Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca kullanılan çerezler bakımından daha fazla bilgi için Kişisel Verilerin Korunması Kanunu sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.

Göz Kuruluğu Tedavisi

Göz kuruluğu yaşam kalitesini düşüren ve kişiye rahatsızlık veren bir hastalıktır. Gözlerde yeteri kadar göz yaşı üretilmemesi ya da üretilen gözyaşının kaliteli olmaması durumunda meydana gelir. Gözlerde yanma, batma, kaşıntı ile kendini gösteren hastalık, ilerleyen dönemlerde körlüğe bile neden olabilir. Bu nedenle oldukça önemlidir ve bir an önce tedavi edilmesi gerekir. Yapılan araştırmalara göre bu hastalık, Türkiye’de her iki kişiden birinde rastlanılan bir hastalıktır.

İnceleyen ve Onaylayan : Op. Dr. Sezgin Ceylan

Tedavi hakkında

Göz kuruluğu tedavisi ilaçla, göz damlaları ile, ameliyatla ya da kişinin kendi kanından elde edilen serumla tedavi edilir. Bunların yanında doktorunuz bebek şampuanı ile gözlerinizi yıkamanızı da tavsiye edebilir. Göz kuruluğu tedavisi mutlaka doktorunuz tarafından belirlenir. Gözlerinizdeki nem ve kuruluk miktarına göre tedavi seçeneği de değişecektir. Gözlerinizde hafif derecede bile olsa kuruluk hissediyorsanız mutlaka bir göz doktoruna başvurmanız gerekir.

Göz kuruluğu nedir?

Göz kuruluğu, göz için oldukça önemli olan göz yaşının kalitesinde azalma olması, gözün nemli olmaması ya da göz yaşı miktarında azalma olması gibi durumlarda ortaya çıkan ve tıp alanında kuru göz sendromu olarak da bilinen ciddi bir sağlık sorunudur. Gözlerde yanma ve batma hissi ile ortaya çıkan bu hastalık, bulanık görme, gözlerin tahriş olması ve kızarıklık gibi durumlara yol açabilir ve bu durumlar tedavi edilmediğinde kronik hale gelebilir.

Gözyaşı, gözlerin sağlıklı kalabilmesi ve gözlerin rahat hareket edebilmesi için gereklidir. Dışarıdan gelen toz, duman, kir ve bakteri gibi etkenleri temizleyen göz yaşı, aynı zamanda korneaya yayılır ve bu bölgenin zarar görmesini engeller. Gözyaşının eksik kaldığı durumlarda ise gözleriniz savunmasız hale gelir. Toz, duman, is, kir gibi etkenlerden gözleriniz temizlenmez ve tahriş olur.

Gözyaşı tepkiye göre ve sürekli olmak üzere iki grupta incelenir. Sürekli göz yaşı, gözlerinizde sürekli oluşan ve gözün sürekli olarak nemli kalmasını sağlayan göz yaşıdır. Bu tür gözyaşı az miktarda üretilir ancak gözler için son derece önemlidir. Tepkiye göre oluşan göz yaşı ise ağlama, göze duman, kir ve toz kaçması gibi durumlarda ortaya çıkar. Bu iki gözyaşının da görevi gözü temizlemek, nemli tutmak ve göz kapaklarının sürtünmesini azaltarak gözün tahriş olmasını önlemektir.

Gözyaşının içinde su ve tuz ile birlikte elektrolit, yağ ve protein gibi maddeler de bulunur. Bu maddelerden birinin eksik olması ya da azalması durumunda yeterli seviyede ve kalitede gözyaşı üretilemez ve göz kuruluğu meydana gelir.

Göz kuruluğu neden olur?

Göz kuruluğunun nedenleri kişilerin yaşam koşulları olabileceği gibi bazı sağlık problemleri de olabilir. Bu nedenlerin sayısı oldukça fazladır ancak bu nedenlerin hepsi gözlere yeteri kadar oksijen gitmemesi ve gözün yeteri kadar gözyaşı üretmemesi için gerekli ortamı oluşturur.

Bilgisayar kullanımı

Bilgisayar kullanan kişiler sürekli olarak bir ekrana baktıkları için gözlerini daha az kırparlar. Daha az kırpma sonucunda yeteri kadar göz yaşı üretilemez ve gözler yorulur. Aynı zamanda bilgisayardan yayılan zararlı ışınlar da gözlerinizin bazı tabakalarına zarar vererek kaliteli göz yaşı üretimine engel olabilir. Bu nedenler ile belli bir zaman geçtikten sonra göz kuruluğu ortaya çıkar.

Nikotin

Sigara dumanının içinde bulunan zararlı maddeler, bu dumanla aynı ortama giren ya da sigara içen kişilerin gözlerine yerleşir. Bu zararlı maddeler gözyaşının içinde bulunan karışımın dengesinin bozulmasını sağlar ve yeteri kadar göz yaşı üretilmemesine neden olur. Bu nedenle sigara içilmemeli ve içilen ortamlardan uzak durulmalıdır.

İlaç kullanımı

Uyku hapları, antidepresan ilaçlar, tansiyon ilaçları, kan sulandırıcı ilaçlar, doğum kontrol haplarının bazıları, ağrı kesiciler ve tansiyon hapları gibi ilaçlar, idrar sökücüler ve akne ilaçlarının bazıları göz kuruluğunu meydana getirebilir.

Aşırı sıcak ortamlar

Aşırı sıcak ortamlar da bulunan buhar, gözlerinizin rahatsız olmasını sağlar. Bu buhar ortamında bulunmak ya da gözün fazla sıcağa maruz kalmasına neden olmak, göz kuruluğunu meydana getirir.

Hap kullanmak

Bazı hapların uzun süreli kullanımı sonucunda da göz kuruluğu meydana gelebilir. Bu ilaçlar sürekli olarak kullanılan yüksek tansiyon hapları, doğum kontrol hapları ve ağrı kesicilerdir.

A vitamini eksikliği

A vitamini, gözlerin görmesi ve görevlerini sağlıklı olarak yerine getirebilmesi için gerekli bir vitamindir. A vitamini yeteri kadar alınmadığı durumlarda göz kuruluğu meydana gelebilir.

Göz kuruluğu güneş, rüzgâr, yüksek basınçlı ortamlar, sıcak esen hava, havanın kuru olması, okumak ve yazmak gibi durumlarda da meydana gelebilir.

Lazerle yapılan göz ameliyatları gözün, gözyaşı kanallarının az da olsa zarar görmesine neden olabilir. Uygulanan bu ameliyattan birkaç hafta sonra gözlerde kuruluk meydana gelebilir. Bu durum bazen geçici olabilir ancak kalıcı hale de gelebilir.

Göz kuruluğunun en önemli sebeplerinden biri de kontak lenslerin kullanılmasıdır. Bu lenslerin ilk defa kullanılması, sık kullanılması ya da her zaman kullanılan lensten farklı bir lens takılması gibi durumlarda gözler tahriş olabilir ve göz kuruluğu meydana gelebilir. Kontak lenslerin düzenli kullanılması durumunda mutlaka temizliğine dikkat edilmeli ve özel solüsyonlarının içinde korunmasına önem verilmelidir.

Gözlerinde alerji olan kişilerde, beyaz kısmın ve göz kapaklarının iç kısmının iltihaplanması meydana gelebilir. Bu iltihaplanma genel olarak polen ve toz gibi etkenler sonucunda ortaya çıkar. Bu enfeksiyonlar ise gözlerin tahriş olmasına ve gözlerin kurumasına neden olabilir.

Kontakt dermatit adı verilen hastalık, kişinin belirli bir madde ile temas etmesi halinde ortaya çıkan cilt iltihaplanması sorunudur. Bu hastalığın yan etkisi olarak göz kuruluğu da gelişebilir.

Sjögren sendromu adı verilen hastalık ise göz, ağız ve vajina kuruluğu ile kendini gösteren bir hastalıktır. Bu hastalığı taşıyan kişilerin büyük bir kısmında göz kuruluğu görülür.

Romatoid arterit adı verilen hastalık ise vücudun herhangi bir yerinde ağrı, şişme ve iltihaplanmaya neden olan bir hastalık türüdür. Bu hastalığı taşıyan kişilerde göz çevresindeki bezlerin ve göz beyazının iltihaplanması görülebilir ve bu durumlar, göz kuruluğuna neden olur.

Lupus adı verilen hastalık ise kişilerin bağışıklık sistemine zarar veren ve kan damarlarının tıkanmasına neden olan bir hastalıktır. Bu hastalığı taşıyan kişilerin bir kısmında göz kuruluğu yaşanabilmektedir. Sistemik skleroz bağışıklık sistemindeki kan damarlarının sertleşmesine, bununla birlikte cildin sertleşmesine ve kalınlaşmasına neden olan bir hastalıktır ve bu hastalığı taşıyan bazı kişilerde göz kuruluğu tespit edilmiştir.

Radyasyona maruz kalan ya da yanık gibi ciddi yaralanmalar yaşayan kişilerde, zaman ilerlese bile göz kuruluğu meydana gelebilir.

Yüz felci geçiren kişilerde, yüzün bir tarafının kaslarının zayıflaması söz konusudur. Bu sebepten dolayı kişide göz kuruluğu meydana gelebiliyor.

HIV virüsü, bağışıklık sistemine zarar veren ciddi bir hastalıktır ve bu hastalığı taşıyan kişilerde de göz kuruluğu görülebilir.

Klimalı ya da kaloriferli ortamlarda bulunmak, havanın kurumasına ve gözlerin yeteri kadar gözyaşı üretememesine neden olur.

Yoğun ışığa maruz kalmak gözün görme kalitesini düşüreceği gibi göz yaşı kalitesini ve miktarını da olumsuz etkiler. Bu durumda kişide göz kuruluğuna sebep olabiliyor.

Romatizmal hastalıklar, göz tansiyonu, kalp hastalıkları, şeker hastalığı gibi hastalıklar sonucunda da göz kuruluğu yaşanabilir.

Yaşın ilerlemesi, gözyaşı üretiminin azalmasına neden olur. Özellikle 50 yaşın üzerindeki kişilerde daha fazla göz kuruluğuna rastlanılır.

Hormonal sistemin değişmesi de gözyaşının miktarında azalma ile birlikte göz kuruluğuna neden olur. Özellikle kadınların menopoz sonrası dönemlerinde, göz kuruluğuna daha çok rastlanır. Ayrıca hamilelik döneminde değişen hormonlar da göz yaşı üretiminde oldukça etkilidir ve bu dönemden sonra da göz kuruluğu meydana gelebilir.

Göz kuruluğu belirtileri nelerdir?

Göz kuruluğu bazen tek gözde olabileceği gibi bazen her iki gözde de görülebilir. Genellikle iki gözde oluşan bu durumun belirtileri;

  • Bulanık görme
  • Gözlerde batma, kaşınma ve yanmanın olması
  • Özellikle sabahları göz içinde ve etrafında çapaklanma olması
  • Dumanlı ya da rüzgârlı havalarda gözlerin rahatsız olması, sulanması ve gözyaşının istemsiz akması
  • Rimel, göz kalemi gibi makyaj malzemeleri kullanıldığında gözlerin rahatsız olması ve sulanması
  • Gözlerin kitap okuma ya da bilgisayar kullanma gibi aktiviteleri yaparken çok kısa bir süre içinde yorulması
  • Lens takarken zorlanma
  • Gözlerin ışığa karşı duyarlı olması
  • Gözün beyaz kısmında kanlanma olması
  • Bir şeye uzun bir süre bakınca ya da uyumaya yakın saatlerde görmede bulanıklık olması
  • Göze cisim batmış ya da kaçmış hissi vermesi
  • Gözlerde şiddetli şekilde karıncalanma olması
  • Gözün ağrıması
  • Baş ağrısı yaşanması şeklindedir.

Göz kuruluğu olan kişilerde sürekli olarak rahatsızlık hissi mevcuttur. Bu hastalar, gözlerinde sürekli kum varmış hissine kapılır ve sürekli olarak gözlerini ovuşturmak zorunda hisseder. Gözlerin kuru ve kaşıntılı olması dikkat dağıtır ve kişinin yaşamını olumsuz etkiler. Sürekli baş ağrısı hissedilebilir ve hastalar sürekli uyumak isteyebilir.

Gözlerin aşırı şekilde yaşlanması nedeniyle oluşan göz yaşı, içerisinde bulunan yağ ve mukustan yoksundur. Bu da gözyaşlarının kayganlaşmasını önler. Alerji oluyormuş gibi akan gözyaşları yalnızca sudan oluşur ve içinde yağ ve mukus gibi maddeler olmadığı için gözün daha fazla kurumasına yol açar. Göz kuruluğu, yukarıda sayılan belirtileri ile birlikte daha kronik hale gelebilir. Bu kroniklik ise görme bozukluklarına, iltihaplanmalara ve aşırı tahriş olmaya neden olarak, körlüğe zemin hazırlayabilir. Bu nedenle çeşitli tedavi yöntemleri ile göz kuruluğunun mutlaka giderilmesi gerekir.

Lens kullanımı göz kuruluğuna sebep olur mu?

Kontakt lens kullanmak göz kuruluğuna sebep olabilir. Lens kullanırken temizliğine çok önem vermek gerekir. Özel solüsyonlar ile korunmayan ya da temizlenmeyen lensler gözlerde iltihaplanmaya, çapaklanmaya ve göz kuruluğuna sebep olabilir. Aynı zamanda farklı lenslerin kullanılması da gözlerde rahatsızlık ve kuruluğa neden olur. İlk defa lens kullanan kişilerde ve sürekli olarak lens takan kişilerde de göz kuruluğu şikâyeti görülebilir.

Göz kuruluğundan korunmak için yapılması gerekenler nelerdir?

Göz kuruluğunun tedavisi uzun sürebilir. Hastalar genel olarak tedaviyi ertelerler. Tedavi için verilen göz damlalarını ya da jelleri, düzenli olarak kullanmaya bilirler. Bu durumlar göz kuruluğunun ilerlemesine neden olabilir. Göz kuruluğunun önlenebileceği ya da göz yaşının arttırılabildiği başka yöntemler de mevcuttur.

Göz kuruluğunu önleyebilmek için gözlerin daha sık açılıp kapanmasını sağlayabilirsiniz. Bu sayede gözyaşı üretimi artar ve gözler nemli kalır.

Bulunduğunuz havanın nemli olmasını sağlayabilirsiniz. Bunun için bulunduğunuz odaların her birine su koyabilir ya da buhar makinesi ile havanın nemli kalmasını sağlayabilirsiniz. Bu sayede gözleriniz de sürekli nemli kalacak ve göz kuruluğu önemli ölçüde engellenecektir.

Uzun süre bilgisayar kullanan kişilerin bu süreyi mümkün olan en az süreye indirmesi gerekir. Eğer süre aza indirilemiyorsa koruyucu gözlükler takılmalı, suni gözyaşı damlaları kullanılmalıdır.

Göz kuruluğunu önlemek için sigara içilen ortamlardan uzak durulmalıdır. Ayrıca sigara içen kişilerin göz kuruluğunu önleyebilmesi için sigarayı bırakması gerekir.

Göz kuruluğunu önleyebilmek için gözlüklerinize kenarlık taktırabilirsiniz. Özellikle rüzgârlı ve kuru havalardan korunabilmek için güneş gözlüklerinizin üst ve yan taraflarına kenarlık taktırabilirsiniz.

Göz kuruluğunu önleyebilmek için gözlerinizin güneş ışınlarından uzak tutulması da gerekir. Bunun için rüzgârlı ve güneşli havalarda mutlak güneş gözlüğü kullanmalısınız.

Omega-3 yağ asitlerinin gözleri koruyucu etkisi olduğu düşünülmektedir. Bu yağ asitlerinin aynı zamanda göz kuruluğunu önlediği teorisi de vardır. Göz sağlığını korumanın bir yolu da beslenmenize dikkat etmenizdir. Beslenmenize ekleyecek olduğunuz omega -3 yağ asitli yiyecekler ile beraber göz kuruluğunun önüne geçmeniz mümkündür. Omega-3 içeren tüketebileceğiniz besinler;

  • kanola yağı
  • keten tohumu
  • ceviz
  • ton balığı
  • uskumru
  • sardalye ‘dir.

Ayrıca doktorunuza danışarak omega-3 içeren hapları da kullanabilirsiniz.

Göz kuruluğundan kaçınabilmek için klimaların, saç kurutma makinelerinin, havalandırmaların ya da vantilatörlerin önlerinden uzak durmalı, bu hava akımlarının gözlerinize gelmesine izin vermemelisiniz. Yüzerken gözlerinizi enfeksiyonlardan korumak ve göz kuruluğu oluşmasını önlemek için mutlaka koruyucu gözlük kullanmalısınız. Su altı gözlükleri gözlerinizi tam olarak sarar ve sudaki mikrop ve diğer etkenlerden korur.

Sürekli bilgisayar başında çalışmak ya da kitap okumak zorunda kalıyorsanız gözlerinizi belirli aralıklarla dinlendirmeye çalışmalısınız. Bu aralıklarda gözlerinizi 5 dakika kapatıp dinlendirebilir ve gözyaşlarının gözünüze eşit şekilde dağılmasını sağlamak için birkaç saniye kırpıştırabilirsiniz. Bu sayede göz kuruluğunu önemli ölçüde engellemiş olursunuz.

Bilgisayar ekranlarını yukarıya aldığınızda gözleriniz daha fazla açılmak zorunda kalacak ve daha fazla yorulacaktır. Bu da göz kuruluğunun oluşmasına neden olur. Bunu önleyebilmek ve göz yaşının normal şekilde buharlaşmasını sağlamak için bilgisayar ekranlarını göz hizasından aşağıda tutmanız gerekir.

Göz Kuruluğu Tedavi Türleri

Göz kuruluğu tedavisi için pek çok seçenek mevcuttur. Bu tedaviler göz kuruluğunun derecesine göre belirlenir. Yeni başlayan kuruluklar için damla ve jeller yeterli olabilir. Orta seviyede olan göz kuruluğu için tıkaçlar kullanılabilir ve bebek şampuanları ile gözlerin sürekli yıkanması gerekebilir. Daha ileri seviyede olan göz kuruluğu tedavisi için de cerrahi yöntemler tercih edilebilir.

Göz kuruluğu tedavisi için suni gözyaşı damlaları ile birlikte kremler kullanılabilir. Ancak kremlerin yağlı olması nedeniyle hastalar bulanık görme durumu ile karşı karşıya gelebilirler. Bu nedenle günde bir defa ve yatarken kullanılması gerekir. Gözlerinizdeki kuruluğunun nedeni alerji ise ve göz kapaklarının içinde iltihaplanmalar varsa doktorunuz düzenli olarak gözlerinizi yıkamanızı isteyebilir. Bunu yapmadan önce gözlerinizi ılık ve pamuklu bir bezle kapatın ve nemlenmesini sağlayın. Ardından gözlerinizi kapatın ve kirpik uçlarınıza bebe şampuanını sürerek, yuvarlak ve yavaş hareketler ile gözlerinizi yıkayın. Bu tedaviyi doktorunuz günde iki kez yapmanızı isteyebilir. Göz kuruluğundan ve alerjik reaksiyonlardan kurtulmak için bu yıkamayı, mutlaka düzenli olarak yapmanız gerekir.

Göz kuruluğu tedavisi için özel olarak üretilen lenslerin kullanımı da tercih edilebilir. Bu lensler gözlerin korunmasını sağlayarak nemi gözün içine hapsedebilir. Kornea kalkanı ya da bandaj lensleri adı verilen bu lensler, gözün etrafına yayılarak kalkan görevi görür ve göz kuruluğunu büyük ölçüde tedavi edebilir. Bu lenslerin kullanımı için doktorunuza başvurmanız gerekir.

Otolog serum tedavisi ise ileri derecede göz kuruluğu olan ve kısmi körlük yaşayan kişiler için tercih edilen, ileri seviye bir yöntemdir. Bu yöntem, diğer seçenekler ile tedavi edilemeyen göz kuruluğu için kullanılır. Kişinin kendi kanından elde edilen özel bir serum ile tedavi sağlanır. Bu tedavi için düzenli olarak hastanın kanı alınır. Kan, özel bir santrifüje koyulur ve belirli bir süre boyunca döndürüldükten sonra elde edilen serum, tedavi için göze damlatılır. Bu şekilde göz kuruluğu tedavisi sağlanmış olur.

İlaç tedavisi

Göz kuruluğu için yapılan bir başka tedavi ise kanser ilaçlarından elde edilen yeni bir ilacın kullanılmasıdır. Siklosporin A adı verilen kanser ilacının sulandırılması ile elde edilen yeni ilaç, düzenli olarak göz kuruluğu tedavisi için kullanılmaktadır. Bu ilacın oldukça olumlu sonuçlar verdiği ve tedaviyi önemli ölçüde sağladığı bilinmektedir. Etkilerini 1-4 ay arasında gösteren bu damlalar, gözlerdeki iltihaplanmayı önemli ölçüde azaltır ve kaliteli göz yaşı üretilmesini sağlar.

Göz kuruluğu tedavisi için kortikosteroid ilaçlar da kullanılabilir. Ancak bu damlalar uzun süre kullanıldığında katarakt ve glokomu tetikleyebilir ve bu nedenle uzun süreli kullanılmaması gerekir.

Antibiyotikler

Göz kuruluğu, göz kapaklarının kenarındaki iltihaplanma nedeniyle tıkanan yağ kanalları sonucunda meydana gelebilir. Yağ kanallarının tıkanması ise yağ salgılanmasını durdurur ve bu durumda üretilen gözyaşının kalitesi düşerek göz kuruluğu meydana gelir. Doktorlar tarafından yağ kanallarının açılması için antibiyotikler verilir. Bu antibiyotikler ağızdan alınan haplar olabileceği gibi krem ya da göz damlası şeklinde de olabilir.

Göz damlası

Göz damlaları, kanser ilaçlarından üretilen ve siklosporin A içeren damlalar olabileceği gibi kişinin kendi kanından elde edilen serum damlaları da olabilir. Gözyaşlarını arttırmak ve gözü sürekli nemli tutmak için yapay gözyaşı damlaları kullanılabilir. Bunlarla birlikte iltihaplanmayı durdurmak için verilen ve kortikosteroid içeren damlaların da kullanılması önerilebilir.

Göz dolguları

Yapay gözyaşı işlevi yapan bu göz dolguları, ileri ve orta şiddette olan göz kuruluğu tedavisi için kullanılır. Özellikle yapay gözyaşı kullanamayan kişiler için tavsiye edilen bu dolgular, gözün alt kısmına yerleştirilir. Tam olarak yerleştirildiği bölge gözün alt göz kapağı kısmı ile göz arasındadır. Günde bir defa yerleştirilecek olan bu dolgu yavaş yavaş eriyerek, gözün nemlenmesini ve gözyaşı üretimini sağlar.

Gözyaşı kanallarını tıkamak

Göz kuruluğu tedavisi için uygulanan bir başka yöntem de gözyaşı kanallarının tıkanmasıdır. Bu tıkamanın amacı gözyaşını israf edilmesini ve gözyaşının çabucak buharlaşmasını önlemektir. Bu tıkama işlemi silikon tıkaçlar ile yapılır. Bu tıkaçlar gözyaşı kanallarının kenarına yerleştirilir ve istenildiği zaman çıkarılabilir.

Tıkama işlemi aynı zamanda ısı yakısı adı verilen bir yöntemle de yapılabilir. Kalıcı olan bu yöntemde doktorunuz lokal anestezi ile göz yaşı kanallarının bulunduğu bölgedeki dokuları sıcak bir tel yardımıyla büzer. Bu şekilde gözyaşı kanalları kalıcı olarak kapatılmış olur.

Göz Kuruluğu Tedavi öncesi

Tedavi öncesinde göz doktorundan randevu almanız gerekir. Randevu gününe kadar göz kuruluğu şikâyetinizi azaltmak için suni göz yaşı damlalarından kullanmayı deneyebilirsiniz. Ancak kızarıklığı önleyici olan damlalar kullanmamalısınız. Kızarıklık önleyici damlalar gözlerinizi daha çok tahriş eder ve yanmaya sebep olur. Randevu gününden önce şikayetlerinizin neler olduğunu belirleyin ve bunları doktorunuza detaylı şekilde anlatın. Yaşam tarzınızla ilgili verdiğiniz bilgiler de göz kuruluğunun tespitinde faydalı olacaktır. Tedavi öncesinde yapmanız gereken şeyler olup olmadığını da mutlaka öğrenmelisiniz.

Hastanın durumunun analiz edilmesi

Muayene öncesinde doktorunuz, göz kuruluğu şikayetinizin öyküsünü dinlemek isteyecektir. Bunun için size bazı sorular yöneltir. Hangi işte çalıştığınız, düzenli bir ilaç kullanıp kullanmadığınız, ailenizde göz kuruluğu şikâyeti olan birinin varlığı, ilk belirtilerin ne zaman başladığı, belirtilerin hangi sıklıkta olduğu, belirtileri artıran ya da azaltan şeylerin varlığı, şikâyetlerin sabahları ya da akşamları artıp artmadığı gibi durumlar, doktorunuzun sorduğu sorular ile tespit edilir. Ayrıca hastanın analiz edilmesi aşamasında doktorunuz, gözyaşı damlası kullanıp kullanmadığınız ve kullandıysanız şikayetlerinizde azalma olup olmadığı konusunda da bilgi almak isteyecektir.

Muayene

Hastalığınızın tespit edilmesi için gerekli soruların cevaplarının alınmasının ardından gözleriniz incelenir. Göz doktorunun odasında bulunan ve çenenizi dayayarak gözlerinizin muayene edildiği bir makinenin önüne oturmanız istenir. Doktorunuz bu makine ile göz yapınızı ve alerjiniz olup olmadığını inceler. Göz kapaklarınızın altında iltihaplanma olup olmadığı kontrol edilir. Bu muayenenin ardından birtakım testleri yapılması istenir ve göz kuruluğu için kesin teşhis konulur.

Schirmer gözyaşı testi

Bu test, gözlerinizde ne kadar gözyaşı olup olmadığının kontrol edilmesi amacıyla yapılır. Göz kapaklarının alt kısmına koruyucu şeritler koyulur. Beş dakika bekledikten sonra doktorunuz, bu şeritlerde toplanan gözyaşının ne kadar olduğunu ölçer.

Damla ile tespit

Damla ile yapılan tespitte ise gözyaşınızın kalitesi ölçülür. Bu damlanın içinde özel bir göz boyası bulunur. Bu boya, göz yüzeyinin durumunun anlaşılmasını sağlar. Damla damlatıldıktan sonra bir süre beklenir ve korneada bulunan lekeler tespit edilir. Ayrıca gözyaşının ne kadar sürede buharlaştığının ölçümü, bu damla ile yapılır.

Hastaya uygulanacak tedavinin belirlenmesi

Göz kuruluğunun tedavisi için altında yatan sebep önemlidir. Yapılan muayene ve testlerin ardından göz kuruluğu sebebi ve ne derece ilerlediği tespit edilir. Orta derecede olan ya da yeni başlayan göz kuruluğu için evde tedavi önerilebilir ya da damla ile tedavi yapılabilir. Göz kapaklarının yapısının bozukluğundan kaynaklanan bir göz kuruluğu problemi varsa doktorunuz, ameliyat için uygun bir hekime sizi yönlendirebilir. İlaç kullanımından kaynaklanan bir göz kuruluğu varsa, doktorunuz size başka bir ilaç kullanmanızı tavsiye edebilir. Yaşam koşullarına bağlı olan göz kuruluklarında ise bazı koşulları değiştirmeniz istenebilir. Göz kuruluğu tedavisinin belirlenebilmesi için bu hastalığın altında yatan nedenin ve göz kuruluğunun derecesinin birlikte değerlendirilmesi gerekir.

Göz Kuruluğu Tedavi sonrası

Tedavi sonrasında kontrol zamanlarını aksatmamanız ve gözlerinizi koruma altında tutmanız, bu hastalığın tekrar oluşmasını önceleyecektir. Göz kuruluğu, ilerlediği zaman körlüğe kadar gidebilen çok ciddi bir sorundur. Bu nedenle tedavi sonrasında bile gözlerinizi mutlaka korumanız ve en ufak bir şikâyetinizi bile göz ardı etmemeniz gerekir.

Kontrol süreci

Tedavi süresi boyunca doktorunuz belirli zaman aralıklarında gözlerinizi kontrol etmek isteyecektir. Rutin kontrol zamanları 6 ayda birdir. Gözlerinizde ileri derecede kuruluk yoksa doktorunuz suni göz yaşı kullanmanızı isteyecek ve 6 ay sonrası için randevu verecektir. Ancak ilaçla yapılan ya da diğer yöntemlerin uygulandığı tedaviler için kontrol zamanları değişebilir.

Hastanın yapması gerekenler

Tedavi sonrasında gözlerin nemli ortamlarda tutulması, güneş ışınlarından gözlükler ile korunması, verilen damlaların mutlaka düzenli olarak kullanılması, tedavi tamamlanana kadar doktor kontrollerinin aksatılmaması gerekir. Hastalar gözlerini fazla yormamaya özen göstermeli, sigara dumanı olan ve dumanlı hava lardan uzak durmalıdır. Evlerinde mutlaka ortamın nemlenmesini sağlayan bir buhar makinesi bulunmalı ya da sürekli kullanılan odalarda bir kap içinde su bulunmalıdır. Hastaların uyku düzenlerine dikkat etmesi, bilgisayar başında fazla zaman geçirmemesi, lens kullanımına ekstra özen göstermesi ve doktorun vermiş olduğu talimatlara harfiyen uyması gerekir.

Tedavi sonrasında gözlerinizi koruyabilmek için eczanelerden suni gözyaşı alarak kullanmaya devam edebilirsiniz. Bu damlalar koruyucu içeren ve içermeyen olarak sınıflandırılır. Her iki damlayı da günde 4 kereden fazla kullanmamanız gerekir. Eğer günde 4 kereden fazla damlatmanız gerekirse koruyucu içermeyen göz damlaları kullanmalısınız. Hangi markalı damlaları kullanacağınız konusunda göz doktorunuzdan detaylı bilgi alabilirsiniz.

Göz damlalarını günün her saati ve ihtiyaç duyduğunuz kadar miktarda kullanabilirsiniz. Gözlerinizdeki kuruluğu önleyebilmek için yağlı göz kremleri de kullanabilirsiniz. Bu kremler gözlerinizdeki kuruluğu önemli ölçüde azaltacaktır. Ancak kremler bulanık görmeye neden olacağı için günde bir kez ve yatmadan önce kullanılmalıdır.

Göz kuruluğunun tekrar oluşmasını önlemek ve tedavi sürecini hızlandırmak için omega-3 yağ asitleri içeren besinleri de düzenli olarak tüketebilirsiniz. Özellikle A vitaminin içeren havuç ve yağ asitleri bakımından zengin olan uskumru, somon ve sardalye gibi balıkları, mutlaka tüketmelisiniz.

Sık Sorulan Sorular

Göz kuruluğu, tedavisi uzun süren bir hastalıktır. Tedavi süreci boyunca sabırlı olmanız ve doktorunuzun verdiği talimatlara eksiksiz olarak uymanız gerekir. Göz kuruluğu hakkında aklınıza takılan tüm konularla ilgili doktorunuzdan detaylı bilgi isteyebilirsiniz. Bu sayede tedavi sürecini daha kolay atlatabilirsiniz. Göz kuruluğu hakkında ne kadar çok bilgi sahibi olursanız, bu sorundan o kadar hızlı kurtulabilirsiniz.

Göz Kuruluğu Tedavisi Neye Yöneliktir?

Göz kuruluğu tedavisi eksik olan göz yaşının fazlalaşmasına ve göz yaşının kaliteli olmasına yönelik yapılır. Gözyaşının içinde yağ, protein ve elektrolit lerden oluşan bir karışım bulunur. Bu karışımdan birinin eksik olması durumunda kaliteli gözyaşı üretilmediğinden göz kuruluğu meydana gelebilir ve tedavisi de bu eksik parçayı tamamlamak için yapılır.

Hangi Durumlarda Göz Kuruluğuna Müdahale Etmek Gerekir?

Göz kuruluğu oldukça ciddi bir rahatsızlıktır ve ilerlemesi halinde gözleriniz zarar görebilir ya da körlük meydana gelebilir. Bu durumların önüne geçmek için ilk belirtilerin görülmeye başlaması ile birlikte hemen doktora gidilmelidir. Gözlerinizde yanma, kızarma ve batma oluyorsa, özellikle sabah ve akşam saatlerinde bulanık görüyorsanız, gözlerinizde ağrı oluyorsa ve ışığa karşı duyarlılığınız varsa mutlaka tedavi olmalısınız.

Göz kuruluğu rahatsızlıkları yaşam kalitenizi düşürürken sosyal hayatınızı ve iş hayatınızı da olumsuz etkileyebilir. Her iki kişiden birinde görülen bu rahatsızlığın önüne geçmek ve gözlerinizi korumak daha faydalı olacaktır. Bilgisayar başında çalışıyorsanız, sürekli kitap okuyorsanız ya da görme kusurlarından birine sahipseniz mutlaka suni gözyaşı damlaları kullanmalı ve göz kuruluğunu önlemelisiniz.

Sigara Ve Alkol Kullanımı Göz Kuruluğuna Sebep Olur Mu?

Alkol, beyin üzerinde etkili olan ve sinir sistemini etkileyen bir maddedir. Beyne en yakın yer gözlerimiz olduğu ve gözler sinir sisteminden oluştuğu için alkolden olumsuz etkilenir. Alkol kullanımının düzenli ya da fazla olması, görme işlevinin bozulmasına neden olurken sinir hücrelerini de yavaşlatır. Özellikle kalitesiz alkol kullanan kişilerde göz kanallarının ve sinirlerinin tıkanması sonucunda geçici ya da kalıcı körlük meydana gelebilir. Gözyaşı kanallarını da etkileyen alkol, göz kuruluğunun en önemli sebepleri arasında yer alır. Özellikle göz kuruluğu rahatsızlığı olan hastalar alkol tükettiklerinde, gözlerinde daha fazla rahatsızlık hissedecektir.

Sigara ve dumanı ise gözlerin olumsuz etkilenmesine neden olan bir diğer etkendir. Sigaranın içinde bulunan zararlı ve toksin maddeler göz kanallarının içinde birikerek tıkanmaya neden olur ve bu da göz kuruluğunu meydana getirir. Sigara içen ve sigara dumanına maruz kalan kişilerde göz kuruluğu daha fazla yaşanır.

Göz Kuruluğu Tedavisi Ne Kadar Sürer?

Göz kuruluğu tedavisi, bu rahatsızlığın altında yatan nedene göre değişiklik gösterir. Gözyaşı damlaları ile yapılan tedaviler ömür boyu sürer. Çünkü bu tedavi ile göz kuruluğunu giderseniz bile tekrar oluşmasını önlemek için düzenli olarak kullanmaya devam etmeniz gerekir. Lazerle tedavi ya da tıkaç koyma gibi yöntemler ile yapılan tedaviler ise yaklaşık 15 dakika sürer. Ameliyatla yapılan tedaviler daha uzun sürelidir ve göz için yapılacak ameliyata göre, tedavi süresi değişecektir. Örneğin; göz kapağı ameliyatı olmanız gerekiyorsa, ameliyat süresi yaklaşık olarak 1 saattir. Tam olarak iyileşme ise 1-2 hafta arasında sürer. Evde sıcak masaj yapılacaksa yine 15 dakika boyunca masaj ve yıkama işlemi yapılır. Bu tür tedaviler ise gözlerdeki alerji geçene ve göz kuruluğu giderilene kadar yapılır.

Göz Kuruluğu Tedavisinde Kullanılan İlaçların Yan Etkileri Nelerdir?

Tazeleyici olarak bilinen ve gözlerdeki kızarıklık ve kuruluğu gidermek için kullanılan göz damlalarının yan etkileri göz bebeğinin büyümesi, gözlerde kısa süreli yanma ve kaşınma olması şeklindedir.

Steroid ve antibiyotik bulunduran göz damlaları ise bulanık görme, kızarıklık, yanma, batma, kaşıntı ve sızlama gibi yan etkilere neden olurlar. Ancak bu damlaların yan etkileri kısa sürelidir ve 1-2 dakika içinde bu yan etkiler geçmezse, doktorunuza başvurmanız gerekir. Bu yan etkilerin dışında nefes almada zorluk, görmede zorluk, şişme, ağrı, iltihabın daha çok artması gibi yan etkiler yaşarsanız, ilacın kullanımını bırakmalı ve hemen doktorunuza başvurmalısınız.

Göz kuruluğu tedavisi için kullanılan ve kişinin kendi kanından yapılan serum damlalarının herhangi bir yan etkisi yoktur. Kanser ilacından yapılan damlanın ise kısa süreli yan etkisi olsa bile geçici olduğu ve çok fazla yan etkisi bulunmadığı bilinmektedir.

Gözyaşı Kanallarını Tıkamak Riskli Bir Tedavi Yöntemi Midir?

Göz kuruluğu tedavisi için yapılan gözyaşı kanallarının tıkanması, geçici bir uygulamadır. Göz yaşı kanallarını tıkanması gözlerde sürekli sulanmaya neden olur. Bu sulanma, göz yaşlarının kanaldan boşalamaması sonucunda meydana gelir ve gözlerin sürekli nemli kalmasını sağlayarak, göz yaşının buharlaştırılmasını normale döndürür. Bu da göz kuruluğunun tedavisi için kullanılan en gelişmiş yöntemlerden biridir. Ancak kanal tıkanıklığının uzun süreli olması, iltihaplanmalara neden olabilir. Bu nedenle kanalları tıkamak için kullanılan silikonlar ya da tıpalar, bir süre sonra çıkarılacaktır. Gözyaşı kanallarını tıkamanın kısa süreli uygulamalarda, herhangi bir riski yoktur.

Göz Kuruluğunun Bitkisel Tedavisi Var Mı?

Göz kuruluğu kısa sürede geçmeyen ve sürekli tekrarlama ihtimali olan bir rahatsızlıktır. İlaç kullanmak çözüm değildir ve gözlerinizi korumanız gerekir. Toz, duman, kir ve bunlar gibi çevresel faktörler göz kuruluğunun başlıca nedenleri arasındadır. Bazı bitkilerin göz kuruluğu sorununa yardımcı olduğu bilinir. Gül suyu; rahatlatıcı özelliğe sahiptir. Gözeneklerin ve cilt üzerindeki damarların açılmasını sağlar. Göz kuruluğu tedavisi için günde 2-3 defa bir pamuğu gül suyuna batırabilir ve gözlerinizin üzerine kapatarak dinlendiren bilirsiniz.

Hint yağı; gözlerin bakterilerden, mikroplardan ve iltihaplardan arınmasını sağlar. 2002 yılında yapılan bir araştırmaya göre doğal Hint yağının göz kuruluğuna iyi geldiği, gözyaşının çabuk buharlaşmasını önlediği ve gözlerin doğal şekilde yağlanmasına yardımcı olduğu söylenmiştir. Hint yağı aynı zamanda gözlerdeki kaşıntı, yanma, batma ve tahriş gibi problemleri de önler. Aktarlardan alınan doğal Hint yağını damlatabileceğiniz bir şişeye koyarak günde 2 defa, her iki gözünüze de birer damla olacak şekilde uygulayabilirsiniz.

Hindistan cevizi yağı; iltihap önleyici özelliği bulunan bir yağdır. Ayrıca göz kuruluğuna, göz içinde bulunan tahrişe ve yaralanmalara iyi geldiği bilinir. Bu yağ, gözyaşının buharlaşmasını önleyerek gözün nemli kalmasını sağlar. Hindistan cevizi yağını bir pamuğa dökerek gözlerinize kapatabilir ve 15 dakika boyunca dinlendire bilirsiniz. Bu işlemi günde 3 kez tekrarlayabilirsiniz.

Aloe vera; gözlerin nemlenmesini sağlayan ve iltihap önleyen bir bitkidir. Gözünüzde bulunan kızarıklık, şişme ve iltihaplanmalar için bu bitkiyi kullanabilirsiniz. Bitkinin uzun yaprağını koparıp ortasından uzunlamasına açarak, içindeki jeli çıkarın ve jeli bir pamuğa sürerek gözlerinizin alt, üst ve kenarlarına uygulayın. Ancak gözlerinizin içi ile temas etmemesine özen gösterin ve bu jeli mutlaka pamukla kullanın. 10 dakika bekledikten sonra kuruduğunu görünce yıkayabilirsiniz. Bu işlemi günde 3 kez tekrarlayabilirsiniz.

Omega-3; yağ asitleri, gözyaşının içinde bulunan yağın tamamlanmasına yardımcı olur. Göz yaşı üretimini ve kalitesini arttıran bu yağ, vücuttaki iltihaplanmaları da önler. Haftada en az 3 kez omega-3 içeren ton balığı, uskumru, somon, sardalye gibi balıkları tüketebilirsiniz. Doktorunuza danışarak, bu yağı bulunduran kapsülleri de takviye olarak alabilirsiniz.

Salatalık; gözlerin dinlenmesine yardımcı olan ve şişliğini azaltan bir bitkidir. İçinde bulunan asitler ve diğer vitaminler sayesinde göz kuruluğuna da iyi geldiği bilinir. Salatalığı dilimleyerek gözlerinizin üzerine koyun ve 20 dakika bekleyin. Bu işlemi günde 4 kez uygulayarak gözlerinizin nemli kalmasını sağlayabilirsiniz.

Çay pansumanı; gözlerin rahatlamasını sağlayan ve göz kuruluğu tedavisine yardımcı olan bir diğer yöntemdir. Çay posasına bir pamuk batırıp gözlerinizde 10 dakika bekleterek, bu pansumanı uygulayabilirsiniz. Dilerseniz poşet çaylarını da aynı şekilde pansuman için kullanabilirsiniz. Bu işlemi günde 3 kez tekrarlayarak gözlerinizi nemlendirebilir ve dinlendire bilirsiniz.

Demirhindi tohumları; kızarıklığı alan ve gözlerin rahatlamasını sağlayan bir bitkidir. Aktardan alacağınız tohumlardan bir çay kaşığı kadar tohumu, bir bardak ılık suya atın ve karıştırarak bir iki dakika bekletin. Bu karışımı gözlerinize damla olarak damlatabilirsiniz.

Lavanta yağı; su ile birleştiğinde etkili bir göz temizleyicisi olabilir. Gözlerinizin temizlenmesi ve arınması, aynı zamanda da nemli kalması için az miktarda lavanta yağına 2-3 damla su ekleyin. Bu karışıma bir pamuk batırın ve gözlerinize kapatarak dinlendirin. Yaklaşık 5 dakika bekledikten sonra gözlerinizi yıkayabilirsiniz. Bu pansumanı günde 3-4 kez yapabilirsiniz.

Rezene; doğal bir antioksidandır. Gözlere pansuman yapıldığında ise gözlerin nemlenmesini ve temizlenmesini sağlar. Bir bardak sıcak su içine bir çay kaşığı rezene tohumu atarak bir iki dakika bekletin. Bu çaya pamuk batırarak gözlerinize kapatın ve 15 dakika boyunca bu işlemi tekrarlayın.

Badem yağı; göz kızarıklığını geçiren ve gözyaşlarının buharlaşmasını önleyerek gözü nemli kalmasını sağlayan bir yağdır. Bu yağı bir pamuğa dökerek gözlerinize kapatın ve 15 dakika bekleyin. Bu işlemi günde 3-4 kez tekrarladığınızda göz kuruluğuna iyi gelecektir.

Soğuk su; göz kuruluğuna iyi gelen başka bir yöntemdir. Gözlerinizi gün içinde düzenli aralıklarla, soğuk su kullanarak yıkayın. Soğuk suya batırılmış pamuğu ise gözlerinize kapatarak 5 dakika dinlendirin.

Papatya çayı; rahatlatıcı ve dinlendirici etkiye sahiptir. Bu özelliği ile iltihaplı ve kuru olan gözlerinizi de tedavi edebilir. Bir bardak sıcak su içine bir çay kaşığı papatya tohumu ekleyerek 10 dakika demlenmesini sağlayın ve ardından buzdolabında bekleterek çayınızı soğutun. Bu çayın içine pamukları batırarak gözlerinize koyun ve 15 dakika boyunca gözlerinizin dinlenmesini sağlayın. Bu sayede gözlerinizi sürekli nemli tutabilir ve iltihaplardan temizleyebilirsiniz. Bu işlemi günde 3-4 defa uygulayın.

Zeytinyağı; iltihap önleyici özelliği birlikte gözlerin temizlenmesine yardımcı olur. Aynı zamanda içinde bulunan yağ asitleri, gözlerdeki kaybolan nemin telafi edilmesini sağlar. Parmak uçlarınıza alacağınız sızma zeytinyağını göz kapaklarınıza masaj yaparak yayın ve bekleyin. Bu yağı yıkamadan, cildinizin emmesini sağlayın. Bu işlemi günde 2-3 kez tekrarlayabilirsiniz.

Limon suyu; kızarıklık giderici ve temizleyici özelliğe sahiptir. Ancak limonun direkt olarak gözlere uygulanması, gözlerinizin zarar görmesine neden olabilir. Yarım su bardağı soğuk suyun içine yarım çay kaşığı limon suyunu ilave ederek, bu su ile her sabah gözlerinizi yıkayın. Gözlerinizi 30 saniye boyunca kırpıştırarak yıkamaya özen gösterin.

Yeşil çay; doğal bir antioksidandır ve iltihaplanma ile birlikte kızarıklık ve yanmayı da engeller. Bunlarla birlikte gözlerin tahriş olmasının önüne geçerek kuru göz sendromunu tedavi edebilir. 1-2 poşet yeşil çayı bir bardak sıcak suya ekleyin. 10 dakika bekledikten sonra çayın biraz soğumasına izin verin. Ardından pamuklarınızı bu çaya batırın ve gözlerinizin üzerine kapatarak 15 dakika bekleyin. Bu işlemi günde 3-4 kez tekrarladığınızda yanma ve tahrişi önleyebilir, gözlerinizi rahatlatabilirsiniz.

Bal damlası; birçok rahatsızlığın tedavisinde olduğu gibi göz kuruluğu tedavisinde de oldukça etkilidir. Enfeksiyonu önleyen bal karışımı, aynı zamanda gözlerin yağlanmasını ve nemlenmesini sağlar. Yarım bardak kaynamış soğumuş suyun içine bir yemek kaşığı organik balı ekleyin ve karıştırın. Bu karışımı gözlerinize damla olarak kullanabilirsiniz. Her göze 1-2 damla damlatın ve bu işlemi günde 2-3 kez uygulayın.

Karnabahar suyu; göz kuruluğuna iyi gelen başka bir bitkidir. Kaynamış suyun içine 150 gram karnabahar parçalarını atın ve 5 dakika kaynatın. Tencerenin ağzının kapalı durumda kalmasına dikkat edilmelidir. Bu kaynayan suyu her gün düzenli olarak ve taze şekilde tüketmeye özen gösterin. Bu sayede gözlerin nemlenmesini sağlayarak göz kuruluğunu önleyebilirsiniz. Sıcak kompres; gözlerin nemlenmesini sağlar ve kurumasını önler. Aynı zamanda damarların kalınlaşmasını da sağlayarak göz kuruluğunun tedavisine yardımcı olur. Bir kâse sıcak suyun içine temiz bir bezi batırın ve gözlerinize bu bezi kapatın. Suyu sıkılmış olan bezi soğuyana kadar gözünüzde bekletin ve tekrar sıcak suya batırın. Bu işlemi 10 dakika boyunca tekrarlayın. Günde birkaç kez sıcak kompres uygulayabilirsiniz.

Göz egzersizleri; göz kuruluğunu önleyebilmek ve tedavisine yardımcı olabilmek için deneyeceğiniz bir başka yöntemdir. Bilgisayarda çalışırken ya da kitap okurken gözlerinizi ara sıra kaldırıp, etrafı izleyebilirsiniz. Yeşil, ağaç ve dağ gibi yerlere bakmaya özen gösterin.

Gözlerinize yapacağınız bir başka egzersiz ise gün içinde başınızı yatırarak gözlerinizi 5 dakika boyunca sağa, sola, yukarı ve aşağı hareket ettirmenizdir. Ayrıca gözleriniz bilgisayar ekranındayken, kitap üzerindeyken ya da belirli bir noktaya odaklandığında başınızı sağa, sola hareket ettirebilirsiniz.

Göz Kuruluğu Tedavisi Kimler İçin Sakıncalıdır?

Göz kuruluğu yeni doğan bebeklerden itibaren her kadında ve her erkekte, her yaş grubunda görülebilir. Bu rahatsızlığın tedavisi için genel olarak suni gözyaşı damlaları kullanılır. Bu damlalar ve diğer ilaçlar her yaş grubu için kullanılabilir ancak bir yaşın altındaki bebekler için genellikle ilaç tedavisi uygulanmaz.

Göz Kuruluğu Olan Kişi Ne Zaman Doktora Görünmeli?

Göz kuruluğu bulunan kişiler, vakit kaybetmeden yani ilk belirtileri yaşamaya başladıkları andan itibaren hemen göz doktoruna görünmelidir. Doktora gitmeden önce suni gözyaşı damlaları kullanılabilir. Bu damlaların faydalı olup olmadığı hakkında doktorunuza bilgi vererek tedavi yönteminin seçilmesi için yardımcı olabilirsiniz.

Muayeneden Önce Hastanın Yapması Gerekenler Nelerdir?

Göz kuruluğu için hastaların muayeneye gitmeden önce şikayetlerini bir yere yazması tavsiye edilir. Bu rahatsızlığın ne zaman başladığı, hangi zaman dilimlerinde arttığı, ne gibi belirtiler gösterdiği gibi durumlar, göz kuruluğunun altında yatan nedenin kolay saptanmasına yardımcı olacaktır. Aynı zamanda göz muayenesine gitmeden önce suni gözyaşı damlası kullanabilir ve faydalı olup olmadığı hakkında doktorunuza bilgi verebilirsiniz. Ayrıca muayeneden önce makyaj yapmamaya özen gösterin.

Hastalığın Teşhisinde Kullanılan Yöntemlerin Yan Etkisi Var Mı?

Hastalığın teşhisi için kullanılan damla ile tespit yönteminde, kısa süreli yan etkiler görülebilir. Gözünüze damlatılan damlanın bulanık görme, kızarıklık ve batma gibi kısa süreli yan etkisi olur. Bu etkiler genellikle 5 dakika içinde geçer.

Tedavi Görürken Alkol Kullanmak Sakıncalı Mı?

Alkol, göz kuruluğunun başlıca nedenleri arasında yer alır. Alkolün içinde bulunan maddeler gözlerdeki sinirlerin ve damarların tıkanmasına neden olarak göz kuruluğunu tetikleyebilir. Bu nedenle tedavi süresi boyunca ve sonrasında alkol kullanılmaması gerekir.

Tedaviden Sonra Hasta Ne Tür Ortamlarda Bulunmamalı?

Hastalar fazla rüzgârlı ortamlardan, klima ve hava üfleyici gibi aletlerin önünden, dumanlı ortamlardan uzak durmalıdır. Güneşli havalarda koruyucu güneş gözlükleri takmaya özen göstermelisiniz.

Gözlüklerinizin, gözlerinizi saran türden olmasına önem verin ya da gözlüklerinize kenarlık taktırın. Sigara içilen ortamlardan uzak durun ve sisli havalarda dışarı çıkmamaya özen gösterin. Arabanın klimasının ya da saç kurutma makinesinin direkt olarak gözünüze temas etmesinden kaçının.

Göz Kuruluğu Tedavisi Nasıl Olur?

Göz kuruluğunun tedavisinde hangi yöntemin uygulanacağı göz kuruluğunu ortaya çıkaran faktöre göre değişiklik gösterir. Gözyaşı kanallarının daralmasından dolayı bir göz kuruluğu söz konusu ise kanallar genişletilebilir. Gözyaşı içeriğinin bozulmasından (yağ oranının azalmasından) kaynaklanan bir göz kuruluğu söz konusu ise buna yönelik önlemler alınabilir. Standart bir uygulama olarak ise gözyaşı damlaları kullanılmaktadır. Kısacası gözyaşı kuruluğunun tedavisi hayat tarzının değiştirilmesi, damla kullanılması ve gerekirse cerrahi müdahale şeklinde olmaktadır.

Göz Kuruluğu Tedavisi Olmazsa Ne Olur?

Gözün fonksiyonel olarak çalışması, mikropların gözden uzaklaştırılması, görüntünün netleştirilmesi ve uzun vadede de göz sağlığının korunması için gözyaşı olmazsa olmazdır. Her göz kapağı hareketiyle birlikte homojen olarak dağıtılan bu özel sıvı mutlaka yeterli seviyede bulunmalıdır. Bulunmadığı takdirde yukarıda sayılan sorunlar birer birer ortaya çıkmaktadır. Doğal olarak tedavi olunmazsa göz sağlığının tamamen kaybedilmesi dahi söz konusudur.

İlgili Bölümler
İlgili Ameliyatlar
İlgili Hastalıklar