Kolesterol

Kolesterol Hakkında

Kolesterol, her yaş grubunda görülebilen tehlikeli bir hastalıktır. Bir kan yağı olan kolesterol, damarlarda birikerek damar tıkanmalarına, bununla birlikte kalp ve beyin hastalıklarına neden olabilir. Kolesterol uzun süre belirti vermeden ilerleyebilen sinsi bir hastalıktır. Bu nedenle düzenli olarak kolesterol ölçümü yapılması gerekir. Bu ölçümler basit bir kan testi yapılır. Her insanın kanında iyi ve kötü kolesterol değerlerinin olması gereken bir seviye vardır. Yapılan testler ile bu değerler ölçülür. Kolesterol seviyesinin düşük ya da yüksek olması durumunda gerekli tedbirler önceden alınabilir ve önemli bir hastalık meydana gelmesi önlenebilir.

Kolesterol Nedir?

Kolesterol damarların içinde dolaşım sistemine katılan ve tüm vücudu etkileyen yağlı bir maddedir. Kolesterolü meydana getiren iki farklı nedenden bahsedilebilir. Bunlardan ilki süt ve et gibi hayvansal gıdaların fazla tüketilmesi ile ortaya çıkar. Hayvansal gıda ağırlıklı beslenen kişilerde kolesterol oluşma ihtimali yüksektir. İkinci neden ise karaciğerdir. Karaciğerin görevi kolesterolün yok olmasını sağlamaktır ancak D vitamini, hormonlar ve sindirim sistemi salgılarının üretilmesi için düşük miktarda kolesterole ihtiyaç vardır. Karaciğer bu düşük miktarda kolesterolü salgılar ve vücudun gerekli yerlerine iletilmesini sağlar. Ancak fazla salgılandığında, damarların tıkanması meydana gelebilir.

Kolesterol kan akışı içinde lipoprotein adı verilen madde ile hareket edebilir. Bu proteini salgılamak için de iki farklı protein tipine ihtiyacı vardır. Yüksek yoğunluklu lipoprotein iyi huylu kolesterol olarak bilinir ve kısa adı HDL’dir. Düşük yoğunluklu lipoprotein ise halk arasında kötü kolesterol olarak bilinir ve kısa adı LDL şeklindedir. Bunlardan kötü kolesterol karaciğer tarafından uzaklaştırılır ve iyi kolesterolün yüksek olması istenir. Kötü kolesterolün yüksek olması ise damar tıkanıklığına ve bununla birlikte çeşitli hastalıklara neden olur.

HDL (İyi) Kolesterol?

HDL, kötü kolesterol adı verilen kolesterolün karaciğerden atılmasını sağlar. Damar tıkanmalarına ve çeşitli hastalıklara neden olan kötü kolesterolün kandan dışarı atılmasını sağlığı için HDL için iyi kolesterol denilmektedir. İyi kolesterol seviyesinin yüksek olması, kötü kolesterolün dışarı atılmasında başarı sağlandığını gösterir.

LDL (Kötü) Kolesterol Nedir?

Kötü kolesterol olarak bilinen LDL, karaciğer tarafından üretilir ve kolesterolü kan yoluyla taşır. Vücutta bulunan amino asitleri ve antioksidanları diğer hücrelere taşımakla görevli olan kötü kolesterol seviyesi yüksek olmamalıdır. Kanda fazla miktarda bulunduğunda, önemli sağlık sorunlarına neden olur. LDL seviyesi ne kadar düşükse o kadar sağlıklı olduğunuz söylenebilir. LDL seviyesinin yüksek olması ise çeşitli damar tıkanıklıklarına, bu tıkanıklıklara bağlı olarak kalpte büyümeye, kalp krizine, beyin hasarlarına, ani felce ve akciğer sorunlarına neden olabilir. Kötü kolesterol seviyesini normalde tutmak için düzenli olarak ölçüm yapılmalıdır.

Kolesterol Nasıl Dengelenir?

Kolesterolün dengelenmesi beslenme düzeni ve sporla yapılabilir. Toplam kolesterol miktarı sağlıklı olunduğunun göstergesi değildir. Bir bireyin sağlıklı olduğunu söyleyebilmek için kötü kolesterol ve iyi kolesterol seviyelerine bakılmalıdır. Kolesterol seviyesi toplamda 200 olan kişilerde iyi kolesterol değeri 40 ve 90 arasında kötü kolesterol değeri ise 50 ve 100 arasında olmalıdır.

İyi kolesterolün yüksek olmasının önemi, kötü kolesterolden vücudu koruması ve kötü kolesterolün vücuttan uzaklaştırılmasını sağlamasıdır. Bu nedenle beslenme düzenine dikkat edilerek ve fiziksel aktiviteler yapılarak kötü kolesterol seviyesi azaltılmalı ve iyi kolesterol seviyesi yükseltilmelidir. Kötü kolesterol seviyesini azaltmak için;

• Yüksek kolesterol içeren kırmızı et azaltılmalı ve yerine beyaz et tercih edilmeli
• Süt ve süt ürünleri azaltılmalı ve yerine light ürünler tercih edilmeli
• Doymuş yağ tüketimi azaltılmalı ve yerine doymamış yağ tüketimi artırılmalı
• Mümkün olduğu kadar sakatat tüketilmeli
• Posalı olan besinlerin tüketimine ağırlık verilmeli ve bu nedenle meyve, sebze, tam tahıllı ürünler, bulgur pilavı, kuru fasulye, nohut, çavdar ekmeği, tam buğday ekmeği, bakliyatlar, mercimek tüketilmeli
• Yemekler mümkün olduğu kadar az yağlı pişirilmeli ve pişirme sırasında zeytinyağı kullanmalı
• Pişirme tekniklerine önem verilmeli, kızartmalardan uzak durulmalı ve yemeklerin buharda, ızgarada ya da fırında pişirilmesine özen gösterilmelidir.

İyi kolesterolün yükseltilmesi ise bazı alışkanlıkların değiştirilmesi ile mümkün olabilir. İyi kolesterolün yükseltilmesi için de;

• Sigaranın bırakılması
• Günde ortalama olarak 35-40 dakika yürüyüş yapılması
• Egzersiz için kardiyonun tercih edilmesi
• Yüzme ve bisiklet süren gibi aktivitelerin yapılması
• Merdiven inilip çıkılması ya da arabanın biraz uzağa park edilerek yürünmesi gerekir.

Kolesterolü Düşüren Yiyecekler Nelerdir?

Kötü kolesterolü düşürmek için uzmanlar, lifli ve omega-3 yağ içeren besinlerin tüketilmesini tavsiye eder. Balık, yeşil yapraklı sebzeler ve tahıllar, kolesterolün düşmesine yardımcı olan besinlerdir.

Baklagiller; bitkisel protein kaynaklarıdır. Fasulye, bezelye, nohut ve mercimek gibi besinleri barındıran baklagiller grubu yüksek miktarda lif ve protein ile mineral de içerir. Yapılan araştırmalar baklagilleri tüketen kişiler kötü kolesterol seviyesinin düştüğünü kanıtlamıştır. Kolesterolü düşürmek için işlenmiş etlerin yerine baklagiller tüketimine ağırlık verilmelidir.

Avokado; kolesterol düşmanı olarak bilinir. İçinde bulunan liflerin yoğun olması ve tekli doymamış yağ içermesi nedeniyle kötü kolesterolün düşmesine ve iyi kolesterolün yükselmesine yardımcı olur. Günde 1 adet avokado tüketen kişilerde, kötü kolesterol seviyesinin düştüğü kanıtlanmıştır.

Balık; omega-3 yağ asitleri bakımından zengindir. Bu sayede iyi kolesterolün yükselmesine yardımcı olur. Bununla birlikte kan akışını hızlandırarak kanın incelmesini sağlar ve damar tıkanıklığını önler. Balığın kolesterolü düşürebilmesi için kızartılmadan yenmesi gerekir. Haftada üç kez somon, uskumru ya da alabalık gibi yağlı balıkların tüketilmesi önerilir.

Badem ve ceviz; sağlıklı kolesterolü yükselten ve kötü kolesterolü düşüren tekli doymamış yağ bakımından zengin besinlerdir. Bu besinlerde bulunan yağlar kan basıncının ayarlamaya yardımcı olur, kaç akışını düzenler ve kolesterolün damarlarda birikmesini önler. Ceviz ve badem gibi yağlı tohumların içinde yüksek protein ve omega-3 yağları da bulunur. Bunlar da kötü kolesterolün düşmesini sağlayan etkenlerdir. Kalp sağlığını koruyan ve kolesterolün yükselmesini önleyen ceviz ve bademin günde bir porsiyon yani bir avuç tüketilmesi tavsiye edilir.

Yulaf ve arpa; lif bakımından oldukça zengin besinlerdir. Bu besinlerin içerisinde kötü kolesterolün düşmesini sağlayan beta-glukan adı verilen madde bulunur. Yapılan araştırmalar günde 3 porsiyon tam tahıl tüketen kişilerde felç ve kalp hastalıkları riskinin %20 oranında azaldığını kanıtlamıştır.

Bitter çikolata; içerisinde şeker miktarı az olduğu ve kakao barındırdığı için kolesterol düşmanıdır. Kötü kolesterolün düşmesine yardımcı olan en etkili besin kaynakları bitter çikolata ve kakao dur. Bitter çikolatanın içinde kakao da bulunduğu için kötü kolesterolün düşmesini sağlar. Günde bir parça bitter çikolata tüketerek kolesterolü önleyebilirsiniz ancak içinde en az %70 kakao olmasına özen göstermelisiniz.

Lifli meyveler; kolesterolü düşürmede önemli kaynaklardan biridir. Kalp sağlığında önemli rol oynayan meyvelerden üzüm, elma, turunçgiller ve çilek tüketimine ağırlık verilmelidir. Meyveler içinde bulundurdukları antioksidan ve antienflamatuar özellikleri sayesinde diğer hastalıklardan da vücudu korur.

Sarımsak; pek çok hastalığı önleyen antibiyotik özelliği ile bilinmektedir. Uzun yıllardan beri pek çok hastalığın tedavisi için kullanılan sarımsak kötü kolesterolün de düşmesini sağlar. Yüksek kan basıncını da düşüren sarımsak kalp sağlığının korunmasında etkilidir.

Soya; kalp sağlığı üzerinde oldukça etkili olan besinlerden biridir. Kalp savunucusu olarak bilinen soyanın özellikle soya fasulyesi olarak tüketildiğinde yüksek kolesterolü bulunan hastalarda, kalp hastalıkları riskini azalttığı kanıtlanmıştır.

Yeşil yapraklı sebzeler; kalori bakımından düşük ancak antioksidan ve lif bakımından yüksek olan besinlerdir. Patlıcan, bamya, patates ve havuç gibi besinlerin içinde bulunan pektin maddesi, kalp hastalıkları riskini azaltmaya yardımcı olur. Karalahana ve ıspanak gibi koyu yapraklı sebzeler ise vücuttaki kolesterolün daha fazla atılmasını sağlayarak kötü kolesterolün azalmasına yardımcı olurlar.

Zeytinyağı; bir tekli doymamış yağ deposunu ve bu özelliği sayesinde kalp dostudur. Antioksidan bakımından zengindir ve kötü kolesterolü düşürerek iyi kolesterolün yükselmesine yardımcı olur. Günde 4 yemek kaşığı zeytinyağı tüketilmelidir.

Çay; kolesterolün düşmesini sağlayan bir başka etkendir. Yeşil, siyah ve beyaz çayların içinde bulunan maddeler kolesterolün azalması ile kalp damar dengesini sağlar ve kan akışını düzenler. Bunlarla birlikte kolesterol üretimini ve emilimini azaltır ve kalp sağlığını korur. Ancak çok fazla tüketilmemesi gerekir.

Keçiboynuzu; içinde bulunan antioksidanlar sayesinde kış aylarının vazgeçilmez koruyucu besinleri arasında yer alır. Bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlar ve hastalıklara karşı korur. Bu özellikleri ile karbonhidrat, lif ve mineraller bakımından zengindir. Bu sayede kötü kolesterol seviyesinin azalmasına ve iyi kolesterol seviyesinin yükselmesine yardımcı olur.

Domates; içinde likopen adı verilen adı verilen bir madde barındırır. Bu madde, damarların tıkanmasını sağlayan yağların parçalanmasını sağlar ve kötü kolesterol üretiminin durdurmada etkilidir. Domatesin bu etkileri sağlayabilmesi için birkaç hafta boyunca düzenli olarak tüketilmesi ve günde en az 110 gram alınması tavsiye edilir.

Yabanmersini; karaciğerin sağlığının korunması üzerinde etkilidir. Bu etkisi sayesinde karaciğerden daha fazla kötü kolesterol uzaklaştırılmasını sağlar ve damar tıkanıklığını önler. Bu meyveyi taze, dondurulmuş ya da kurutulmuş olarak tüketebilirsiniz.

Barbunya; kötü kolesterolün düşmesini sağlayan lif bakımından zengin bir besindir. Yapılan bir araştırmaya göre günde 85 gram barbunya tüketen bireyler 12 hafta boyunca gözlenmiş be bu süre sonunda kötü kolesterol seviyelerini %8’e kadar düştüğü kanıtlanmıştır.

Kuşkonmaz; buharda piştiğinde daha fazla safra asidi üretir ve karaciğerin daha fazla safra üretmesine neden olur. Karaciğer daha çok safra meydana getirebilmek adına kötü kolesterole ihtiyacı vardır. Bunun sonucunda kandaki kötü kolesterol seviyesi oldukça azalır.

Kırmızı üzüm; çekirdeğinde bulunan ve çoğu meyvede bulunmayan antioksidan özelliği sayesinde kötü kolesterolün düşmesine yardımcı olur. Ayrıca kabuğunda bulunan resveratrol adı verilen madde kötü kolesterolün düşmesinde ve damar sertliğinin önlenmesinde etkilidir.

Yeşil ve siyah zeytin; bitkisel yağlar bakımından zengin olan zeytin hem kolesterol düşürücü etki yapar hem de antioksidan özelliği gösterir. Bu durumda kansere karşı olan besinlerde en ön planda yerini alır. Günde 10 adedi geçmeyecek şekilde, tuzsuz ve işlenmiş zeytin tüketmeniz tavsiye edilir.

Kolesterol Belirtileri

Kolesterolün yükselmesi sağlık açısından son derece tehlikelidir. Çünkü hiçbir belirti vermeden ilerleyebilir ve kalp ve damar hastalıkları gibi önemli sorunlar ile sizi başbaşa bırakabilir. Uzun bir dönemden beri yüksek kolesterolünüz olsa bile kalp damar ve beyinle ilgili bir sorun yaşamamış olduğunuzda, yüksek kolesterolünüz olduğunu fark etmeye bilirsiniz. Yüksek kolesterol genellikle günlük hayatı etkilemez ve belirtileri oldukça azdır. Rutin kontroller sırasında kolesterolünüzün yüksekliği saptanabilir. Bu nedenle düzenli olarak kolesterol ölçümü yaptırmanız tavsiye edilir.

Yüksek Kolesterol Belirtileri

Yüksek kolesterolün ilerlemesi ciddi sağlık sorunları meydana getirebilir. Bu nedenle belirtilerin görülmeye başlanması ile vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır. Genellikle belirti göstermeyen yüksek kolesterol nadir olarak el ve ayaklarda kabarıklıklara yol açabilir. Yağ bezesine benzeyen bu kabarıklıklar göz çevresinde de görülebilir. Yüksek kolesterol nedeniyle dolaşım sistemi sağlıklı çalışamaz ve ayak kısmına yeteri kadar kan iletilmediği için ayak tırnaklarında kalınlaşma ve morarma görülebilir.

Yüksek kolesterolün damarları tıkaması nedeniyle dolaşım sisteminin etkilenmesi sonucunda el ve ayak bölgelerine kan akışı düzgün sağlamadığı için bu bölgelerde üşüme ve soğukluk hissedilebilir. Yine kötü kolesterolün yükselmesi sonucunda kalp ve damar tıkanıklıkları yaşanabileceği için nefes darlığı da görülebilir. Merdiven ya da yokuş çıkarken zorlanabilir, eskiye göre daha zor nefes alabilirsiniz.

Baş Ağrısı

Yüksek kolesterol beyne giden damarların da tıkanmasına yol açabilir. Bu da ciddi beyin hasarlarına neden olabilir. Damarların tıkanması, kan dolaşımının normal şekilde yapılmasına engel olacağı için baş ağrısı meydana gelebilir.

Halsizlik

Yüksek kolesterol nedeniyle damarların tıkanması, dolaşım sistemini kötü etkilediği için gün içinde çabuk yorulabilirsiniz. Ayrıca uyku kaliteniz düşer ve kendinizi sürekli halsiz hissedersiniz. Normal yaptığınız aktivitelerde bile halsizlik hissedebilirsiniz.

Aşırı Yorgunluk Hissi

Kan damarlarında biriken yağlar nedeniyle vücudunuzdaki diğer organlar oksijensiz kalabilir. Kan akışının düzenli olmaması kalp ve beyin başta olmak üzere tüm organlarınızı etkiler. Bunun sonucunda aşırı yorgunluk hissedilebilir. Gün içinde yaptığınız diğer aktiviteler de aşırı yorulmanıza neden olabilir.

Yaraların Geç İyileşmesi

Vücuttaki yaralar kan akışının düzenli olması ile normal süresinde iyileşme gösterir. Ancak kolesterolün yükselmesi kan akışının düzenini bozduğu için vücudunuzda oluşan yaralar daha geç iyileşecektir.

Cilt Renginde Solgunluk

Cilt renginin soluk olması genellikle kansızlık ile ilişkilendirilir. Ancak kötü kolesterolün yükselmesi cilt bölgesine de yeteri kadar kan ulaşmamasına neden olduğu için cilt renginde solukluk meydana getirir.

Ciltte Sarı Lekeler Oluşması

LDL’nin artması nedeniyle ciltte, özellikle göz ve çevresinde sarı lekeler meydana gelebilir. Bu sarı lekelere bazen kabarıklıklar da eşlik edebilir.

Göğüs ve Bacak Bölgesinde Oluşan Ağrılar

Kolesterolün yükselmesi damarlarda biriken katı yağların artmasına neden olur ve bu da kalp damarlarını etkileyebilir. Bu nedenle göğüs bölgesinde ağrı yaşanabilir. Ayrıca kan dolaşımının yeterli düzeyde olmaması bacaklara kan iletilmesini de zorlaştırır. Bunun sonucunda bacak ve kol bölgesinde de ağrı meydana gelebilir.

Kolesterol Nedenleri

Kolesterolün yükselmesinin nedeni genetik faktörler olabileceği gibi beslenme alışkanlıkları ve yaşam koşulları da olabilir. Bunların yanında belli başlı bazı hastalıklarda kolesterolün artmasına sebep olacaktır.

Sigara ve Alkol Kullanımı

Sigara, kalp ve damar sağlığını etkileyen en önemli etkenlerden biridir. Damalardaki kolesterolün birikmesini hızlandırır ve vücut fonksiyonlarını kötü etkiler. Ayrıca kötü kolesterolü düşmesine neden olan iyi kolesterolün seviyesinin de azaltır. Alkol da sigara gibi kolesterolün damarlarda birikmesini hızlandırır. Yağlanma düzeyini arttırır ve iyi kolesterolün düşmesine neden olur. Alkolün fazla tüketiminden uzak durulmalı, tüketimi mümkün olduğu kadar minimum seviyeye indirilmelidir.

Hareketsiz Yaşam

Hareketsiz yaşam pek çok hastalıkla birlikte kolesterolün de nedenlerinden biridir. Kan dolaşımının yetersiz olması kolesterolü damarlarda birikmesini sağlarken aynı zamanda hareketsiz olması, kötü olan kam dolaşımını daha da kötü etkiler ve kötü kolesterolün yükselmesine neden olur. Bu nedenle merdiven çıkma, yürüyüş, bisiklet sürme gibi egzersizlerin mutlaka yapılması gerekir.

Genetik Faktörler

Kötü kolesterol yeme içme alışkanlıkları ile yükselebileceği gibi aile geçmişinden dolayı da yaşanabilir. Ailenizde kolesterol geçmişi olan biri varsa, sizde de görülme ihtimali yüksektir. Bu nedenle beslenme alışkanlıklarınıza dikkat etmeniz gerekir.

Stres

Stresli bir yaşam, pek çok hastalığı tetikleyebildiği gibi kolesterolü de yükseltebilir. Stresli bir yaşamınız ya da iş hayatınız varsa, bu ortamlardan mümkün olduğu kadar uzaklaşmanız gerekir.

Diyabet Hastalığı

Şeker hastalarında kolesterol ve yüksek tansiyon gibi rahatsızlıklar görülme ihtimali yüksektir. Kan şekerinin yükselmesi nedeniyle zaten damarlardaki kan akışı normal seviyede değildir. Kolesterole bağlı olarak diyabet hastalarının damarları daha fazla daralır ve tıkanır. Bunun sonucunda diyabet hastalarının kolesterol yükselmesi nedeniyle 4 kat daha fazla kalp krizi geçirme riski olduğu söylenebilir.

Yüksek Tansiyon

Yüksek tansiyon ile kolesterol arasında doğrudan bir ilişki yoktur ancak bu etkenin birbirlerini etkilediği söylenebilir. Bu sebepten dolayı yüksek tansiyon kişilerin özellikle damarlarında ciddi aşınma ve yırtılmaların meydana gelmesine sebep olmaktadır. Kolesterol ise yıpranan ve aşınan damarlardan içeri girerek bu damarların sertleşmesine neden olur. Sertleşen damarlar ise tansiyonun daha çok yükselmesine ortam sağlar.

Tiroit Salgısında Yetersizlik

Tiroit salgısında yetersizlik, tiroit bezinin az çalışmasından kaynaklanır. Bu durum yaygın görülen bir hastalıktır. Tiroit bezini az çalışması neticesinde vücudun tüm fonksiyonlarında yavaşlama görülür. Vücut dengesi alt üst olur v kandaki yağlanma oranı yükselir. Tiroit bezinin az çalışması neticesinde yüksek kolesterol görülme ihtimali fazladır. Bu nedenle bu tür hastalara mutlaka kolesterol ölçüm testleri uygulanır.

Metabolik Sendrom

Metabolik sendrom tek başına bir hastalık olmasa da ek çok hastalıkla birlikte görülen oldukça yaygın bir sorundur. Son 20 yıldır görülen bu sorun grip ya da soğuk algınlığı hızla yayılmaktadır. Metabolik sendrom sorunu yüksek tansiyon, insülin direnci, kötü kolesterolü yüksek olması, iyi kolesterolün düşük olması, bel çevresinin kalın olması ve karın bölgesinde yağlanma gibi durumlar ile görülür. Bu hastalıkların en az 3 tanesi görüldüğünde, metabolik sendromdan bahsedilebilir. Metabolik sendromu olan hastaların şeker hastası olma ve kalp krizi geçirme ihtimali diğerlerinden 5 kat fazladır. Yüksek kolesterol ile görülen bu hastalık kan damarlarında tıkanma ve daralmaya neden olarak inme, felç ve kalp krizi gibi durumlar yaratabilir.

Kolesterol Tanı ve Teşhis Yöntemleri

Kolesterolün tanısının konulabilmesi için ilk etapta hastanın şikayetleri dinlenir. Bu şikâyetler doğrultusunda kan testleri ile kolesterol ölçümü yapılır. Hastalığın tanısı konulduktan sonra ise tedavi seçeneğine karar verilir.

Fizik Muayene

Kolesterolün anlaşılabilmesi için ilk etapta fiziki muayene gerekir. Doktorunuz tarafından kolesterolle ilgili şikâyetleriniz dinlenir. Doktorunuz tarafından şikayetler ve belirtilerle ilgili kolesterol şüphesi algılanırsa, bazı testlerin yapılması istenebilir.

Vücut Kitle Endeksi

Vücut kitle endeksi boy ve kiloya göre vücudumuzda bulunan yağ oranını ölçen bir hesaplama türüdür. Bu hesaplamaya göre fazla kilolu olup olmadığınız ölçülür. Vücut kitle endeksi kilonun, boy oranının karesine bölünmesi ile elde edilir. Çıkan değere göre normal kilolu, zayıf, fazla kilolu ya da aşırı kilolu olup olmadığına bakılır. Normal kilonu üzerinde olan kişilerde yağlanma oranı yüksek olduğundan, yüksek kolesterolden bahsedilebilir.

Kan Lipit Düzeyi Ölçümü

Yüksek kolesterolü tanısı için lipit düzeyinin ölçümü yapılmalıdır. Bu ölçüm bir kan testi ile yapılır. Kan testi damarlardan alınan kanla ya a parmak ucundan alınan kan ile yapılır ve 2 saat sonra bu testin sonuçları belli olur. Bu test ile 3 ayrı değer belirlenir. Toplam kolesterol değeri, yüksek kolesterol değeri ve düşük kolesterol değeri, bu test sonucunda değerlendirilir. Toplam kolesterol değerinin 200’ün altında olması gerekir. Kalp sorunu olmayan hatalar kötü kolesterol değeri 100-120 arasında ya da altına olmalıdır. Kalp ve damar hastalığı olan kişilerde ise kötü kolesterol değerinin 100’ün altında olması beklenir.

Kalp ve damar hastalıkları ile şeker, yüksek tansiyon gibi rahatsızlıkları olan hastalarda ise kötü kolesterol değerinin 70’i n altında olması gerekir. Bu test sonucunda iyi kolesterol değerinin ise 40’ın üzerinde olması beklenir.

Kolesterol Risk Faktörleri

Kolesterol beslenme alışkanlıklarının bozuk ya da düzensiz olması ile görülebileceği gibi genetik faktörlere ya da bazı hastalıklara bağlı olarak da görülebilir. Bazı özellikleri taşıyan kişilerde, yüksek kolesterol yaşama ihtimali artar.

İlerleyen Yaş

Yaş ilerledikçe kandaki yağlanma oranı artar ve kolesterolün yükselme ihtimali fazlalaşır. İlerleyen yaşa bağlı olarak kandaki kolesterol seviyesi yükselebildiği gibi erkeklere oranla kadınlarda daha fazla yüksek kolesterol görülmektedir.

Aile Öyküsü

Aile öyküsünde yüksek kolesterol olan kişilerin bu hastalığa yakalanma ihtimali fazladır. Bu nedenle bu kişiler yaşadıkları süre boyunca özellikle beslenmelerine oldukça önem göstermelidirler.

Obezite

Normalden fazla kilolu olanların vücutlarındaki yağ oranı yüksektir. Bu da kalp krizi ve yüksek kolesterol gibi pek çok hastalığa davetiye çıkarabilir. Yapılan araştırmalar, obezite sorunu olan kişilerin yüksek kolesterolle yakalanma ihtimalinin daha fazla olduğunu kanıtlamıştır. Bu nedenle fazla kilolu olan kişilerin en kısa sürede normal kilolarına inmesi gerekir.

Kolesterol Komplikasyonları

Yüksek kolesterol kan akışını düzensizleştirme, kandaki oksijenin daha az taşınması nedeniyle vücut fonksiyonlarında bozulma, vücuttaki tüm organları olumsuz etkileme ve damar tıkanıklıkları gibi kötü sonuçlara neden olabilir. Uzun süre belirti vermeden ilerleyen kolesterol, zaman içinde ilerleyerek inme, kalp krizi ve damar tıkanıklıklarına neden olabilir.

Kalp Krizi

Kötü kolesterolün yükselmesi nedeniyle kalbe giden damarlardaki kan akışı yavaşlar. Bu damarlarda yağlanma fazla olur ve yağ tabakası birikir. Bu da kalp krizi geçirmesine neden olur. Yapılan araştırmalar, kalp krizi geçirenlerin büyük bir kısmında kötü kolesterol görüldüğünü kanıtlamıştır.

İnme

Kolesterol yalnızca kalbe giden değil beyne giden damarları da tıkayabilir. Damardan gelen kan oksijensizdir ve yeterli seviyede değildir. Bu da beynin önemli hareket merkezlerini etkileyerek hastaların felç geçirmesine neden olabilir.

Damar Hastalıkları

Kötü kolesterolün yükselmesi sonucunda, özellikle el ve ayaklardaki damarlar yeteri kadar kan alamaz ve bu damarlarda tıkanma meydana gelebilir. Bu durum varis başta olmak üzere bacaklarda ve kollarda ağrı, bacak ülseri ve damar sertleşmesi gibi önemli damar hastalıklarına neden olur.

Kolesterol Nasıl Önlenir?

Kolesterolün önlenebilmesi için hayat standartlarının değiştirilmesi, sigara ve alkol gibi kötü alışkanlıkların bırakılması, tuzlu gıdaların tüketimin bırakılması, hareketli bir yaşama geçilmesi, düzenli olarak egzersiz yapılması, doğal ve lifli olan sebze ve meyve tüketimine ağırlık verilmesi gerekir.

Kolesterol Düşürücü Diyetler

İnsanların günlük yaşamda alması gereken kalori miktarı vardır. Bu miktar yaşa, boya, kiloya, hareket durumuna ve cinsiyete göre değişiklik gösterir. Kolesterol düşürücü diyetlerin uygulanmasının amacı hastaların normal kiloya inmelerini sağlamak ve yağlı besinler tüketmelerini önlemektir. Çünkü fazla kilolu olan kolesterol hastalarındaki kilo kaybı, kötü kolesterol değerlerinin düşmesini sağlar. Kolesterol düşürücü diyetlerde önemli olan nokta bir gün içinde alınan besinlerin %55’inin karbonhidrat, %15’inin protein ve %30’unun yağdan oluşmasıdır. Günlük alınan yağ miktarının %30’u geçmemesi gerekir. Kolesterol düşürücü diyetlerde önemli olan bir diğer nokta ise günlük alına yağ miktarının yalnızca doymamış yağ kaynaklarından alınması, doymuş yağ alınan besinlerin tüketilmemesidir.

Tekli ve çoklu olan doymamış yağların hepsi iyi kolesterolü yükselten ve kötü kolesterolün düşmesine yardımcı olan yağlardır. Kalp ve damar sağlığını koruyan yağlar arasında zeytinyağı, avokado yağı ve fındık yağını sayabiliriz. Doymuş yağlar ise oda sıcaklığında katı hale gelebilen yağladır. Bu tür yağların kötü kolesterolü yükselmesi nedeniyle, kesinlikle tüketilmemesi gerekir. Doymamış yağlar genellikle dondurulmuş ürünlerde ve fast food gıdalarda bulunur.

Kolesterol düşürücü diyetlerin 3 ana ve 3 ara öğünü olmalıdır. Fazla yağlardan arınmış olan bu diyette, mutlaka az da olsa yağ bulunmalıdır. Ayrıca bu diyeti uygulayan kişilerin günde en az 2 litre su içmesi gerekir. Kolesterolün düşürülmesi için yapılan diyetlerde dikkat edilmesi gereken bazı beslenme kuralları vardır.

Yemekler katı yağ ya da margarin yerine zeytinyağı, Ayçiçek yağı, fındık yağı gibi yağlar kullanılarak yapılmalıdır.

Fast food, kızartma gibi besinlerden kesinlikle uzak durulmalıdır.

Sebze ya da bakliyat yemekleri kırmızı et, kıyma ya da tavuk ile yapılacaksa, bu yemeklere yağ konulmamalı, yemeklilerin etin yağı ile pişmesi sağlanmalıdır.

Ceviz ve fındığın içinde bulunan omega-3 yağları ve minerallerin yüksek kolesterolü düşürmede etkili olduğu kanıtlanmıştır. Bu nedenle günde 3 adet ceviz ya da 15 adet fındık tüketilmesi gerekir.

Süt ve süt ürünlerinin tam yağlı olanları değil yarım yağlı olanları ya da light olanları tüketilmelidir.

Kaşar peynirin içinde yağ oranı fazla olduğu için yüksek kolesterolü olanlar tüketmemelidir. Bunun yerine lor peyniri ya da daha az yağlı ve tuzlu olan beyaz peynir tercih edilmelidir.

Salataların içine zeytinyağı eklenmemelidir. Bunun yerine ceviz ya da çeyrek avokado eklenerek tüketilmemelidir.

Paketli ürünler mümkün olduğu kadar tüketilmemelidir. Tüketilecek de içinde doymuş yağ olup olmadığı kontrol edilmeli, doymuş yağ olanlar tercih edilmemelidir.

Dışarıda yemek yenildiğinde et yemeklerinin içinde kuyruk yağı olmadığından emin olunmalıdır.

Sebze ve bakliyat yemeklerinin suyu tüketilmemelidir. Çünkü bu yemeklerin suyunun içinde yağ bulunur. Yemekler çatal ile yenmeli ve sebze yemekleri mümkünse buharda pişirilmelidir.

Balık, tavuk ve et gibi ürünler kızartılmadan tüketilmelidir. Kızartmak yerine fırında pişirme, haşlama ya da ızgara yöntemleri tercih edilmelidir. Yumurta, bilinenin aksine kolesterol ve kalp sağlığı üzerinde olumsuz etkisi bulunan bir besin değildir. Yüksek protein içerdiği için günde bir adet tüketilmesi gerekir.

Egzersiz ve Kilo Kontrolü

Yüksek kolesterolü önlemenin bir diğer yolu da fazla kilolardan kurtulmaktır. Fazla kilolu olan kişilerde yağ oranı yüksektir. Bu nedenle özel bir beslenme programı yapılmalıdır. Aynı zamanda haftada en az 3 gün ve en fazla 5 gün olmak üzere düzenli olarak egzersiz yapılmalıdır. Bu egzersizler 30 ya da 45 dakika sürmelidir. Yüzme, bisiklet, koşu ve yürüyüş gibi egzersizler, kolesterolün dengelenmesine yardımcı olur.

Sigarayı Bırakmak

Sigara, damarların tıkanmasını sağlayan en önemli etkenlerden biridir. Kolesterolle bir araya geldiğinde kalp sağlığının daha çabuk bozulmasına ve önemli damar hastalıklarına neden olur. Kolesterolün önlenebilmesi için sigaranın mutlaka bırakılması gerekir.

Sık Sorulan Sorular

Kolesterol, en son çare olarak ilaçla tedavi edilen ciddi bir hastalıktır. Bu hastalığın tedavisi yaşam tarzının değiştirilmesi ve beslenme programının planlanması ile yapılır. Kolesterol geçirme tehlikeniz varsa ya da yüksek kolesterolünüz bulunuyorsa, hayat tarzınızda yapacağınız birkaç değişiklik ile daha sağlıklı yaşayabilir ve kolesterol nedeniyle gelişebilecek olan önemli hastalıkların önüne geçebilirsiniz. Kolesterol ile ilgili aklınıza takılan tüm konular hakkında doktorunuzdan detaylı bilgi alabilir ve tedavi sürecini hızlandırabilirsiniz.

Kötü kolesterol nasıl düşürülür?

Kötü kolesterol yaşam tarzındaki değişiklikler ile düşürülebilir. Bunun için sigara ve alkol bırakılmalı, hareketsiz yaşamdan daha hareketli bir yaşama geçilmeli, her gün düzenli olarak egzersiz yapılmalı, stresli ortamlardan uzak durulmalı ve günde en az 2 litre su tüketilmelidir. Bunların yanında doktorlar tarafından verilecek olan beslenme programına mutlaka uyulmalıdır. Yemekler tuzlu ve yağlı olmalı, omega-3 açısından zengin olan gıdalar tüketilmeli, kırmızı et yerine sebze ve meyve tüketimine ağırlık verilmeli ve balık ve tavuk gibi beyaz tüketimi tercih edilmelidir. Yapılan araştırmalar günce bir avuç tüketiminin kalp ve damar sağlığını koruduğunu kanıtlamıştır. Bu nedenle günde bir avuç fındık veya ceviz tüketilmelidir.

Yüksek kolesterol neden tehlikelidir?

En büyük nedeni kalp ve damar sağlığını kişi açısından kötü yönde etkilemesidir. Uzun süre belirti vermeden ilerleyen yüksek kolesterol, damarların içinde zamanla birikir ve tıkanmalara neden olur. Bunun sonucunda vücut fonksiyonları yavaşlar ve vücuttaki kan akışı düzgün sağlanamaz. Bu da vücuttaki tüm organlara daha az kan akış olması ve daha az oksijen taşınması anlamına gelir. Yüksek kolesterol nedeniyle damarların tıkanması öncelikle beyin, damar ve kalp sağlığını etkiler. Bunları yanında yüksek kolesterol, diyabet ve felç gibi sorunları da tetikleyebilir. Bu nedenle yüksek kolesterol tespit edildiğinde vakit kaybetmeden önlem alınmalıdır.

Kolesterolü düşüren bitkisel yöntemler nelerdir?

Kötü kolesterolün düşmesini sağlayan besinler olduğu gibi bazı bitkilerde vardır. Yapılan araştırmalara göre bazı bitkilerin çayları tüketildiğinde, kötü kolesterolün azaldığı kanıtlanmıştır.

Kanarya otu çayı; kötü kolesterolün düşürülmesinde etkilidir. Aynı zamanda selülitlerin tedavisinde ve obezite ile savaşmada da faydalı olduğu bilinmektedir. Bir yemek kaşığı kanarya otu çekirdeğini bir bardak sıcak suya koyarak 10 dakika demleyin ve bu çayı gece yatmadan önce, boş mide ile günce bir defa tüketin.

Fesleğen çayı; kötü kolesterolü düşürmede etkilidir. Fesleğen, birçok yemekte kullanılan aromatik bir bitkidir. Bu bitkinin kolesterolü düşürmede etkisi olduğu kanıtlanmıştır. Bir adet taze fesleğen yaprağını ya da yarım adet kuru fesleğen yaprağını bir suya koyarak 10 dakika boyunca kaynatın. Ocaktan alarak 15 dakika bekletin ve içinde yarım limon suyu koyarak tüketin. Hazırlanan bu çayı yemek yemeden en az 30 dakika öncesinde günde yaklaşık olarak 2 kere içmelisiniz.

Yeşil çay; kötü kolesterolü düşürücü etkisi olan en önemli çaylardan biridir hem ferahlatıcı hem de sindirim sistemini düzenleyici olan yeşil çay günde 2-3 bardak tüketildiğinde, kolesterolün düşmesine yardımcı olur. Yeşil çayı poşetli olarak tüketebilirsiniz. Bununla birlikte kırmızı çay tüketiminin de kolesterolü azalttığı bilinmektedir ancak en etkili olanı yeşil çaydır.

Horoz ibiği çayı; besin değerleri açısından çok fazla faydası olan bir çaydır. Horoz ibiği uzun yıllardan beri pek çok kültürde kullanılmaktadır. 1 avuç kadar taze horoz ibiği yaprağını 1 su bardağı sıcak suya koyun ve 10 dakika demleyin. Süzdükten sonra tüketin. Bu çayın etkili olması için günde iki kez sabah kahvaltısından ve öğle yemeğinden sonra tüketilmesi gerekir.

Karahindiba çayı; karaciğer fonksiyonlarını düzenlemeye yardım eder ve bununla birlikte kolesterolün daha fazla dışarı atılmasına yardımcı olarak, kötü kolesterol seviyesinin azaltır. 1 avuç karahindiba bitkisini 1 bardak sıcak suya ekleyerek 10 dakika dinlendirin. Bu çayı günde 1 kez tüketebilirsiniz.

Çemen otu çayı; Yunanistan tarafından oldukça fazla tüketilir ve gugul adı verilen bir bitki ile karıştırıldığında, kötü kolesterol seviyesini oldukça azalttığı bilinmektedir. 1 yemek kaşığı gugul ile 1 yemek kaşığı çemen otunu 1 bardak sıcak suya koyarak 10 dakika demleyin ve süzerek için. İçine bir miktar bal koyarak çayınızı tatlandırabilirsiniz. Bu çayı günde bir defa tüketebilirsiniz.

Hint hurması çayı; kolesterolün düşürülmesi için yüksek fayda sağlayan çaylardan biridir. Hint hurmasının içinde bulunan maddeler 16. Yüzyılda keşfedilmiş ve halen pek çok kültürde Hint hurması tedavi amacıyla kullanılmaktadır. En etkili faydası ise yüksek kolesterolü düşürmesidir. Birkaç damla limon suyu ile 1 adet Hint hurmasını bir su bardağı sıcak suya koyun Hint hurmasının etkili olması için 4’e bölerek suya ekleyin ve 15 dakika demlenmesini sağlayın. Bu çayı yatmadan hemen önce boş mide ile ve günde bir defa tüketmeniz tavsiye edilir.

Sarımsak çayı; kan damarlarını temizleyen ve kolesterolün düşmesine yardımcı olan bir diğer çay çeşididir. Sarımsak, pek çok hastalığın tedavisinde olduğu gibi kötü kolesterolün düşürülmesinde de oldukça etkilidir. Vücudun kuvvetlenmesini sağlayan sarımsak yeşil çay ile tüketildiğinde, birkaç hafta içinde kötü kolesterol seviyesini azaltabilir. Bu çayı hazırlayabilmek için a poşet yeşil çay, 2 diş sarımsak ve yarım limon suyuna ihtiyacınız vardır. 1 bardak sıcak suya bu malzemeleri ekleyerek 5 dakika demleyin ve süzerek tüketin. Sarımsağı doğramanıza ya da eklemenize gerek yoktur. Bu çayı sabahları aç karnına ve gece yatmadan önce olacak şekilde günce iki kez tüketmeye özen gösterin.

Yüksek kolesterol genç yaşlarda görülür mü?

Yüksek kolesterol genellikle yaşlı olan insanlarda görülen bir hastalıktır. Ancak son yıllarda hem beslenme alışkanlıklarının kötü olması hem de genetik faktörlerden dolayı yüksek kolesterol görülme yaşı 25-30 yaş grubuna kadar inmiştir. Kolesterolün oldukça tehlikeli olması ve 20’li yaşlardan sonra ortaya çıkma ihtimali bulunması nedeniyle, düzenli olarak ölçüm yapılması gerekir. 20 yaşın üzerindeki erkek ve bayan tüm gençlerin yılda en az bir kez kolesterol ölçümü yaptırması kolesterolün erken teşhis edilmesine ve daha kolay kontrol atlına alınmasına yardımcı olacaktır.

Yüksek kolesterol ağız kuruluğu yapar mı?

Hayır, belirtiler içerisinde ağız kuruluğu yer almaz. Ancak vücut fonksiyonlarının yavaşlaması nedeniyle nadir de olsa bazı hastalarda ağız kuruluğu görülebilir.

Yüksek kolesterol kalp çarpıntısı yapar mı?

Yüksek kolesterol damarların tıkanmasında etkili olduğu için kalp çarpıntısı yapabilir. Özellikle kalbe giden önemli damarların tıkanması nedeniyle bazı hastalarda kalp çarpıntısı meydana gelebilir.

Yüksek kolesterol olan hastalar gebelikte sorun yaşar mı?

Hamilelikten önce yüksek kolesterolü olan anne adayları, bebeklerinin zarar göreceğinden endişe edebilir. Oysaki hamilelik sürecinde de kolesterol seviyeleri yükselir. Kolesterol bebeğin sağlıklı gelişimi ve steroid hormonlarının yapılması için gereklidir. Hamileliğin 2. Ve 3 trimester dönemlerinde kolesterol seviyesi yükselir ve doğumdan sonra bu seviye normale döner. Ancak hamilelik dönemi boyunca kolesterol seviyesinin kontrol altında tutulması gerekir. Yüksek kolesterol bebeğin gelişimi doğrudan etkilemez ancak annede gelişecek olan hipertansiyon ve kalp krizi gibi nedenler, bebeği olumsuz etkileyebilir.

Yüksek kolesterol hamilelik dönemi boyunda kontrol altına alınmadığında yüksek tansiyon ve kalp kriz geçirme ihtimali artırır. Ayrıca hamilelik döneminde yüksek kolesterolü olan annelerin çocuklarında, ergenlik döneminden itibaren yüksek kolesterol görülme ihtimali 5 kat fazladır. Bu nedenle hamilelik döneminde yüksek kolesterolün bebeği olumsuz etkilememesi için doktorlar tarafından ilaç kullanımı tavsiye edilebilir. Bununla birlikte dengeli ve düzenli bir beslenme programı yapılır ve kolesterol düzeyi sürekli olarak takip edilir.

Yüksek kolesterol ölüm riski taşır mı?

Yüksek kolesterol zamanla kan damlarında birikir ve beyne ve kalbe giden önemli damarları tıkayabilir. Beyne giden damarların tıkanması sonucunda felç yaşanabilir. Kalbe giden damarların tıkanması ise ani kalp krizine ve ölüme neden olabilir.

İyi kolesterol nasıl yükseltilir?

İyi kolesterol, kötü kolesterolün çöpçüsü olarak tanımlanabilir. Başka bir ifade ile kanda buluna kötü kolesterolü toplar ve akciğerden dışarı atılmasına yardımcı olur. İyi kolesterolünüz ne kadar yüksekse, kalp sağlığınız o kadar fazla korunur. İyi kolesterol aynı zamanda iltihap önleyici özelliğe de sahiptir. Vücutta bulunan iyi kolesterol değerlerini yükseltmek için sigara bırakılmalı, alkol alınmamalı, fazla kilolar atılmalı, günde en az yarım saat spor ya da egzersiz yapılmalı, doymuş yağ tüketimi bırakılmalı, balık ve zeytinyağı gibi yağlar tüketilmeli ve günde en az 2 litre su içilmelidir.

Kolesterol hastaları alkol kullanabilir mi?

Yapılan bazı araştırmalar, az miktarda alkol alımının iyi kolesterol seviyesini az da olsa yükselttiğini kanıtlamıştır. Ancak bu miktar, alkol alımını tavsiye edecek derecede yarar sağlamaz. Alkol, her ne kadar kan akışını hızlandıran da damarların tıkanmasına ve daralmasına yardımcı olur. Bu da kolesterolü olan hastaları olumsuz etkiler. Bu nedenle alkol alımının mümkün olan en az seviyeye indirilmesi hatta bırakılması tavsiye edilmektedir.

Yüksek kolesterol cinsel problemlere yol açar mı?

Yüksek kolesterol kadınlarda ve erkeklerde bir dizi cinsel probleme neden olabilir. Kolesterolün tıkadığı damara göre gösterdiği etki de değişiklik gösterir. Bacaklarındaki damarlar tıkandığında bacaklarda ağrı görülür, kalpteki damarlar tıkandığında ise kalp krizi yaşanabilir. Erkeklerde ise penis bölgesine giden damarlar tıkandığında bu bölgedeki kan akışı yavaş olur ve sertleşme sorunu yaşanabilir. Yüksek kolesterol seviyesinin artması ile sertleşme sorunu da her geçen gün artar. Kadınlarda ise uyarılma ve orgazm sorunları yaşanabilir.

Kolesterol dengesinde hangi tedavi yöntemleri kullanılır?

Kolesterol dengesinin sağlanması için iyi kolesterolün yükseltilmesi ve kötü kolesterolün düşürülmesi gerekir. Bu dengenin sağlanabilmesi için öncelikle yaşam şartlarının değiştirilmesi gerekir. Sigara kullanımı bırakılmalı, alkol alımı sınırlandırmalı, günde en az yarım saat yürüyüş, bisiklet, yüzme gibi sporlar yapılmalı, tuzlu gıdalardan uzak durulmalı, sebze ve meyve tüketimine ağırlık verilmelidir.

Hayat tarzında yapılan değişiklikler ve kontrollü beslenme ile kontrol altına alınamayan ya da genetik faktörlerden dolayı düşmeyen kolesterol için doktorlar tarafından ilaç kullanımı da tavsiye edilebilir. Bu ilaçlar diyet yapan ve sağlıklı yaşayan ancak kötü kolesterol seviyesi düşmeyen hastalar için kullanılmaktadır. Kullanılan ilaçlar statinler, omega-3 tabletleri, inhibitörler ve reçineler şeklindedir. Bu ilaçların genellikle yan etkileri bulunur. Bu nedenle kontrollü olarak kullanılması gerekir.

Kolesterol hastalığı için hangi bölüme muayene olmak gerekir?

Kolesterol ölçümü ve tedavisi için dâhiliye bölümünden randevu almak gerekir. Dahiliye iç hastalıklara bakan bölümü adıdır. Doktorunuz tarafından gerekli ölçümler ve tetkikler yapıldıktan sonra kalp gibi farklı bölümlerden de destek istenebilir. Farklı doktorlardan yardım alınması, kolesterolün seviyesinin ne kadar yükseldiğine ve vücudumuzdaki hangi damaları etkilediğine göre değişiklik gösterecektir.

Kolesterol ne kadar sürede düşer?

Eğer kötü kolesterolün seviyesinin artmasına sebep olan faktör beslenme alışkanlıkları ise kolesterol yaklaşık bir gün içerisinde normal seviyesine döner. Eğer vücudun fazla miktarda kolesterol üretmesine bağlı bir yükseklik söz konusu ise bu kolesterol çok daha uzun sürelerde düşmektedir. Hayvansal gıda tüketiminden sonra kolesterol seviyesi aşırı yükselmiş ise birkaç gün yeşil ağırlıklı beslenilmesi faydalı olacaktır.

Kolesterol neyin belirtisidir?

Kolesterol, kötü kolesterolün yükselmesine sebep olan faktörlere maruz kalındığının belirtisidir. Günümüzdeki vakaların yaklaşık olarak yüzde doksanında kolesterol seviyesinin tehlikeli boyutlara ulaşması beslenme alışkanlıkları ile alakalıdır. Hayvansal gıda açısından zengin diyetler uygulamak kolesterol seviyesini yükseltmektedir. Ancak bazı durumlarda veganlarda dahi kolesterol ile karşılaşılmaktadır ki bunun temel sebebi de genetik yatkınlığa bağlı olarak kolesterol sentezinin fazla olmasıdır. Sonuç olarak kolesterol sağlıksız bir yaşamın göstergesidir.

Kolesterol hastalık mıdır?

Hücrelerin temel yapı taşları arasında yağ benzeri bu yapıların yeri oldukça büyüktür. Hücrelerin sağlıklı şekilde varlıklarını devam ettirmeleri ve çoğalmaları büyük oranda kolesterol seviyesine bağlıdır. Ancak kolesterol seviyesinin belirli bir limiti aşması beraberinde metabolizma hastalıklarını getirmektedir. Sürekli olarak yüksek seyreden kötü kolesterol yani LDL, hastalık olarak değerlendirilmektedir ve tedavi gerektirmektedir.

Kolesterolü olan nasıl beslenmelidir?

Kötü kolesterol seviyesinin yükselmesinde ve sürekli olarak yüksek seyretmesinde beslenme alışkanlıklarının etkisi büyüktür. Kolesterole yönelik tedavi süreci başladığında yapılması gereken ilk şey beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesidir. Hayvansal gıda ağırlıklı beslenme düzeni bırakılarak yerine sebze – meyve ağırlıklı bir beslenme düzeni yerleştirilmelidir. Bu, hayvansal gıdaların tamamen bırakılması anlamına da gelmemektedir. Hayvansal gıda tüketiminin yüzde elli ile yüzde yetmiş arasında azaltılması yeterlidir.

Kolesterol zararlı mı?

Normal seviyeler arasında yer alan HDL ve LDL vücut açısından zarar teşkil etmez. Hatta bu belirli seviyeler içerisinde yer almaları hücre sağlığı açısından önemlidir de. Ancak belirli sınırlar aşıldığında kolesterol mıknatıs etkisi oluşturarak diğer metabolizma hastalıklarını da ortaya çıkarmaktadır. Yani kolesterol, dikkatle takip edilmesi gereken bir metabolizma sorunudur.