Karpal Tünel Ameliyatı

Karpal Tünel Ameliyatı Hazırlık

EMG testi ile birlikte anestezi testi de ameliyat öncesi gerçekleştirilecek olan testlerden bazılarıdır. Bu testlere verilen yanıta bağlı olarak cerrahi müdahale süreci başlatılıyor. Ameliyat öncesi sigara ve alkol tüketimini en az 1 hafta öncesinden kesmenizde fayda var. Hastane personeli ve ameliyatta yer alacak olan görevliler, hastanın hazırlanması için gerekli işlemleri yapacaktır. Ameliyat odasının hazırlığı da tamamlandıktan sonra ameliyat için harekete geçilecektir. Günübirlik operasyonlardan bir tanesidir ve hasta en fazla 1 günlük yatış alacaktır. Gündelik hayatlarınıza adapte olmanız da çok uzun sürmüyor.

Belirtileri

Karpal tünel sendromu olarak da bilinen hastalığın, her hastalıkta olduğu gibi birtakım belirtileri vardır. Bu belirtilerden bir tanesi ve en önemlisi de elde yaşanan güç kaybıdır. Karıncalanma ve uyuşukluk da diğer belirtilerdir. Yaşanan güç kaybı kişinin gündelik hayatına da olumsuz anlamda etki edecektir. Özellikle elinizi kullanarak yaptığınız işlerde daha çabuk yorulacak ve eldeki güç kaybını daha belirgin bir şekilde hissedeceksiniz. Bu tür bir sorunla karşı karşıya geldiğiniz takdirde vakit kaybetmeden hekime başvurmanız gerekiyor. Karpal tünel hastalığı erken teşhis ile birlikte çok daha kısa sürede tedavi edilebiliyor ve cerrahi müdahaleye gerek kalmadan tedavi durumu da söz konusu hale gelecektir.

Elde Güç Kaybı

Az önce de belirttiğimiz gibi hastalığın en önemli belirtilerinden bir tanesi elde yaşanan güç kaybıdır. Kişi, gündelik işlerini yapmakta zorluk çeker ve uyuşukluk ile birlikte bu sorun daha hissedilebilir bir hal alır. Güç kaybı ile birlikte birtakım arpılar da meydana gelecektir ve bu ağrılar gece yarıları çok daha şiddetli bir hal alacaktır. Vakit kaybetmeden hekim desteği almanız gerekiyor aksi takdirde sorun kısa sürede büyüyecek ve iş gücü kaybı da çok daha fazla olacaktır.

Karıncalanma Hissi

Uyuşukluk ve güç kaybı ile birlikte karıncalanma hissi de çok daha net bir şekilde ortaya çıkacak ve kısa bir süre sonra daha rahatsız edici bir hal alacaktır. Hastalığın en önemli belirtileri arasında yer alan karıncalanma hissi, iş gücü kaybını da beraberinde getiriyor. Karpal tünel sorunu ile hekime başvuran hastaların büyük bir kısmı karıncalanma hissi ile birlikte rahatsızlıklarını dile getiriyor. Yukarıda bahsi geçen belirtiler ile aynı anda karşınıza çıktığı takdirde sizler de vakit kaybetmeden hekim desteği alabilirsiniz.

Çabuk Yorulma

Elde yaşanan zayıflık ve karıncalanma ile birlikte ilgili organ işlevini de belli oranda yitirecektir. Az önce de belirttiğimiz gibi güç kaybı ile birlikte çabuk yorulma sorunu da baş gösterecektir. Gündelik hayatınızda bunu fark etmeniz çok zor olmayacak ve özellikle elinizi kullanarak yaptığınız işlerde çok daha kısa sürede yorulduğunuzu hissedeceksiniz.

Hafif Nesneleri Dahi Tutamama

Karpal tünel hastalığı ile birlikte ağır kaldırma eylemini gerçekleştirmeniz zorlaşacağı gibi hafif nesneleri dahi tutarken büyük bir zorluk yaşadığınızı fark edeceksiniz. Hafif nesneleri tutarken zorlanacak ve akabinde büyük bir güç kaybı yaşayacaksınız.

Elde Batma, Şişkinlik, Yanma

Karpal tünel hastalığının bir diğer belirtisi de elde meydana gelen batma ve beraberinde görülen şişkinlik, yanma hissidir. Tüm bu belirtilerin aynı anda oluşmadığı hastalar da söz konusu ancak tek bir tanesi bile hastalıktan şüphe duymak için yeterlidir.

Elde Elektrik Çarpmasına Benzer His Oluşması

Karıncalanma hissine benzer bir his olan elektrik çarpması hissi de ellerinizi kullanmanızı belli ölçüde engelleyecektir. Bu hissi gündelik hayatlarımızda birçok kez yaşıyoruz ve özellikle bilgisayar başında çalışanların yakından tanıdığı bir histir ancak uzun süreli hale geldiği ya da sıklaştığı halde önlem almakta ve bir hekime başvurmakta fayda vardır.

Sıcak ve Soğuğu Ayırt Edememe

Eldeki his kaybı da belli oranda yitirilecektir. Sıcak ve soğuğu ayırt etmek daha güç hale gelecek ve müdahale edilmediği takdirde bu sorun daha büyük bir hal alacaktır.

Risk Faktörleri

Bu hastalıktan korunmak adına almanız gereken bazı önlemler vardır. Hastalığı hangi detayların ya da hangi hastalıkların tetiklediğini de aşağıdaki başlıklarda bulabilirsiniz.

Romatoid Artrid Sendromu

Eklem iltihabı olarak da bilinen Romatoid Artrid Sendromu, karpal tünele davetiye çıkartan hastalıklardan bir tanesidir. Eğer bu hastalığa sahip iseniz karpal tünel risk grubunda yer alacağınızı da bilmeniz gerekiyor. Düzenli kontroller ve hekim tavsiyeleri ile birlikte karpal tünelin önüne geçmek mümkündür. Doktor tarafından tavsiye edilen ilaçları da yine düzenli olarak kullanmanız, risk grubundan uzaklaşmanıza yardımcı olacaktır.

Diyabet

Diyabet hastaları da risk grubunda yer alan hastalardır. Karpal tünel sorunu ile hekimlerin kapısını çalan birçok hastanın aynı zamanda diyabet hastası olduğunu görebiliyoruz. Yapılan araştırmalar da bunu daha net bir şekilde ortaya koyuyor. Eğer sizler de diyabet hastası iseniz düzenli kontroller ile birlikte var olabilecek karpal tünel hastalığının daha erken teşhis edilmesine ve tedavisi için harekete geçilmesine yardımcı olabilirsiniz. Diyabet hastalığının kontrollerinin yanı sıra karpal tünel için de tetkikler yapılabilir ve erken teşhis ile birlikte müdahale daha kolay hale gelecektir.

Lupus

Bozulan bağışıklık sistemi ile birlikte ortaya çıkan ve eklem rahatsızlıkları grubunda yer alan lupus hastalığı, karpal tünel hastalığına da neden olan hastalıklardan bir tanesidir. Eklem rahatsızlıkları bir süre sonra el bölgesine de sıçrıyor ve el, işlevini belli oranda yitiriyor. Ağır kaldırma ve hatta hafif cisimleri kaldırırken zorlanma gibi durumlar neticesinde karpal tünel kendini daha belirgin bir şekilde ortaya koyuyor.

Hipotiroidizm

Tiroid bezinin sağlıksız bir şekilde çalışması ya da az çalışıyor olması, hipotiroidizm hastalığını da beraberinde getiriyor. Bu hastalığa sahip olan kimselerde karpal tünel hastalığı da daha sık görülüyor. Yapılan araştırmalar, tiroid bezinin sağlıklı çalıştığı kişilerde aynı zamanda karpal tünelin meydana geldiğini gösteriyor. Eğer sizler de hipotiroid hastası iseniz karpal tünel konusunda da dikkatli olmanızda ayda var.

Tekrarlanan Hareketler Gerektiren Meslekler

Karpal tünel hastalığının en önemli risk gruplarından bir tanesi de tekrarlanan hareketler gerektiren meslekleri icra eden kimselerin oluşturduğu gruptur. Özellikle muhasebeciler ve bilgisayar başında uzun süre vakit geçiren kimseler bu hastalığa yakalanabiliyor. Ellerin çok fazla çalışması bir süre sonra eklemlerdeki yıpranmaları da beraberinde getiriyor. Yeniçağ hastalığı olarak da bilinen karpal tünel hastalığı, erken teşhis ile birlikte kısa sürede tedavi edilebiliyor. Tedavi sonrası tekrarlama riski de oldukça azdır.

Sigara Kullanımı

Sigara, vücudumuza bir bütün olarak zarar veriyor ve bu bütün içerisinde ellerimiz de yer alıyor. Ellerin işlevini kaybetmesi ya da eskisi kadar güçlü olmamasında sigaranın payı da oldukça fazladır. Sigara tüketimi fazla olan insanlarda karpal tünel hastalığı daha sık görülüyor.

Ameliyat Yöntemleri

Klasik cerrahi ile birlikte endoskopik müdahale, karpal tünel hastalığının tedavi yöntemleri arasında yer alıyor. Bu hastalık, son dönemde çok daha rastlanılan bir hale geldi. Bilgisayar kullanımının artması ile birlikte yeni nesil de bu hastalığın pençesine düşmeye devam ediyor. Ameliyat ile birlikte tedavi sorunsuz bir şekilde gerçekleştiriliyor ve başarı oranının bir hayli yüksek olduğunu da ifade etmekte fayda var.

Klasik Cerrahi

Lokal anestezi destekli ameliyatlardan bir tanesidir ve avuç içerisine uzanan bir kesi ile sinir sıkışmasına müdahale etmek çok daha kolay bir hal alıyor. El bandajı ve atel uygulaması nedeniyle bazı hekimler tarafından tercih edilmiyor. Endoskopik müdahale ile birlikte mikro cerrahiye nazaran çok daha ilkel bir yöntem olduğunu da ifade etmekte fayda var. Hasta, ertesi gün gündelik hayatına kaldığı yerden devam edebiliyor ve ağrılı bir ameliyat olmadığını da söyleyebiliriz.

Fiyatları

Klasik cerrahi için fiyat vermek çok da doğru olmayacaktır. Ameliyat kararı veren hekim ve hastane ile görüşerek bu konuda daha net bilgi edinebilirsiniz.

Endoskopik Ameliyat

Bölgesel anestezi yöntemiyle yapılabilen bir yöntemdir. Klasik cerrahiye nazaran daha avantajlı ve daha kolay olduğunu da ifade etmek gerekiyor. İki adet olmak üzere 1 cm’lik kesiler ile ameliyat başlıyor ve bu kesilerin bir tanesi avuç içine, diğeri ise el bileğinin biraz üstüdür. Bu ameliyatın en önemli avantajlarından bir tanesi kesilerin çok daha küçük yapılıyor olmasıdır ve haliyle yaraların iyileşmesi de daha hızlı bir süreci beraberinde getiriyor.

Fiyatları

Ameliyatın fiyatını hekimlerinizden ya da ameliyat olacağınız kurumdan öğrenmeniz çok daha sağlıklı olacaktır çünkü net bir rakam sunmak mümkün değil.

Karpal Tünel Ameliyatı Öncesi

Ameliyat kararı alınmadan önce birtakım tetkiklere ihtiyaç duyuluyor ve bu tetkikler sonuçlandıktan sonra ameliyat kararı alınacaktır. Bunlardan bir tanesi sinir ölçümü testidir. Devamında gelen fiziki muayene ve nörolojik muayene ile birlikte ameliyat kararlı alınır. Karpal tünel ameliyatına karar verildikten sonra hastaya süreç ile ilgili bilgi de verilecektir. Basit bir ameliyat olduğunu belirtmek gerekiyor ve başarı oranı da bir hayli yüksektir.

Tetkikler

Her ameliyat öncesi olduğu gibi karpal tünel ameliyatı öncesi de daha sağlıklı bir süreç hazırlayabilmek adına birtakım tetkiklere ihtiyaç duyulacaktır. Bu tetkiklere de aşağıdaki başlıklar aracılığı ile ulaşabilirsiniz.

EMG Testi

Sinir ve kas hastalıklarını daha kesin sonuçlar ile tespit edebilmek ve ortaya koyabilmek adına emg testinin uygulanması şarttır. İğne ve elektrik kullanılarak gerçekleştirilen özel bir testtir ve bir uzman tarafından yapılması da şarttır. Elde edilecek olan veriler bilgisayar ortamında değerlendiriliyor ve karpal tünel teşhisi çok daha kolay bir hal alıyor.

Fizik Muayene

Fizik muayene ile kesin tanı konulabilmesi pek mümkün değildir. Kesin tanı ancak ve ancak emg testi ile ortaya konulabiliyor. Median sinir dermatomu üzerindeki his azlığını tespit etmek için ilgili bölgeye hafifçe vurulur ve hastanın ne hissettiği sorulur. Hastanın vereceği cevaba göre tespitler yapmak mümkündür ancak az önce de belirttiğimiz gibi bu tetkik yöntemi kesinlikle net bir sonuç vermeyecektir.

Nörolojik Muayene

Emg testi sonrası ihtiyaç duyulduğu takdirde nörolojik muayene gerçekleştirilir ve karpal tünel teşhisi daha net bir şekilde konulur.

Ameliyatın Şart Olup Olmadığını Değerlendirme

Yapılan tetkikler neticesinde ameliyatın gerekli olup olmadığı da daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır. Erken teşhis durumunda ameliyata gerek yoktur ve farklı tedavi yöntemleri ile birlikte hastalık daha kısa sürede tedavi edilebiliyor ancak ilerlemişse ve cerrahi müdahale gerekiyorsa daha fazla vakit kaybetmeden ameliyat için harekete geçilmelidir. Bu konuda doktorunuzun sizlere vereceği bilgiler büyük önem taşımaktadır.

Hastanın Genel Kontrolü

Ameliyat öncesi gerçekleştirilecek tetkiklerden bir tanesi de hastanın genel durum kontrolüdür. Özellikle kalp hastası ve diyabet hastalarının ameliyat için sorun teşkil edip etmedikleri belirlenmeli ve buna göre karar verilmelidir. Ek olarak hastanın kullandığı ilaçların listesi alınmalı ve ameliyatı olumsuz etkileyecek olan ilaçların da bu listeden çıkartılması gerekiyor. Hastanın, an itibarıyla farklı bir hastalığa sahip olup olmadığı da göz önünde bulundurulmalıdır çünkü birçok hastalık karpal tünel ameliyatına olumsuz etki edebiliyor.

Diyabet Hastalığı

Diyabet hastaları, herhangi bir ameliyat öncesi çok fazla kontrolden geçmelidir. Karpal tünel ameliyatı öncesi de bu kontroller karşımıza çıkıyor ve ameliyat için sorun teşkil edecek herhangi bir neden varsa ameliyat ertelenebiliyor ya da iptal edilebiliyor.

Kalp Hastalıkları

Kalp hastası olan vatandaşlarımız da diyabet hastaları gibi risk grubundadır ve herhangi bir ameliyat öncesi birçok kontrolden geçmek durumundadırlar. Bu kontroller ile birlikte ameliyat için uygun olup olmadıkları da daha net bir şekilde belirleniyor.

Yüksek Tansiyon Hastalıkları

Yüksek tansiyon hastaları da ameliyat öncesi kontrol altına alınması gereken risk grubu olarak karşımıza çıkıyor. Ameliyatı olumsuz etkileyecek hastalıklar arasında yer alan kalp hastalıkları da belli bir denetim ve tetkik sürecine tabi tutuluyor. Ameliyat için olumsuz bir durum sezilmediği takdirde ameliyat kararı alınabilir, aksi bir durumda ise ameliyatın ertelenmesi ve iptal edilmesi gerekecektir.

Düzenli Kullanılan İlaçlar

Yapılan her ameliyat öncesinde hastalardan alınan ilaç listesi karpal tünel ameliyatı içinde alınmalıdır. İlaçlar, her zaman faydalı değildir ve özellikle ameliyat gibi önemli müdahaleler öncesi zarar teşkil edebiliyorlar. Zararlı olduğu tespit edilen ilaçların en az 1 hafta önceden terk edilmesi gerecektir. Hastalar, kullandıkları ilaçların tamamını hekim ile paylaşmak zorundadır.

Ameliyat Öncesi Hazırlıklar

Ameliyat kararı alındıktan sonra hekimleriniz hangi konularda hassasiyet göstermeniz gerektiğini de sizinle paylaşacaktır. Ameliyat günü neler yapmanız gerektiği ve ameliyat öncesi yeme içme konusunda nelere dikkat etmeniz gerektiği de yine bu detaylardan bazılarıdır. Özellikle sigara ve alkol kullanımına hastaların çok büyük önem vermesi gerekiyor.

Yeme İçmenin Kesilmesi

Ameliyattan bir gece önce hafif şeyler tüketmenizde fayda var. Doktorunuz bu konuda daha sağlıklı bilgiler sunacaktır ancak bilmeniz gereken en önemli detay, ameliyata karnınızı çok doyurmuş bir şekilde girmemeniz gerektiğidir. Hafif şeyler tüketerek midenizi rahatsız etmeyecek gıdalar ile hazırlanabilirsiniz.

Sigaranın Bırakılması

Kan dolaşımına etki eden ve pıhtılaşma durumunu olumsuz etkileyen sigara ve alkol gibi ürünlerin ameliyat öncesi en az 10 gün öncesinden bırakılması gerekiyor. Özellikle ameliyat günü sigara içme gibi bir hataya düşmeyin. Doktorlarınız da bu konudaki hassasiyeti sizinle paylaşacak ve gerekli bilgilendirmeyi de daha sağlıklı bir şekilde yapacaktır.

Düzenli Alınan İlaçların Bırakılması

Kullandığınız ilaçları doktorunuz ile paylaşmanız gerekiyor. Ameliyatın seyrini değiştirecek olan ilaçlar mevcut ise bu ilaçların en az 1 hafta öncesinden terk edilmesi gerektiği söylenecektir.

Karpal Tünel Ameliyatı Sonrası

Ameliyatlar, başarı oranı yüksek olan müdahaleler olarak bilinse de bazı yan etkileri ve komplikasyonları ne yazık ki can sıkıcı olabiliyor. Karpal tünel ameliyatı sonrası da bazı riskler karşınıza çıkacaktır. Bu riskler erken müdahale ile birlikte ortadan kaldırılabiliyor ancak ertelendiği takdirde daha büyük sorunlar olarak karşınıza çıkabiliyor. Doktorunuz ameliyat öncesi bilgilendirme yaparken ameliyat sonrası dönemde neler yapmanız gerektiğini ve sizleri tam olarak nelerin beklediğini de paylaşacaktır.

Komplikasyonlar, Ciddi Yan Etkiler

Ameliyatın komplikasyonlarından bir tanesi yaranın olduğu bölgede meydana gelecek olan ağrılardır. Bu ağrıları azaltmak ve gündelik hayatlarınıza kaldığınız yerden devam edebilmeniz adına ağrı kesici ilaç desteği de doktor tarafından sunulacaktır. Az önce de belirttiğimiz gibi bu riskler iyileşme sürecinin rutinleri arasında yer alıyor ancak tedavi edilmediği takdirde ciddi anlamda can sıkıcı bir hal alabiliyor.

Yarada Ağrı

Kesi yapılan bölgede küçük de olsa bir yara oluşumu söz konusu hale gelecektir. Bu yaranın iyileşmesi çok uzun sürmüyor ancak meydana gelen ağrılar can sıkıcı bir hal alabiliyor. Yaralı bölgenin temizliği ve bakımı bu yüzden büyük önem taşımaktadır. Ağrılar şiddetini arttırdığı takdirde daha fazla vakit kaybetmeden hekimlerinize başvurabilir ve bu konuda yardım alabilirsiniz.

Bilek Ağrısı

Karpal tünelin en çok etkilediği noktalardan bir tanesi olan bilekleriniz, ameliyat sonrası şiddetli bir ağrı ile sizleri rahatsız edebilir. Yarada meydana gelen ağrıların yanı sıra bilek bölgesinin de bu ağrıya destek vermesi kimi zaman uykularınızı kaçıracaktır. Gündelik hayatlarınızın sekteye uğramaması adına bu tür bir ağrı ile karşı karşıya geldiğinizde sizler de vakit kaybetmeden hekim desteği alabilir ve ağrı kesiciler ile birlikte ağrıları dindirebilirsiniz.

Yüksek Ateş

Yapılan araştırmalar, yüksek ateş riskinin çok az olduğunu gösteriyor ve az sayıda hastada bu riskin ortaya çıktığını ifade ediyor. Olası bir yüksek ateş durumunda ilaç kullanmadan önce hekimlerinize danışmanızda fayda vardır. Size verilen reçete dışında bir ilaç kullanmak çok da tavsiye edilen bir durum değil. Vakit kaybetmeden hekimleriniz ile iletişime geçerek bu konuda yardım alabilirsiniz.

Operasyon bölgesinde Şişlik

Operasyon için kesi yapılan bölge ile birlikte bu bölgenin yakın çevresinde şişlikler görülebilir. Ameliyat sonrası dönemde hastaların karşısına çıkan en önemli sorunlardan bir tanesidir ve hastaların büyük bir kısmında da görülen bir sorundur. Endişe etmenize gerek yok çünkü profesyonel bir müdahale ile kısa sürede sorun ortadan kaldırılıyor.

Enfeksiyon

Az önce de belirttiğimiz gibi yaranın olduğu bölge düzgün bir biçimde temizlenmediği takdirde enfeksiyon riski de baş gösterecektir. Bu bölgenin bakımının yine profesyonellerce yapılması ya da hekim tarafından yapılması tavsiye ediliyor. Yaralı bölgeye temas edecek olan herhangi zararlı bir madde ya da kirli bir ürün enfeksiyon riskini tetikliyor.

El Parmaklarında Güçsüzlük

Ameliyat sonrası hızlı bir iyileşme beklemek çok iyi niyetli bir düşüncedir. Sabırlı olmanızda fayda var çünkü ertesi gün iyileşme gibi bir durum söz konusu değildir. Ameliyat sonrası el parmaklarında belli oranda bir güçsüzlük meydana gelecektir. Bu durum geçici bir sorundur ancak yine de doktor kontrolü gerektiriyor. Bu durum çok fazla sürer ise kesinlikle müdahale edilmelidir. Bu nedenden dolayı oldukça kısa bir süre içerisinde doktorunuza başvurmalısınız.

Riskler

Ameliyatın barındırdığı birtakım riskler söz konusu ve bu riskler, ameliyat öncesi hasta ile paylaşılmak zorundadır. Bu konuda ameliyatı gerçekleştirecek olan cerrah daha detaylı bilgi sunacak ve hasta ile görüşme yapılacaktır. Bahsi geçen riskler, sanıldığı kadar büyük ya da sorun yaratacak riskler değildir ancak yine de hastanın bu konuda bilgilendirilmesi şarttır.

Enfeksiyon

Ameliyat için yapılan kesi, bir süre sonra yaraya dönüşecek ve bu yaranın bakımı iyi yapılmadığı takdirde enfeksiyon riski ortaya çıkacaktır. Hekimleriniz bu konuda nelere dikkat etmeniz gerektiğini sizinle paylaşacak ve gerekli bilgilendirmeyi yapacaktır. Bütün ameliyatlarda olduğu kadar karpal tünel ameliyatı içinde belli başlı riskler bulunmaktadır. Bu riskler arasında en önemlisi hiç şüphesiz enfeksiyon riskidir. Müdahale edilmediği takdirde sonuçları çok daha kötü olabiliyor bu yüzden vakit kaybetmeden hekim desteği almanız tavsiye ediliyor.

His Kaybı

Ameliyat sonrası görülen his kaybı, uzun süreli değildir. Tam iyileşme gerçekleştiği takdirde bu sorun ortadan kalkacaktır. Tedavisi mümkündür ve hekim kontrolünde olunduğu sürece endişe etmeye de gerek yok.

Sinirlerin Zarar Görmesi

Ameliyat sonrası sinirler harap olabilir ya da yıpranabilir ve bu da hissizliğe neden olacaktır. Genellikle ameliyatın başarısız olması durumunda bu tür sorunlar meydana gelebiliyor ancak ekstra bir müdahale ile bu sorun da ortadan kaldırılacaktır.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

Ameliyat sonrası tam iyileşme sağlanana kadar hastanın daha dikkatli ve daha hassas davranması gerekiyor. Özellikle yaralı bölgenin hassasiyeti bu dönemde daha fazla önem taşıyor. Yapmanız gerekenler hekim tarafından tek tek anlatılacak ve kontroller de sıklaştırılacaktır. Ameliyat sonrası süreçte hastaya büyük pay düşüyor ve dikkatli davranıldığı takdirde iyileşme süreci çok daha hızlı bir hal alacaktır. Bu süre içerisinde bir sıkıntı ile karşılaştığınızda mümkün olan en kısa zamanda doktorunuza başvurmanız gerekmektedir. Yapılacak amatörce müdahaleler iyileşme dönemini de olumsuz etkileyecek ve hastaya zarar verecektir.

Operasyon Bölgesinin Steril Tutulması

Operasyon bölgesinin steril tutulması ve bakımlarının da düzenli bir şekilde yapılması şarttır. Doktorunuz, bakım ve temizliğin nasıl yapılması gerektiğini sizinle paylaşacak ancak bu konuda dilerseniz doktor yardımı da alabilirsiniz. Bölgenin herhangi bir şekilde zarar görmesi ya da mikrop kapması durumunda enfeksiyon riski de can sıkıcı bir hal alacaktır.

Düzeni Pansuman Yapılması

Pansumanın düzenli yapılması iyileşme sürecini de olumlu anlamda tetikleyecek ve etkileyecektir. Pansuman için kontrolleri aksatmamanız da bu yüzden önem arz ediyor. Bir süre sonra pansumanı kendiniz de yapar hale geleceksiniz ancak öncesinde mutlaka doktorunuzdan yardım isteyin.

İlaçların Doğru Kullanımı

İlaçların doğru kullanılmasının yanı sıra düzenli kullanılması da büyük önem arz ediyor. Bununla birlikte doktorun verdiği reçetenin dışına çıkmamak gerekiyor. Verilen ilaçlar yaranızın daha kısa sürede iyileşmesini sağlayacak ve bununla birlikte ağrılarınızın azalmasını sağlayacaktır. İlaçlarınız bittiği takdirde doktorunuza başvurabilir ya da kontrollerde bu durumu kendisine iletebilirsiniz. Hastanın durumuna göre yeni bir reçete yazılabilir ya da ilaçlara ara verilebilir. Az önce de belirttiğimiz gibi doktor tavsiyesi dışında ağrılarınız ya da yaranız için ekstra bir ilaç kullanmanız tavsiye edilmiyor.

Düzenli Doktor Kontrolü

Doktor kontrollerini aksatmamanız gerekiyor. Bu kontroller sayesinde iyileşme sürecinin nasıl geçtiği ve hastanın hangi durumda olduğu da daha net bir şekilde ortaya konulacaktır. Kontroller aynı zamanda ilaç takviyesine ihtiyacınızın olup olmadığını belirlemek adına da önem taşıyor. Belirli aralıklarla gerçekleştirilecek olan kontrollerin tarihleri hekiminiz tarafından sizlere sunulacaktır.

Darbelerden Kaçınma

Operasyon bölgesi ve özellikle yaranın olduğu bölgenin ekstra hassasiyet ile korunması şarttır. Bu bölgeye gelecek bir darbe iyileşme sürecini de olumsuz etkileyecek ve süreyi uzatacaktır ek olarak yaranın steril tutulmaması durumunda mikrop ve enfeksiyon riski de karşınıza çıkıyor. Alınacak olan darbeler, var olan ağrıların daha şiddetli bir hal almasına neden olacaktır. Bu tür sorunlar sizin aleyhinize işliyor bu yüzden ameliyat sonrası özellikle hastaların daha dikkatli ve daha hassas davranmaları şarttır.

Güç Gerektiren Hareketlerden Kaçınma

Ameliyat sonrası gündelik hayatlarınıza kısa sürede kaldığınız yerden devam edebileceksiniz. Güç gerektiren hareketlerden kaçınmanız gerekiyor ve eğer iyileşme sürecini hızlandırmak istiyorsanız bu detay sizler için daha büyük önem taşımalıdır. Ellerinizi ilk günkü gibi kullanabilmeniz için zamana ihtiyacınız var bu yüzden biraz sabırlı olmanız gerekiyor. Güç gerektiren hareketler sergilediğiniz takdirde ağrılarınız artacak ve iyileşme süreci de uzayacaktır.

Enfeksiyona Karşı Korunma

Yaralı bölgeyi temiz tutmanız gerekiyor ve pansuman konusunda da hassas davranmanızda fayda var. Enfeksiyon, ameliyat sonrası ortaya çıkan ne büyük sorunlardan bir tanesidir bu yüzden hastaların ekstra hassasiyet göstermelerinde fayda vardır. İlgili yarayı ya da operasyon bölgesini temizlerken ya da bu bölgelerin bakımını yaparken kullanacağınız ürünlerin de temiz olması gerekiyor.

Sık Sorulan Sorular

Karpal tünel ameliyatı ile ilgili merak ettiğiniz tüm soruların yanıtını başlıklar altında sizlerle buluşturuyoruz.

Karpal Tünel Sendromu Sonrası Fizik Tedavi Şart mı?

Karpal tünel sendromunun ortadan kaldırılması için uygulanan yöntemlerden bir tanesi de fizik tedavidir. Hastalık erken teşhis edildiği takdirde fizik tedavi ile birlikte sorunu ortadan kaldırmak mümkündür ancak hastalık ilerlediği takdirde cerrahi müdahale gerecektir. Fizik tedavi ile birlikte uygulanan ilaç tedavisi de etkili yöntemlerden bir tanesidir. Hasta, uygulanan bu iki yönteme yanıt vermiyorsa ve iyileşme sürecine girmiyorsa cerrahi müdahale gerekecektir.

Fizik tedavi, başarı oranı bir hayli yüksek olan tedavi yöntemlerinden bir tanesidir. Yapılan araştırmalar, son dönemde başarı oranının arttığını ve hatta %90’lara ulaştığını gösteriyor. Belirtiler sizi rahatsız ediyor ve endişelendiriyorsa vakit kaybetmeden doktor kontrolüne girebilir ve erken teşhis ile birlikte hastalıktan daha kısa sürede kurtulabilirsiniz.

Karpal Tünel Ameliyatını Hangi Doktor Yapar?

Ortopedi ve travmatoloji uzmanları tarafından yapılacak olan tedavi ile birlikte hastalık kısa sürede ortadan kalkacaktır. Bu bölüme hâkim olan uzman cerrahlar tarafından gerçekleştirilen ameliyatın başarı oranı bir hayli yüksek ve farklı ameliyat teknikleri olduğunu da ifade etmek gerekiyor. Özellikle son dönemde ameliyatlardaki başarı oranı çok daha fazla yükseldi ve insanların bu hastalığın tedavisine olan bakış açıları da olumlu anlamda değişti diyebiliriz.

Karpal tünel, fizik tedavi ile de tedavi edilebiliyor ve bunun yanı sıra ilaç tedavisi de söz konusu olabilir ancak buna karar verecek olan elbette hekimlerinizdir ve hastalığın durumuna göre bir tedavi yöntemi seçecektir.

Kolda Sinir Sıkışmasının Riskleri Nelerdir?

Sinir sıkışmaları insan vücudunda genel olarak el, bilekler, dirsek ve onuz bölgelerinde görülüyor. Bu sıkışmalar hareket özgürlüğünü kısıtladığı gibi ilgili bölgelerde belli oranda güç kaybına da neden oluyor. Özellikle bilgisayar başı işlerde çalışan kimselerde bu hastalık ve bu durum çok daha sık ve belirgin bir şekilde gözlemleniyor.

Karpal tünel sendromu olarak bilinen sinir sıkışması hastalığı birçok riski de beraberinde getiriyor. Bu risklerden en bilineni boyun fıtığıdır. Hastalık tedavi edilmediği takdirde felce kadar uzanabiliyor. Erken teşhis ile birlikte ilaç tedavisi ya da fizik tedavi müdahalesi mümkündür ancak hasta bu tedavilere yanıt vermediği takdirde cerrahi müdahale zorunlu hale gelecektir. Ameliyat yöntemleri mevcut ve ameliyatların başarı oranı da bir hayli yüksektir. Belirtilere rastladığınız takdirde vakit kaybetmeden kontrole gitmeniz ve hekim desteği almanız gerekiyor. Aksi takdirde hastalık kısa sürede ilerleyecek ve felç riskini doğuracaktır.

Karpal Tünel Ameliyatı Sonrası Sorun Tekrarlar mı?

Sinir sıkışması olarak basit tanımı yapılan karpal tünel sendromu, cerrahi müdahale ile birlikte sonsuza dek ortadan kaldırılabiliyor. Bu da demek oluyor ki hastalık bir kez daha karşınıza çıkmayacak ve tekrarlamayacaktır. Hastalık, kendini kısa sürede ve net bir şekilde belli edebiliyor. Belirtileri açık ve bu belirtiler ile karşı karşıya kaldığınız takdirde vakit kaybetmeden kontrole gitmeniz gerekiyor. Erken teşhis ile birlikte cerrahi müdahaleye gerek kalmanda tedavi durumu da söz konusudur ancak geç kalındığı takdirde cerrahi müdahale şarttır. Son dönemde çok daha başarılı müdahalelere imza atılıyor ve ameliyatın başarı oranı da bir hayli yükselmiş durumda.

Karpal Tünel Ameliyatı Kaç Saat Sürer?

Ameliyat, oldukça basit bir ameliyattır ve yatış gerektirmez. Bazı hastaları kontrol altında tutmak için 1 günlük yatış verilebilir ancak bu durum çok nadir görülmektedir. Ameliyat ise 5 dakika ila yarım saat kadar sürebiliyor. Ameliyatın seyrine bağlı olarak sürede artış görülebilir ancak kısa süren bir ameliyat olduğu aşikâr. Ağrılı bir ameliyat değildir ve hasta ameliyat sonrası süreçte dikkatli davrandığı takdirde tam iyileşme de çok daha hızlı bir şekilde gerçekleşecektir. Sinir sıkışması olarak da bilinen hastalık, kişinin gündelik hayatını da olumsuz etkiliyor ve güç kaybına neden olabiliyor. Belirtiler ile karşı karşıya geldiğiniz takdirde daha fazla ertelemeden bir hekime başvurmanız gerekiyor.

Karpal Tünel Ameliyatının Riskleri Nelerdir?

Geçici risklerin yanı sıra kalıcı riskleri de beraberinde getiren bir ameliyat olan karpal tünel ameliyatı, ameliyat sonrası dönemde hastanın da hassasiyet göstermesi gereken müdahalelerden bir tanesidir. Enfeksiyon, en önemli risklerden bir tanesidir ve kısa sürede müdahale edilmediği takdirde yaranın mikrop kapması ile birlikte daha büyük sorunlar da karşınıza çıkacaktır. Bunun yanı sıra felç riski de karşımıza çıkıyor ve belki de en sakıncalı sorunlardan bir tanesidir. Ameliyat sonrası doktorunuzun uyarılarını dikkate almanız gerekiyor ve kontrolleri de aksatmamanızda fayda vardır.

Karpal Tünel Ameliyatı Fiyatları

Karpal tünel ameliyatını devlet hastanelerinde olduğu gibi özel hastanelerde de yaptırabiliyorsunuz. Fiyat bilgisi için hekim ve klinik görüşmeleri çok daha sağlıklı olacaktır. Hastalığın durumuna ve uygulanacak tedaviye göre bir fiyat belirlemesi yapılacaktır bu yüzden net bir rakam vermek pek de mümkün değildir. Ameliyatı özel hastanede olmayı düşünüyorsanız ödeyeceğiniz rakamlar da haliyle çok daha yüksek olacaktır.

Karpal tünel Ameliyatı Sonrası His Kaybı Olur mu?

Ameliyatın riskleri ve yan etkileri arasında gösterilen his kaybı, uzun süreli bir sorun değildir. İyileşme sürecinde bu tür bir sorun karşınıza çıkabilir ancak az önce de belirttiğimiz gibi kalıcı bir sorun değildir. Tam iyileşme gerçekleştiği takdirde his kaybı da ortadan kalkacaktır. Hastaların en çok endişe ettikleri durumlardan biri olduğunu da ifade etmek gerekiyor. Kontrollerinizi aksatmadığınız ve verilen ilaçları düzenli bir şekilde kullandığınız sürece his kaybı da zamanla ortadan kalkacak ve hatta hiçbir şekilde karşınıza çıkmayacaktır. Karpal tünel ameliyatının başarı oranı bir hayli yüksek ve ameliyat sonrası dönem için de gerekli önlemler alınıyor. Doktor tavsiyelerine uymak ve dikkatli davranmak da sizleri risklerden koruyacaktır. Sinir sıkışması olarak da bilinen karpal tünel sendromu, özellikle yeni dönemde birçok orta yaş grubunda gözlemlenebilen bir hastalık türü olarak karşılık buluyor.

Karpal Tünel Ameliyatı İleri Yaşta Yapılır mı?

Karpal tünel ameliyatı, cerrahi müdahale dışında fizik tedavi yöntemleri ile de tedavi edilebiliyor ancak hastalık ilerlediği takdirde ameliyat şart hale gelecektir. Cerrahi müdahale ileri yaşlarda da yapılabiliyor fakat ileri yaşlardaki birçok hastanın kalp rahatsızlığı ya da diyabet hastalığı söz konusu olabiliyor. En büyük sorunlardan bir tanesi budur ve kişinin farklı hastalıkları varsa ameliyat büyük bir risk taşıyabiliyor. Bu risk ortadan kaldırıldığı takdirde karpal tünel ameliyatının yapılması da sorun olmayacaktır.

Ameliyatı riske edecek ya da ameliyatın seyrini değiştirecek herhangi bir sorun durumunda ameliyat ertelenebilir ya da bir süreliğine iptal edilebilir. Özellikle yaşı ilerlemiş hastalarda daha hassas ve daha dikkatli davranmak gerekiyor ve bunun yanı sıra var olan hastalıkların da tetkikler ile birlikte ortaya çıkartılması gerekiyor.

Karpal Tünel Sendromu Fizik Tedavi ile Geçer mi?

Az önce de belirttiğimiz gibi hastalık erken teşhis edildiği takdirde fizik tedavi destekli müdahaleler sonuç verecektir. Bununla birlikte ilaç tedavisi desteği de alınabiliyor ancak bazı hastalar bu tedaviye yanıt vermediği için cerrahi müdahale zorunlu hale geliyor. Erken teşhis, her hastalıkta olduğu gibi karpal tünel sendromunda da büyük bir önem taşıyor ve erken teşhis ile birlikte fizik tedavinin de yolu açılıyor. Fizik tedavi, güçlü bir sorun çözme yöntemi değildir ve özellikle ilerlemiş hastalıklarda geçici bir müdahale yöntemi olarak karşımıza çıkıyor. Ameliyattan korkmanıza gerek yok çünkü hem kalıcı hem de kesin çözümdür. Anestezi destekli olduğu için hasta herhangi bir şekilde ağrı ya da acı hissetmeyecektir.

Karpal Tünel Sendromu İlaçlar Geçer mi?

Hastalığın başlarında yani hastalık tam olarak ilerlememişken fizik tedavi ile birlikte ilaç tedavisi söz konusu olabiliyor. Her ne kadar bazı hastalar bu tedaviye yanıt vermese de birçok hastada etkili ve başarılı olduğunu da görebiliyoruz. Erken teşhis sonrası ilaç tedavisi mümkün olabilir ve yanıt alındığı takdirde cerrahi müdahaleye de herhangi bir şekilde gerek duyulmayacaktır. Hastalık sona erdikten sonra kontrolleri bırakmamak gerekiyor.

Karpal Tünel Sendromu Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Yeni dönem hastalıklarından bir tanesi olan karpal tünel sendromu, orta yaş grubu kadınlarda çok daha fazla görülse de aslında masa başı işlerde çalışan ve ellerini çok fazla kullanan insanları da risk grubuna dahil ediyor. Hastalık, bileklerdeki sinir sıkışması ile birlikte vücudun farklı bölgelerinde de görülebiliyor. Farklı tedavi yöntemleri mevcut ve bunlardan bir tanesi de ilaçla tedavi yöntemidir. Hastalık erken teşhis edildiği takdirde cerrahi müdahaleye gerek kalmayacaktır. Fizik tedavi ve ilaç destekli tedavi ile birlikte sorun ortadan kaldırılabiliyor ancak hasta bu tedavilere yanıt vermediği takdirde cerrahi müdahale için tetkikler başlayacaktır.

Hastanın ameliyata uygunluğu ve nasıl tepki vereceği de bu tetkikler ile birlikte daha net bir şekilde ortaya konuluyor. Hastalık tedavi edilmediği takdirde felç riskini doğurabiliyor ve boyun fıtığı da bu riskler arasında yer alıyor. Birçok kişi ameliyattan korkuyor ya da kulaktan dolma bilgiler nedeniyle tedirgin olabiliyor. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi ameliyat maksimum yarım saat sürüyor ve anestezi destekli bir ameliyat olduğu için herhangi bir şekilde ağrı ya da sızı hissedilmiyor. Tedaviden ya da ameliyattan kaçmak sizlere zarar verecektir. Hatalı bilgilerle ameliyattan uzaklaşmak yerine hekimleriniz ile görüşebilir ve doğru bilgi edinebilirsiniz. Ameliyat sonrası kısa bir süre içerisinde gündelik hayatlarınıza devam edebiliyor ve elinizdeki his kaybının da ortadan kalktığını fark ediyorsunuz.

Karpal Tünel Ameliyatı Sonrası İlaç Kullanmak Şart mı?

İyileşme sürecini hızlandırmak ve daha sağlıklı bir seviyeye taşımak adına doktor tarafından verilen reçeteyi eksiksiz bir şekilde uygulamanız gerekiyor. Yaralarınızın iyileşmesi ve ağrılarınızın dinesi için ilaç kullanmanız şarttır. Kontroller ile birlikte ilaçlara bağlı olarak iyileşme denetim altında tutulacak ve biten ilaçların yerine eğer gerekli ise yeni ilaç tavsiyesinde bulunulacaktır. Hekiminiz sizleri bu konularda detaylı bir şekilde bilgilendirecektir. Reçete dışında bir ilaç kullanmamanız tavsiye ediliyor.

Ağrılar, kimi zaman uykularınızı bölebiliyor ve gündelik hayatlarınızı da olumsuz etkileyebiliyor. İlaç kullanımı ile birlikte ağrıların önüne geçmek ve zaten reçetede yer alan ilaçlar da bu bağlamda sizlere fayda sağlayacaktır. Doktor kontrollerinde ilaçların hastaya nasıl etki ettiği de daha net bir şekilde ortaya çıkıyor ve buna bağlı olarak dozları arttırılabiliyor.

Sağlıklı bir iyileşme süreci için ilaç kullanımı şarttır ancak az önce de belirttiğimiz gibi hekim tavsiyesinde kullanım çok daha doğru ve geçerli olacaktır.

Karpal Tünel Sonrası İyileşme Ne Zaman Olur?

Ameliyattan 1 ay kadar sonra tam iyileşme gözlemlenebilir. Ameliyattan sonraki ikinci ve üçüncü haftada ellerinizde his kaybı ya da elektriklenme gibi sorunlar gözlemlenebilir ve bunu da bariz bir şekilde hissedeceksiniz ancak bu durum endişe edilecek bir sorunu beraberinde getirmiyor. Bu sürse zarfında masaj ve fizik tedavi ile birlikte iyileşme sürecini hızlandırmak mümkündür. Kontroller ile birlikte doktorunuz süreç hakkında sizlere daha detaylı bilgi verecektir. Pansuman ve yaraların korunması konusunda da hassas davranmanız gerekiyor ve bu hassasiyet her daim sizlerin lehine olacaktır. Ameliyattan 1 ay sonra tam iyileşme gözlemleniyor ve hasta eskisi gibi ellerini kullanabilir hale geliyor. Az önce de belirttiğimiz gibi güç kaybı ya da his kaybı gibi sorunlar, ameliyatın yan etkilerinden bazılarıdır ve uzun süreli sorunlar olmadıklarını da ifade etmek gerekiyor. bu sorunlar ile karşı karşıya geldiğiniz takdirde çekinmeden doktorunuz ile paylaşabilirsiniz. Eğer ekstra bir müdahale ya da tedavi gerekiyorsa doktorunuz vakit kaybetmeden harekete geçecek ve gerekli müdahaleyi de en iyi şekilde yapacaktır. Doktor kontrolleri bu yüzden büyük önem taşıyor çünkü hekimleriniz süreci bu kontroller doğrultusunda takip edebiliyor ve herhangi bir müdahalede bulunabiliyor.

Karpal Tünel Ameliyatından Sonra Normal Hayata Ne Zaman Dönülür?

Ameliyat sonrası elinizde bir süreliğine sargı olacaktır. Özellikle uyuma pozisyonunda dikkatli davranmanız tavsiye ediliyor ve elinizin üstüne yatmamak için yastık ile de destekleyebilirsiniz. Ameliyattan hemen sonra vakit kaybetmeden pansuman için randevunuz olacaktır. Bu randevuyu aksatmamanızda fayda var. 3 günlük ara ile günde iki kez pansuman yapılması tavsiye ediliyor ve bunu ameliyat olduğunuz hastanede yaptıramıyorsanız farklı bir klinikte de yaptırabilirsiniz.

1. gün ya da hastanın durumuna bağlı olarak 14. Günde dikişleriniz alınacaktır. Dikişler alındıktan bir ay sonra bir kontrol daha olacak ve bu kontrol de iyileşme sürecini takip etmek adına önemlidir. Tam iyileşme 1 aylık süre zarfında gözlemlenebilir ancak bazı yan etkilerin ortaya çıkması ile birlikte bu süre uzayabiliyor. Ameliyattan sonra doktorunuz tarafından verilen reçeteye harfiyen uymanız gerekiyor. İlaç kullanımı bu süreçte büyük önem taşıyor ve hem yaralarınızın iyileşmesi hem de ağrılarınızın rahatsız edici boyutlara ulaşmaması için ilaç kullanımına ekstra özne göstermeniz gerektiği söyleniyor. Uyarıları dikkate aldığınız takdirde 1 aylık süre zarfında gündelik hayatlarınıza da sorunsuz bir şekilde devam edebilir ve dikişler alındıktan sonra el bakımınızı da yine sorunsuz bir şekilde yapabilirsiniz.

Karpal Tünel Ameliyatını Hangi Hastaneler Yapar?

Karpal tünel sendromu masa başı çalışan insanlar başta olmak üzere birçok insanın başına gelebilmektedir. Uzun yıllardır karşılaşılıyor olmasından dolayı da hem devlet hastanelerinde hem de özel hastanelerde ameliyat gerçekleştirilebilmektedir. Bazı özel klinikler de bu operasyonu gerçekleştirir ancak cerrahi bir girişim olmasından dolayı her zaman hastane tercih edilmelidir.

Karpal Tünel Ameliyatı Sonrası Kaç Gün Rapor Verilir?

Karpal tünel ameliyatı lokal anestezi ile gerçekleştirilir. Operasyon süresi yirmi dakikayı geçmez. Operasyondan sonra hasta, anestezinin etkisinin geçmesiyle taburcu edilir. Operasyondan sonra bir – iki kez kontrole gelmesi yeterlidir. Eğer eli ile iş yapmıyorsa rapor almasına gerek yoktur ancak yine de bir haftalık rapor verilir. Eğer hasta ameliyat olduğu elini kullanılarak çalışıyorsa rapor süresi iki haftaya kadar uzatılabilir.

Karpal Tünel Ameliyatı Sonrasında Morarma Olur Mu?

Karpal tünel sendromunda medyan sinire müdahale edilir. Bunun için de sinir kanalının kesilmesi gerekmektedir. Kesi işleminden sonra, kesi bölgesinde kızarıklık ve morarma oluşması normaldir. Dokuların hasar almasından kaynaklanan bu morarma kalıcı değildir. Bir – iki hafta içerisinde belli belirsiz hale gelerek maksimum üç hafta içerisinde tamamen kaybolur.

Karpal Tünel Ameliyatı Sonrası Ödem – Şişlik Oluşur Mu?

Karpal tünel sendromu ameliyatının kızarıklık ve morarmadan sonra oluşan üçüncü bir yan etkisi de ödem oluşumudur. Doku hasarına bağlı olarak oldukça ufak birkaç adet ödem görülebilir. Bu ödemler yaklaşık üç – dört gün içerisinde tamamen çözünerek kaybolurlar. Bir haftayı aşan ödem varlığında doktora başvurulmalıdır.