Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca kullanılan çerezler bakımından daha fazla bilgi için Kişisel Verilerin Korunması Kanunu sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.

Erken Doğum

Erken doğum, beklenen doğum tarihinden üç hafta daha önce gerçekleşen doğumdur. Başka bir deyişle erken doğum, gebeliğin 37. haftasından önce meydana gelen doğumdur. Erken doğan bebekler, özellikle de çok erken doğan bebekler genellikle karmaşık tıbbi rahatsızlıklara sahiptir. Genellikle, prematüre bebeklerin komplikasyonları değişkenlik gösterir. Ancak bebek ne kadar erken doğarsa, komplikasyon riski o kadar artar.

Erken doğum, bebeğin ne kadar erken doğduğuna göre sınıflandırılır. Geç pretermde doğum 34-36 haftada arasında gerçekleşir. Orta derecede erken doğum 32-34’üncü haftalar arasında gerçekleşir. Çok erken doğum ise 32’inci haftadan önce gerçekleşen doğumdur. Son derece erken doğum ise 25 haftada veya daha erken bir sürede tamamlanan hamileliktir. Erken doğumların çoğu erken evrede gerçekleşir.ü

Bebek erken doğumda çok hafif semptomlar gösterebilir veya daha belirgin komplikasyonlar yaşayabilir. Bebek çok küçük boylu doğduğu halde kafası vücuduna göre büyük olabilir. Yağ depolamaması nedeniyle tam zamanında doğmuş bir bebeğin vücut şeklinden daha az yuvarlak hatlar görülebilir. Vücudun çoğunu örten ince kıllar fark edilebilir. Bebeğin vücut ısısı düşük olabilir. Özellikle doğumdan hemen sonra, yağ eksikliği olması nedeniyle gerçekleşir. Bebek solunum, nefes zorluğu yaşayabilir. Emme ve yutma için refleks eksikliği görülebilir bu da beslenme zorluğuna yol açar.

Sağlıklı hamilelerin doğum tarihleri yaklaştıkça rahimleri kasılmaya başlar. Bu kasılmalar doğuma hazırlık olarak rahmin büyüyüp genişlemesinden kaynaklı olur. Bunlar normal kasılmalardır. Fakat hamileliğin 20. ve 37. haftaları arasında herhangi bir zamandan daha farklı kasılmalar gerçekleşebilir. Bu anormal kasılmalar düzenli, sık ve rahatsız edici olabilirler. Kasık kemiği üstünde kramplar gerçekleşebilir. Sırt veya belde ağrı veya kasılmalar ve hatta vajinal akıntıda artış meydana gelebilir. Vajinal akıntıda yoğunluğu değişik gelişip kanamalar başlayabilir. Bu belirtilerle birlikte bir saatte dörtten fazla kasılmalar yaşanabilir. 36 hafta tamamlamadan önce oluşan bu belirtiler erken doğum habercisidir.

İnceleyen ve Onaylayan : Doç. Dr. Mehmet Akif Sargın

Erken Doğum Hakkında

Normal şartlarda 38. ve 41. haftalarda olması gereken doğumların yüzde 8’i erken olabiliyor. Dünyada Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre her yıl nerdeyse 15 milyon bebek erken doğuyor. Bu bebekler prematüre olarak nitelendiriliyor. Çeşitli komplikasyonlarla dünyaya gelmiş olan bu bebekler ne kadar erken doğmuş ise olursa o kadar risk artıyor. 28. Haftadan önce doğan bebekler “aşırı” prematüre, 28 ve 32 haftalık olan bebekler “çok”, 32 ve 37 haftalık doğan bebekler ise “hafif prematüre” olarak nitelendiriliyor. Prematüre bebekler sınıfına göre komplikasyonlar değişiklik gösterebiliyor. Erken doğumun neden olduğu rahatsızlıklar öğrenme bozukluklarına ve çeşitli duyusal bozukluklara neden olabiliyor. Örnek olarak erken doğan bebeklerde gelişimini tamamlanmamış akciğer sorunu olabiliyor. Bebek bu durumda 72 saat boyunca hastanede yatıp solunum desteği almış oluyor. Bazen de ciddi enfeksiyon riski ortaya çıktığı için günlerce yoğun bakım ünitelerinde gözetim altına alınıyor.

Dünya çapında doğan prematüre bebeklerin kurtarılma oranlarının ülkelerin refah seviyesi ile alakalı olduğu görülmüştür. Zengin ülkelerde aşırı prematüre bebeklerin yüzde 10’undan fazlası hayatını kaybederken refah seviyesi düşük olan ülkelerde bu oran yüzde 90’lara çıkmaktadır. Erken doğumların yüzde 60’ından fazlasına ise Afrika ve Güneydoğu Asya ülkelerinde rastlanıyor.

Erken Doğum Nedir?

Erken Doğum, normal koşullarda sağlıklı bir doğumun gerçekleşmesi için gereken hamilelik süresinden önce gerçekleşen doğumlara verilen isimdir. Bu süre normal koşullarda 38-41 hafta olması gerekirken çeşitli nedenlerden dolayı bebeğin doğumu erken gerçekleşebiliyor. 36 hafta tamamlanmadan erken doğum kasılmaları başlıyorsa buna Erken Doğum Tehdidi denir. Doğum gerçekleştiğinde ise bu duruma praterm denir.

Zamanından önce doğan bebeğin gelişimi henüz tamamlanmadığından dolayı bu durum bebeğin hayatını tehdit eder. Bütün anne adaylarının erken doğum hakkında bilgi sahibi olması gerekmektedir. Çünkü erken doğum belirtileri aniden gelişebilir. Ani gelişen kasılmalar aralıklı olarak devam edip bir saat içinde en az 4 kez olursa doğum sancısı anlamına gelmektedir. Doktorlar, doğumu olabildiğince geciktirmeye çalışırlar. Ancak anne ve bebeğin hayatını tehlikeye sokan durumlarda erken doğuma karar verir ve suni sancı veya sezaryen ile doğumu gerçekleştirir. Erken doğum çeşitli nedenlerle tetiklenebilir. Doğal nedenler veya dış etmenlerden kaynaklı olabilir.

Erken Doğumun Nedenleri Nelerdir?

37 haftadan önce doğan bebekler erken doğmuş. Eğer annenin sağlık sorunu varsa - diyabet gibi - veya hamileliği sırasında sigara veya içki gibi zararlı şeyler tüketiyorsa erken doğum daha olasıdır. Eğer çok stres yaşanıyorsa, bu aynı zamanda bebeğin erken doğmasına neden olabilir. Birçok şey bir bebeğin erken doğmasına veya sağlık sorunlarına neden olabilir. Bunlardan bazıları kontrol edilebilir, ancak bazıları kontrol edilemez.

Enfeksiyon

Önemli nedenlerden biri enfeksiyondur. Erken doğumla sonuçlanabilecek bazı enfeksiyon türleri vardır. Tedavi edilmeyen üriner enfeksiyonlar, erken doğum riskini ikiye katlar. Her tıbbi ziyarette idrar yolu enfeksiyonlarının varlığı test edilir ve antibiyotiklerle tedavi edilebilir. Bakteriyel vajinoz da erken doğum riskini de ikiye katlar. Vajinozun ana semptomu hafif kötü bir kokuya sahip vajinal akıntıdır. Vajinoz antibiyotiklerle tedavi edilir.

Plasenta Komplikasyonları

Plasenta ile ilgili problemler yaşamak erken doğumun dışında da ciddi riskler taşır. Bu durum erken fark edilip ona göre müdahale edilmelidir. Bu tip sorunlara örnek olarak plasenta previa hastalığı gösterilebilir. Bu sorun plasentanın rahmin altına yer edinmesidir. Kanama gibi ciddi sonuçlar doğurabilir ve zor, riskli bir gebelik sürecine neden olur.

Polihidramnios

Polihidramnios, amniyotik sıvının aşırı birikmesidir. Bu sıvı hamilelik sırasında bebeği rahimde çevreleyen sıvıdır. Polihidramnios, hamileliklerin yaklaşık yüzde 1 ila 2'sinde meydana gelir.

Polihidramnioz vakalarının çoğu hafiftir ve gebeliğin ikinci yarısında kademeli bir amniyotik sıvı birikiminden kaynaklanır. Şiddetli polihidramnios nefes darlığına, erken doğum eylemine veya diğer belirti ve semptomlara neden olabilir.

Polyhydramnios teşhisi konulursa, sağlık uzmanınız komplikasyonları önlemeye yardımcı olmak için hamileliğinizi dikkatle izleyecektir. Tedavi, durumun ciddiyetine bağlıdır. Hafif polihidramnios kendi kendine kaybolabilir. Şiddetli polihidramnios daha yakın izleme gerektirebilir.

Gebelik Döneminde Yaşanan Cerrahi Operasyonlar

Gebelik döneminde çok acil olmadığı müddetçe ameliyat ve diğer girişimsel uygulamalar tercih edilmez. Fakat yaşanan bir kaza, annenin ve bebeğin hayatını tehlikeye atan bir sağlık sorunu bu operasyonları mecbur hale getirebilir. Her cerrahi operasyon bebeği kötü etkilemez veya erken doğuma neden olmaz. Bu sık görülen bir durum değildir ve ameliyatın nasıl bir işlem olduğu ile yakından ilgilidir.

Karna Darbe Almak

Karın bölgesine darbe almak anne ve bebek için kötü sonuçlar doğurabilir. Bebeğin anne karnında bir darbeye maruz kalması gelişimini kötü etkileyebilir. Kalıcı problemlere yol açabilir. Bunun dışında erken doğum ve düşük gibi sonuçlar da doğurabilir.

Yapısal Anomaliler

Annenin özellikle rahim ve uterus bölgesinde bir anormaliye sahip olması erken doğum ihtimalini artırır. Bu sorunlar gebelikten önce fark edilmemiş ve herhangi bir soruna yol açmamış olabilirler. Bunlar genellikle kalıtımsaldır ve annenin elinde olan bir sorun değildir. Uterustaki anormalilerde 3’te 2 oranında erken doğum görülür.

Servikal Yetmezlik

Rahim ağzı yetmezliği olarak da bilinir. Hamilelik sırasında serviks kısmı ağrı veya kasılma olmadan açılır ve genişler. Bu durum genelde ikinci üç aylık dönemde yaşanır ve düşük, erken doğum gibi sorunlara yol açabilir. Fakat rahim ağzı yetmezliği düzenli takip ve alınan önlemlerle düşük ve erken doğuma yol açmayacak hale getirilebilir. Doktor bu durumu fark ettiğinde düzenli aralıklarla hastayı takip etmek ister.

Erken Doğum Risk Faktörleri Nelerdir?

Erken doğum sebebi genellikle tespit edilemez. Buna neden olabilecek durumlar da herkeste aynı etkiye yol açmaz. Bununla birlikte, bir kadının erken doğum eylemine girme riskini arttırdığı bilinen belli faktörlerin olduğu bilinmektedir. Bunlardan bir ya da birkaçını yaşayan kişilerde risk daha fazladır ve dikkat etmek gerekir.

Anneni Yaşı

17 yaş veya daha küçük yaşta gebelik yaşayan kişilerde erken doğum, düşük ve başka birçok problem görülmesi daha olasıdır. Bu nedenle böyle küçük yaşlarda gebelik önerilmez. Benzer şekilde 40 yaş veya üstü annelerin prematüre bebeği olma olasılığı daha yüksektir. 40 üzeri hamileliklerde anne hamilelik sırasında yüksek tansiyon gibi sorunlar yaşayabilir. Hamilelik daha zor geçebilir.

İkiz-Üçüz Bebek

Eğer anne ikizlere, üçüzlere veya daha fazlasına hamileyse, erken bebek sahibi olma ihtimali artar. İkizlerin yarısından fazlası erken doğar. Erken doğum için bir diğer önemli risk faktörü ikiz veya çoklu bebeklere hamile olmaktır.

İkizlerin ve çoklu bebeklerin oranı son birkaç yılda, özellikle de doğurganlık ilaçları ve diğer yardımcı üreme tekniklerinin kullanımı nedeniyle artmıştır. İkizlerin yaklaşık yarısı 36 hafta veya daha kısa sürede doğar. Üçüzlerin yarısı 32 haftadan önce doğar. Birçok ikiz bebek ve çoklu bebek kendiliğinden erken doğum eylemine girer. Diğerleri hamilelikteki komplikasyonlar nedeniyle erken doğum yaptırmaya ihtiyaç duyabilir.

Daha Önce Yaşanan Erken Doğumlar

Önceden erken doğum yapmış bir kadının veya sağlık sorunları veya doğum kusuruyla doğmuş bir bebeğe sahip annelerin gelecekteki gebeliklerde de sorun yaşama olasılığı daha yüksektir. Daha önce erken doğan bir bebek varsa, başka bir erken bebeğe sahip olma ihtimali iki buçuk kat artar. Önceki erken doğum hamileliğin 28. haftasından önce olması durumunda bu oran 10 katına çıkar.

Anemi (Kansızlık)

Gebelikte kadınların en sık karşılaştığı sorun demir eksikliğidir. Bebeğin ve annenin ihtiyacı olan demir çoğu zaman takviye almadan sağlanamaz. Bu ve diğer tiplerdeki tüm kansızlık sorunları erken doğum ihtimalini %50 artırır. Bu nedenle doktorun önerdiği takviyeleri kullanmak anne ve bebek için önemlidir.

Annenin Kilosu

Annenin gebelik başlangıcında yetersiz kilosu olması ve ileriki dönemde yeteri kadar kilo alamaması erken doğum ihtimalini artırır. Fakat gereğinden fazla kilo almak da belli riskler taşır. Bu nedenle doktorun belirttiği sağlıklı kilo aralığında kalmak oldukça önemlidir.

Doğumlar Arası Süre

İki doğum arasında genellikle en az 2-3 yıl olması önerilir. Fakat çok daha kısa süreçlerde arka arkaya gebe kalınması erken doğum, düşük ve diğer problemlerin yaşanma ihtimalini artırır.

Stres

Annenin yoğun stres altında bulunması, çok travmatik bir olay atlatması, depresyonda olması sadece psikolojik sorunlara yol açmaz. Böyle durumların fiziksel etkileri de olur. Yoğun stres altındaki kadınlarda erken doğum ve düşük ihtimali fazladır.

Erken Doğum Öncesi

Erken doğum gelişmeye başladığı takdirde durdurulamaz. Fakat bunun öncesinde annede veya bebekte erken doğum ihtimalini artıran bir husus varsa doktor bunu fark edebilir. Gerekli önlemler alınarak önlenebilecek erken doğum durumları da vardır. Fakat birçok erken doğumun nedeni bilinmez ve fark edilmez.

Erken Doğum Belirtileri

Erken doğum da büyük oranda normal doğuma benzer ve böyle belirtilerle başlar. Fakat bazı farklı belirtiler de gösterebilir. Genellikle bu durumun yaşanma ihtimali ikinci üç aylık dönemde daha fazladır. Anne kasık üzerinde kramp, baskı, uyluklarda ağrı, aynı şekilde bel ve sırt ağrısı, normalden fazla vajina akıntısı, bağırsak sorunları, kanama gibi durumlar hissedebilir. Bu belirtiler sıklaşırsa ve 60 dakika içinde 4 ve 4’ten fazla kramp varsa hemen doktora gidilmelidir.

Tıbbi Geçmişin Değerlendirilmesi

Hastanın seker, tansiyon gibi hastalıklarının olması erken doğum ihtimalini artırır. Aynı şekilde anemi, yetersiz beslenme, daha önce erken doğum öyküsü, yaş gibi faktörler de belirleyicidir. Hastanın, doktorun sorduğu sorulara net cevaplar vermesi beklenir. Çünkü risk faktörü oluşturan bir durum varsa doktor buna karşı önlem alabilir. Hastanın öyküsü alındıktan sonra bazı testler uygulanabilir. Bu her gebe kadın için belli aralıklarla tekrar edilen testleri içerir.

Tetkikler

Doktor gerekli gördüğünde kan ve idrar tahlillerini gerçekleştirir. Bu sonuçlara göre önerilerde bulunur. Ayrıca belirli aralıklarla ultrason kontrolü yapılır. Ultrason ses dalgalarını kullanarak iç dokuları görüntüleyen bir cihazdır. Radyasyon veya riskli bir etken kullanmaz. Bu nedenle gebelerde güvenle kullanılabilir. Bebeğin ve bölgenin anlık görüntülerine ulaşmayı mümkün kılar.

Serviks Kontrolü

Serviks ya da rahim ağzı kontrolü gebelik başlangıcında doktor tarafından gerçekleştirilir. Bu bölgede yapısal bir sorunun olup olmadığı ve diğer hastalıkların durumu araştırılır. Rahim ağzı kısalığı gibi yapısal sorunlar varsa buna karşı önlem alınır.

Erken Doğum Sonrası

Erken doğum genellikle acil gelişir ve normal doğuma benzer belirtiler gösterir. Anne adayı hastaneye başvurduğunda eğer erken doğum söz konusu ise acil müdahale gerekir. Hasta doğrudan doğum odasına alınır.

Gebeliğin Sonuçlandırılması

Doğum hastanın ve bebeğin sağlık durumu göz önüne alınarak normal veya sezeryan şekilde gerçekleştirilir. Bu kararı hastanın sağlık durumuna ve aciliyetlere göre doktor verir. Bazı durumlarda normal doğum anne ve bebeğin hayatını riske atabilir. Bu durumlarda sezeryan doğum tercih edilir.

Normal Doğum

Normal doğum vajinal doğum eylemidir ve tek bir türü yoktur. Seçilen doktordan kullanılan ağrı kesiciye kadar çeşitli seçenekler içerebilir. Normal doğum evde veya hastanede gerçekleşebilir. Fakat her zaman hastane ortamında gerçekleştirilmesi gerekir. Çünkü bilinçsiz uygulamalar ve sağlıksız koşullar anne ve bebeği riske atabilir. Uzun vadeli sorunlar doğurabilir. Ayrıca doğum sırasında acil ve ciddi bir sorun yaşanırsa hastanede olmak büyük avantaj sağlar. Doğum sırasında bölgeye ufak kesiler açılabilir ya da kendiliğinden yırtılma yaşanabilir. Bunlar doğum gerçekleştikten sonra dikilir. Sonrasında genellikle sırt üstü pozisyonda doğum gerçekleştirilir. Gerekli görüldüğü takdirde farklı uygulamalara da gidilebilir. Belirli bir neden olmadıkça sezeryan yerine normal doğum tercih edilir.

Sezeryan Doğum

Sezaryen doğum bebeğin annenin karnından, uterusundan bir kesi açılarak cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Bu işlem anne, bebek veya her ikisi için vajinal doğumdan daha güvenli bir yöntem olduğu tespit edildiğinde yapılır.

Sezaryen doğumunda, annenin karnının alt kısmındaki deride ve uterusa kesi yapılır. Derideki kesi dikey (uzunlamasına) veya enine (yatay) olabilir ve uterustaki kesi dikey veya enine olabilir.

Enine kesik, kasık çizgisi boyunca uzanırken, dikey bir kesik, göbek çizgisinden kasık çizgisine kadar uzanır. Enine uterus kesisi sık kullanılır, çünkü iyi iyileşir ve daha az kanama olur. Transvers uterin insizyonlar gelecekteki bir gebelikte vajinal doğum olasılığınıda arttırır. Bununla birlikte, kesi tipi anne ve fetüsün sağlık koşullarına bağlıdır.

Komplikasyonlar

Tüm prematüre bebeklerde komplikasyonlar yaşamamasına rağmen, çok erken doğum kısa ve uzun vadeli sağlık sorunlarına neden olabilir. Genel olarak, bebek ne kadar erken doğarsa, sorun yaşanma ihtimali o kadar yükselir. Doğum sırasında bebeğin kilosu da önemli bir rol oynar. Bazı problemler doğumda açıkça görülebilirken, diğerleri daha sonraya kadar gelişmeyebilir.

Kısa Vadeli Komplikasyonlar

Erken doğumun ilk haftalarda görülen bazı komplikasyonları vardır. Bunlar bebekte gelişimin bütünüyle tamamlanmamasından kaynaklanır. Bunların dışında uzun vadede ortaya çıkan sorunlar da bulunur.

  • Solunum problemleri: Erken doğan bir bebek, olgunlaşmamış solunum sistemi nedeniyle nefes almakta zorlanabilir. Bebeğin akciğer yüzeyi aktif madde içermiyorsa - akciğerlerin genişlemesine izin veren bir madde - akciğerler normal şekilde genişleyemediğinden ve büzüşemediğinden solunum sıkıntısı sendromu geliştirebilir.
  • Prematüre bebekler ayrıca bronkopulmoner displazi olarak bilinen bir akciğer bozukluğu da geliştirebilir. Ayrıca, bazı erken doğan bebekler nefes sorunları yaşayabilir. Apne olarak bilinen uzun süreli nefes almama durumları oluşabilir.
  • Kalp sorunları: Erken doğan bebeklerin yaşadığı en yaygın kalp problemleri patent duktus arteriosus (PDA) ve düşük tansiyondur (hipotansiyon). PDA, aort ve pulmoner arter arasında kalıcı bir açıklıktır. Bu kalp sorunu sıklıkla kendi kendine kapanırken, tedavi edilmeden bırakıldığında kalp üfürümüne, kalp yetmezliğine ve diğer komplikasyonlara neden olabilir. Düşük kan basıncı intravenöz sıvılarda, ilaçlarda ve bazen kan transfüzyonlarında ayarlamalar gerektirebilir.
  • Beyin sorunları: Bebek ne kadar erken doğarsa, beyinde kanama riski o kadar fazla olur. Kanamaların çoğu hafiftir ve kısa vadeli etkilerle düzelir. Ancak bazı bebeklerde kalıcı beyin yaralanmasına neden olan daha büyük beyin kanaması olabilir.
  • Sıcaklık kontrolü problemleri: Erken doğan bebekler vücut ısısını hızla kaybedebilir. Tam zamanında doğan bir bebeğin depolanmış vücut yağına sahip değillerdir. Vücut ısısı çok düşerse, hipotermi ortaya çıkabilir.
  • Prematüre bir bebekte hipotermi solunum problemlerine ve kan şekeri seviyesinin düşmesine neden olabilir. Ek olarak, prematüre bir bebek sadece sıcak kalmak için besinden elde edilen enerjinin tümünü kullanabilir. Bu nedenle küçük prematüre bebekler daha büyük olana ve vücut ısısını yardım almadan koruyabilene kadar daha sıcak ortamlarda bakılmayı gerektirir.
  • Sindirim problemleri. Erken doğan bebeklerin olgunlaşmamış gastrointestinal sistemlere sahip olmaları daha muhtemeldir ve nekrotizan enterokolit (NEC) gibi komplikasyonlara neden olur. Bağırsak duvarını kaplayan hücrelerin yaralandığı bu durum, prematüre bebeklerde beslenmeye başladıktan sonra ortaya çıkabilir. Sadece anne sütü alan prematüre bebekler NEC geliştirme riskini çok daha düşük tutar.
  • Kan problemleri: Erken doğan bebekler, anemi ve yeni doğan sarılığı gibi kan sorunları riski altındadır. Anemi, vücudun yeterince kırmızı kan hücresine sahip olmadığı ortak bir durumdur. Tüm yeni doğanlar, yaşamın ilk aylarında kırmızı kan hücresi sayısında yavaş bir düşüş yaşarken, prematüre bebeklerde azalma daha büyük olabilir.
  • Yenidoğan sarılığı: Bebeğin cildinde sarı bir renk değişikliğidir ve bebeğin kanında karaciğer veya kırmızı kan hücrelerinde sarı renkli bir madde olan bilirubin aşırı bulunduğundan ortaya çıkar. Sarılığın birçok nedeni olmasına rağmen, erken doğmuş bebeklerde daha sık görülür.
  • Metabolizma problemleri: Prematüre bebekler sıklıkla metabolizmalarında problem yaşarlar. Bazı prematüre bebekler anormal derecede düşük bir kan şekeri seviyesi (hipoglisemi) geliştirebilir. Bu durum, prematüre bebeklerin tipik olarak tam zamanında doğan bebeklerden daha küçük glikoz depolarına sahip olmasından kaynaklanabilir. Erken doğan bebekler ayrıca depolanmış glikozlarını daha kullanışlı, aktif glikoz formlarına dönüştürmekte daha fazla zorluk çekmektedir.
  • İmmün sistem problemleri: Prematüre bebeklerde sık görülen az gelişmiş bir bağışıklık sistemi daha yüksek enfeksiyon riskine yol açabilir. Prematüre bir bebekte enfeksiyon hızla kan dolaşımına yayılabilir.

Uzun vadeli komplikasyonlar

Uzun vadede erken doğum, aşağıdaki komplikasyonlara yol açabilir:

  • Serebral palsi: Beyin felci, hamileliğin erken döneminde enfeksiyon, yetersiz kan akımı veya yeni doğanın gelişmekte olan beyninin yaralanması nedeniyle oluşabilecek bir hareket, kas tonusu veya duruş bozukluğudur.
  • Öğrenme Sorunları: Prematüre bebeklerin, çeşitli gelişimsel kilometre taşları üzerinde tam süreli bebeklerin gerisinde kalması daha olasıdır. Okul yaşı geldiğinde, erken doğmuş bir çocuğun öğrenme güçlüğünün olması daha muhtemel olabilir.
  • Görüş problemleri: Prematüre bebekler, prematüre retinopatisi geliştirebilir. Bazen anormal retinal damarlar yavaş yavaş retinayı pozisyondan çeker. Retina gözün arkasından çekildiğinde, tespit edilmezse görmeyi engelleyebilecek ve körlüğe neden olabilecek bir koşul olan retina dekolmanı ortaya çıkabilir.
  • İşitme sorunları: Prematüre bebekler bir dereceye kadar işitme kaybı riski altındadır. Tüm bebekler eve gitmeden önce işitme kontrollerini yaptırırlar.
  • Diş problemleri: Kritik olarak hasta olan prematüre bebekler gecikmiş diş dökülmesi, diş renk değişikliği ve yanlış hizalanmış dişler gibi diş problemleri geliştirme riski altındadır.
  • Davranışsal ve psikolojik problemler: Erken doğum yaşayan çocukların, gelişimsel gecikmelerin yanı sıra, belli dönemlerde davranışsal ya da psikolojik problemleri olması tam dönem bebeklerden daha muhtemeldir.
  • Kronik sağlık sorunları: Prematüre bebeklerin, bazıları hastanede bakıma ihtiyaç duyan kronik sağlık sorunları yaşamaları, tam süreli bebeklerden daha muhtemeldir. Enfeksiyonların, astımın ve beslenme problemlerinin gelişmesi veya devam etmesi daha olasıdır. Erken doğan bebeklerde ayrıca ani bebek ölümü sendromu (SIDS) riski de yüksektir.

Bebeğin Yoğun Bakım Süreci

Bebek normal süreden erken doğarsa hastanedeki özel bir bebek ünitesinde bir süre kalması gerekir. Bebeğin ne kadar bakım gerektirdiğine bağlı olarak, bir orta bakım odasına veya yeni doğan yoğun bakım ünitesine (NICU) kabul edilebilir. Erken doğmuş bebeklerin bakımı konusunda eğitim almış doktorlar ve uzman bir ekip, bebeğin bakımına yardımcı olur. Ebeveynler bu uzmanlardan sürekli olarak bilgi alabilir. Bebek doğumdan hemen sonra ekstra beslenmeye ve uyarlamaya ihtiyaç duyabilir. Sağlık eki, neye ihtiyaç duyulduğunu ve bebeğin bakım planının ne olacağını anlamaya yardımcı olabilir.

Annenin İyileşme Süreci

Erken doğum sonrası süreç yaşanan sorunlara bağlıdır. Erken doğum ile birlikte kanama ve başka sorunlar ortaya çıktıysa annenin iyileşme süreci uzayabilir. Bununla birlikte sadece erken şekilde normal doğum yaşandıysa hastanın geçireceği süreçler normal zamanda ve şekilde doğum yapan kadınlara benzer.

Erken Doğumu Önleme

Erken doğuma neden olan ve değiştirilemeyecek bazı risk faktörleri vardır. Bunların dışındakilerin erken doğum olasılığını azaltabilecek birkaç genel yol vardır. Bunlar sağlıklı bir hamileliği teşvik eden davranışları içerir.

Hamilelikten önce veya hamilelik sırasında mümkün olduğunca erken sigarayı bırakmak gerekir. Alkol almaktan ve eğlence amaçlı uyuşturucu kullanmaktan kaçının. Sağlık uzmanınıza, aldığınız tüm ilaçları söyleyin, çünkü bazıları hamileliğiniz için zararlı olabilir ve saf dışı bırakılması gerekebilir. Doktorun sizin için doğru olduğunu düşündüğüne bağlı olarak, hamileliğiniz boyunca yeterli miktarda kilo almayı sürdürün. Besleyici ve dengeli bir diyet yapın. Beslenme ve optimal doğum öncesi bakım özellikle 17 yaşın altında, 35 yaşın üzerinde veya ikiz veya birden fazla bebek taşıyan bebekler için önemlidir.

Ağır kaldırma ve yoğun çalışmalardan kaçının. Mümkün olduğunca hayatınızdaki stresi en aza indirin ve rahatlama teknikleri, egzersiz, beslenme ve dinlenme ile stresle başa çıkın. Mümkün olduğunca enfeksiyonlardan kaçının. Rahim yapısal anormallikleri nedeniyle erken doğum geçmişiniz varsa, hamile kalmadan önce bu anormallikler ameliyatla düzeltilebilir. Yetersiz olan servikse bağlı erken doğum, serviksi 14. gebelik haftasından dokuzuncu aya kadar kapatan cerrahi bir prosedürle azaltılabilir.

Bazı kronik anne hastalıkları, hamilelik sırasında uygun şekilde tedavi edilmezse erken doğuma neden olabilir. Bunların hamilelik sırasında uygun şekilde yönetilmeleri gerekir. Eğer doktor erken doğum riskinin yüksek olduğunu düşünüyorsa, cinsel ilişkiye girmekten kaçınmanızı önerebilirler. Erken doğum öyküsü, kısa bir serviks veya her iki faktörü de olan kadınlar, progesteron takviyesi ile erken doğum riskini azaltabilir.

Sık Sorulan Sorular

Erken Doğumda Annenin veya Bebeğin Ölüm Riski Nedir?

Erken doğum bebek ölüm riskini artırır. Fakat hastane koşullarında doğan ve bakımı yapılan bebekler, eğer çok çok erken doğmadılarsa büyük oranda hayatta kalır. Bu ihtimal bebeğin ne kadar erken doğduğu ile de ilişkilidir. Doğum sırasında ortaya çıkan sorunlar annenin hayatını riske atabilir. Fakat yine hastane ortamında bulunulması bu riskleri azaltır.

Erken Doğum Yapan Anneler Daha Sonraki Gebeliklerinde Sorun Yaşar mı?

Daha önce erken doğum yapma öyküsü olan kadınlarda risk iki kat daha fazladır. Ayrıca 28 haftadan daha erken bir sürede doğum yapanlarda bu risk 10 kat artar. Bu nedenle daha önce böyle bir sorun yaşandığını doktora bildirmek ve önlem almak gerekir.

Erken Doğum ile Dünyaya Gelen Bebeklerde Gelişim Geriliği Gözlenir mi?

Erken doğan bebeklerin ne kadar erken doğduklarına bağlı olarak bazı problemler gözlenebilir. Bunların büyük kısmı tedavi ve terapilerle kontrol altına alınabilir. İşitme, öğrenme, kalp hastalığı gibi sorunlar erken doğumlardan sonra görülebilir.

Erken Doğum İlaçla Önlenebilir mi?

Erken doğum kasılmaları oluştuğunda hastaneye gelen kadınlara, eğer durum uygunsa kasılmaları durduracak ilaçlar verilebilir. Bu da doğumu engelleyebilir. Fakat bazı durumlarda bu tip ilaçları kullanmak mümkün olmayabilir ve doğum gerçekleşir.

Bebeğin Anne Karnındaki Hareketleri Erken Doğuma İşaret mi?

Bebek hareketleri gelişimi düzgün ilerleyen her bebekte olur. Bunların ezici çoğunluğu erken doğumla alakalı değildir. Normal ve beklenen bebek hareketleridir. Anormal bir durum olduğu düşünülüyorsa doktora başvurulabilir.

Gebelik Döneminde Beslenme Erken Doğum İçin Bir Etken mi?

Yetersiz beslenme sorunları birçok eksikliğe yol açar. Anne sağlığını tehdit eder. Bebek gelişimini kötü etkiler ve erken doğum ihtimalini iki kat artırır. Fakat bu aşırı besin tüketme anlamına gelmez. Sağlıklı ve kararında beslenmek gerekir.

Gebelik Döneminde Diş Çektirmek Erken Doğuma Neden Olur mu?

Anne adaylarına genellikle gebelik öncesi diş tedavilerini yaptırmaları önerilir. Fakat hamilelik sırasında bir diş ağrısı ve iltihabı varsa kesinlikle tedavi edilmelidir. Çünkü enfeksiyonlar erken doğuma ve yüksek ateşe neden olabilir. Başka bir sağlık sorunu yoksa diş tedavisi uygulamak bebeğe ve anneye zarar vermez. İşlemler kısa sürede bitirilmeye çalışılır.

Sürekli İstirahat Etmek Erken Doğumu Önler mi?

Sağlıklı bir gebelikte hareketli olmak ve hafif egzersizler yapmak önerilen bir durumdur. Anne ve bebek için avantaj sağlar. Fakat ağır egzersizlerden ve yük taşımaktan kaçınmak gerekir. Bazı çok riskli durumların varlığında doktor istirahat önerebilir. Fakat bunun dışında hareketli bir yaşam önerilir.

Gebelik Döneminde Hangi Sıklıkla Doktor Kontrolüne Gitmek Gerekir?

Gebelik süresince rutin kontroller doktor ile birlikte planlanır. Doktor bir risk faktörü fark ederse sıklığı artırabilir. Kontroller her hasta için ayrı planlanır.

Hamilelikte Nasıl Sağlıklı Kalırım?

Gebelik dönemi başladığında doğum öncesi bakımı başlatmak önerilir. Doğum öncesi bakım, hamilelik sırasında aldığınız sağlık hizmetidir. Tüm hamile kadınlar hamile olduklarını düşündüklerinde bir sağlık profesyoneli görmeli ve hamilelik boyunca düzenli doğum öncesi ziyaretleri planlamalıdır.

Hamile kalmadan önce herhangi bir sağlık probleminin (diyabet, depresyon veya yüksek tansiyon gibi) kontrol altına alınması en iyisidir. Fakat öncesinde tedavi edilmediyse, derhal bir tedavi planı hakkında doktorunuzla konuşun.

Hamilelikten önce ve hamilelik sırasında çeşitli sağlıklı besinler yemek önemlidir. Yeterince folik asit, demir ve diğer önemli besinleri aldığınızdan emin olmak için doğum öncesi bir vitamin testi yaptırılabilir. Eksiklikler takviyelerle gideribilir.

Doğru miktarda kilo alın. Ne kadar kilo almanız gerektiği hamile kalmadan önce kaç kilo olduğunuza bağlıdır. Sağlıklı kilolu kadınların çoğu, hamilelik sırasında yaklaşık 25 ila 35 kilo alır. Fazla kilolu kadınlar muhtemelen daha az kilo almalıdır.

Sigara içmeyin, alkol kullanmayın veya yasa dışı uyuşturucu kullanmayın. Tütün, alkol ve uyuşturuculardan uzak durmamak size ve bebeğinize fetal alkol sendromu ve yenidoğan yoksunluk sendromu (NAS) gibi birçok ciddi sağlık problemine yol açar. Bunlardan herhangi birini yaparsanız, kurtulmak için yardım alın.

Gebelikler arasında en az 1-2 yıl bekleyin. Gebelikler arasındaki sürenin arttırılması, özellikle daha önce prematüre bir bebeğiniz varsa, erken doğum olasılığını azaltabilir.

İlgili Bölümler
İlgili Ameliyatlar