Yara İzi Tedavisi
- Sık Sorulan Sorular
- Tedavi Edilemeyen Yara İzi Var mıdır?
- Yara İzleri İçin Kullanılan Kremler Etkili midir?
- Yara İzi Tedavisi İçin Hangi Bölüme Muayene Olmak Gerekir?
- Yara İzi Tedavisi İçin Özel Hastanelere Gitmek Gerekir mi?
- Yara İzi Tedavisinde Yara İzi Boyutu ve Derinliği Önemli midir?
- Yara İzi tedavi Sonrası Komplikasyonlara Neden Olur mu?
- Yara İzi Tedavisinde Kullanılan Lazer Yöntemi Kaç Seans Uygulanır?
- Yara İzi Cerrahisinde Görülen Komplikasyonlar Nelerdir?
- Yara izi Ameliyatları Zor mudur?
- Yara İzleri Tedavi Edilmezse Herhangi Bir Soruna Sebep Olur mu?
- Yara İzi Tedavi Ücretleri Nasıldır?
- Yara İzleri Polislik ve Askerlik Sınavlarında Engel Teşkil Edebilir mi?
- Lazerle Veya Ozonla Yara İzi Tedavisi Mümkün Müdür?
İnsanlarda cerrahi operasyonlar sonrasında yara izi oluşur. Bazı yara izlerinin diğerlerinden daha belirgin olabildiği biliniyor. Yapılan ameliyatın türüne ve şekline göre, yara izinin kalıcı olup olmayacağı söylenebilinir. Ameliyat sonrasında hastaların cilt ve derin dokularında anormal ve istenmeyen yaralar oluşabiliyor. Bunun yanında, yara kapatılması için kullanılan dikiş izleri ve stapler ise belirgin olabilmektedir. Yara izinin anormal olması halinde ek operasyon ihtiyacı gerekebilir. Yara izine ilişkin yapılan tedaviler arasında cerrahi operasyonda bulunuyor. Yarı izinin nasıl oluştuğu, tedavi yönteminin belirlenmesinde önem taşır. Ancak en çok tercih edilen seçenek ise estetik ameliyatı olarak karşımıza çıkmaktadır.
Estetik cerrahi operasyonun maliyeti ise diğer operasyonlardan daha fazla olabiliyor. Yara izi tedavisi için estetik ameliyatına başvuran kişilerin ciddi ücretler ödeyebileceği gözlemlenmektedir. Bu ücretin ise plastik cerrahinin uzmanlığı, hastanenin kalitesi, hastanenin konumu vb. unsura göre değişkenlik gösterdiği biliniyor.
Yara İzi Tedavisi Hakkında
Deri üzerinde oluşan yaraların deri dokusu ile onarılması söz konusu değildir. Yaralar, özel bir onarım dokusu ile iyileşir. Bu dokuya ise fibröz doku veya iyileşmesi dokusu deniliyor. Deri üzerinde gördüğünüz dokunun normal doku olmadığını unutmamalısınız. Bu dokunun ismi iyileşme dokusudur. İyileşme dokusu, derinden farklı bir görünüm oluşmasında etkilidir. Yara izleri, hiçbir şekilde ortadan kaldırılamaz. İyileşme süreci ise yaranın bulunduğu yerde iz bırakması ile tamamlanır. Günümüzde yapılan tedavi işlemleri ile yara izinin daha az dikkat çeken, küçülmüş ve daralmış hale getirilebileceği gözlemleniyor.
Yara izi tedavisinde plastik cerrahlarının birçok farklı tekniği olduğu bilinmektedir. Plastik cerrahlar, yara izini dikkat çekmeyen ve normal bir görünüme dönüştürebiliyor. Yapılan operasyona ise estetik cerrahi girişimi denir. Bu operasyon ile vücudumuzdaki kırışık hatlarımıza ve doğal çizgilere benzer hale getirilebileceği gözlemlenmektedir. Estetik cerrahi ameliyatları sırasında;
- Lazer
- Dermabrazyon
- Silikon Pansuman
- Steroid Enjeksiyonu
- Yağ Enjeksiyonu
Tarzında tekniker kullanılmaktadır. Tekniklerin plastik cerrahi göre değişiklik gösterdiği biliniyor.
Yaralanma sonucunda ilk müdahalenin plastik cerrahi tarafından yapılması önemlidir. Ancak acil bir durum halinde ise plastik cerrahın ilk müdahaleyi yapması pek mümkün olmaz. Burada hastanın acilen plastik cerraha götürülmesi gerekiyor. Böyle bir durumun mümkün olmaması durumunda ise plastik cerrahi görüşünün alınması uygundur.
Plastik cerrahi, yaralanma sonucunda yara izini azaltmak için ikincil müdahalelere ihtiyaç duyabilir. Genel olarak tedavi için 1 yıl beklemeniz söz konusudur. Ancak özel durumlarda beklenmediği de görülüyor.
Yara iyileşmesinin her hastada, her yaşta ve değişik vücut bölgelerinde farklı bir seyir izlediği bilinmektedir. Burada plastik cerrahi tarafından yapılacak kontrollerin önemi unutulmamalıdır. Yara iyileşmesi ameliyatlarının genellikle lokal anestezi yöntemi ile yapıldığı bilinir. Ameliyat sonrasında hastanın aynı gün içerisinde taburcu edilmesi mümkündür. Hastaya ameliyatın ardından ilk 48 saatte küçük bir pansuman uygulanır. Ameliyat sonrasında yapılacak işlemlere ilişkin plastik cerrah tarafından bilinçlendirilirsiniz.
Yara İzi Nedir? Nasıl Oluşur?
Yara izi, normal yara iyileşme olayının sonuçlarındandır. Bir yaralanma sonucunda veya ameliyat sonrasında yara oluşabilir. Yaranın onarımı düzgün yapılası bile yara izi oluşacaktır. Burada önemli olan ise yara izinin görülebilirliği olarak dikkat çeker. Plastik cerrahi, yara izinin yok olmuş seviyesine gelmesini sağlamaktadır.
Her kişide yara izinin farklılık gösterebildiği gözlemleniyor. Yara izinin ne şekilde sonuçlanacağı önceden kestirilemez. İlk aşamada düzensiz ve gergin olabilir. Ancak zaman içerisinde daha düzgün bir hal aldığı görülmektedir. Başlangıçta kabarık ve kızarık şekilde olabilir. Yara izi, 12-18 ay içinde daha soluk ve yumuşak bir hale dönüşmektedir.
Yara izinin cerrahi işlem veya bir yaralanma sonucunda oluşması söz konusudur. Diz protezi ve sezeryan gibi ameliyatların ardından büyük ve gözle görünür yaralar oluşmaktadır. Belirtilen operasyonların ise iyileşme sürecinin normal olmadığı gözlemleniyor. İyileşmenin beklenildiği gibi ilerlemesi, yaranın dengeli ve esnek bir görünüm bırakmasını sağlayacaktır. Ancak anormal bir yara izi kalma ihtimali de bulunur. Anormal yara izi oluşması halinde tedavi ihtiyacı doğabilir. Bazı yara izlerinin görünürlükte ciddi rahatsızlıklar oluşturduğu gözlemlenmektedir. Kişinin psikolojisini olumsuz etkileyen bu yara izlerinin görünürlüğünün azaltılması ise tedavi ile mümkünleşmiştir.
Yara İzi Nedenleri Nelerdir?
Yara izinin oluşmasında bazı etkenler bulunuyor. Belirtilen etkenler sebebi ile yara izinin oluştuğu gözlemleniyor. Yara izinin oluşma sebepleri;
- Travmaya Bağlı Yara İzleri
- Ameliyat Sonrası Oluşan Yara İzleri
Olarak gösteriliyor. Yara izinin hangi sonuç sonucunda oluştuğu fark eder. İki durumda da yara izinin kalıcı olduğu gözlemlenirken, bazı durumlarda daha az dikkat çeken yara izleri oluşabilmektedir. Normal yara izlerinin tedavi edilmesine ihtiyaç bulunmaz. Travma veya ameliyat sonrasında oluşan yara izinin anormal olması halinde tedavi gereksinimi doğar.
Travmaya Bağlı Yara İzleri
Bir olayın travma olarak adlandırılabilmesi için fizik bütünlüğüne karşı olması gerekiyor. Sel, deprem, savaşlar, cinsel veya fiziksel saldırıya uğrama, işkence, trafik kazaları, cinsel taciz, çocuklukta yaşanan istismar, bazı hastalıklar ve iş kazaları gibi kişinin başa çıkma yeteneğini aşan olaylar sonucunda travma meydana gelebilir. Travmanın komplikasyonları arasında ise yaralanma bulunmaktadır. Kişinin yaşadığı travma sonrasında yarasının iyileşmesinin ardından yara izi kalır. Yara izi, hiçbir zaman tamamen kaybolmaz. Ancak günümüzde estetik cerrahi yöntemi ile yara izinin görünürlüğü kaybedilebilir.
Travmaya bağlı oluşan yaralanmaların daha ciddi olduğu bilinmektedir. Ciddi yaralanmalar sonucunda ciddi yara izleri kalabilir. Estetik cerrahi tedavi ise yara izi tedavisinde başarılı sonuçlar yaratıyor. Sonuçların olumlu olması sebebi ile en fazla tercih edilen tedavi yöntemi olarak bilinmektedir. Tedavi sonrasında travmaya bağlı oluşan yara izlerinin görünürlüğü azaltılıyor.
Ameliyat Sonrası Oluşan İzler
İnsanlar, hastalıklarının tedavi edilmesi için ameliyat olabilirler. En ciddi tedavi yöntemleri arasında yer alan ameliyatın yapılmasının ardından bazı komplikasyon oluşur. Bu komplikasyonların bir kısmının önemli, bir kısmının ise önemsiz olduğu belirtilmektedir. Ameliyat sonrası oluşan izler, ameliyatın oluşturduğu komplikasyonlar arasında yer alıyor. Diğer komplikasyonlara göre ciddiyeti çok fazla olması bile insanda psikolojik rahatsızlık verebilmektedir.
Günümüzde ameliyat sonrası oluşan yara izleri için tedavi seçeneği bulunuyor. Estetik cerrahi ameliyatı ile izlerin görünürlüğünün en az seviyeye gelmesi sağlanmaktadır. Bir yara izinin tamamen kaybolması söz konusu değildir. Kişinin herhangi bir bölgesinde yaralanma varsa, nasıl olduğu önemsiz olmak üzere yara izi mutlaka oluşur. Bu izlerin hafifletilmesini sağlayacak bazı yöntemler bulunmaktadır. Yaranın üzerine baskı uygulamak, güneşten korunmasını sağlamak ve silikon jel malzemeleri kullanmak gibi denilebilinir.
Yağ enjeksiyonu, vücuda enjekte edilen tedavi yöntemleri arasında bulunuyor. Ameliyatların aksine, bu yöntem ile yapılan tedavilerde yara izi kalmamaktadır. Son zamanlarda yağ enjeksiyonu vb. tedavi seçeneklerinin çok daha fazla tercih edildiği dikkat çekiyor. Ancak yağ enjeksiyonu tedavi seçeneğinin her hastalıkta kullanımı söz konusu değildir. Yağ enjeksiyonun dışında farklı tip yöntemler ile yara izin oluşmadan tedavi edilebilme durumları doğmuştur. Yara izi kalmasını istemeyenlerin ne kadar maliyetli de olsa, bahsi geçen tedavi seçeneklerine yöneldikleri gözlemlenmektedir.
Taze Yara İzlerinde Nelere Dikkat Edilmeli?
Yaraların iyileşme süreci, ortalama olarak 1-2 yıl sürebilmektedir. İyileşme sürecinin akılda tutulması ve sabırlı olunması önem taşıyor. Yaranın ilk zamanlardaki kırmızı,pembe,mor renginden dolayı daha çok göze battığı ve zamanla rengin ten rengine doğru dönmesi nedeniyle daha az göze batacağı bilinmektedir. Taze yara izlerinde hekiminin görüşlerine uygun davranılması gerektiği önemlidir.
Taze yara izlerinde nelere dikkat edilmesi gerektiği konusunda plastik cerrahi sizleri bilgilendirecektir. Belirtilenlere uymamanız halinde daha kötü izler oluşabilir. Yaralanma sonucunda oluşan yara izinin ciddiye alınması gerekir. Oluşan yara izinin kalıcı olmaması için çeşitli adımlar atmalısınız. Genel olarak taze yara izlerinde nelere dikkat edilmesi gerektiği aşağıda sıralanmıştır.
- Güneşten Korunma
- Bantlar
- Merhemler
- Silikon Jel Tabaka
- Masaj
- Bası Tedavisi
Güneşten Korunma
Solaryum cihazlarında ve güneş ışınlarındaki ultraviyole ışınları, yara yerindeki pigment hücreleri uyarmaktadır. Bu durumda ise yara yerinin normalden daha koyu renk alabildiği gözlemleniyor. Yaranın ilk 2-3 ay süresinde güneşe karşı müdafa edilmesi önemlidir. Güneşten korunmak için giysiler veya bantların kullanabildiği gözlemleniyor. Güneşe maruz kalmanız halinde 50 koruma faktörlü güneş kreminin gün içerisinde birkaç kez uygulanması gerekiyor. Yaralanma sonucunda veya ameliyat sonrasında yara izlerinin taze olması durumunda daha dikkatli olmalısınız. Güneşten korunmak için aşağıda belirtilenleri yerine getirmeniz önerilmektedir.
Güneş ışınlarının en şiddetli olduğu zamanın öğle saatleri olduğu biliniyor. Özellikle 11.00 ile 15.00 arasında güneşe çıkmamaya çalışmalısınız.
Mümkün olduğunda gölge olan bölgelerde oturaklı, şemsiye veya şapka kullanmalısınız. Giysilerinizin açık renkte olmasını tercih edin.
Güneşten korunmasını sağlayacak olan ürünleri bilinçli olarak kullanın. Yoğun olarak güneşten eklenen bölgelerin ise güneşten koruyan ürünler kullanılarak korunması gerekir.
Güneşten koruyacak olan ürünlerin kullanımını güneşe çıkmadan yarım saat önce yapmalısınız. Kremlerin cildinize yeterli kalınlıkta ve miktarda sürünmesi önemlidir.
İlaç kullanımı için doktora başvurmalısınız. Doktorun önerdiği ilaçların güneş ışınlarına karşı duyarlı olacağından emin olabilirsiniz.
Çocuklarda yaralanma sonucunda yara izinin mutlaka güneşten korunması gerekir. Özellikle 3 yaşından küçüklerin kesinlikle korunmasız güneşin altında bırakılmaması gerektiği belirtiliyor. Su kaybını önlemek için yeterli miktarda su içilmesi sağlanmalıdır.
Bantlar
Tıbbi bantlar kapanmış olan yaraların üzerine 3 - 6 hafta korunma amacı ile uygulanması aşamasında yara iyileşmelerine ciddi etkileri olduğu ortaya çıkmıştır.
Yaralanma, yanık tedavisi ve cerrahi operasyonların ardından vücutta yara izleri kalabiliyor. Silikon jel bantlar ile yara izlerine müdahale edilebilinir. İngiltere'de İnterfarma firması tarafından kendiliğinden yapışan silikon bantlar üretilmiştir. Silikon bantların cilde tutturulması için ekstra bir materyal gerekmez. Silikon bantların günde en az 12 saat takılması gerektiği belirtilmektedir. Düzenli kullanılır ise 4 ay sonunda %90'ın üzerinde başarılı sonuç verdiği gözlemleniyor. Yara izlerinin koyu rengini açan bant, aynı zamanda kabarıklığın giderilmesini sağlamaktadır.
Merhemler
Merhemler ise yara yerindeki onarım sürecini kontrol etmek ve kızarıklığı azaltmak amacı ile kullanılır. Günümüzde silikon veya bitkisel içerikli birçok kremin satışı mevcuttur. Hangi kremi uygulanmanız gerektiğine ilişkin uzman doktora görüşmelisiniz. Kremin kullanım süresi ve uygulama şekli ile ilişki doktorunuz yardımcı olacaktır.
Silikon Jel Tabaka
Silikon jel tabaka, taze yara izleri için kullanılan seçenekler arasında yer almaktadır. Burada uygulamanın 1-2 mm kalınlığında olması gerekir. Silikon jel tabakanın sürekli uygulanması ise sakınca içerir. Sürekli uygulanması halinde deride tahriş oluşabilir. Bu sebep ile aralıklarla uygulanması gerektiği belirtilmektedir.
Masaj
Yara izinin tedavisinde masaj seçeneği de bulunuyor. Elle yapılan masaj, yara izinin bulunduğu bölgedeki bağ dokusunun yumuşamasını sağlayacaktır. Özellikle yüzeyden şişme durumu olan derin yanık benzeri yaralara masaj uygulanması hekimler tarafından önerilmektedir.
Uzman doktorlar, yara izinin iyileşme döneminde oluşacak izin görünürlüğünü kaybetmek için yara izinin bulunduğu bölgeye masaj uygulanabileceğini belirtiyorlar. Masajın ne zaman uygulanacağına ilişkin uzman doktora danışmalısınız. Masajın bu konudaki önemi cilt dokularının düzensiz yerleşinin önüne geçmektedir. Özellikle banyodan sonra masaj uygulanmasının daha fazla katkısı olduğu belirtilmektedir.
Ameliyat olan kişilerde oluşan yara izine masaj uygulanmayabilir. Her türlü yara izine masaj uygulanmamaktadır. Masajın uygunluğuna ilişkin uzman doktordan bilgi almalısınız.
Bası Tedavisi
Bası yaraları deri ile kemik arasında kalan bölgenin hasarlanması sonucu ortaya çıkan kansızlık nedeni ile doku kaybının oluşmasıdır. Bası yaraları sonucunda doku ölümü, yara açılması, kas ve kemik doku kaybı oluşabilir.
Genellikle yatalak hastalarda görülen bası yaraları, yatalak hastaların %9'unda görülmektedir. Bu oran, yoğun bakım ünitelerinde yatan hastalarda ise %11'e çıkıyor. Kardiyoloji ünitelerinde %41, ortopedik vakalarında %15 ve akut nörolojik vakalarında ise %27 olarak belirtilmektedir. Araştırmacılar, 70 yaş üzerinde bası yaralarının görülmesinin ise %70 oranında olduğunu ifade ediyorlar. Bası yaralarının %96'sının göbek altı seviyede meydana geldiği de ek olarak söylenmektedir.
Basınç, bası yaralarının oluşmasında en önemli sebeptir. Dış ortamdaki sert dayanma yüzeyi ile kemik çıkıntı arasındaki basınç, dokuların kansızlığına dayanabileceği azami süreyi aşar ise bölgede bası yarası oluşacaktır. Nörolojik bozukluklar, bası yaralarının sebepleri arasında bulunmaktadır. Aynı zamanda enfeksiyon, diyabet ve ileri yaş gibi faktörlerin etkisi olduğu gözlemleniyor.
Yaşlı hastalarda, genel düşkünlük ve senil demans sebebi ile sürekli aynı pozisyonda yatma durumu mevcuttur. Aynı zamanda zeka geriliği olan hastalarda da benzer sorunların yaşanabildiği gözlemleniyor. Yoğun bakım gerektiren, uzun süre hareket durumu olmayan hasta grubunda bası yaralarının oluşumu daha kolay izlenir.
Bası yara tedavisi için lokal tedavi uygulanmaktadır. Öncelikle yara yüzeyindeki bütün ölü dokuların sonra ise doku kültürünün alınması gerekiyor. Debridman sonrası temizlenen yara bölgesinin topikal yara bakımına geçilmektedir. Burada amaç ise oluşan debrislerin uzaklaştırılması, yaranın nemli tutulması ve enfeksiyonun geriletilmesi olarak gösterilir. Debridman sonrasında kullanılacak en ideal materyal serum fizyolojik olarak gösterilirken, serum fizyolojik ile ıslak pansuman yapılmalıdır. Etkili olabilmesi için pansumanın 6-8 saatte bir yenilenmesi ve ıslatılmış gazlarla çok iyi doldurulmuş olması gerekiyor. Genel olarak bası tedavisi hakkında uzman doktordan bilgi alınması şarttır. Taze yara izlerinin bası tedavisi sonrasında daha etkili biçimde kaldığını unutmamalısınız.
Yara İzi Tedavi Türleri
Ameliyat, yaralanma vb. durumların ardından insanlarda yara izi oluşmaktadır. Yara izinin tamamen kalıcı olduğu ve yok edilmesinin imkansız olduğu belirtilir. Yara izinin görünmeyecek seviyeye gelmesi ise günümüzde bazı tedavi türleri ile mümkündür. Bu tedavi türleri arasında ise;
- Yara İzinin Tamamen Çıkarılıp Tekrar Dikilmesi
- Yara İzinin Çıkartılıp Zig-Zag Şeklinde Dikilmesi
- Balon Yöntemi İle Doku Genişletme
- Lazer Uygulamaları
- Zımparalama ve İnce Deri Yaması İle Kapatma
- Doğal Yöntemler
Bulunmaktadır. Hangi tedavi yönteminin sizler için faydalı olacağını uzman doktorunuz belirler. Uzman doktorun görüşünü almanız tavsiye ediliyor. Estetik cerrahi yöntemi, yara izi tedavisinde maliyetli olsa bile en etkileyici yöntem olarak gösterilmektedir.
Yara İzinin Tamamen Çıkarılıp Tekrar Dikilmesi
Yara, dış etkenlerden oluşan bir travma yada herhangi bir cerrahi operasyon neticesinde, deri ve deri altı bütünlüğünün bozulması ile oluşmaktadır. Yaranın deriyi tam kat olarak zedelemesi ise bazal tabakasına zarar verebilir. Bu durumda ise yara izi oluşumu kaçınılmaz olur. Yara izinin tedavisinde yara izi kenarlarından tamamen çıkartılabiliyor. Ardından daha uygun teknik ve dikiş malzemesi ile yeniden dikildiği gözlemlenmektedir.
Yara İzinin Çıkartılıp Zig-Zag Şeklinde Dikilmesi
Uzman doktor tarafından yara izinin tedavisinde yara izinin çıkarılması gerekli görülebilinir. Yara izinin çıkarılmasının ardından tekrardan dikimi ise zigzag tekniği ile yapılabiliniyor. Burada amaç ise yara izinin bulunduğu yerdeki yönünü değiştirmektedir. Böylece yara izinin dışarıdan bakıldığında daha az dikkat çekecek hale getirilmesi sağlanır. Yara izinin çıkartılıp zigzag tekniği ile dikilmesini sizler yapamazsınız. Uzman doktor tarafından yapılması gerekiyor.
Balon Yöntemi İle Doku Genişletme
Doku genişletme yöntemi, yara izi tedavisinde tercih edilen yöntemler arasında yer alıyor. Deri altına yerleştirilen silikon ve benzeri bir maddeden oluşan balonlar yardımıyla yapıldığı bilinmektedir. Deri altınıza, balona bağlı küçük bir hazne yerleştirilecektir. Ameliyatın ardından hazneden serum enjekte edilmeye başlandığı gözlemlenir.
Haftada bir enjekte edilen serum ile yavaşça şişen balonun üzerindeki deriyi genişletmeye başlaması söz konusudur. İstenilen genişleme gerçekleştiğinde ikinci bir ameliyat ile balon çıkartılır. Ardından genişletilen derinin ise deri eksikliği olan bölgenin onarımı için kullanıldığı gözlemleniyor. Bu yöntem sırasında şişirme devresinde çok dikkatli olunması gerekiyor. Olması gerektiğinden daha fazla veya hızlı şişirme durumunda dikişler açılabilmektedir. Aynı zamanda yara iltihabı oluşma ihtimali de bulunuyor.
Lazer Uygulamaları
Tek renkli ve şiddetli ışın demeti olarak nitelendirilen lazer, tedavi yöntemi olarak kullanılmaktadır. Çeşitli egzersiz uygulamalarında kullanılan lazer, yara izi tedavisinde de kullanılan tedavi seçenekleri arasında bulunuyor.
Yara izlerinin yara, yanık, ameliyat ve travma sonucunda oluştuğu gözlemlenmektedir. Yara izlerinin olmasının ardından yara izlerinin daha görünür hale gelebildiği bilinir. Ancak teknolojinin tıbbi alanda gelişmesi ile beraber lazer cihazları ile yara izlerinin ve onun getirdiği olumsuz durumları ortadan kaldırmak mümkün hale gelmiştir. İzler üzerine gönderilen lazer ışınları, izler üzerinde yeni bir hasar oluşturur. Lazer yardımı ile oluşturulan hasarın sadece yara izi üzerinde olduğundan emin olmak gerekir ve buna göre lazer ışınının gücünü ayarlamak gerekmektedir. Derinin yeni bir yara algılaması ile izli bölgede kollajen çalıştırmaya başladığı gözlemlenmektedir. İzlerin deriye eşitlenmesi ile tedavi gerçekleşir. Etki mekanizmanın olumlu sonuç oluşması sağlanmaktadır. Hedeflenen deri görüntüsü elde edilinceye kadar lazer tedavisinin bittiğinden bahsedilemez. Tedavinin deriye zarar vermeden tamamlanması önem taşır. İzlerin deriye yakınlaştırılması ile tedavi tamamlanmaktadır.
Yara izi için lazer tedavisi, sağlık durumu ve hormon değerleri normal kriterlerde olan kişilere uygulanmaktadır. Kişinin lazere ilişkin herhangi bir risk taşımamasına ise dikkat edilmesi gerekiyor. Lazer ile yara izinin tedavisinin kaç seansta yapıldığı ise çeşitli unsurlara göre değişmektedir. Bu unsurlar arasında ise problem uzunluğu, derinliği ve izlerin bulunduğu alan bulunuyor. Derinin hassasiyeti, rengi vb. unsurlarında seansı etkilediği gözlemlenmektedir. Lazer tedavisine başlamadan önce kontrollerin yapılması şarttır.
Lazer tedavisinin yapılabilmesi için izlerin tedaviye uygun olması gerekiyor. Yara izi tedavisinde lazerin yüzde yüz olarak izleri geçireceğinin garantisi bulunmaz. Deri karakteri ve iz tipinin izin geçmesine doğrudan etkisi vardır. İzlerin tamamen geçmediği durumlarda bile, tedavi öncesindeki halinden çok daha iyi hale dönüşeceğinden emin olabilirsiniz. Lazer tedavisinin uzman doktorlar tarafından yapılması gerekmektedir. Diğer yöntemlerden daha olumlu sonuçlar verdiği belirtiliyor.
Zımparalama ve İnce Deri Yaması İle Kapatma
Yara izi tedavisinde başvurulan yöntemler arasında zımparalama ve ince deri yaması ile kapatma bulunuyor. Zımparalama ve ince deri yaması ile kapatma için uzman doktora başvurmalısınız.
Doğal Yöntemler
Doğal tedavi yöntemleri, tedavi seçenekleri arasında her zaman yer alır. Yara izi tedavisi için doğal yöntemlere başvurabilirsiniz. Yara izlerinin yok olması mümkün değildir. Ancak neredeyse gözle görülemeyecek hale gelmelerini sağlamanız söz konusudur. Yara izi tedavisi için doğal yöntemlere başvuranların uygun fiyattan tedavi imkanı bulunur. Herhangi bir olumsuz yan etkilerinin olmaması ise en önemli özelliği olarak gösterilmektedir. Yara izi tedavisinde en sık tercih edilen doğal yöntemler arasında;
- Hindistan cevizi suyu
- Kakao yağı
- Patates
- E vitamini yağı
- Zeytin yağı
- Doğal yoğurt
- Nohut unu
Bulunmaktadır. Doğal yöntemlerin nasıl kullanacağına ilişkin bilgi sahibi olmalısınız. Aşağıda ise belirtilen doğal yöntemlerin yara izi tedavisinde nasıl kullanılacağı ve faydaları detaylı şekilde anlatılmıştır.
Hindistan cevizi suyu: Vitamin, mineral ve antioksidan bileşenler yönünden zengin olan Hindistan cevizi suyu, cildinizi derinden beslemektedir. Böylece iyileşme sürecinin hızlanması söz konusudur. İnsan vücudunda Kolajen ve elastin üretimine sağladıkları katkı yadsınamaz. Yaraların görünümü azaltmada etkisi tartışılamaz. Kullanımı ise öncelikle bir parça pamuğu Hindistan cevizi suyuyla ıslatmalısınız. Ardından yaranın üstüne sürmemiz gerekiyor. Her gün iki defa tekrarlanması tavsiye edilir.
Kakao yağı: Kakao yağındaki E vitamini ve temel yağ asitleri ile cildinizin nemlenmesi sağlanır. Yaranın iyileşme sürecine de katkısı bulunan kakao yağı, cildinizi dışarıdan gelecek zararlara karşı korumaktadır. Serbest radikallerin olumsuz etkilerini azaltması da diğer özellikleri arasında bulunuyor. Kullanmak için az miktarda kakao yağı almalısınız. Yağın cildinize iyice yedirecek şekilde sürülmesi gerekir. Günde en fazla 3 kere uygulanması gerekir.
Patates: Antioksidan ve antienflamatuar özelliklerine sahip olan patatesin derinin iyileşme sürecini hızlandırdığı görülmektedir. Mineral ve vitamin birleşimi ile dokuların canlılığını yeniden kazanmasını sağlamaktadır. Yara izi tedavisinde kullanmak istiyorsanız, ilk olarak bir adet çiğ patates dilimini rendeleyin ve doğrudan yaranın üstüne bastırın. Yaklaşık 30 dakika sonunda tesir edecektir. Uygulamanın her gece yatmadan önce uygulanması tavsiye edilmektedir.
E vitamini yağı: En fazla antioksidan içeren besinler arasında E vitamini yağı bulunmaktadır. Hücresel faaliyetleri harekete geçirdiği ve yaraların daha çabuk iyileşmesini sağladığı bilinir. E vitamini yağının yaralı bölgeye sürülmesinin ardından parmak uçlarınızla masaj yapmalısınız. Her gece tercihen uyumadan önce uygulamalısınız.
Zeytinyağı: Sağlıklı zeytinyağının derin olmayan yaraların iyileşmesini hızlandırdığı gözlemleniyor. Yapı maddesi içeriğinde antioksidanların bulunduğu bilinmektedir. Zeytinyağının kullanımı ise oldukça basittir. Bir parça pamuğun zeytinyağına batırılması ve gerekli bölgelere sürülmesi yeterli oluyor. Her gün iki veya üç kez uygulanması gerekir.
Doğal yoğurt: Doğal yoğurdun içerisinde antioksidanlar, probiyotikler ve vitaminler bulunmaktadır. Bölgesel olarak uygulandığında cildinizin daha sağlıklı olmasını sağlar. Enfeksiyonla ve alerjilerle mücadele etmede önemi tartışılamaz. Yara izlerini de azaltmaya yardımcı olduğu belirtilmektedir. Az miktarda yoğurdun sorunlu bölgeye sürülmesi gerekir. Yaklaşık 30 dakika bekledikten sonra bölgenin soğuk su ile yıkanması lazımdır.
Nohut unu: Canlandırıcı etkiye sahip olması ile bilinen nohut unu, hücresel faaliyetleri canlandırması ile dikkat çekmektedir. Hızlı şekilde yara oluşumunu desteklemesi ile ön plana çıkar. Kullanmak için öncelikle nohut ununu yoğurt ve bal ile karıştırmalısınız. Ardından karışımın sorunlu bölgeye sürülmesi gerekir. Yaklaşık 30 dakika boyunca etki etmesini beklemelisiniz. Tedavinin her gün, günde iki kez uygulanması tavsiye edilir.
Yara İzi Tedavi Öncesi
Yara izinin tedavisine başlamadan önce çeşitli işlemler uygulanmaktadır. Burada yaralanma mekanizması, yaranın niteliği, yaranın yerleşimi, yara onarım tekniği ve hastanın yaşı ve genel sağlık durumu gibi konular üzerinde durulur.
Yaralanma Mekanizması
Kişinin nasıl yaralandığı, yaralanma mekanizması oluşturmaktadır. Yaralanma mekanizması üzerinden yara izi tedavisine ilişkin adımlar atılıyor. Diz bağ yaralanmalarında yaralanma mekanizmasının farklılık gösterebileceği gözlemlenmektedir. Yaralanma mekanizması, uzman doktorun sorumluluğuna aittir.
Yaranın Niteliği
Yaranın niteliği, yara izi tedavisinde doğrudan etkilidir. Yaranın niteliğine ilişkin uzman doktor tarafından tespit koyulur.
Yara Onarım Tekniği
İnsanlar, travma veya ameliyat sonrasında yara izi ile karşılaşabilirler. Ancak yara izinin oluşmadan önce yaralanma süreci bulunacaktır. Burada yara onarım tekniği ile yaralanmanın tedavi edilmesi söz konusudur. Yara onarım tekniği, tedavi sonrasında oluşacak yara izinin görünürlüğü açısından da önem taşır.
Hastanın Yaşı ve Genel Sağlık Durumu
Hastanın kaç yaşında olduğu ve genel sağlık durumu, tedavi yönteminin belirlenmesinde doğrudan etkilidir. Yara izi tedavi öncesinde öncelikle hastanın yaşına bakılır. Bazı tedavi yöntemlerinin her yaşa uygun olmadığı bilinmektedir. Yaşın ardından ise hastanın genel sağlık durumuna ilişkin kontroller yapılması gerekiyor. Hastada bulunan başka hastalıklar sebebi ile tedavi yönteminin uygun olmaması söz konusu olabilir. Hastanın ise varsa hastalıklarını uzman doktorla paylaşması şarttır. Uzman doktorun, hastanın kimliğini en iyi şekilde tanımak önemlidir.
Yara İzi Tedavi Sonrası
Yara izinin tedavisinde farklı yöntemler bulunmaktadır. Bu yöntemler ile yara izinin tamamen yok olmasını sağlayamazsınız. Ancak yara izinin görünürlüğünü en az seviyeye indirmeniz mümkündür. Kullanılan yara izi tedavisi, tedavi sonrasında farklı durumlar ortaya çıkabilmektedir.
Yara İzi Tedavisinde Oluşan Komplikasyonlar
Yara izi tedavisinin ardından hastanın çeşitli komplikasyonlar ile karşı karşıya kalabileceği gözlemleniyor. Yan etkilerin çok ciddi olmayan küçük etkiler olsa da ciddi riskler ve komplikasyonlardan oluşabildiği bilinmektedir. Hastanın, doktorun tavsiyelerine uyması ve verilen ilaçların düzenli kullanılması gerekir. Olası bir anormal durumda ise acil olarak uzman doktora gitmelisiniz.
Genel olarak yara izi tedavisinin ardından oluşabilecek komplikasyonlar aşağıda sıralanmıştır.
- Tekrar Yara İzi Oluşumu
- Enfeksiyon
- Şişlikler ve Kızarıklıklar
- Ödem
- Kan Birikimi veya Kanama
- Alerjik Reaksiyonlar
- Anestezi Komplikasyonları
Yukarıdaki komplikasyonların riskleri, belirtileri ve oluşmasında neler yapılması gerektiğini aşağıda okuyabilirsiniz. Tekrar Yara İzi Oluşumu: Yara izi tedavisinin ardından yara izinin tekrar oluşma ihtimali bulunuyor. Doğru bir uzman doktor seçimi, ameliyat öncesi ve sonrasında yapılması gerekenlerin dikkat edilmesi ile bu riskin en düşük seviyeye inmesini sağlayabilirsiniz.
Enfeksiyon: Cerrahi operasyonlar sonrasında enfeksiyon ihtimali her zaman vardır. İyileşme sürecinde enfeksiyon ile karşılaşabilirsiniz. Enfeksiyon ile karşılaşmamak için ilaçların kullanımını ve hijyeni göz ardı etmemeye dikkat edin. Şişlikler ve Kızarıklıklar: Yara izi tedavisinin ardından işlem yapılan bölgede şişlikler ve kızarıklıklar oluşabilmektedir. Bu etkilerin bir haftanın sonunda geçmemesi halinde ise uzman doktora başvurmalısınız.
Ödem: Beslenme, tedavinin ardından tedavinin faydasını görebilmek için yerine getirilmesi gereken en önemli faktörlerdendir. Yara izi tedavi sonrasında beslenmenize dikkat etmezseniz, ödem oluşumu ile karşılaşma ihtimaliniz bulunuyor. Düzenli ve sağlıklı beslenmeye dikkat etmeniz gerekir.
Kan Birikimi veya Kanama: Tedavide işlem yapılan bölgede kan birikimi veya kanama gibi etkiler gözlemlenebilir. İşlem bölgesinin herhangi bir sebeple sürtünmeye, sıkıştırılmaya veya baskıya maruz kalmaması önemlidir. Kan birikimi veya kanama oluşur ise doktorunuza başvurmanız tavsiye edilir.
Alerjik Reaksiyonlar: Yara izi tedavisinin ardından bazı hastaların kullanılan jellere, bantlara ve diğer tedavi araçlarına alerjisi ortaya çıkabilir. Hastada görülen alerjik reaksiyonlar sebebi ile ciddi problemler oluşabilmektedir. Alerjik reaksiyonların oluşması halinde uzman doktora gitmelisiniz. Anestezi Komplikasyonları: Lokal veya genel fark etmeksizin anestezilerde komplikasyonlar oluşabilir. Her anestezinin bir risk taşıdığı belirtilmektedir. Anestezi sebebi ile yara izinin tedavisinin ardından sorunlar yaşanabilir.
Tedavi Esnasında Yeni Bir İz Oluşumu
Yara izi, tedavi esnasında oluşabilmektedir. Buna ise yeni bir iz oluşumu denir. Tedavi esnasında yeni bir iz oluşumu olması halinde ek operasyon gerekebiliyor. Operasyona ilişkin talimatları ve durumu ise uzman doktorunuz sizlerle belirtilecektir.
İyileşme Süreci ve Dikkat Edilmesi Gerekenler
Yara izinin oluşmasının ardından tedavisine başlanır. Tedavisinden nihai sonuca kadar olan süreç için iyileşme süreci denilmektedir. İyileşme süreci ve dikkat edilmesi gerekenler ile ilgili uzman doktorun bilgi verdiği gözlemleniyor. Hastanın nelere dikkat etmesi gerektiğine ilişkin bilgi sahibi olması önemlidir. Doktor kontrolleri, ilaç kullanımı ve diğer tüm bakım işlemlerinin iyileşme sürecinde yer aldığı gözlemlenmektedir. Belirtilen hususlara dikkat edilmezse, yara izinin tedavisinden iyi bir sonuç elde edemeyebilirsiniz. İyileşme sürecinin sabır ve özen gösterdiğini unutmamalı, belirtilenleri yerine getirmelisiniz. Nihai sonuç, ortalama 6 ay ila 1 yıl içerisinde belli olacaktır.
Sık Sorulan Sorular
Hastalıklar, rahatsızlıklar vb. durumlar için sık sorulan sorular bulunmaktadır. Bu konu üzerinde daha detaylı bilgi sahibi olabilirsiniz. Yara izi tedavisine ilişkin en fazla sorulan sorular ve cevaplarını aşağıda görebilirsiniz.
Tedavi Edilemeyen Yara İzi Var mıdır?
Travma veya ameliyat sonrasında yara izleri oluşabilmektedir. Her yara izi tamamen ortadan kalkacak diye düşünmek doğru değildir. Ancak yara izlerine ilişkin birçok tedavi seçeneği bulunurken, tedavi seçenekleri ile görünürlüğünün en az seviyeye indirebildiği gözlemleniyor.
Yara İzleri İçin Kullanılan Kremler Etkili midir?
Yara izlerinin görünürlüğünü yok etmek için bazı kremler bulunmaktadır. Günümüzde en çok tartışılan konulardan biri de direkt olarak yaralar üzerine sürülen bu kremlerin etkilerinin ne kadar olduğudur. Yara izleri için kullanılan kaliteli kremlerin etkili olduğundan emin olabilirsiniz. Ancak burada yaranın boyutu ve büyüklüğü de önem taşıyor. Bazı yaralanmalar sonucunda oluşan yara izlerinin krem ile tedavisi söz konusu olmayabilir.
Yara İzi Tedavisi İçin Hangi Bölüme Muayene Olmak Gerekir?
Yara izinin tedavisinde plastik cerrahi bölümüne gitmelisiniz. Plastik cerrahi tarafından estetik ameliyat olabilirsiniz. Diğer tedavi seçeneklerine ilişkin sizlere bilgi verilecektir.
Yara İzi Tedavisi İçin Özel Hastanelere Gitmek Gerekir mi?
Özel hastaneler, devlet hastanelerinin sunduğu bütün imkanları sunmaktadır. Yara izinin tedavisinde özel hastanelere başvurabilirsiniz. Ancak devlet hastanesi üzerinden yapılacak tedavi işlemlerinin daha az maliyetli olduğu görülmektedir.
Yara İzi Tedavisinde Yara İzi Boyutu ve Derinliği Önemli midir?
Yara izi boyutu ve derinliği, yara izi tedavisinde önem taşır. Yara izinin tedavisinde hangi yöntemin kullanılacağının belirlenmesinde önemli faktördür.
Yara İzi tedavi Sonrası Komplikasyonlara Neden Olur mu?
Hastalıklar ve rahatsızlıklar, belirli komplikasyonlara sebep olabilmektedir. Yara izi tedavisi sonrasında oluşabilecek bazı komplikasyonlar bulunuyor. Bu komplikasyonların mutlaka ciddiye alınması gerekir. Yara izi tedavisi sonrasında oluşabilecek komplikasyonlar aşağıda yer alıyor.
- Tekrar Yara İzi Oluşumu
- Enfeksiyon
- Şişlikler ve Kızarıklıklar
- Ödem
- Kan Birikimi veya Kanama
- Alerjik Reaksiyonlar
- Anestezi Komplikasyonları
Yara İzi Tedavisinde Kullanılan Lazer Yöntemi Kaç Seans Uygulanır?
Lazer yöntemi, yara izi tedavisinde kullanılan seçenekler arasındadır. Lazer yönteminin kaç seans uygulanacağına ilişkin kararı ise uzman doktor verir. Burada seansın sayısının hastadaki yaranın durumuna göre değişkenlik gösterdiği biliniyor.
Yara İzi Cerrahisinde Görülen Komplikasyonlar Nelerdir?
Yara izi tedavi seçenekleri arasında cerrahi operasyon bulunmaktadır. Cerrahi operasyon sonrasında bazı komplikasyonlar görülebilir. Bu komplikasyonlar arasında ise; Enfeksiyon, şişlikler ve kızarıklıklar, ödem, kan birikimi veya kanama, tekrar yara izi oluşumu vb. bulunmaktadır.
Yara izi Ameliyatları Zor mudur?
Her ameliyatta olduğu gibi, yara izi ameliyatlarının da riski vardır. Ancak diğer operasyonlara göre az risk taşıdığı belirtilir. Yara izi ameliyatları sonrasında bazı komplikasyonlar bulunur. Bu komplikasyonlara dikkat edilmesi halinde önemli bir risk yoktur.
Yara İzleri Tedavi Edilmezse Herhangi Bir Soruna Sebep Olur mu?
Yara izlerinin tedavi edilmemesi halinde çeşitli sorunlar oluşabilir. Yara izleri tedavi edilmezse, kişinin sizden kaynaklı olarak psikolojisi bozulacaktır. Aynı zamanda tekrardan yaralı bölgede kanama vb. problemler meydana gelebilmektedir. Yara izlerinin en uygun yöntem ile tedavi edilmesi gerekiyor.
Yara İzi Tedavi Ücretleri Nasıldır?
Yara izinin tedavisinde farklı yöntemler bulunmaktadır. Tedavi seçeneklerinin ücretlere göre farklılık gösterdiği gözlemleniyor. Yara izi tedavi ücretlerine ilişkin uzman doktorunuzdan bilgi alabilirsiniz. Tedavi ücretlerinde değişiklik görülüyor. Cerrahi operasyon, lazer tedavi vb. seçeneklerin ücretlendirmesinin farklılık gösterdiği gözlemlenmektedir.
Yara İzleri Polislik ve Askerlik Sınavlarında Engel Teşkil Edebilir mi?
Polislik ve askerlik sınavlarında bazı sağlık sorunları engel olabilir. Polis adaylarına genel olarak 5 metreden bakarak, herhangi bir izin olup olmadığına bakılıyor. Vücudunuzun görünür yerinde bulunan izlerin engel olabileceği bilinmektedir. Görünür yerlerde olan ancak belli olmayan izlerin ise adaylar için sorun teşkil etmediği gözlemleniyor.
Lazerle Veya Ozonla Yara İzi Tedavisi Mümkün Müdür?
Derinin üst ve orta katmanını etkileyen, fazla derinde yer almayan ve geniş olmayan yara izlerine hem lazerle hem de ozon tedavisi ile müdahale etmek mümkündür. Her iki tedavinin temelinde de vücudun kendi kendini iyileştirme kapasitesinin kullanılması yatar. Lazer tedavisinde bölge travmaya uğratılır. Oluşan doku hasarı kandaki iyileştirme yapısını devreye sokar. Birkaç seans sonunda çeşitli yara izleri iyileşir. Ozon tedavisi de benzer bir mantığı enjeksiyon yoluyla çalıştırır. Günümüzde jilet, cam, yanık, akne gibi yara izlerine yönelik lazerle veya ozonla iz geçirme tedavisi sunan merkezler bulunmaktadır.