Uyku Apnesi Hastalığı

Uyku Apnesi Hakkında

Uyku sırasında yaşanan en ciddi rahatsızlıklar arasında uyku apnesi yer alıyor. Türkiye'de yapılan araştırmalar ise her 100 kişiden 10'unda "Uyku apnesi sendromu" olduğunu belirtmektedir. Hastalığın belirtilerini gösteren kişilerin uyku kalitesini ölçtürmek gerekir.

Uyku apnesi sendromunun sebepleri arasında kontrol altına alınamayan diyabet, tansiyon vb. birçok neden olabilir. Hastalığın teşhisinin erken konulması ise ciddi komplikasyonların oluşmasının önüne geçer.

Yapılan araştırmalar, uyku apnesinin dikkatsizliğe yol açtığını da gösteriyor. Uyku apnesi hastalığı olan kişilerin trafik kazası yapma ihtimali normal kişilere oranla 8 kat daha fazla olmaktadır. Aynı zamanda iş kazalarına neden olduğunu da belirtiliyor. Uyku apnesi halk arasında çok fazla yaşanmamakla beraber görülme oranı %1 ila %4 arasında seyretmektedir.

Uyku Apnesi Nedir?

Horlama sebebiyle kişilerin bir çok hastalığa da yakalandığı anlaşılabilmektedir. En önemli hastalıklar arasında ise uyku apnesi gösteriliyor. Uzmanlar ise uyku halinde solunum durması nitelendirmektedir. Uyku apnesinin gece boyunca tekrarlaması muhtemeldir. Bu esnada, üst solunum yollarının açık kalmasını sağlayan kaslarla ilgili oluşabilecek bir gevşeme de riski artırır. Bazı hastalarda uyku apnesinin görülmesinin en büyük nedenleri arasında yumuşak damak hastalığı oluşumu ve aşırı büyümüş durumda olan bademcikler gösterilmektedir. Eğer bu sebeplerle uyku halinde 10 saniyeden fazla bir süre nefes almakta güçlük çekiyorsanız, bu hastalığa yakalanmışsınız demektir.

İnsanlar, uyku apnesi esnasında nefes alıp verme problemleri yaşamaktadırlar. Belli bir süre geçtikten sonra bu çabanın beyni uyandırdığı ve hava yolunu açtığı gözlemleniyor. Solunumu duran kişi ise gürültülü bir homurdanma ile horlamaya ve nefes almaya devam etmektedir.

Uyku apnesi hastalığını yaşayan kişilerin veya bu kişilerin yakınlarının tedavi için başvurmaları gerekir. En ciddi uyku problemleri arasında gösterilen rahatsızlık, farkında olmadan ciddi sonuçlar yaşamanıza sebep olabilmektedir. Tedavi için hastanenin ilgili bölümünden randevu alabilirsiniz.

Uyku Apnesi Tipleri

Her hastalığın belirli tipleri ve çeşitleri olabilmektedir. Bunların karıştırılmaması ve farklarının neler olduğunun bilinmesi gerekir. Uyku apnesi, 3 farklı tipten oluşan bir rahatsızlık olarak gözlemleniyor. Bunlar ise;

• Obstrüktif Uyku Apnesi
• Santral Uyku Apnesi
• Mikst Uyku Apnesi

Olarak bilinmektedir.

Obstrüktif (Tıkayıcı) Uyku Apnesi

Obstrüktif uyku apnesi, en sık karşılaşılan uyku apnesi türüdür. Üst solunum bölgesinde hava geçişini güçlendirmekte olan faktörlerin sebep olur. Bu hastalarda üst solunum bölgesinde hava akımı durmaktadır. Ancak diafragmatik bölgede aktivite devam eder. Genel olarak uykuda gelişen, tekrarlayıcı hava yolu daralması sebebi ile soluk almada kesilmelerin oluştuğu uyku apnesi olarak tanımlanmaktadır.

Apneyi tek başına solunumda yaşayan bir aksaklık olarak nitelendirebiliriz. Obstrüktif uyku apnesi, kanda oksijen azalması, tekrarlayan solunum durması ve gündüz artmış uyku hali ile şekillenmektedir. Oluşturduğu sonuçlar ise aşağıda listelenmiştir.

• Uykunun bölünmesi
• Uykuda kalite bozukluğu
• Gündüz uyuma isteği
• Uyku sırasında üst solunum yolunun tekrarlayıcı daralma ve tıkanmaları
• Kalp damar sorunları
• Obstrüktif uyku apne sendromunun orta yaşlı erkeklerde %3, kadınlarda ise %1-2'sinde görüldüğü belirtilmektedir. Sendromun görülme sıklığı ise %1-5 olarak gösteriliyor. Yaygın görülen uyku apnesi sendromu olduğu belirtilir.

Santral Uyku Apnesi

Santral uyku apnesinde ise üst solunum bölgesinde ve diyafragmatik bölgesinde aktivite ortadan kalkmaktadır. Bunun sebebi ise solunumun santral mekanizmalar tarafından durdurulması olarak gösteriliyor.

Uyku bozukları merkezine başvuran hastaların %3-4'ünde görülmekte olan santral uyku apnesi, bazı hastalarda daha fazla görülmektedir. Bunlar arasında ise böbrek yetmezliği ve kalp yetmezliği olan hastalar olarak gösteriliyor. Uluslararası Uyku Bozuklukları Sınıflaması, uyku apnesi ile ilgili sendromları bir kaç başlıkta incelemektedir. Başlıklar;

• Primer santral uyku apne sendromu
• Cheyne-Stokes solunumuna bağlı santral uyku apne sendromu
• Yüksek irtifa periyodik solunumuna bağlı santral uyku apne sendromu
• Cheyne-Stokes dışı medikal durumlara bağlı santral uyku apne sendromu
• İlaç veya madde kullanımına bağlı santral uyku apne sendromu
• Primer infant santral uyku apne sendromu

Şeklinde listelenmektedir. Santral uyku apnesi hastalığı, 65 yaş üstü erişkin erkeklerde sıklıkla görülmektedir. Hiperventilasyon ile ilişkisi bulunan santral apneler, PACO2'nin apnenin eşik altına düşmesiyle oluşur. Hipoventilasyonla yoğun ilişkili apnelere ise diğerlerine oranla daha az rastlanılmaktadır. İlaç veya madde kullanımıyla ilişkili olduğu gösteriliyor.

Mikst Uyku Apnesi

Mikst uyku apnesinde ise apnenin santral olarak başladığı bilinmektedir. Daha sonrasında obstrüktif olarak faaliyetini sürdürür. Mikst uyku apnesinin diğer uyku apnesi sendromlarından daha az görüldüğü gözlemleniyor.

Uyku Apnesi Hastalığı Nedenleri

Hastalıkların oluşmasında bir veya birden çok neden olabilmektedir. Bu nedenlerin neler olduğunun bilinmesi ise erken tanı ve teşhis konulmasında avantaj sağlar. Uyku apnesi, uyku sırasında yaşanabilen en ciddi hastalıklar arasında yer alıyor. Uyku apnesinin oluşmasında çeşitli unsurlar etkilidir. Uyku apnesi hastalığının nedenlerini aşağıda görebilirsiniz.

• Aşırı Kilo
• Boyun Kalınlığı
• Hava Yollarının Dar Olması ve Burun Tıkanıklığı
• Sakinleştirici İlaç Kullanımı
• Alkol ve Sigara Kullanımı
• Kalıtsal Nedenler

Aşırı Kilo

Kilolu insanlar, birçok hastalığa daha kolay yakalanırlar. Bu hastalıklar arasında ise uyku apnesi yer alıyor. Aşırı kilolu olmak, uyku apnesi hastalığı riskini 7 kart arttırmaktadır. Uzmanlar, şeker hastalığı, epilepsi ve yüksek tansiyon ile birlikte görülebildiğini belirtiyor. Sizlerde fazla kilolara sahipseniz, her an uyku apnesi hastalığına yakalanabilirsiniz. Uyku apnesi olmamak için aşırı kilolarınızı vermeniz gerekir.

Boyun Kalınlığı

Boyun kalınlığının uyku apnesi ile doğrudan ilişkisi vardır. Erkeklerde 43 cm ve kadınlarda 38 cm üzerindeki boyun kalınlıkları, uyku apnesi riskinin taşıdığını gösterir. Boynu kalın olan hastaların obez olmaktan kaçınmaları ve kısa yürüyüşler yapmaları gerekiyor. Vücudunuzun oranını vücut kitle indeksinden hesaplayabilirsiniz.

Hava Yollarının Dar Olması ve Burun Tıkanıklığı

Hava yollarının dar olması ve burun tıkanıklığı sebebi ile üst solunum yollarında tıkanıklık oluşmaktadır. Bu tıkanıkların sonucunda ise uyku apnesi meydana gelir. Burun tıkanıklığıyla karşılaşan kişilerin acil olarak uzman doktora başvurmaları öneriliyor.

Sakinleştirici İlaç Kullanımı

Uzmanlar, sakinleştirici ilaç kullanımının çeşitli komplikasyonları olduğunu belirtmektedir. Bu komplikasyonlar arasında ise uyku apnesi yer alıyor. Uyku apnesi sendromunun oluşmasında oldukça etkisi bulunur. Sakinleştirici ilaç kullanıyorsanız, uyku apnesi hastalığına yakalanabilirsiniz. İlacın kullanımına ilişkin uzman doktorunuz ile görüşme yapmanız tavsiye edilir.

Alkol ve Sigara Kullanımı

Uyku apnesi hastalığı, alkol ve sigara kullanan kişilerde daha fazla görülmektedir. Alkol ve sigara kullanan kişilerde burun tıkanıklığı ve üst solunum yollarında tıkanıklık oluşabiliyor. Horlama ile birlikte gelerek, uyku apnesiyle karşılaşabilirsiniz.

Kalıtsal Nedenler

Aileden kaynaklı olarak birçok rahatsızlık veya hastalığa yakalanabilirsiniz. Uyku apnesi hastalığının oluşumunda kalıtsal nedenlerinde etkisi bulunur. Genetik olarak uyku apnesi olma şansınız vardır.

Uyku Apnesi Hastalığı Belirtileri

Uyku apnesinin belirtileri hakkında bilgi sahibi olunması, erken tanı ve teşhis konulmasında oldukça önem taşımaktadır. Hastalığın genel olarak birçok belirtisi bulunur. Başlıca uyku apnesi hastalığı belirtileri arasında;

• Yüksek Sesle Horlama
• Uykuda Solunum Durması Atakları
• Ağız Kuruluğu ve Boğaz Ağrısı
• Uykusuzluk Problemi
• Depresif Ruh Hali ve Sinirlilik

Gösterilmektedir. Baş ağrısı, konsantrasyon bozukluğu, unutkanlık, depresyon, sabah dinç uyanamama, yorgunluk hali ve aşırı derecede uykulu olmak gibi gündüz görülebilen belirtileri de bulunuyor.

Uyku apnesi belirtileri ile karşılaşan kişilerin gün içerisinde ciddi sorunlar yaşayabildiği bilinmektedir. Uyku apnesi oluşan kişilerde buna ek olarak kilo vermede zorlukların yaşanması cinsel problemler ve diyabet gibi istenmeyen durumlarda artışlar görülebilmektedir. Uyku apnesi kişide gündüz konsantrasyon eksikliği ve yorgunluğa sebep olmaktadır. Bu sebeple iş ve trafik kazaları ise sıklıkla meydana gelir.

Yüksek Sesle Horlama

Horlama, uyku apnesinin en net belirtileri arasında gösterilmektedir. Yüksek sesle horlayan kişiler hakkında araştırma yapıldığında ise %80'inde uyku apnesi olduğu tespit edildi. Horlamanın 10 saniyeden fazla olmaması gerekir. Üstünde olması ise uyku apnesini işaret etmektedir. Yetişkinlerin %10-30'u arasında horlama görülüyor. Bu oran üzerinden uyku apnesinin de sıklıkla görülen bir rahatsızlık olduğu gözlemlenmektedir.

Uykuda Solunum Durması Atakları

Her insan günün belli saatlerinde ve genellikle gece vakitlerinde uyumaktadır. Uyku sırasında yaşanılan rahatsızlıklar arasında uyku apnesi bulunur. Bu rahatsızlığın meydana gelmesinde çeşitli faktörler etkilidir. Uykuda solunum durması atakları, uyku apnesinin oluşmasına neden olur. Sürekli tekrarlayan bu ataklar sonucunda ise uykuda nefessiz kalma ve beyne giden kanın oksijenlenmesinin bozulmasına sebep olmaktadır. Aynı zamanda, genel vücut oksijenin düzeyini düşürür. Dokularda oksijenlenmenin bozulması, ciddi sağlık sorunlarına sebep olabilmektedir. Ani solunum durması ve ani ölüm ise örnek olarak gösterilebilinir.

Ağız Kuruluğu ve Boğaz Ağrısı

Ağız kuruluğu ve boğaz ağrısı sebebi ile birçok hastalık oluşabilmektedir. Bu hastalıklar arasında ise uyku apnesi yer alıyor. Uyku apnesine yakalanan kişilerde sıklıkla görülür. Ağız kuruluğunun kadınlarda en önemli sebebi ise rujun dişlere yapışıp kalmasıdır. Boğaz ağrısının ise soğuk algınlığında oluşan ağrı ile karıştırılmaması gerekir.

Uykusuzluk Problemi

Belli bir uyku düzeni olmayan veya az uyuyan insanlarda uyku hastalıkları görülmektedir. Uyku apnesi, en fazla görülen uyku hastalıkları arasında bulunuyor. Hastalığın oluşumunda uykusuzluk probleminin etkisi tartışılamaz. uyku, günlük yaşantıya dinlenme amacıyla verilen ara olarak bilinmektedir. İnsanoğlunun doğal olarak zihinsel ve fiziksel anlamda her gün dinlenmesi ve güne yeniden başlaması gerekmektedir. Bunun içinde aktif olan bu döneme ihtiyacımız bulunuyor.

Uyku hastalıklarının toplam 85 türe ayrıldığı belirtilmektedir. Kişide yaşam kalitesinin azalmasına ve sağlık sorunlarına sebep olur. Trafik ve mesleki kazalarının en önemli nedenleri arasında gösterilir. Uykusuz problemi yaşayan kişilerin acil olarak uzman doktora başvurmaları gerekmektedir.

Depresif Ruh Hali ve Sinirlilik

İnsanın sürekli sinirli olmasının bazı hastalıklar ile doğrudan ilişkisi bulunur. Bu hastalıklar arasında ise uyku apnesi gösteriliyor. Depresif ruh hali ve sinirlilik, uyku apnesinin nedenleri arasında yer almaktadır. İnsanın sinirli olmasının nedenleri ise uyku apnesinin diğer nedenleriyle doğrudan ilişkilidir. Örneğin uykusuzluk problemi yaşayan kişinin ruh halinde bozukluklar görebilirsiniz.

Uyku apnesi hastalığını taşıyan kişilerin depresif ruh haline sahip olduğu gözlemlenmektedir. Gün içerisinde birçok basit olaya aşırı tepki gösterirler. Aynı zamanda hiçbir şeye tahammülleri olmadan sürekli sinirlendikleri görülmektedir.

Uyku Apnesi Tanı ve Teşhis Yöntemleri

Uyku apnesi, en ciddi uyku hastalıkları arasında gösterilmektedir. Uyku anında solunum sorunu sebebi ile nefes alamama, kalp krizi geçirme vb. birçok komplikasyonu bulunur. Aynı zamanda uyku apnesi olan kişilerin gün içerisinde sıklıkla dikkat kaybı yaşadığı gözlemleniyor. Bu kişilerin uyudukları da sıklıkla görülen durumlar arasında yer alıyor. Meydana gelen iş ve trafik kazalarının başlıca sebepleri arasında "uyku apnesi" vardır. Hastalığa ilişkin erken tanı ve teşhis konulması gerekir. Böylece tedaviye bir an önce başlanması söz konusu olacaktır. Uyku apnesi tanı ve teşhis yöntemlerini aşağıda görebilirsiniz.

• Kulak Burun Boğaz Muayenesi
• Üst Hava Yollarının İncelenmesi
• Uyku Analiz Testi (Polisomnografi)

Kulak Burun Boğaz Muayenesi

Uyku apnesi hastalığına ilişkin tanı ve teşhis konulması için muayeneden geçebilirsiniz. Yapılan başlıca muayeneye ise Kulak Burun Boğaz muayenesi denilmektedir.Kulak burun boğaz muayenesi muayene koltuğunda basitçe gerçekleştirilmektedir. Hastanın mutlaka oturur pozisyonda olması gerekiyor. Uyku apnesi şikayetinde bulunan kişinin her iki kulağı, burnu, boğazı, genzi, boyunu ve gırtlağı muayene edilmektedir.

Kulak Burun Boğaz muayenesi sırasında, öğürme refleksi fazla olan hastalarda ilaç sıkılır. Gırtlağın görünür olması için hastaların boğazını uyuşturmak için uygulanmaktadır. İlacın yutulmasında ise herhangi bir sakınca bulunmaz. İlacın sıkılmasının ardından en az 1 saat bir şeyler yiyip içmememiz gerekir.

Üst Hava Yollarının İncelenmesi

Hastalıkların tanı ve teşhisinin konulabilmesi için uzman doktora gitmelisiniz. Uyku apnesi hastalığının belirtilerini taşıdığınızı düşünüyorsanız, sizlerde en yakın hastaneden randevu alabilirsiniz. Uzman doktor tarafından sizlerin durumu kontrol edilecek. Üst hava yollarının incelenmesi, tanı ve teşhis konulmasındaki faktörler arasında yer almaktadır. Uyku apnesi hastalığı taşıyan kişilerin üst hava yollarında tıkanmalar meydana gelir. Bu tıkanmaların olup olmadığına ilişkin inceleme yapılması gerekiyor. İncelemenin ardından sizlere uyku apnesi teşhisi konulabilir.

Uyku apnesi hastalığı için üst hava yollarının incelenmesinin uzman doktor tarafından yapılması gerekmektedir. Ebeveynler veya yakınlarınız tarafından tanı ve teşhisin doğru konulamayacağını unutmamalısınız.

Uyku Analizi Testi (Polisomnografi)

Uyku analiz testi, uyku çalışması olarak gösterilmektedir. Uyku anında yaşanan hastalıklar arasında uyku apnesi bulunur. Bu hastalığın teşhisinde kullanılan yöntemler arasında ise uyku analiz testi vardır. Test, uyku sırasında yaşanan normal ve anormal durumların tespit edilmesinde ve tanı konulmasında fayda sağlamaktadır. Uyku analiz testi ile aşağıdaki ölçümler ve değerlendirmeler yapılır.

• Solunum sırasında akciğerlerin içinde ve dışındaki hava akışı
• Vücut pozisyonu
• Kan oksijen düzeyleri
• Beyin dalgaları
• Uykuda solunum durması ve oranı
• Kasların elektriksel aktivitesi
• Göz hareketi
• EKG

Uyku apnesi hastalığı gibi uyku rahatsızlıklarının teşhisinde ve değerlendirilmesinde sıklıkla kullanılmaktadır. Uyku analiz testi, genellikle özel uyku merkezinde yapılıyor. Sizlere yatmadan 2 saat önce gelmeniz için belirtirler. Testin gece vakitlerinde yapıldığı gözlemlenmektedir. Öncelikle bu aşamada çene kısmına, saçların bulunduğu deri alanına ve göz kapaklarının hemen yanında yer alan alanlara sinyal sağlayıcı elektrotlar bantlanır. Uyku testi sırasında mutlaka dokunmadan yerinde kalmaları gerekir. Uyku haline geçtiğinizde ise, bantlar yardımı ile yerleştirilen elektrotlardan gelen veriler kayıt altına alınmaktadır. Sizlerin uyku sırasındaki durumunuza ilişkin en net bilgiyi gösterir. Bu testle beraber, uyku düzeniniz, horlama durumunuz ve uykuda yaşadığınız derinlik aşaması gibi bir çok alanda testler yapılmaktadır.

Uyku analiz testinin evde yapılması da mümkündür. Taşınabilir uyku cihazları ile uyku apnesi teşhisinde sizlere yardımcı olur. Cihazın kurulumu için evinize gelmektedir. Eğitimli teknisyen tarafından yapılan kurulumun ardından teste başlayabilirsiniz. Testin analizi ise genel merkezde yapılmaktadır.

Uyku Apnesi Risk Faktörleri

Uyku apnesi hastalığının oluşumunda çeşitli risk faktörlerinin etkisi tartışılamaz. Bu faktörler arasında;

• Genetik Yatkınlıklar
• Yaş
• Cinsiyet
• Sigara ve Alkol Kullanımı

Yer almaktadır. Ortaya konulan risk faktörlerine göz attığımızda, uyku apnesi hastalığına yakalanmasının sizlerin elinde olmama ihtimali bulunuyor. Hastalığın oluşumunda etkili olan bu faktörlerin neler olduğunun mutlaka bilinmesi gereklidir. Uyku apnesi belirtileri, teşhis, tanı, komplikasyonlar vb. birçok unsurun risk faktörleriyle doğrudan ilişkisi vardır. Uzman doktorlar tarafından da tedavi sürecinde risk faktörleri ele alınmaktadır.

Genetik Yatkınlıklar

Hastalıklar, genetik yatkınlar sebebi ile oluşabilmektedir. Uyku apnesinin risk faktörleri arasında genetik yatkınlıklar da bulunuyor. Birinci dereceden yakınlarınızda uyku apnesi hastalığı bulunuyorsa, sizlerde de uyku apnesinin oluşma ihtimali söz konusudur. Uyku apnesi, genetik yatkınlıklar ile en fazla ortaya çıkan rahatsızlıklar arasında yer almaktadır.

Yaş

Yaş, birçok hastalığın en önemli risk faktörleri arasında yer alır. Uyku apnesi hastalığının oluşumunda kaç yaşınızda olduğunuzun etkisi yüksektir. Çocuklarda az görülen uyku apnesi, özellikle 40 yaşının üstündeki bireylerde sıklıkla görülüyor. İlerleyen yaş ile birlikte ortaya diyabet ve yüksek tansiyon çıkabilmektedir. Bu unsurların uyku apnesini daha tehlikeli hale getirdiğini unutmamalısınız. Uyku apnesi belirtilerini taşıyan yaşlı insanların tedavi için uzman doktora başvurmaları gerekir. Uzman doktor eşliğinde uyku apnesi rahatsızlığı ortadan kaldırabilirsiniz.

Cinsiyet

Bazı hastalıkların erkeklerde, bazılarının ise kadınlarda görülme olasılığı daha yüksektir. Cinsiyetin uyku apnesi hastalığı ile doğrudan ilişkisi bulunmamaktadır. Uyku apnesi hastalığı sebebi ile uzman doktorlara başvuran kişilerin ise genellikle erkekler olduğu gözlemleniyor. Uyku apnesi, doğrudan horlama ile ilişki içerisinde yer alır. İstatistiklere göre horlama ise erkeklerde daha fazla görülmektedir. Uyku apnesi hastalığının erkeklerde kadınlardan daha fazla görüldüğünü belirtebiliriz.

Sigara ve Alkol Kullanımı

Sigara ve alkol, birçok hastalığın ve rahatsızlığın meydana gelmesinde etkilidir. Eğer sizlerde sigara ve alkol kullanıyorsanız, uyku apnesi hastalığı ile karşı karşıya olabilirsiniz. Uyku apnesi hastası olanlara yapılan araştırmalar sonucunda, %80'inin alkol veya sigara kullanıcısı olduğu belirtilmiştir.

Uyku Apnesi Komplikasyonları

Hastalıkların oluşturduğu komplikasyonlar hakkında bilgi sahibi olmalısınız. Uyku apnesi hastalığının komplikasyonları üzerinden hastalığın tehlikeli bir rahatsızlık olduğunu görebilirsiniz. Oluşturduğu komplikasyonlar arasında;

• Kalp Damar Sorunları
• Sürekli Yorgunluk
• Çevreye Verilen Rahatsızlıklar

Yer almaktadır. Bu komplikasyonlar ile karşılaşmamak için hastalığın tedavisine başlanması gerekir. Tedavi için uzman doktora başvurabilirsiniz. Komplikasyonların meydana getirdiği sonuçlar ile ölüm riski de meydana gelebilir. Uyku apnesi hastalığı, son derece ciddiye alınması gereken rahatsızlıklar arasında yer alır. Gün içerisinde kişinin veriminde ciddi azalmalar görülmeye başlanır. Verimsizlik sebebi ile ortaya birçok farklı sorunlarda çıkabilmektedir.

Kalp Damar Sorunları

Uyku sırasında solunum durmasının ağır olduğu hastalarda ciddi problemler oluşmaktadır. Solunum eksikliği ve durması sebebi ile kalp damar sorunlarıyla karşılaşabilirsiniz. Uyku apnesi hastalığının komplikasyonları arasında da yer almaktadır. Hastalarda gecede 400-500 kez tekrarlayan solunum durmalarıyla ile oksijen düşmeleri de yaşanır. Kişilerde oluşabilecek olan oksijen seviyesindeki düşüklük, kalp ve damar sistemlerinde problemlere neden olabilmektedir. Aynı zamanda hastaların birçoğunda hipertansiyona ve kalp büyümesine sebep olduğu biliniyor.

Kalp ritim bozukluğuna sebep olan uyku apnesi hastalığı, mutlaka tedavi edilmesi gereken rahatsızlıklar arasında yer almaktadır. Hastalığın tedavisi için hastaneden randevu alabilirsiniz. Ciddi kalp damar sorunları ile karşılaşan ve sonucunda ölen birçok hasta bulunmaktadır. Uyku apnesi hastalığının özellikle yaşlı kişilerde daha fazla tehlike arz ettiğini unutmamalısınız. Bu kişilerde kalp damar sorunlarının daha fazla olduğu görülmektedir.

Sürekli Yorgunluk

Verimli uyuma, insan sağlığı ve günlük yaşam kalitesini artırmada doğrudan etkilidir. Sürekli yorgunluk yaşayan kişilerde uyku apnesi hastalığı gözlemleniyor. Hastalığın oluşturduğu komplikasyonlar arasında yer alan sürekli yorgunluk, gün içerisinde ciddi problemlerin yaşanmasına sebep olabilir. Bu problemler arasında;

• İş hayatında başarısızlık ve verimsizlik
• Trafik ve iş kazaları
• Kendini ifade edememe

Yer almaktadır. Uyku apnesi hastalığı sebebi ile sürekli yorgunluk hisseden kişilerin iş hayatlarında verimsiz olduğu görülmektedir. İş arkadaşları ve üstleriyle kurulan iletişimde bozukluğun ortaya çıkmasına neden olur. Aynı zamanda trafik ve iş kazalarının birçoğunun uyku apnesi hastalığı sebebi ile gerçekleştiği bilinmektedir. İstatistiklere göre trafik kazalarının %33'ünün uyku apnesi hastalığıyla ilişkisi bulunuyor.

Çevreye Verilen Rahatsızlıklar

Bazı hastalıkların kişinin sadece kendisine değil, çevresindeki insanlara da rahatsızlık verdiği bilinmektedir. Bu hastalıklar arasında ise uyku apnesi hastalığı yer alıyor. Uyku apnesi olan kişilerin gece ve gün içerisinde sıklıkla horladığı gözlemlenir. Horlama sesinin yüksekliği sebebi ile çevreye rahatsızlık verilir.

Toplum içerisinde uyku apnesi hastalığı taşıyan kişilerin verdiği rahatsızlık artmaktadır. Özellikle toplu taşıma araçlarında ciddi problemlere sebep olabilir. Kişinin horladığını kabul etmemesi ve aşırı tepki gördüğünü düşünmesi sebebi ile tartışmalar çıkabilmektedir. Hastalığın hem kişiye hem de çevreye verdiği rahatsızlıklar nedeniyle tedavi edilmesi şarttır.

Uyku Apnesi Nasıl Önlenir?

Uyku apnesi, en sık görülen rahatsızlıklar arasında yerini almıştır. Birçok insanda görülebilen uyku apnesinin çeşitli sağlık sorunlarına da neden olabildiği biliniyor. Hastalığın önlenmesi ise tamamen sizlerin elinizdedir. Uyku apnesini önlemek için çeşitli faktörlere başvurabilirsiniz. Aşağıda belirtilen unsurların yetire getirilmesi ile uyku apnesini ortadan kaldırmanız mümkündür.

• Kilo Kontrolünü Sağlamak
• Alkol ve Sigara Kullanımını Bırakmak
• Sırt Üstü Yatmamak
• Uyku İlaçlarından Kaçınmak

Kilo Kontrolünü Sağlamak

Boğaz daralmasının en önemli sebepleri arasında fazla kilo bulunmaktadır. Düzgün ve dengeli bir şekilde beslenmenin birçok hastalığı önlediği belirtilir. Kilo kontrolünü sağlamak, uyku apnesi hastalığının önlenmesinde etkilidir. Uyku apnesi olan kişilerin kilolarının aşırı fazla olduğu görülüyor. Aşırı kilo sebebi ile uyku apnesi hastalığına yakalanabilirsiniz.

Kilo kontrolünü sağlamak istiyorsanız, egzersiz yapmaya başlayabilir. Hafif bir yürüyüş gibi çok zorlamayan, hergün 30 dakika boyunca yapabileceğiniz egzersizler bulunmaktadır. Bu egzersizler ile kilo kontrolünüzü sağlayabilirsiniz.

Alkol ve Sigara Kullanımını Bırakmak

Yapılan araştırmalara göre, sigara içenlerde uyku apnesi 3 kat daha fazla görülmektedir. Sigara kullanımının oluşturduğu rahatsızlık ve hastalıklar arasında yer alır. Alkol kullanımı içinde durum pek farklı değildir. Alkol ve sigara kullananların genellikle kilolu olduğu bilinmektedir. Sizlerde uyku apnesi hastalığından kurtulmak için alkol ve sigara kullanamayabilirsiniz.

Uyku apnesi hastalığının oluşumunda alkol ve sigaranın oldukça etkisi vardır. Solunum yollarından tıkanıklığa sebep olur. Bu durumda ise kişinin nefes almada güçlük çekmesi ve horlaması gözlemlenir. Horlamanın uyku apnesi hastalığı ile doğrudan ilişkisi vardır.

Sırt Üstü Yatmamak

Yatış pozisyonunun horlama vb. birçok unsur ile alakası bulunmaktadır. Sırt üstü yatan kişilerde uyku apnesi hastalığının sıklıkla görüldüğü gözlemleniyor. Yapılan araştırmalar, uyku apnesi hastalığını taşıyan kişilerin yatış pozisyonlarının sırt üstü olduğunu gösteriyor. Sırt üstü yatmaktan kaçınmanız, uyku apnesi hastalığını önlemede oldukça etkili bir yöntemdir.

Uyku İlaçların Kaçınmak

Günümüzde psikolojik vb. birçok sebepten uyku ilaçları kullanan kişiler bulunmaktadır. Uyku ilaçlarının yan etkileri arasında uyku apnesi hastalığı görülüyor. Uyku apnesi hastalığı sebebi ile uzman doktora başvuran kişilerin uyku ilaçlarını kullandığı dikkatlerden kaçmıyor. Hastalığın önlenmesi için uyku ilaçlarından kaçınmayı öneririz.

Sık Sorulan Sorular

Hastalıklara ilişkin sık sorulan sorular ve cevapları üzerinden detaylı bilgi sahibi olabilirsiniz. Uyku apnesi hastalığı hakkında bilgi değilseniz, bu soruları incelemeniz önerilir. Uzmanlar tarafından cevaplandırılan sorular, sizlerin hastalığın belirtileri, teşhisi, tanısı, komplikasyonları vb. birçok faktörde bilgi sahibi olmanızı sağlayacaktır.

Uyku apnesi hastalığının toplumda sık bilinen bir hastalık olmadığı görülür. Hastalık hakkında bilgi sahibi olan kişilerin kısa süre içerisinde hastalığı önleyebildiği gözlemlenmektedir. Birçok kişi ise uyku apnesi ile yaşamlarını sürdürmeye devam etmektedir. Sizlerde aşağıdaki soru ve cevaplardan hastalığın sicilini tamamen çözebilirsiniz.

Uyku Apnesi Tedavi Edilebilir mi?

Uyku apnesi hastalığının tedavisi mümkündür. Tedaviye başlamadan önce ilk olarak obezite var mı diye kontroller yapılır. Obezite mevcut ise durumun ortadan kaldırılması gerekir. Aynı zamanda üst solunum yollarında göze çarpan darlıklar ortaya çıkabilmektedir. Bunun ortaya çıkarılabilmesi amacıyla KBB doktorları tarafından cerrahi müdahale yapılıp yapılmayacağı yönünde net değerlendirmeler yapılması gerekmektedir. İleri derecede uyku apnesi mevcutsa, pozitif hava basıncı tedavisi yöntemine başvurulur. Hastanın tercihine ve tedavi etkisine göre otomatik ayarlarda düzenleme yapılmaktadır. Sabit basınçlı cihaz ile hasta takibe alınır.

Uyku apnesinin özgün tedavisi de bulunmaktadır. Bunun önüne geçebilmek amacıyla kişilerin uyku aşamasında oksijen ve rahat hava almasını sağlayacak tıbbi cihazlardan destek alınmaktadır. Silikon bir maske ile basınçlı hava veren bu cihazların başlangıçta hasta için rahatsız edici olabildiği gözlemlenmektedir. Hastalar en başta cihazı kullanmamaktadır ancak cihazın kullanımı sonrasında uykularından rahatlıkla uyandıklarını ve gün içerisinde daha dinç olduklarını gördükten sonra cihaz kullanımına devam etmek istemektedirler. Uyku apnesi hastalığından tedavi sonucunda kurtulan kişilerin yaşam kalitelerini de yükselme olur.

Uyku Apnesi Ölüm Riski Taşır mı?

Hipertansiyon, uyku apnesi olan kişilerde görülebilen komplikasyonlar arasında bulunuyor. Hipertansiyon sebebi ile ölen birçok uyku apnesi vakası vardır. Tedavisi yapılmamış uyku apnesi hastalığında ölüm riskinin %300 oranında arttığı belirtilmektedir. Hastalığın kalp damar hastalıklarına neden olabildiği gözlemleniyor. Bu sebep ile ölüm riskinin oldukça yüksek olduğu ve mutlaka tedavi edilmesi gerektiğini unutmamalısınız.

Uyku Apnesi Cerrahi Tedavi Gerektirir mi?

Uyku apnesi hastalığının ileri seviyede olması sebebi ile cerrahi tedavi söz konusu olabilmektedir. Cerrahi tedavinin olmaması halinde ise ölüm riski oluşabilir. Üst solunum yollarında meydana gelen tıkanmalar, damar ve kalpte oluşan rahatsızlıklar ve gün içerisindeki dalgınlık ile ölen birçok insan bulunmaktadır. Bunların doğrudan uyku apnesi ile ilişkisi mevcuttur. Uyku apnesi hastalığı için cerrahi operasyona tabi tutulmak istiyorsanız, uzman doktorunuz ile görüşebilirsiniz. Böyle bir gereksinimi uzman doktorunuzun sizlere belirtme ihtimali daha yüksektir. Cerrahi operasyon öncesinde uyku apnesi cihazı kullanmaya başlayabilirsiniz.

Uyku Apnesi Cihazı Nedir?

Uyku apnesi cihazı, basınç ile burun maskesi ile hava yoluna iletmektedir. Daha sonrasında kasların gece boyunca çökmesinin önüne geçer. Hava yolunun açık kalması ile oksijen düşmeleri engellenmiş olmaktadır.

CPAP, 1981 yılından itibaren hastalarda kullanılmaya başlanmıştır. Uyku apnesi hastalığının tedavisinin başarılı olmasında etkisi yüksektir. Portatif bir cihaz olması ile bilinirken, yüksek devirli bir jeneratör içermektedir. Jeneratör, hava akımının oluşturulmasında etkilidir. CPAP cihazı, düşük dirençli bir hortum ve hortumun ucunda yer alan maske ile hastanın üst solunum yollarına sürekli pozitif basınçlı hava vermektedir. Basınç, 2-20 cm H2O arasında ayarlanabilir. Cihaz ile birlikte kullanılan maskenin burun çevresine ve hava kaçağına izin vermeyecek şekilde yerleştirilmesi gerekiyor. Aynı zamanda hastanın konforunu da bozmaması önem taşır. CPAP cihazları, O2 veya nemlendirici ilavesine olanak tanıyan düzenekler içermektedir.

Uyku Apnesi Tedavisi İçin Hangi Doktora Gitmek Gerekir?

En fazla görülen uyku hastalıkları arasında yer alan uyku apnesi, uzman doktor eşliğinde tedavi edilebilmektedir. Tedavi için başvurulması gereken doktor ise farklılık gösterebilir. Burada hastalığın nedenleri ve belirtilerine dikkat etmelisiniz.

Hipertansiyon olan bir kişinin tansiyona bağlı olarak uyku apnesi sorunu yaşaması mümkündür. Bunun içinde dahiliye doktoruna başvurması gerekir. Bademcik veya boğazdan kaynaklı olarak yaşanan uyku apnesi için Kulak Burun Boğaz doktorunu başvurabilirsiniz. Hafif dereceli uyku apnesi başlangıcında aile hekimine görülmenizde fayda bulunuyor. Aynı zamanda obezite ile ilişkisi bulunan uyku apnesinde diyetisyene ihtiyaç vardır.

Uyku Apnesi Tedavi Maliyeti Nedir?

Uyku apnesi tedavisinde nasıl bir yöntem kullanıldığı, hastalığın derecesi ve hangi bölümle ilişkisi olduğu gibi birçok etken vardır. Bu etkenler üzerinden maliyete ilişkin bilgi alınabilir. Net olarak uyku apnesi maliyeti hakkında bilgi verilebilmesi mümkün olmamaktadır. Uyku apnesi için tedaviye başlamadan önce yetkililer tarafından sizlere tedavinin maliyeti hakkında bilgi verilir.

Uyku Apnesi Çocuklarda Görülür mü?

Çocuklarda da uyku apnesi hastalığı görülebilmektedir. Çocuğun uyku apnesi geçirmesi halinde en az 20 saniye süre ile solunumunun durduğunu veya hava akışının yetersiz olduğunu görürsünüz. Bu durumda ise çocukta korku, huzursuzluk ve dalgınlık oluşabilmektedir. Horlama ve büyümüş geniz etine bağlı tıkayıcı ise apnenin belirtisi olabilir.

Uyku apnesi bulunan çocukta teşhis, ebeveynler ve doktor tarafından konulabilir. Doktor, uyku apnesinin sebebini bulmaya çalışacaktır. Bu sebebin hastalığın oluşumundaki ana neden olduğunu düşünürsek, tedavide de oldukça önem taşıdığı belirtilebilir.

Uyku Apnesi Evde Tedavi Edilebilir mi?

Uyku apnesi hastalığının evde tedavisi mümkündür. Tedavi için doğal yöntemlere başvurma imkanınız bulunuyor. Aynı zamanda uyku apnesi cihazı ile evinizde tedaviniz gerçekleşebilir. Ancak uyku apnesi tedavisi için doktora görünmenizi öneriyoruz. Uzman doktor tarafından yapılacak kontrollerin ardından sizlere cihaz önerisinde bulunuyor. Uyku apnesi tedavisini evinizden sürdürebilirsiniz.

Kediotu kökü, uyku apnesi için önerilen doğal tedavi yöntemleri arasında yer almaktadır. Rahat ve daha iyi uyku için kullanıldığı gözlemlenir. Uyku kalitesini artırmak, uyku apnesini engellemede sağladığı katkılar arasında yer almaktadır. Evinizde uyku apnesini tedavi etmek için gerekli araştırmaları yapmanız önerilir.

Uyku Apnesi Neye Göre Derecelendirilir?

Hastalıkların belirli dereceleri olabilmektedir. Bu derecelerin tanısı ve teşhisini uzman doktorlarınız koyabilir. Uyku apnesi hastalığında da belirli dereceler vardır. Dereceler, hastalığın türü ve nedenleri ile doğrudan ilişki içerisinde oluyor. Uyku apnesi hastalığının tedavisinde uzman doktorunuzdan yardım almanızı öneririz. Hastalığın derecesine ilişkin sizlerin teşhis koyabilmesi söz konusu değildir.

Uyku Apnesi Maskesi Nasıl Kullanılır?

CPAP maskesi, uyku apnesi hastaları için kullanılmaktadır. Etkin bir tedavi için olmazsa olmaz olarak gösteriliyor. Maskenin uyumsuz olması durumunda sizi rahatsız etmesi muhtemeldir.

Hastaların CPAP cihazının kullanımında öncelikle burun maskesi tercih etmeleri önerilir. Burun maskesinin rahatlık ve konfor açısından diğer türden maskelere göre daha avantajlı olduğu belirtiliyor. CPAP burun maskesi, diğer maskelere göre daha nazik yapılarından dolayı geçe içerisinde oluşabilecek olumsuzlukları da engellemektedir. Uyku apnesi maskesinin genel olarak kullanımına ilişkin uzman doktorunuzdan ve maskeyi satın aldığınız yerden yardım alabilirsiniz.

Günümüzde uyku apnesi hastalığının tedavisinde kullanılan uyku apnesi cihazı ve maskesi, uyku apnesi hastalığının tedavi edilmesinde çok önemli katkı göstermektedir. Sizlerde uyku apnesi rahatsızlığı yaşıyorsanız, tedaviye ilişkin uzman doktora başvurabilirsiniz.

Uyku apnesi hastalığı meslek hastalığı mıdır?

Uyku apnesinin ortaya çıkmasında yapılan mesleğin ve meslek yapılırken maruz kalınan koşulların etkisi de vardır şüphesiz ancak meslek ile alakalı olmayan sorunların çok daha fazla yer kapladığını söylemek mümkündür. Uyku apnesinin meslek hastalığı olup olmadığı vaka özelinde belirlenebilecek bir durumdur.

Uyku apnesi hastalığına yüzde kaç rapor verilir?

Uyku apnesinde rapor oranı, hastalığın belirtilerine ve belirtilerin şiddetine göre belirlenmektedir. Sadece uyku apnesi üzerinden verilecek raporun maksimum oranı yüzde otuz beştir. Genelde ise yüzde on beşten daha düşük oranlar verilmektedir. Eğer uyku apnesine eşlik eden başka hastalıklar var ise bu oranın üzerine eklenerek rapor yenilenmektedir.