir?
- Haşimato tiroid hastalığı tehlikeli mi?
Tespit edilmesi zor olan ve belirtileri kendini geç gösteren bir hastalık olarak karşımıza çıkan Haşimato, son dönemlerin popüler hastalıkları arasındadır. Bağışıklık sistemi ve tiroit bezlerinin arasında oluşan anlaşmazlık sonucunda ortaya çıkar. Mantar, parazit, virüs ve bakteri gibi bağışıklık sisteminin vücuttan uzaklaştırmak istediği maddeleri tiroit bezine göndermesiyle oluşur. Haliyle bu duruma bağlı olarak birçok hastalığın da gelişimi söz konusu olur.
Haşimato Tiroid Hastalığı Hakkında
Haşimato hastalığı ilk olarak Japon doktor Hakaru Haşimato tarafından tespit edilmiştir. Kadınlarda sıklıkla görülen bu hastalık, her toplumda yüzde 2 oranında görülür. Tiroit bezlerinin iltihaplanması nedeniyle ilk olarak kendini boğazlarda gösterse de farklı belirtilerinin olduğu da bilinir. Toplumumuzda tembel gelin hastalığı olarak da bilinen Haşimato, toplumumuzda kazanmış olduğu isimden anlaşılacağı üzere aşırı derecede tembellik ve uyku haliyle kendini gösterir. Kişi gün içerisinde fazlasıyla uyku hali içerisinde olurken, aynı zamanda halsizlik ve bitkinlik gibi sorunlarla da karşılaşır. Hormonal bir dengenin şaşması sonucunda meydana gelen bu hastalık, tiroit bezlerinin ciddi anlamda zarar görmesine neden olur. Hastalığın ilk evrelerinde herhangi bir şekilde kendini belli etmemesi en büyük sorunlardan biri olarak kabul edilir. Haliyle ilk müdahale yapılamaz ve hastalık orta ya da ileri evrelerde fark edildiği için hastalığın seyri daha çetin bir hal alır. Normal belirtilerinin yanı sıra kramp, memelerden süt gelmesi ve adele ağrıları gibi görülebilir. Haşimato, ilk veya orta evrelerinde müdahale edilmezse, ilerleyen süreçlerde kalp ve damar hastalıklarına bile yol açabilir. Ayrıca saç ve ciltte kurumalar, dökülmeler, tırnak kırılmaları ve saçların parlaklığını kaybetmesi, ilerleyen süreçlerde görülen belirtiler olarak bilinir. Hastalığın ölüm riski teşkil ettiği dönemlerde ise karında, kalpte ve akciğerde su birikintilerinin oluştuğu görülür. Haşimato hastalığının tedavisi için ülkemizin sağlık durumu oldukça yeterlidir ancak hastalığın yok edilmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Hastalığın kontrol altına alınması gerekir ve bunun için de kişinin beslenme konusunda titiz davranması gerekir.
Tiroit Bezinin İşlevi
Haşimato hastalığının olumsuz etkilerini anlayabilmek adına, büyük ölçüde zarar verdiği tiroit bezinin görevleri bilinmelidir. Bu sayede Haşimato nedeniyle vücutta ne gibi olumsuzlukların meydana gelebileceği anlaşılabilir. Tiroit bezi, T3 ve T4 adında iki adet hormon benzeri madde salgılamaktadırlar. Bu hormonlar vücudun metabolizmasının düzenli ve sağlıklı bir şekilde çalışmasına olanak sağlar. T3 ve T4 gibi hormonların az veya fazla salgılanması durumlarında dolaşım sisteminde ve sindirim sisteminde ciddi sorunlar meydana gelebilir. Tiroit bezi ise tam olarak bu dengeyi sağlayarak, iki sisteminde sağlıklı bir şekilde çalışmasını sağlar. Bu sistemlerde meydana gelen aksaklıklar kalbi dahi olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle tiroit bezinin görevini başarılı bir şekilde yerine getirmesi büyük önem taşır.
Haşimato Hastalığı Nedir?
Haşimato hastalığı, bağışıklık sisteminin insan vücudunu farklı bir madde olarak algılaması, zararlı bir madde olarak tanımlaması ve bu maddeyi ortadan kaldırmak için tiroit bezini yok etmeye çalışması nedeniyle ortaya çıkan bir hastalıktır. Tiroit bezinden salgılanan hormonun fazla olması bu durumun başlıca sebebi iken, hastalığın ilerleyen yıllarda tiroit bezi yetmezliğine dönebilme ihtimali yüksektir. Vücut tiroit bezinin tamamıyla ortadan kalkması ya da bitmesi için bol miktarda anti-tiroglobulin ve anti-TPO antikorları salgılar. Salgılanan bu antikorlar ise tiroit bezine yapışarak uzun bir süre boyunca bezin üstünde kalır ve zaman içerisinde bezi tahrip etmeye başlar. Aynı zamanda tiroit bezinin yüzeyinde iltihap birikmesi de söz konusu olur. Bir yandan antikorlar bir yandan iltihap, tiroit bezlerinin giderek küçülmesine ve haliyle hormon yetmezliğinin ortaya çıkmasına neden olur. Bu duruma bağlı olarak guatr hastalığı meydana gelir ve tiroit yetmezliği ile tam tiroid yetmezliği gibi iki önemli sorun sırayla baş gösterir.
Guatr ve Haşimato Hastalığı
Tiroit bezinin büyümesi guatr hastalığının ortaya çıkmasına neden olur ve Haşimato hastalığıyla ilgisi oldukça yüksektir. Haşimato hastalığı, tiroit bezlerinin dengesiz bir şekilde hormon salgılamasına neden olurken, bu durumun tiroit bezlerinde büyümeye neden olması, guatr hastalığını ortaya çıkarır. Bu nedenle Haşimato hastalığının gelişmesi ile birlikte guatrın da boy gösterdiğini ya da gösterebilme ihtimalinin yüksek olduğunu söylemek mümkündür.
Hastalığın Seyri
Haşimato hastalığı ilk olarak vücutta kendini göstermeye başladığında, bağışıklık sistemi tiroit bezlerinin parçalamak ya da tamamıyla bitirmek için birtakım maddeler salgılar. Tiroit bezlerinin üzerine yapışan bu maddeler, yavaş yavaş bireyin tiroit bezlerinin dengesini bozar ve hormonal bozukluklara yol açar. Ardından tiroit hücrelerinin aşırı miktarda veya gereğinden az bir şekilde kana karıştığı görülür. Haliyle bu durum kanın çok hızlı akmasına ve metabolizmanın son derece hızlı çalışmasına ya da kanın yavaş akıp metabolizmanın ve sindirim sisteminin dengesinin bozulmasına neden olur. Bu durumlarda ishal ve kabızlık gibi sorunlar ortaya çıkarken, aynı zamanda vücutta şişlik ve kalp sorunlarının da meydana gelmesi söz konusudur. Bu işlemlerin sırasında bağışıklık sisteminin tiroit bezlerine müdahalesinin giderek artması ve bezlerde biriken iltihap, giderek tiroit bezinin kontrolden çıkmasına neden olur. Hormon yetmezliği nedeniyle vücutta anormal değişimler görülebilir iken, hasta sürekli olarak bitkin, halsiz ve uykusuz hisseder. Haliyle gündelik hayatta birçok işin aksaması ve kişinin sorumluluklarını yerine getirememesi söz konusu olur. Bununla birlikte hastalığın yan etkileri giderek artar ve kişinin sosyal hayatı bu durumdan büyük ölçüde etkilenir. Kişinin dış görünüşünde de ciddi deformasyonlar meydana gelir ve yapılan müdahaleler sonucunda sorunun kontrol alınması amaçlanır. Hastaya uygun bir tedavi programı oluşturulur ve hastanın bu tedavi programını düzenli bir şekilde takip etmesi gerekir.
Görülme Sıklığı
Haşimato hastalığı, her yaş grubunda görülebilen bir hastalık olarak bilinir. Özellikle kadınlarda bu hastalığa daha fazla rastlanılırken, toplumumuzda Haşimato görülme oranı yüzde 2 ila 4 arasındadır. Ebeveynler bu hastalıkla karşılaşırlarsa, çocuklarda da bu hastalığın görülme ihtimali vardır ve bu hastalığın en büyük nedenlerden biri genetik yatkınlıktır. Genç ve orta yaş grubu bu hastalığın en sık görüldüğü grupken, erkeklerin büyük bir çoğunluğu genetik sebeplerden ötürü bu hastalığa yakalanır. Kadınlar ise östrojen hormonundaki düzensizlikten ötürü Haşimato hastalığına yakalanabilir.
Tedavisi
Haşimato hastalığının tedavisinin başarılı bir şekilde gerçekleşebilmesi adına hastanın, Haşimato hastalığının klinik belirtilerini öğrenmesi gerekir. Hastaya belirtiler tamamıyla aktarıldıktan sonra, hastanın yapmış olduğu geribildirim sonucunda tedavi programı belirlenir. Genel olarak ilaç tedavisi ve diyet programı uygulanırken, öncelikle hastanın durumuna göre hormonal dengeyi sağlamak amacıyla yüksek miktarda doz ayarlaması yapılabilir. 6-8 haftalık bir süreç sonunda hastanın durumuna bağlı olarak doz ayarlamasında azalma söz konusu olabilir. Son yapılan doz ayarlamasının ardından hastanın ilaçları düzgün bir şekilde kullanması gerekir ve 4-6 ay bir defa kontrole gitmesi gerekir. İlaçla tedavi programından bir süre sonra olumlu sonuç alınamadıysa, bu sefer bir ileri boyuta geçilerek cerrahi müdahaleye başvurulabilir.
İlaç Tedavisi
Haşimato hastalığının en çok tercih edilen tedavi türü, ilaç tedavisidir. Hastalığın tamamıyla tedavi edilmesi ve son bulması mümkün olmadığı için ilaç tedavisi ile hastalığın kontrol altına alınması sağlanır. Tiroit bezinin Haşimato nedeniyle en az şekilde etkilenmesini sağlayan ilaç tedavisi, sürekli olarak devam eden bir tedavidir. Dozaj ayarlaması hastanın durumuna göre yapılırken, 4 ila 6 ayda bir yapılan kontroller sonucunda ilaçların dozajı belirlenir. İlaç tedavisinde en sık kullanılan ilaç Levotiroksin olarak bilinirken, görülen diğer semptomlara karşın farklı ilaçların da kullanılması olasıdır.
Levotiroksin
Tiroit bezi tarafından salgılanan hormonun birebir aynısını içeren Levotiroksin, ağızdan alınmasının hemen ardından etkisini gösterir. Tiroit bezi tarafından salgılanan hormonlar arasında bir denge kuran bu ilaç, sadece Haşimato, tiroit bezi ve guatr problemlerini kontrol almak amacıyla kullanılır. Aşırı derece yan etkisi olmamakla birlikte, alerjik reaksiyonu olan hastalar genel anlamda söz konusu ilacın yan etkilerinden yakınırlar. Alerjik reaksiyon dışında şikâyetçi olunan herhangi bir aşırı yan etki söz konusu değildir. Haşimato hastalığının durumuna göre dozaj ayarlaması yapılırken, genel olarak günde 1 defa kullanılması yeterlidir. Bazı durumlarda uzman hekimin de uygun görmesi durumunda günde 2 defa kullanılabilir.
Cerrahi
Haşimato hastalığında genel olarak ilaç tedavisi söz konusuyken, bazı durumlarda hastaların cerrahi müdahaleyle tedavi edilir. Bu durumlar ise şu şekilde açıklanabilir:
- Hastalık nedeniyle tiroit bezinin aşırı miktarda büyümesi ve buna bağlı olarak hastanın yutkunma veya nefes alışverişlerinde zorluk çekmesi,
- Tiroit bezinde ilerleyen süreçlerde kötü huylu bir oluşum saptanması ya da hastalığın beklenmedik bir şekilde kanserli hücreler salgılamaya başlaması,
- Estetik açıdan hastalığın ciddi anlamda kötü bir sonuca neden olması ve hastanın da artık bu durumdan ciddi anlamda rahatsız olup, psikolojik olarak kötü etkilenmesi,
genel olarak Haşimato hastalığında cerrahi müdahale gerektiren durumlar olarak bilinir.
Haşimato Tiroid Hastalığı Nedenleri
Haşimato hastalığının henüz hangi sebeple vücutta nüksettiği bilinmezken, bağışıklık sisteminden kaynaklanan bu durumun net bir açıklaması yoktur. Bağışıklık sisteminin neden tiroit bezlerine karşı bir savaş açtığı, günümüz tıp şartlarında dahi bilinmemektedir ancak 7 farklı madde üzerinde durulur. Bu maddeler ise şu şekildedir:
- Vücutta selenyum maddesinin eksik olması nedeniyle bazı bulaşıcı hastalıklar Haşimatoya sebep olabilir.
- Annede veya babada bu hastalığın olması, haliyle çocuklarda da görünmesine neden olur. Özellikle tek yumurta ikizlerinde hastalığın her iki çocukta da görülebilme oranı yüzde 40 olarak bilinir.
- Radyasyon, Haşimato hastalığını tetikleyen en önemli unsurlardan biridir. Özellikle baş ve boyun bölgelerinin yoğun radyasyon altında kalması, hastalığın tetiklenmesine neden olabilir.
- Tuz tüketiminin fazla olması, Haşimato hastalığına zemin hazırlar.
- Hepatit C hastalığı olan kişilerde Haşimatoya rastlanma oranı oldukça yüksektir.
- İlaç kullanımının da söz konusu hastalığa zemin hazırladığı bilinir. Bazı ilaçların salgılamış oldukları maddeler ve vücuda etkileri, bağışıklık sisteminin son derece hassas olmasına neden olabilir. Haliyle Haşimato hastalığı bir şartlarda kaçınılmaz bir hal alır.
Bağışıklık Sisteminin Tiroit Hücrelerine Saldırması
Bağışıklık sistemi istemeden de olsa tiroit bezine karşı harekete geçerek, tabiri caizse tiroit bezine savaş açar. Bu durumda bol bol antikor adı verilen molekülün üretimine başlayan bağışıklık sistemi, kademe kademe arttırarak bu molekülün salgılanmasını ve tiroit bezlerine gönderilmesini sağlar. Gönderilen antikorların çeşitleri fazla olabilirken, sadece 2 tanesi büyük önem taşır. Anti- tiroid peroksidaz antikor ve anti- tiroglobulin antikor, tiroit bezlerine tamamıyla yapışıp yok etmeye çalıştığı için önem düzeyleri yüksektir. Bazı durumlarda bu iki molekül aşırı derecede tiroit bezlerinin çalışmasına neden olurken, bazı durumlarda ise fonksiyonel anlamda zayıflamasına sebep olmaya çalışır. Aşırı derece çalışan tiroit bezi, kana fazlasıyla tiroit maddelerinin salgılanmasına sebep olurken, bu süreç genel olarak 2 ila 6 hafta arasında devam eder. Bu sürecin ardından ise tiroit bezi hücrelerinin bir kısmı tamamıyla ölmüş olur. Bu hücrelerin yerine gelen tamir hücreleri, tiroit bezinin iyileşmesini amaçlar ancak belirli bir düzeyde başarılı olur. ,Bununla birlikte yeni hücreler belirli miktarda hormon üretimi yapabildiği için hormonun tam olarak salgılanması da bir süre sonra mümkün olmaz. Süreç bu düzene bağlı olarak devam ederken, bir süre sonra tiroit yetmezliği meydana gelir ve hasta haliyle bu durumda belirli semptomlardan şikâyetçi olarak hastaneye başvurur.
Haşimato Tiroid Hastalığı Belirtileri
Bağışıklık sisteminin tiroit bezine saldırması nedeniyle bir süre sonra tiroit bezi hem görevini yerine tam olarak getiremez hem de kronik iltihap nedeniyle hastayı fazlasıyla rahatsız eder. Haliyle Haşimato hastalığı belirtileri ise tam olarak bu noktada kendini göstermeye başlar. Genel olarak karşılaşılan Haşimato belirtileri şu şekilde hastaların karşısına çıkar:
- Kas yapısında, eklemlerde anlamsız ağrılar ve aşırı derecede güçsüzlük görülür.
- Ağız, cilt ve derinin birçok yerinde kuruluk meydana gelir. Aynı zamanda bu bölgelerde solgunluk da görülebilir.
- Haşimato hastalığı nedeniyle sorun yaşayan bir birey, özellikle bu dönemde aşırı kilo alma sorunuyla karşı karşıya kalır. Kişinin yemek yeme alışkanlıkları normal olsa bile, hastalık nedeniyle metabolizmanın yavaşlaması kilo almasına sebep olur.
- Haşimato hastalığı nedeniyle büyüyen tiroit, haliyle guatrın ortaya çıkmasına neden olur. Bu durum karşısında boğaz bölgesinde şişkinlik (dışarıdan fark edilemeyebilir) meydana gelir. Kişi yutkunurken güçlük çeker ve sesinde ciddi anlamda kısılma meydana gelir.
- Kabızlık, aşırı derecede yorgunluk, sürekli olarak uyuma isteği ve halsizlik, önemli belirtileri arasında yer alır.
- Hastanın soğuğa karşı herhangi bir şekilde tahammülü kalmaz ve ısınma konusunda sorun yaşayabilir.
- Adet konusunda yaşanan düzensizlikler ve gebe kalamama sorunu görülebilir.
- Saçlarda ve tırnaklarda ciddi anlamda kırılganlık, dökülme ve solmaların görülmesi söz konusu olabilir.
- Zihinsel anlamda kişinin her konuda sorun yaşaması söz konusu olabilir. (Unutkanlık, bunama, hafıza kaybı vb.)
- Kalp hızında düşüş görülmesi ve hem kadınlarda hem de erkeklerde cinsel isteksizlik görülmesi, Haşimato hastalığının belirtileri olarak bilinir.
Haşimato Tiroid Hastalığı Teşhis ve Tanı Yöntemleri
Haşimato hastalığının vücutta var olup olmadığına veya hastalığın hangi seviyede olduğuna öncelikle kan testleri ile bakılır. Yapılan kan testlerinde birtakım hormonların seviyesine bakılır ve belirli hormonlarda sorun varsa, hastalık kendini belli etmiş olur. Bunun yanı sıra antikor testleri de yine teşhis sırasında kullanılan bir diğer detaydır ve kandaki antikor seviyeleri, hastalığın hangi döneminde olduğunu çok iyi bir şekilde gözler önüne serer. Son olarak hastanın kan değerlerine göre ultrason yapılıp yapılmayacağına karar verilir. Yapılan ultrason ile hastanın tiroit bezinde herhangi bir oluşumun olup olmadığına bakılır ve böylelikle oluşabilecek kanser riski de saptanır. Tehlikeli bir durum sezilirse de biyopsi yapılarak, tiroit bezinde herhangi bir kanserli oluşumun teşhisi de yapılmış olur.
Fiziki Muayene
Haşimato hastalığının teşhisi için yapılan fiziki muayenede öncelikle hastanın şikâyetleri dinlenir. Bir yandan da kan testleri yapılarak sonuçlar beklenir. Hastanın şikâyetleri doğrultusunda, hastalığın belirtilerinin olup olmadığını anlaşılmaya çalışılır. Eğer hasta yutkunmakta zorluk çektiğini söylüyorsa, doktorun el ile hastanın boğaz kısmını yoklaması söz konusudur. Sonrasında cilt üzerindeki belirtiler saptanmaya çalışılır ve kanser şüphesine karşın biyopsi yapılarak, hastalığın kanser riski ölçülür.
İğne Biyopsisi
Haşimato hastalığının kanser riskini anlayabilmek adına yapılan iğne biyopsisi, ulaşılabilen her nodüle yapılan bir işlemdir. Her ne kadar Haşimato hastalığı nedeniyle tiroit bezleri üzerinde kanserli hücrelerin görülme olayı son derece az olsa da iğne biyopsisinin mutlaka yapılması gerekir. Biyopsi öncesinde hastaların hangi ilaçları kullanmaları gerektiği ve ne şekilde beslenecekleri söylenir. Öte yandan kan sulandıran ilaçları kullanan kişiler, konu hakkında mutlaka doktorlarına bilgi vermelidir. Biyopsi için her türlü şart uygun olduğunda ise hasta muayene yatağına yatırılarak, kafasını geriye doğru gitmesi istenir. Boğaz kısmının iyice açılması ve sorunlu bölgenin saptanması ile birlikte iğne batırma işlemi gerçekleşir ve ardından bölgeden gerekli olan hücrelerin alınma işlemi sonlandırılır. Hastanın bu işlem sırasında herhangi bir ağrı ya da sızı hissetmesi söz konusu olur ancak bu ağrı sizi varla yok arasındadır. İşlem yapılan bölge 10 ila 15 dakika arasında pamukla bastırıldıktan sonra pamuk atılabilir. Alınan örnekler patoloji laboratuvarına gönderilerek kanserli hücrelerin olup olmadığı tespit edilmeye çalışılır. Eğer kanser riski saptanırsa hasta en kısa süre içerisinde ameliyata alınır.
Haşimato Testleri
Haşimato hastalığının tespit edilebilmesi adına kan testlerinin de önemi yüksektir. Kan testleri sırasında kanda bulunan hormon miktarları, hastalığın boyutunu gözler önüne seren en önemli detaylardan biridir. Yapılan kan testleri ve bakılan değerler ise şu şekildedir:
-
TSH: Hipofiz bezinin yardımı ile salgılanmakta olan TSH, genel olarak tiroit bezinin T3 ve T4 maddelerinin salgılanması konusunda uyarır. Eğer anormal seyreden bir durum varsa, kanda T3 ve T4 değerli fazla bulunur. Bununla birlikte TSH değerlerine de bakılarak, hastalığın teşhisi sağlanır.
-
Serbest T4: Yapılan kan testlerinde T4 maddesinin azaldığı görülebilir ve bu durum, Haşimato tiroit hastalığının habercisi olarak bilinir. Eğer söz konusu hormon düşükse, hastalık hipotiroidi seviyesindedir ve yapılacak tedavi programı da bu doğrultuda gelişir.
-
Anti T ve Anti TPO Testleri: Bağışıklık sisteminin tiroit bezlerine ne ölçüde antikor gönderdiğini tespit etmek amacıyla Anti T ve Anti TPO testlerinden faydalanılır. Bu sayede iltihap durumu ve tiroit bezlerinin durumu da ortaya çıkmış olur.
Tiroid Ultrasonografisi
Haşimato tiroidinin durumunu tespit etmek amacıyla gerçekleştirilen tiroit ultrasonografisi, tiroit bezinde meydana gelen sorunların tespiti için oldukça etkili bir yöntem olarak bilinir. Guatrın durumu ve tiroit bezleri üzerinde bulunan kanserli maddelerin var olup olmadığı, bu yöntem sayesinde net bir şekilde anlaşılabilir. Bu sayede kanser riski saptanır ve biyopsinin ne denli gerekli olduğunu gözler önüne serer.
Haşimato Tiroid Hastalığı Risk Faktörleri
Haşimato hastalığının görüldüğü kitlenin ayrımı kolay kolay yapılamaz. Bu durumun nedeni ise hastalığın her yaşta ve her bireyde görülebilir olmasıdır. Genetik nedenler, cinsiyet, yaş, çeşitli hastalıklar ve dahası Haşimatoya sebep olabilirken, hastalığı belkirli kişilerle sınırlandırabilmek pek mümkün değildir.
Cinsiyet
Haşimato hastalığının en çok kadınlarda görüldüğü kaçınılmaz bir gerçektir. Östrojen hormonundaki dengesizlik, hastalığın görülmesinde erkeklere nazaran daha etkiliyken, genetik nedenler de cinsiyet konusunda etkilidir. Hastalık, yüzde 75 ila 80 oranında kadınlarda, erkeklere göre daha çok görülmektedir.
Yaş
Haşimato hastalığının risk faktörleri arasında, yaş faktörü son derece güçsüz kalır. Hastalık her yaş grubunda görülebilir ve bu konuda da bir sınırlama yapılamaz. Hastalık genel olarak orta yaşlı kişilerde ve gençlerde daha sık görülür.
Genetik
Hastalığın görülmesindeki en büyük sebeplerden biri de ebeveynlerde de Haşimato olmasıdır. Eğer anne veya babada söz konusu hastalık varsa, çocuklardan birinde veya hepsinde bu hastalığın görülme ihtimali yüksek denilebilir. Hatta genel olarak ebeveynlerde varsa, çocuklarında da mutlaka görülür.
Bazı İlaçlar
Haşimato hastalığının tetikleyicileri arasında ilaçlar da yer alır. Çeşitli hastalıklar nedeniyle kullanılan birtakım ilaçlar, bağışıklık sisteminin daha hassas olmasına neden olur. Haliyle bağışıklık sistemi tiroit bezini bir tehdit olarak algılayabilir. Bu nedenle de bu tehdidi bastırabilmek adında yüksek miktarda antikor salgılama yoluna gidebilir. Bu durum da Haşimato hastalığının kaçınılmaz olmasına neden olur.
Bazı Hastalıklar
Haşimato’nun oluşumu konusunda bir diğer unsur da hastalıklar olarak bilinir. Bazı hastalıklar yine tiroit bezlerinin dengesizleşmesine ve normalden çok daha farklı çalışmasına sebep olabilir. Yaşanan hormonal bozukluk düzene girmezse, tiroit bezleri yavaş yavaş özelliğini yitirmeye başlar. Vitiligo, turner Sendromu ve down sendromu, Haşimato’nun oluşmasında etkili olan diğer hastalıklardır.
Down Sendromu
Down Sendromu olan bireylerin büyük bir çoğunluğunda Haşimato araştırması yapılır. Araştırmalar sonucunda Haşimato bulgusuna ne denli rastlanıldığı konusunda yüzde vermek zorken, down sendromunun da bir hormonal bozukluk içermesi, haliyle bireyin Haşimatoya yatkın olmasına neden olur. Bu nedenle down sendromlu bireylerde Haşimato hastalığının oluşumu daha kolay gerçekleşebilir veya doğuştan beri Haşimato hastalığının bulunması söz konusu olabilir.
Turner Sendromu
Turner sendromu nedeniyle X kromozomunda yaşanan problem, bireylerin Haşimato hastalığına daha yatkın olmalarına sebebiyet verir. Haliyle turner sendromuyla karşı karşıya olan birçok kişide, tıpkı down sendromlu kişilere yapıldığı gibi Haşimato testleri yapılır. Özellikle turner sendromu nedeniyle tiroit fonksiyonlarının zayıflaması, Haşimatoya son derece iyi bir zemin hazırlar.
Vitiligo
Vitiligo hastalığının tedavisi esnasında verilen ilaçlar, tiroit bezinde ciddi bir çalışma temposunun oluşmasına neden olur. Bazı durumlarda ise bu temponun düştüğü görülür. Tiroit bezinin çalışma temposundaki düşüş ya da yükseliş, vitiligonun tedavisiyle doğru orantılı olduğu için bu düzensizlik Haşimato’nun tetiklenmesine neden olur. Vitiligo hastalarının genel bir kısmında, hastalığın ilerlemesi durumunda Haşimato’nun görülme oranı artabilir. Bu durum tamamıyla kullanılan ilaçların dozajına ve tedavi programına bağlıdır.
Haşimato Tiroid Hastalığı Komplikasyonları
Haşimato hastalığı nedeniyle fonksiyonlarında ciddi bir azalma olan tiroit bezi, birçok hastalığa davetiye çıkarabilir. Özellikle dolaşım ve sindirim sistemine doğrudan etki ediyor olması, oluşacak komplikasyonların derecesini arttıran en önemli unsurlardan biridir. Depresyon, zihinsel anlamda çöküş, kalp damar hastalıkları ve hipertiroit, en çok görülen komplikasyonlar olarak bilinir. Bu komplikasyonların görülmemesi adına erken müdahale edilmesi ve hastanın tedavi programına sıkı bir şekilde uyması gerekir.
Hipertiroit
Tiroit bezlerinin aşırı derecede büyümesi durumunda hipertiroit meydana gelir. Hipertiroit aslında halk arasında guatr olarak da bilinir. Tiroit bezlerinin sürekli olarak hormon salgılaması yönünde uyarılması, guatrın oluşmasının bir numaralı nedenidir. Guatrın ilerlemesi durumunda genel olarak estetik açıdan sorunlar ortaya çıkar. Boğaz kısmında şişme ya da yara gibi sorunlar görülür ve haliyle hastanın bu durum nedeniyle özgüveni kırılabilir. Öte yandan guatr, hastanın yutkunmasına ve nefes almakta güçlük çekmesine de neden olabilir. Guatrın ilerlemesi durumunda cerrahi müdahale söz konusu olabilir.
Depresyon
Haşimato hastalığının en önemli komplikasyonlarının başında depresyon gelir. Hastalar, Haşimato nedeniyle zaten gün içerisinde aşırı yorgun, uykusuz ve halsiz hisseder. Haliyle bu durum yavaş yavaş kişinin depresyona sürüklenmesine neden olur. Hasta sosyal hayatından kopmaya başlar ve dış yaşama ayak uydurmakta zorluk çekebilir. Genel olarak hastada bir yavaşlamanın meydana gelmesi, haliyle sosyal yaşamda sorunların artmasına neden olabilir. Böyle bir durum nedeniyle depresyonun görülmesi kaçınılmaz bir hal alır.
Kalp Damar Hastalıkları
Haşimato tedavisinin gerçekleşmemesi ve herhangi bir şekilde hastalığa müdahale edilmemesi durumunda kalp ve damar hastalıkları mutlaka boy gösterir. Hastalığın özellikle dolaşım sistemine ciddi anlamda zarar vermesi ve kanın pıhtılaşmasına neden olması, kalbin yükünün artmasına neden olabilir. Bununla birlikte kanın normal seyrinde akmayışı, damarların da tıkanmasına doğrudan etki eder. Haliyle ilerleyen süreçlerde Haşimato’nun kalp ve damar hastalıklarına sebep olması kaçınılmaz olur. Hasta alkol ve sigara gibi kötü alışkanlıklara sahipse, kalp ve damar hastalıklarının oluşumunu daha da çok hızlandırabilir.
Zihinsel Faaliyetlerde Yavaşlama
Haşimato hastalığının en sık görülen semptomlarının arasında zihinsel faaliyetlerde yavaşlama gelir. Hastalar, özellikle halsizlik ve sürekli uykusuzluk halinden çok fazla yakınırlar. Sürekli olarak uyuma isteği söz konusuyken, aynı zamanda unutkanlık veya bunama belirtileri de baş gösterebilir. Sosyal hayatlarında bu durumlar nedeniyle büyük sorunlar yaşayan hastalar, el ve göz koordinasyonu konusunda eksiklikleri kendilerinde çok rahat bir şekilde fark edebilirler. Hastaların bu dönemlerde kontrolsüz hareketleri ve sakarlıkları, gündelik hayatlarını olumsuz etkileyebilir.
Haşimato Hastalığı Nasıl Önlenir?
Haşimato hastalığının sebepleri tam olarak bilinmediğinden ve ortaya çıkış zamanı kestirilemediğinden; ortaya çıksa dahi uzun bir süre belirti vermediğinden ötürü önlenebilmesi ne yazık ki mümkün değil. Hastalığın ortaya çıktığı kişiler incelendiğinde genetik bağ mevcudiyeti gözlendiğinden dolayı hastalığın sebeplerinin başında kalıtımın geldiği düşünülmektedir. Kalıtımsal sebeplere önceden önlem alınması mümkün görünmemektedir. Hastalığın erken teşhisine yönelik, eğer aile geçmişinde bu hastalık var ise genetik ve antikor testleri yaptırılması gerekmektedir.
Hastalığın sebepleri araştırılırken bulunan ikinci nokta ise iyot tüketiminin, haşimato hastalığının ortaya çıkmasında etkisinin olduğu. Genetik sebeplerin varlığına ek olarak iyot tüketiminin de artması haşimato hastalığı riskini büyük oranda artıyor. Yani hastalıktan korunmak isteyenlerin iyot tüketimini ve iyot seviyelerini kontrol altına alması gerekmektedir.
Ayrıca çeşitli hastalıklar ile menopoz ve sigara tüketimi de haşimato hastalığının ortaya çıkma ihtimalini artırabiliyor. Bu hastalık açısından risk faktörü oluşturan hastalıklara yakalananların, haşimato varlığına dair de testler yaptırması gerekmektedir. Ayrıca sigara tüketiminin bitirilmesi de hastalığın önlenmesi açısından oldukça faydalı olabilir.
Sık Sorulan Sorular
Haşimato Hastalığı Önlenebilir Mi?
Haşimato hastalığı geç fark edilen bir hastalık ve bu nedenle ilk evrelerinde veya tamamıyla oluşmadan önce önlem alınması son derece zor. Haşimato’nun önlenebilmesi adına bireyin bu hastalığa direkt olarak odaklı bir şekilde ön tedavi programı oluşturması gerekir. Bu şekilde hastalığın önlenmesi bir miktar sağlanabilir. Unutulmaması gereken nokta, bağışıklık sisteminin birden bire tiroit bezlerine savaş açması ve bu nedenle hastalığın meydana gelmesidir. Bu duruma bağlı olarak bağışıklık sisteminin tiroit bezine ne zaman savaş açacağını ve hangi sebeple savaş açacağını kestirmek mümkün değildir. Tüm bu bilgiler ışığında hastalığın önlenebilmesi ya da önceden tedbir alınması son derece zor bir durumdur.
Hastalık Mideye ve Bağırsağa Etki Eder Mi?
Hastalığın mideye ve bağırsağa etki etmesi olası bir ihtimaldir. Bunun nedeni ise sindirim sistemine direkt olarak etki ediyor olmasıdır. Bilindiği üzere Haşimato, metabolizmanın bozulmasında son derece etkin bir oynar. Haliyle bağırsaklar ve mide bu durumdan, sindirim sisteminde oldukları için olumsuz etkilenir. Özellikle kabızlık sorunu, bağırsaklarda büyük problemlere yol açabilir. Hastanın beslenme alışkanlıklarına dikkat etmemesi de zayıf bir sindirim sisteminde mide problemlerine direkt olarak zemin hazırlar.
Haşimato Hastalığı Şişmanlığa Sebep Olur Mu?
Haşimato, metabolizmanın genel yapısının bozulmasına neden olur ve bu nedenle vücut sindirim konusunda zayıflar. Kişi iştahsız olması durumunda bile ufak çaplı bir atıştırma nedeniyle şişkinlik meydana gelebilir. İlerleyen zamanlarda ise kişi çok az yemek yese bile ciddi anlamda kilo alabilir. Bu nedenle şişmanlığa sebep olması yüksek bir ihtimal olarak değerlendirilebilir.
Haşimato Hastalığı Tedavi Edilmezse Ne Olur?
Haşimato tedavi edilmediği durumlarda, çok daha büyük sağlık sorunlarına yol açabilir. Bunlardan en önemlisi kanserdir. Eğer hastalık tedavi edilmezse tiroit bezleri üzerinde kanserli hücrelerin oluşumu söz konusu olabilir. Haliyle bu durum ölümcül sonuçlara neden olur ve hasta yaşamsal fonksiyonlarından ciddi anlamda geride kalabilir. Bununla birlikte kalp ve damar hastalıkları da Haşimato’nun tedavi edilmemesi durumunda hastaların karşısına çıkabilir. Yine bu durum da ölümcül sonuçlarla hastayı yüz yüze getirir. Hastalığın tedavi edilmemesi, uzun bir süreçten ibaret de olsa ölüme neden olur.
Hastalar Nasıl Beslenmelidir?
Haşimato hastalarının genel olarak tuzlu gıdalardan ve tuzun bizzat kendisinden uzak durmaları tavsiye edilir. Ciddi manada kabızlığa neden olması nedeniyle de lifli gıdaların tüketilmesi ve sindirimi zor olan gıdalardan uzak durulması istenir. Hasta acı, işlenmiş ve yağlı gıdalardan uzak durarak, sindirim sistemini ve dolaşım sistemini ciddi anlamda rahatlatabilir. Bu nedenle beslenirken bu tür detaylara dikkat etmesi gerekir.
Haşimato Hastaları Zayıflama Diyeti Uygulayabilirler Mi?
Haşimato hastalarının büyük bir çoğunluğunun diyetle almış oldukları kiloları verme eğiliminde olduğu görülür. Zayıflama diyetinin uygulanması konusunda herhangi bir sakınca bulunmaz. Bu diyetin doktor kontrolü altında olması ve doğru besinler kullanılarak yapılması, zayıflama diyetinin yapılması konusunda herhangi bir engel teşkil etmez.
Gebelik Döneminde Haşimato Hastalığına Nasıl Bir Tedavi Uygulanır?
Gebelik döneminde Haşimato ile mücadele konusunda antitiroid ilaçlardan yardım alınır. İlaç seçimi konusunda uzman doktor titiz bir program oluşturmak için çabalarken, seçilecek ilaçların plasentadan geçme konusunda başarısız ya da az başarılı olmaları amaçlanır. İlaçların dozaj ayarlaması büyük bir titizlikle gerçekleştirilirken, asıl hedef hem annenin hem de bebeğin en az şekilde zarar görmesidir. Dozaj ayarlamasında aşırıya kaçılması nedeniyle annede guatr ve hastalığın anne sütü ile bebekte daha etkin bir hal alması gibi durumlar söz konusu olabilir. Bu nedenle aşırıya kaçmadan, son derece kontrollü bir tedavi tercih edilmesi son derece mantıklıdır.
Haşimato Tedavisi Ne Kadar Sürer?
Haşimato hastalığının tedavisi tamamıyla hastalığın durumuyla doğru orantılı olarak seyreder. Eğer hastalık ileri evrelerdeyse ağır tedavi 2 seneyi dahi bulabilir. Eğer hastalık ilk ve orta evrelerinde ise, hastanın 1 sene boyunca tedavi programına uymasının ardından, ciddi bir iyileşme sürecine girmesi söz konusu olabilir. Her ne kadar asıl tedavi programı bitse de bu programdan sonra hafif ve ömür boyu devam edebilen programlar mümkündür.
Haşimato Hastası Kendiliğinden İyileşir Mi?
Haşimato hastalığında yaşanan hormonal bozuklukların kendiliğinden iyileşmesi mümkün değildir. Tiroit bezleri salgılanan antikorlar nedeniyle zarar görse de bu zararı bir süre sonra kendi başına yalnızca bir miktar kapatabilir. Hastalık oluşumuna ve büyümeye, bu süreç içerisinde kaldığı yerden devam eder. Bu nedenle bir kişinin kendi kendine tedavi olması söz konusu değildir. İlaç tedavisi de cerrahi tedavi de uzman doktor tarafından gerçekleştirilen tedavi türleridir.
Haşimato Hastalığı İş Hayatını ve Sosyal Hayatı Nasıl Etkiler?
Haşimato hastalığının iş ve sosyal hayat üzerindeki etkilerinin son derece kötü olduğu bilinir. Hastalar sürekli olarak uyku hali, bitkin ve yorgun oldukları için iş hayatlarında gözle görülür bir düşüş meydana gelir. Bununla birlikte sosyal hayatlarında ise herhangi bir aktiviteye katılmak hastalar için eziyettir. Aşırı uyuma nedeniyle hem işe geç kalma hem de sosyal hayattaki planları gerçekleştirememe gibi bir durum mümkün olabilir. Zihinsel fonksiyonlarda geriliğin meydana gelmesiyle iş ve sosyal hayatında ağır bedeller ödemesine davetiye çıkarır.
Tedaviden Sonra Hastalar Ne Yapmalıdır?
Haşimato hastalığının tedavisinin aslında tamamıyla bittiğini söylemek yanlış olur. Hastalar ilaç tedavisinden sonra mümkün olduğunca tedaviye devam etmelidir. Bunun nedeni ise hastalığın her an nüksetme ihtimalinin yüksek olması ve bağışıklık sisteminin her an tiroit bezine savaş açabilme olasılığıdır. Hastalar tedavi sonrasında mümkün olduğunca tedavi programından kopmamalı ve genel olarak tedaviyi dozaj olarak düşürerek devam etmelidirler. Cerrahi operasyondan sonra ise ilaç tedavisinin uzun bir süre devam etmesi önerilir. Sonuç olarak hastalar, hastalığın tekrar meydana gelmemesi adına çaba göstermelidirler.
Haşimato Tedavi Yöntemleri Her Hastaya Uygulanabilir Mi?
Haşimato hastalığının cerrahi ve ilaç tedavisi olmak üzere iki farklı yöntemi bulunur. İlaç tedavisinin bünyeden bünyeye farklılıkları söz konusu olabilir. Bu nedenle her bireye ilaç tedavisi uygulamak söz konusu olamayabilir. Öte yandan cerrahi müdahale de sadece belirli durumlarda yapıldığı için her hastaya yapılması söz konusu değildir. Bu nedenle tedavi yöntemlerinin her hastaya uygulanması, belirli şartların karşılanması durumunda mümkün olabilir.
Haşimato Hastalığı Hangi Yaş Aralığında Görülür?
Haşimato’nun görülmesi konusunda belirli bir yaş aralığının olduğunu söylemek mümkün değildir. Genel olarak gençlerde ve orta yaşlı bireylerde görülür. Bu nedenle 18 ila 40’lı yaşlar arasında görülme sıklığının fazla olduğu söylenebilir. Bunun yanı sıra çocuklarda da 50 yaşında üstünde de Haşimato hastalığının görülebilmesi mümkündür.
Hastalar Alkol ve Sigara Kullanabilirler Mi?
Haşimato hastalığının evresine göre alkol ve sigara kullanımına müsaade edilebilir. Uzman doktor her ne kadar belirli bir süre bu duruma müsaade etse de bir yerden sonra tamamen bırakılmasını isteyecektir. Alkol ve sigara hem sindirim hem de dolaşım sistemine çok ciddi anlamda zarar vermesinden ötürü, Haşimato hastalığının semptomlarının daha etkin bir şekilde göstermesine neden olur. Bu nedenle alkol ve sigara kullanımı hastalığın ilerlemesine zemin hazırlar. Hastaların genel olarak özellikle orta ve ileri evrelerde alkol veya sigaradan kesinlikle uzak durmaları istenir.
Hastalığın Kesin ve Kalıcı Tedavisi Var Mıdır?
Haşimato hastalığının herhangi bir şekilde kesin veya kalıcı bir tedavi bulunmaz. Hastalık ne evrede olursa olsun, ilerlemesinin önüne geçilir. Eğer çok ileri evrelerdeyse de düzenli bir tedavi programı sayesinde bir miktar daha geriye çekilebilir. Günümüzde tıbbın birçok alanda gelişmesine karşın maalesef ki Haşimato hastalığının kesinlikle kalıcı bir tedavisi bulunmamaktadır.
Haşimato Hastalığının Teşhisi Zor Mudur?
Haşimato hastalığının teşhisi değil de fark edilmesi oldukça zordur. Hastalığın belirtileri başka hastalıklarla karıştırıldığı için hastalar, genel olarak kendi tedavi yöntemlerini kendileri belirler. Bu nedenle herhangi bir uzmana görünme gereksinimi de duymazlar. Hâlbuki hastalar şikâyetlerini herhangi bir dâhiliye doktoruna belirtseler, yapılan bir kan testi ve diğer kontroller sonucunda hastalığın teşhisi son derece kolay bir hal alacaktır.
Haşimato Hastalığı Hangi Hastalıklarla Karıştırılır?
Haşimato’nun direkt olarak kabızlığa neden olması, kan dolaşımının yavaşlaması nedeniyle kalbin de yavaş atması ve ciltte kurulukların meydana gelmesi, haliyle başka hastalıklarla karıştırılmasına sebep olabilir. Özellikle kalp ve damar hastalıkları başta olmak üzere, kabızlık, boğaz enfeksiyonu, soğuk algınlığı ve cilt hastalıkları ile karıştırıldığı görülebilir.
Hastalık Ölüme Sebep Olabilir Mi?
Hastalık herhangi bir şekilde tedavi edilmezse, hasta tedavi programına uymazsa ve hastalık giderek ilerlerse, ölüm kaçınılmaz olur. Haşimato nedeniyle tiroit bezlerinde kanser görülmesi söz konusuyken, bu kanser daha birçok bölgeye yayılabilir. Haliyle bu yönden zaten ölümcül bir etkisi, çok ilerleyen süreçlerde söz konusu olur. Bunun dışında kalp ve damar fonksiyonlarına da zaman içerisinde olumsuz bir şekilde etki etmesi, ölüme sebep olabileceğinin göstergesidir.
Hastalık Bulaşıcı Mıdır?
Haşimato hastalığının, kan, tükürük, aynı ortamda aynı havayı nüfuz etme vb. unsurlardan ötürü bulaşması söz konusu değildir. Hastalığın sadece genetik olarak yayılması gibi bir durum vardır. Ebeveynlerde görülen Haşimato hastalığı yüksek bir ihtimalle çocuklarda da görülür. Kalıtsal olarak yayılmasının dışında herhangi bir şekilde yayılması söz konusu değildir.
Haşimato Hastalığı Cinsel Yaşamı Nasıl Etkiler?
Haşimato hastalığının cinsel yaşamı olumsuz yönde etkilediği görülür. Halsizlik, bitkinlik, depresyon ve uykusuzluk gibi etkileri olan Haşimato, bu nedenlerde hem erkeklerde hem de kadınlarda cinsel isteksizliğe sebep olabilir. Bunun yanı sıra zihnin genel olarak ağırlaşması ve buna bağlı olarak bedenin de ağırlaşması, haliyle cinsel isteksizliği tetikleyen diğer unsurlardan biri olarak kabul edilir.
Haşimato tiroid hastalığı nasıl anlaşılır?
Hastalığın hasta düzeyinde anlaşılması oldukça güçtür. Ortaya çıkardığı belirtilerin kendine özgü olmaması anlaşılmasını güçleştirir. Sürekli kilo alma eğilimi, cilt kuruluğu, sürekli halsizlik, vücut ısısıyla alakalı problemler, ses telleriyle ilgili sorunlar ve sindirim sistemi problemleri başlıca belirtileridir. Belirtilerden de anlaşılabileceği üzere oldukça sık rastlanan sorunları ortaya çıkarmaktadır. Hastalığın teşhisi bu belirtilere, bazı hastalarda görülebilen özel belirtilere ve laboratuvar testlerine göre yapılır.
Haşimato tiroid hastalığı olan nasıl kilo verir?
Haşimato tiroid hastaları kilo alma eğilimindedir. Kalori olarak az tüketim yapılsa dahi kilo alımı süreklidir. Doğal olarak kilo vermeleri için özel çaba harcamaları gerekir. Hastalığın teşhisinden sonra uzman bir diyetisyenle özel beslenme listesi oluşturulmalıdır. Günlük bir saat kadar düzenli spor yapılmalıdır. Öğünler artırılmalı ancak alınan toplam kalori miktarı düşürülmelidir. Akşam yediden sonra besin tüketimi yapılmamalıdır.
Haşimato tiroid hastalığı tehlikeli mi?
Haşimato hastalığı tedavi edilmediği takdirde vücudun hormon dengesi bozulmaktadır. Tiroid hastalıklarına dair belirtilerin neredeyse tamamı oldukça şiddetli olarak görülmektedir. Hormon dengesizliğinden kaynaklanan hastalıklar da ortaya çıkmaktadır.