Sezaryen Doğum Ameliyatı

Sezaryen Doğum Hakkında

Sezaryen Doğum Nedir ?

Hamilelik (gebelik) sürecinin tamamlanması (bebek gelişiminin ay ve hafta olarak tamamlanması) sonrasında normal doğum işleminin gerçekleşmesinin mümkün olmadığı veya gerçekleştirildiği takdirde (kalp, şeker, vb. nedenlerle yapılamadığı) anne ile bebeğin hayati tehlikeye girme ihtimalinin yani riskleri olduğu durumlarda annenin izin vermesi ile birlikte sezaryen sıklıkla uygulanan bir operasyondur. Hekim ve ekibi tarafından ana rahmi, bistüri ile belirli sayıda kesi açılarak doğrudan bebeğe ulaşılır. Herhangi bir vajinal zorlanma gözlemlenmez. Sezaryen operasyonu narkoz yardımıyla (spinal, epidural, vb) gerçekleştirilir.

Sezaryen Doğuma Uygun Muyum?

Sezaryen doğumun hamilelik süreci bakımından bebek ya da anne açısından hak ya da sadece zaruri durumlarda (kalp, şeker, vb. nedenlerle yapılamadığı) anestezi (spinal, epidural, vb) aracılığıyla uygulanan anne tarafından izin verildiği taktirde gerçekleştirilen bir cerrahi operasyon olduğu günümüzde de polemikler yaratmaktadır. Kimi uzmanlar bu yöntemin sadece zorunlu durumlarda kalp vb. dış etkiler etkisinde (bebek ya da anne için risk durumu) uygulanması gerektiğini savunurken kimileri ise sezaryen uygulamasının, bebek dünyaya getirecek anne adayının normal bir hakkı olduğunu; adayın istediği takdirde uygulanmasında bir problem olmayacağı görüşündeler. Zorunluluk, kalp, şeker, vb. nedenlerle yapılamadığı (bebek ya da anne için risk durumu) ya da tercih olsun fark etmeksizin, sezaryen doğumuna karar verilen anne adayı, doğumdan önce hastane, hekim ve ekibi tarafından anne ve anne karnındaki bebek üzerinde birçok test, tahlil ve tetkikten geçirilerek sonuç netleştirilmektedir. Zira hastane tarafından yapılan bebek doğumuna yönelik ameliyatta anestezi (spinal, epidural, vb) uygulanmaktadır ve bu anestezi (epidural, vb.), alerjik bünyelerde birtakım komplikasyonlara neden olduğundan normal olarak anneye ve bebek düşünülerek doktor ve ekibi tarafından uygulamadan vazgeçilmesini gerekli kılabilir. Bu nedenle operasyon öncesi test yapılarak gerekli önlemler alınmalıdır.

Sezaryen Doğumun Normal Doğumdan Farkı Nedir?

Hamilelik süreci sonrası normal doğum, normal olarak isminden de anlaşılacağı üzere; bebek dünyaya gelme sürecinde annenin makat bölgesinden doğumun gerçekleşmesi olayıdır. Makat odaklı gerçekleşen normal doğum insan anatomisine uygun olandır. Normal doğumda bebek annenin makat bölümünde gerçekleştiği ve annenin fiziki çabası etkin olduğundan genel anestezi (spinal, epidural, vb) uygulanmaz. İnsanlık tarihinin en eski dönemlerinde hamilelik sürecinin sonunda anneler bebek doğumunu bu şekilde (makat bölgesinde) gerçekleştirirlerdi. Makat bölgesinden bebek dünyaya gelişi doğal olan yöntemdir. Bebek doğumuna yönelik olarak sezaryen ise yaklaşık 500 senelik bir uygulama olmakla beraber insanın normal evrimine ve bebek doğum yöntemine aykırıdır. Kimi uzman doktorlar bebek doğumuna yönelik uygulanan sezaryen doğumda normal doğuma (vajinal bölge) nazaran: solunum, beslenme, boşaltım gibi faaliyetlerde yaşanan sıkıntıların daha çok görüldüğü yönünde bilgi vermektedirler. Aynı zamanda normal doğum yoluyla bebek dünyaya getiren bir anne, hayatı boyunca istediği kadar bebek doğurabilme hakkına sahipken, sezaryan doğum yapanlarda bebek doğum sayısı sınırlı tutulmaktadır. Anne ve bebek normal doğumun ardından en geç 24 saat içerisinde hastaneden çıkılabilirken, sezaryen doğumda duruma göre, yuvarlak bir hesapla 2-3 gün hastanede müşahade altında tutulabilir ve taburcu olunamayabilir. Bu süre bazı durumlarda 1 hafta gibi bir süreyi de bulabilir. Erken doğum gibi durumlarda ise bebek gelişme durumuna göre bir kaç hafta ya da ay gibi sürelerde gözetimde tutulabilir. Normal doğumda bebek makat ve vajinal bölgeden çıktığı anda anne ve bebek arasında ilk iletişim kurulabilirken, sezaryen doğumda anne ve bebek arasında ilk iletişimin kurulabilmesi için annenin anestezi (spinal, epidural, vb) etkisinden çıkması beklenir.

Sezaryen Doğumun Kronik Hastalıklarla İlişkisi Nedir?

Hamilelik (gebelik) sürecinin son evresinde (36-37 hafta, 9 ay) anne adayına doktor ve ekibi tarafından yapılan alerji testinde, adayın anesteziye (epidural, vb.) uygun olmadığı gibi bir durum varsa ve bu saptanırsa hamilelik sürecinin sonuçlandırılması için anne adayının hizmet aldığı hastanesi ve doktoru tarafından bebek dünyaya getirme sürecinde sezaryen doğuma izin verilmez. Aynı zamanda astım, bronşit gibi kronik rahatsızlıklar varsa bebek dünyaya gelmesine yönelik operasyonun önünde engel teşkil edebilir. Öte yandan solunum, beslenme, boşaltım gibi faaliyetlerde yaşanan sıkıntıların hekimlerle paylaşılması ve gerekli test işlemlerinin yapılması zaruridir. Uzmanlar, sezaryen ile doğan her bebek için alerjiye yatkın olabileceğini savunmaktadır.

Anksiyete Bozukluğu ve Sezaryen

Kimi zaman anne adayının, bebek dünyaya getirme sürecinde normal doğuma ilişkin önünde herhangi bir fiziksel engel bulunmaz. Bu durum test yardımıyla da belirlenebilir. Ancak evhamlı bebek ve doğum üzerine çok düşünen anne adaylarında, doğum yaklaştıkça birtakım kasılmalar gözlemlenebilir. Hatta bu durum sonucu vajinal bölgede vajina ağzının daralmasına ve hatta kapanmasına yol açabilir. Bu gibi durumlarda yine sezaryen doğum yöntemine başvurulur.

Sezaryen Nasıl Yapılır?

• Ameliyathane personeli (doktor ve ekibi) son hazırlıklarını tamamladığında hamilelik (gebelik) sürecinin tamamlanmasına (37-38 hafta, 9 ay) ve normal olarak bebek doğumuna yönelik müdahale başlar.
• Anestezi uzmanı serum yardımı ile hastayı (epidural anestezi, vb.) uyuttuktan sonra bir tüp yardımı ile entübe etmek suretiyle hastayı anestezi makinesine bağlar.
• Sezaryende cilt üzerinden 7 katmanlı bir kesi yapılarak bebeğe ulaşılır.

• Sezaryende bebek ana rahminden çıkarıldıktan sonra anne ve bebek arasındaki bağlantı olan kordonu keser ve kesi yapılan karın dikilerek sezaryen doğum sonlandırılır.

  Sezaryen Doğum Ekibi Kimlerden Oluşmaktadır?

  Hamilelik (gebelik) sürecinin bittimi (37-38 hafta, 9 ay) ve bebek doğumu için uygulanacak sezaryen ekibi içinde olan doktor, anestezi uzmanı, hemşireler ve ameliyathane teknikerlerinden oluşmaktadır. Sezaryen operasyonu ekibi içerisinde uyum ve koordine, sezaryen başarı yüzdesini doğrudan etkiler.

  Sezaryen Ne Kadar Sürüyor?

  Bebek dünyaya gelme sürecinde sezaryen doğum operasyonu herhangi bir komplikasyon (bebek ve anne açısından) gözlemlenmediği takdirde ortalama uzun olmayan bir süreçtir. Bu süre anestezi de dahil (epidural, vb.) 45 dakika sürmektedir. Komplikasyonları önlemek için işlem öncesi gerekli test işlemlerinin yapılması şarttır.

•  

• Sezaryen Doğum Öncesi

  Her ameliyat öncesinde olduğu gibi, hamilelik (gebelik) sürecinin sonuçlandırılması (37-38 hafta, 9 ay) ve bebek doğumuna yönelik yapılan sezaryen doğumun öncesinde de birtakım hazırlıklar yapılmalıdır. Bu hazırlıklar yapıldığı takdirde sezaryen hem iyileşme süresi kısaltılmış olur hem de anne-bebek için doğum sonrası hayatlarına güzel bir sayfa açabilmeleri için daha uygun ortam hazırlanmış olur.

  Hazırlıklar

  Sezaryen doğum (anne karnına kesi atılarak, plasenta yapısına ve bebeğe ulaşma) öncesinde, iyileşme sürecinin hızlandırılması ve normal olarak hastanın sağlığının tehdit edilmemesi için birtakım hazırlıklar yapılmalıdır. Bu hazırlıklar aşağıda madde madde olacak şekilde özetlenmiştir. Bu hazırlıklara dikkat edilerek eksiksiz yerine getirilmelidir. Yoksa sezaryen öncesi ve sonrasında (anne ve bebek açısından) beklenmeyen durumlar gözlenebilir.

• Hamilelik (gebelik) sürecinin son aşaması olan bebek doğum sürecine ilişkin ameliyattan bir gün önce duş alınması, hastanın genel olarak rahatlamış ve gevşemiş hissetmesini sağlayacağı gibi sezaryen doğum sonrasında oluşabilecek enfeksiyonu ve enfeksiyon riskini (kesi atılan alan üzerinde) de büyük ölçüde azaltır.
• Hamilelik (gebelik) sürecinin son aşaması olan bebek doğumuna yönelik sezaryen ameliyatına bir hafta gibi bir sürenin kaldığı zamanlarda genital bölge (vajinal bölge) ve karın bölgesi ne ağda ile ne de tıraş bıçağı ile tıraş edilmemelidir. Aksi takdirde tıraşın yol açtığı tahriş ve ufak yaralanmalar enfeksiyon riskini (kesi atılan alan üzerinde) artırabileceği gibi normal iyileşme sürecini de uzatacaktır.
• Şeker hastaları, guatr hastaları, hipertansiyon (kalp) hastaları, bebek doğum sürecinde hastaneye giderken yanlarına devamlı kullandıkları ilaçlarını mutlaka almalı ve doktorlara bu ilaçlar hakkında bilgi vermelidir.
• Anne adayı ve refakatçileri (baba, anne, vb.) hastaneye gitme gibi durumlar için yanlarına mutlaka doğum çantalarını ve bebek için gerekli olacak malzemeleri almalıdırlar.
• Hamilelik (gebelik) ile ilgili takip ve tahlil kağıtları bilgi açısından mutlaka götürülmelidir. Bu bilgiler gizlilik içerisinde sadece hasta ve doktor arasında kalacaktır.
• Hamilelik (gebelik) sürecinin son aşaması olan (37-38 hafta, 9 ay) bebek doğum ve sezaryen ameliyatının 24 saat öncesinden itibaren, hiçbir şekilde alkol, sigara gibi maddeler tüketilmemelidir. Sigara anestezi (epidural, vb.) uygulaması yapılırken beklenmeyen sonuçlara neden olabilir. Sezaryen operasyonu öncesinde mide boş olmalıdır. Sezaryen Doğum öncesinin yanı sıra hamilelik sürecinde de alkol, sigara gibi maddelerin bebek sağlık açısından da kullanılmaması gerekir. Öte yandan doktorun bilgi vererek uygun gördüğü ilaçlar grubu dışında hiçbir ilaç kullanılmamalıdır. Bu ilaçlara ağrı kesiciler de dahildir.
• Hamilelik (gebelik) sürecinin son aşaması olan bebek doğum süreci ve sezaryen ameliyatı öncesinde heparin, aspirin gibi kanı sulandırma etkisine sahip ilaçların kullanıma devamı konusunda mutlaka hastane ve süreci merkezi olarak kontrol eden doktora bilgi vererek danışılmalı ve gereken bilgi edinilmelidir. Hekime verilecek bilgi gizlilik çerçevesinde hekim ve hasta arasında kalacağını da belirtmekte fayda vardır. Zira kanı sulandıran bu ilaçlar grubu hamilelik (gebelik) sürecinin son aşaması olan sezaryen ameliyatı sırasında açılacak yaraların kapatılmasına engel olabilme etkisine ve enfeksiyonu beraberinde getirebilmektedir. Hastanın sezaryen ameliyatı sonrası enfeksiyonu teşhis ettiği durumlarda beklemeden hekimleri ile iletişime geçmeleri gerekir.
• Hamilelik (gebelik) sürecinin son aşaması olan (37-38 hafta, 9 ay) sezaryen ameliyatına 8 saat kala mide boş olmalı tüm yemek - içme, beslenme faaliyetleri bitirilmeli, su dahi içilmemeli, sezaryen operasyonuna en az 8 saatlik aç karın ile girilmelidir.

• Hamilelik (gebelik) sürecinin son aşaması olan bebek doğumu ve sezaryen ameliyatından bir gün öncesinde genel beslenme - yemek amaçlı ağır (baharatlı, acılı, yağlı) yiyecekler grubu tüketilmemeli, mide ve bağırsaklar yorulmamalı, bolca sıvı tüketilmelidir.

  Sezaryen Doğum Öncesi Hastalık

  Hamilelik (gebelik) sürecinin normal olarak son aşaması olan bebek doğum süreci ve sezaryen doğum öncesinde eğer anne adayı hasta olursa, öncelikle mutlaka bir hekime bilgi vererek danışılmalıdır. Sezaryen operasyonu hastalığın ciddiyetine göre belirlenecek ve hastane tarafından doğum riske atılmayacak şekilde uygulanacak ve bebek dünyaya gelecektir. Hastalık şiddetinin yüksek olmadığı durumlarda yine öncelikli olarak merkezi olarak süreci denetleyen doktorun tavsiyeleri ve verdiği bilgi dikkate alınmalı, eğer kullanılmasını istediyse, verdiği ilaç grubu genel olarak kullanılmalıdır. Ancak bunun dışında evde uygulayacağınız basit tedavi yöntemleri ile hastalığın seyrini düşürebilirsiniz. Bitki çayları, doğal pekmezler, bal, limon, ayran ve yoğurt gibi doğal besin gurubu ve yemek çeşitleri ile de genel olarak tedavinize destek amaçlı katkıda bulunabilir; hastalık sürecinizi kısaltabilirsiniz. (hafta, ay, vb.)

  Sezaryen Doğum Öncesi İlaç Kullanımı

  Hamilelik (gebelik) sürecinin normal olarak son aşaması olan bebek doğumu ve sezaryen doğuma karar verildiği andan itibaren hastane bünyesindeki hekim ve ekibi tarafından hastanın kullandığı ilaçlar genel takibe alınmaktadır. Gerektiğinde bu ilaçların takibini baba adayı da denetlemeli ve eşine destek olmalıdır. Doğum anını olumsuz etkileyebilecek ilaçların kullanımı, tamamen kaldırılabilmekle beraber sorun oluşturmayacak normal doz seviyesine de çekilebilmektedir. Ancak bunun kararını tabi ki süreci merkezi olarak denetleyen hekiminiz verecektir.

•  

• Sezaryen Doğum Sonrası

  Genel olarak tüm ameliyatlarda ve cerrahi operasyonlarda olduğu gibi bebek doğum sürecinde sezaryen doğum ameliyatından hemen sonra da genel olarak hastanın iyileşme sürecinin hızlandırılması ve çeşitli komplikasyonların önüne geçilebilmesi adına normal olarak birtakım fiziksel önlemler alınmaktadır. Bu önlemler öncelikle anne ve bebeğin sağlığı için çok önemli olmakla beraber yanlış uygulamalar sonucu bir daha gebe kalamamak gibi birçok olumsuz durumla da sonuçlanabilmektedir. Bu nedenle hekimin verdiği uyarı ve önerileri anne ve baba da harfiyen uygulamalıdır ve gerektiğinde hekimden destek alınmalıdır. Baba adayı gerekirse bu süreci bizzat denetlemelidir. Sezaryen sonrasında anne beslenme konusunda da ayrı bir özen göstermelidir. Annenin iyi beslenme sayesinde hem iyileşme hızı arttıracak hem de beslenme sayesinde bebeğin anneden süt yardımıyla alacağı besin miktarı daha sağlıklı olacaktır.

  Cinsel İlişki

  ''Sezaryen sonrası cinsel ilişkiye ne zaman başlayabilirim?'' sorusuyla sıklıkla karşılaşılır. Öncelikle bebek doğumuna yönelik sezaryen doğum hamilelik sürecine yönelik olarak cerrahi bir operasyondur ve fiziksel-psikolojik iyileşme tamamlanmadan herhangi bir aktif yorucu aktivite yapılması normal olarak zaten önerilmez. Bunun fizyolojik nedeni, açılan yaraların ve dikişlerin bir süre tam olarak kapanmaması ve yorucu egzersiz durumunda açılabileceği riskleri altındayken, psikolojik nedeniyse doğum sonrası annenin hormon seviyelerinde gözlemlenen en ciddi iniş çıkışlardır. Anne ve baba adayı bu nedenle operasyon sonrası daha dikkatli olmalıdır. Hormon seviyelerindeki bu dengesizlik zaten normal olarak anneyi uzun olamasa da bir süre cinsellikten uzak tutacak, onu ilgisiz kılacaktır. Baba adayları da bu duruma karşı hazırlıklı olmalı ve gereken desteği vermelidir. Doktorların hamilelik süreci sonrası önerisi ise sezaryen doğumun sonrasında yuvarlak bir hesapla 4-6 hafta ( 1 buçuk ay) kadar cinsel ilişki yaşanmamasıdır.

  Karında Ağrı

  Sezaryen doğum cerrahi bir operasyondur. Cilt ve cilt altındaki kasların ve fasya gibi dokuların kesilmesi (kordonu vb. yapılar) operasyon sonrasında normal olarak bir müddet ağrıya neden olacaktır. Bu oldukça normal ve doğaldır. Sezaryen sonrası hastalar yara bölgesine zarar vermeyecek şekilde pozisyon almalıdır. Hasta bu pozisyonu seçerken dikişleri üzerine baskı uygulamamaya dikkat etmelidir. Günümüzde gelişen tıp bilimi sayesinde, operasyon sonrasında alınan ağrı kesici ilaçlar ve uygulanan anestezi yöntemleri (spinal, epidural, vb) sayesinde tüm bu ağrılar minimum seviyeye indirgenmiştir. Ağrılar en çok, hastanın kendine geldiği an dahil ilk 2-4 saatlik kısımda hissedilmektedir. Bu aşamada spinal ve epidural anestezi ağrıların bastırılması konusunda ciddi avantaj sağlar. Operasyon sonrasında (kordon cerrahi müdahalesi) bebek dünyaya geldikten sonraki 6. saatten itibaren ağrılar ciddi anlamda azalmaya başlar. 24 saat sonunda ise basit ağrı kesiciler ile bile kolayca bastırılabilecek bir seviyeye gelecektir. Bu noktadan sonra sürecininiz merkezi olarak denetleyen doktorunuzun verdiği ilaç grubu aksatmadan kullanılması sizin açınızdan oldukça faydalı olacaktır. Sizin de şikayetleriniz olduğu taktirde gizlilik çerçevesinde hekiminize başvurabilirsiniz. Gerekirse baba adayı da verilen bu ilaç grubu durumunu bizzat denetlemelidir.

  Adet

  Sezaryen doğum sonrasında adet durumu genel olarak adet kişiden kişiye oldukça değişmektedir. Kimi hastalar sekiz buçuk ay (34 hafta) boyunca adet göremezken, kimileri kırkıncı (1 buçuk ay) günlerinde adet olabilmektedir. Adetin gecikmesi durumunda riskleri düşünüp endişe edilmemesi ve bir uzmana başvurulması gerekir.

  Halsizlik

  Normal doğumlarda dahi ''doğum sonrası halsizlik'' diye adlandırdığımız durum sıkça görülmektedir. Bunun sebebi değişen hormon seviyeleri ve annenin, anneliğe adım atışının yarattığı psikolojik etkidir. Halsizlik durumunun beslenmede yemek alışkanlıkları ile ilişkisi yoktur. Bu halsizlik durumunu kişi özellikle çevresinden göreceği destek ile beraber çok kolay atlatabilmektedir. Bu zaman dilimi bir kaç hafta ya da ay gibi süreyi bulabilir. Beslenme alışkanlıklarının halsizlikle ilişkisi olmasa da bu süreçte annenin beslenme alışkanlıklarına, yediği yemek içeriğine dikkat etmesinde fayda vardır. Baba adayı da bu durumu bizzat kontrol etmelidir. Peki bu durumun kolayca atlatılması için neler yapılabilir?

• Uyku düzenli bir hale getirilmeli, akşam olabildiğince erken yatılmalı, gündüz ise -özellikle günün ilk emzirmesinden sonra- hemen bir köşeye çekilerek aktif olarak dinlenilmelidir.
• Anne, özellikle ilk günler, gün içerisinde dinlenirken bebeğini oldukça güvendiği biri gözetimine emanet edebilmelidir. Bu kişi baba olabilir. Böylece hem gözü arkada kalmayacaktır hem de rahat bir uyku çekebilecektir. (örn. Babaanne, anneanne, baba)
• Gün içerisinde enerji en verimli şekilde kullanılmalıdır, gereksiz yorucu aktivitelerden genel olarak kaçınılmalıdır.

• Basit egzersizler yapmak, kişiyi genel olarak daha dinç tutacaktır. Ayrıca tüm maddelere ek olarak bu dönemde baba tarafından anneye olan sevgi ve sadakat, ev işlerindeki yardım ve güven veriyor olması, dönemin hızlıca atlatılmasında büyük ölçüde pay sahibi olacaktır.

  İdrar Kaçırma

  Hamilelik süreci ve doğum sonrasında idrar kaçırmanın en büyük nedeni strestir ve buna ''Stres Tipi İdrar Kaçırma'' denir. Sezaryen doğumlarda idrar kaçırma normal doğumlara göre çok daha sık görülmekle beraber, fazla kilolu kadınlarda ideal kilolu kadınlara göre 4 kat daha fazla görülür. Öncelikle idrar kaçırma durumu sizi endişelendirmesin, bu sıkça gözlemlenebilen bir durumdur. Bu konunun uzaması halinde mutlaka hizmet alınan ve tedavi sürecini merkezi olarak yöneten doktordan randevu alarak iletişime geçilmesi gerekmektedir. Doktor ve hasta arasındaki durum gizlilik çerçevesinde değerlendirilecektir. Eğer idrar kaçırmanın yanında şiddetli (vajinal bölgede) yanma da gözlemleniyorsa idrar yolu enfeksiyonu yaşanıyor olabilir. (Vajinal bölgede) enfeksiyon dışı idrar kaçırmayı engellemek adına kendinize yapabileceğiniz en büyük iyilik kafeini azaltmak olacaktır. Operasyon sonrası anne beslenme ve yemek alışkanlıklarına dikkat etmelidir. Annenin beslenme ve yemek alışkanlıklarının bebeğin ihtiyaçları göz önüne alınarak şekillenmesi önemlidir.

  Hemşirelik Bakımı

  Vajinal bölgede (rahim üzerinde) gerçekleştirilen operasyon(plasenta ve kordon kesimi vb.) bitiminde hasta önceden belirlenen odasına alınır. Burada anestezi (spinal, epidural, vb) tesiri altından çıkana kadar sadece tedavi sürecini merkezi olarak denetleyen doktor ve hemşireler tarafından ziyaret edilmesi tavsiye edilir. İlk gün sık sık hemşireler tarafından ziyaret edilen hastanın, nabız ve tansiyon ölçümü, ateş kontrolü gibi test ve tetkikleri yapılır. Bu test ve tetkikleri değerlendiren, tedavi sürecini merkezi olarak denetleyen doktorunuz servis hemşiresine gerekli direktifleri verir. Yine aynı şekilde beklenmeyen bir durum gelişmesi halinde hastane çalışanları gerekli müdahaleleri gerçekleştirir. Belirli aralıklarla tedavi işlemi yapılan hastanın serumu yenilenir, ağrı kesici ve antibiyotikleri verilir. İlk gün operasyon nedeniyle (kordon kesimi, rahim üzerindeki kesi nedeniyle) biraz sancılı geçebilir. Ertesi gün ise hasta, biraz daha rahatlamış hisseder. Doğrulmaya çalışır. Ancak burada süreci merkezi olarak denetleyen doktor onayı ve hemşire gözetimi olmadan hareket edilmemelidir. Zira yapılabilecek herhangi bir ters hareket, dikişlerin zarar görmesine ve hatta yaranın (kordon ve rahim kesi yerleri) açılmasına, kanama gibi durumlara neden olabilir.

  Muayene

  Taburcu olduktan ortalama bir hafta kadar sonra (tedavi sürecini merkezi olarak denetleyen doktorunuzun tercihine göre değişir) dikişlerinizin alınması için yeniden hastaneye gitmeniz gerekmektedir. Bu aşamada tedavi sürecinizi merkezi olarak denetleyen doktorunuz dikişlerinizin tutup tutmadığını kontrol edecek, herhangi bir enfeksiyon gözlenip gözlemlenmediğini raporlayacak, kanama gibi bir durum ya da risk olgularını inceleyecek ve her şey hazırsa dikişlerinizi alacaktır. Bu işlem oldukça basit ve ağrısızdır. Artık yapmanız gereken tek şey tedavi sürecinizi merkezi olarak denetleyen doktorunuzun istediği düzende, bir sağlık ocağı ya da eczaneye giderek pansumanlarınızı yaptırmaktır. Bu süreçte yanınızda bir refakatçi olması iyi olacaktır. (baba, anne, vb.) Operasyonun yapıldığı alana yönelik (kordon, rahim kesi alanı) pansumanlar düzenli olarak yapılmalı kesinlikle ihmal edilmemeli. Zira basit bir işlem olmasına karşın, henüz tam kapanmayan yaranızda kanama ile karşılaşabilir, belirli aralıklarla dezenfekte etmediğiniz takdirde yara yeniden enfeksiyonlara açık hale gelebilir. Çünkü yaranın tam olarak iyileşmesi 3-4 hafta (1 ay) kadar sürebilir.

  Banyo

  Annelerin en fazla merak ettikleri konulardan birisi ve akıllarındaki soru şudur: Sezaryen doğumdan sonra kaç gün içerisinde banyo yapabilirim? Sürecininizi merkezi olarak denetleyen doktorların tavsiyesi, operasyondan sonra en az 2 hafta boyunca banyo yapmamanız yönündedir. Çünkü dikişli yaralarınızın kanama gibi durumlar yaşamaması ve daha çabuk kapanması için nemli ortamlardan uzak kalması gerekir. Aynı zamanda vücutta açık yara varken banyo yapmak çeşitli enfeksiyonlara davetiye çıkarabilir. Bu yüzden bizim de önerimiz bu şekilde. Ancak hastane ortamından eve dönüldüğünde, hastanın kendisini pis ve rahatsız hissetmesi de oldukça normal bir durumdur. Böyle durumlarda hasta, kendisini yormayacak şekilde, bir yakının da yardımını alarak sadece saçlarını ve vajinal bölge ve altını yıkayabilir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, vajinal bölgedeki yara (plasenta dokusu, previa, kordon alanını içeren rahim bölgesi) ve çevresinin kesinlikle steril ve kuru tutulmasıdır.

  Kanama

  Sezaryen doğum sonrası taburcu olan hasta eve geldiğinde vajinal bölgedeki yarasının (plasenta dokusu, kordon alanını içeren rahim bölgesi) bol miktarda kanadığını görebilir. Bu endişe edilmemesi gereken bir durumdur. Vajinal bölgedeki (plasenta dokusu,previa, kordon alanını içeren rahim bölgesi) ilk kanamalarda, kan ile beraber pıhtı da atıldığından dolayı kan, koyu kırmızı bir renktedir. Bu durum halinde endişe edilmemeli, süreci merkezi olarak denetleyen doktor durumdan haberdar edilmeli ve doktorun verdiği bilgi ve önerilerine uyulmalıdır. Sonraki günlerde kanın rengi önce pembeye, sonra sarımsı beyaza dönerek kaybolur. Tüm bu süreç oldukça doğaldır ve yaklaşık 30-40 (4-5 hafta ya da 1 buçuk ay) gün boyunca devam edebilir. Tüm bu süreci gerektiğinde baba adayı da takip etmelidir.

  Korse

  Bebek doğumuna yönelik sezaryen doğum sonrasında göbeğin sarkması, ağrıların artmasına ve kişinin kendisini rahatsız hissetmesine neden olacaktır. Bu dönemde sezaryen operasyonundan sonraki ilk 5-6 (1 hafta) gün korse kullanılmaması önerilir. Çünkü henüz hafta doldurmamış ve çok taze olan vajinal bölgedeki yaranın (plasenta dokusu, previa, kordon alanını içeren rahim bölgesi) üzerini herhangi bir şekilde sıkıca kaplamak zararlı olacaktır. Ancak birinci hafta sonunda, korse kullanımına başlanması önerilebilir. Korse hem göbeğin sarkmasını engelleyecektir hem de vajinal bölgedeki yarayı (plasenta dokusu, previa, kordon alanını içeren rahim bölgesi) koruyacaktır. Bu şekilde ağrıların azalmasına da katkıda bulunulabilir.

  Gaz Sancısı

  Sezaryen doğum sonrası gaz sancısı sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Anne için herhangi bir tehlike arz riskleri yansıtmamasına rağmen kişiyi yoracak, bebek ile ilgilenmesini güç kılacaktır. Bu gibi durumlarda baba adayına daha çok iş düşmektedir. Gaz sancısını çok yoğun yaşıyorsanız mutlaka süreci merkezi olarak denetleyen doktorunuzun hastanesi ile iletişime geçiniz ve başvurunuz ve onun önerilerini -varsa yazdıkları ilaçları- dikkate alınız. Yazılan ilaçların düzenli kullanılmasını baba adayının bizzat denetlemesi gerekmektedir. Ancak gaz sancısını dindirmek için evde uygulayabileceğiniz birtakım pratik çözümler de kendinizi iyi hissetmenizi sağlayabilir. Bunlardan bazıları:

• Bolca istirahat ediniz.
• Doktorunuzun iznini alarak bol miktarda rezene çayı tüketiniz.
• Kendinizi çok yormayacak şekilde -evin içinde- yürüyüş yapınız.

• Beslenme açısından çok soğuk gıdaları, yemek ve içecekleri tüketmekten kaçınınız.

  Antibiyotik

  Sezaryen doğum, hastanede yapılan cerrahi bir operasyondur ve operasyon sonrasında bir süre açık kalacak vajinal bölgedeki (plasenta dokusu, previa, kordon alanını içeren rahim bölgesi) yara çeşitli enfeksiyonlar ve iltihaplanmalar karşısında savunmasız durumdadır. Bu nedendendir ki doktorunuz ve bağlı bulunduğu hastanesi operasyon sonrasında size kullanmanız için çeşitli antibiyotikler verecektir. Bu durum enfeksiyon oluşmasını engelleyeceği için kullanılması çok önemlidir. Hastanede gerçekleştirilen operasyon sonrasında mutlaka, doktorunuzun önerdiği doz ve saatlerde ilaçlarınızı kullanınız. Bu ilaçların düzenli kullanılması durumunu da baba bizzat denetlemelidir. Ancak kullanılan bu antibiyotikler kimi zaman emziren annelerin bebeklerini, süte karşı isteksiz duruma getirebilir. Bu durumda inatçı olmak yerine mutlaka doktorunuzun bağlı bulunduğu hastanesi ile iletişime geçerek durumdan haberdar ediniz.

  Yatış Pozisyonu

  İnsanlar fizyolojik yapıları nedeniyle ortalama 8 saatlik bir uykuda bile en az 25-30 kez pozisyon değiştirmektedirler. Hiç kimse uykuya daldığı pozisyonu bozmadan uyuyamaz. Bu nedendendir ki ''sezaryen doğumdan sonra şu şekilde uyunmalıdır'' gibi bir cümle kurulması pek mantıklı olmaz, çünkü bu hemen hemen mümkün değildir. Ancak yaranın iyileşmesi, ağrıların minimuma indirilmesi ve uykunun verimli olabilmesi için doktor ve ekibi çeşitli önerilerde bulunulabilir. Örneğin annenin, yan yatış pozisyonunda uyuması, iki bacağının arasına bir yastık sıkıştırması en rahat edilen pozisyondur. Ancak sırt üstü yatılmasında da bir sıkıntı yoktur, sadece ağrılar biraz daha yoğun hissedilebilir. Burada en önemli nokta, belirli bir süre boyunca (hafta, ay) annenin hiçbir şekilde yüz üstü yatmamasıdır.

  Sezaryen Doğum Sonrası Üşüme -Titreme

  İster normal doğum olsun ister sezaryen doğum olsun, ameliyat sonrasında -özellikle ilk gün- üşüme-titreme olması gayet normaldir. Bunun nedeni operasyon sırasında kaybedilen kanın yerinin henüz doldurulmamış olmasıdır. Bu gibi durumlarda öncelikle endişe edilmemeli, ilk olarak süreci merkezi olarak denetleyen doktora danışılmalıdır. Doktor uygun görürse çeşitli ilaçlar verebilir. Verilen bu ilaçların aksatılmadan kullanılması gerekir. Doktorun ilaca gerek duymadığı durumlarda, yine doktora danışılarak, çeşitli kan yapıcı-enerji verici gıdalar tüketilmelidir. Ortalama 3-4 gün içerisinde vücut eski sıcaklığına kavuşacak, üşütme durumu ortadan kalkacaktır. Hasta da hayat bakımından kaldığı yerden devam edebilecektir.

  Sezaryen Doğum Sonrası Terleme

  Sezaryen doğum sonrası terleme oldukça sık görülen bir problemdir. Bunun nedeni hamilelik sonrasında, östrojen düzeyinin ciddi anlamda düşmesidir. Uzmanlar bunun ciddi bir problem olmadığını bol sıvı tüketilerek, kaybedilen suyun geri alınması gerektiğini savunmaktalar. Özellikle bebek emzirme sonrasında karşılaşılan yoğun ateş basmalarını önlemek amacıyla odanızı serin tutmanız sizin için faydalı olacaktır.

• Sık Sorulan Sorular

  Yazının bu kısmında sezaryen doğum ve bebek ile ilgili sıkça sorulan soruları ve cevaplarını listeleyeceğiz.

  Caiz Midir?

  Bu soru aslında birçok cevabı olabilen bir sorudur. İlahiyat camiasında bu konuyla ilgili birçok görüş ayrılıkları mevcuttur. Kimi ilahiyatçılar bebek dünyaya gelme sürecinde sezaryen doğumu, israf ve haram olarak nitelendirirken kimileri sezaryen doğumun kesinlikle caiz olduğunu savunmaktadır. Ancak burada genel çerçeveden baktığımız zaman, ilahiyatçıların en çok savundukları görüşün, sezaryenin bir zorunluluk kalp, şeker, vb. etkilerin (anne ve bebek açısından hayat riski vb.) olduğu durumlarda kesinlikle caiz olduğu, ancak bir tercih olarak uygulanmasının israf ve haram olarak nitelendirildiği görüşüne kavuşabiliriz.

  Sezaryen ile Doğan Bebek Daha Zeki Olur Mu?

  Bu sorunun bilimsel bir cevabı olmamakla beraber, kimi bilim adamları sezaryenin aksine normal doğum ile doğan bebek için daha zeki olabileceği görüşünü savunmaktadırlar.

  Yaş Sınırı Nedir?

  Sezaryen doğum ile ilgili herhangi bir yaş sınırı uygulaması bulunmamaktadır.

  Sezaryen Kaç Saat Sürer?

  Sezaryen doğum, normal şartlarda ortalama 45 dakika süreyi içeriyor olabilir.

  Ücretleri Nelerdir?

  Ücretler tercih edeceğiniz doğum paketine göre değişmekte olup geniş bir aralığa sahiptir. İstanbul'daki özel hastanelerde bu fiyatlar 3000TL ile 18000TL arasında değişiyor olabilir.

  Sezaryen Kişiden Kişiye Farklılık Gösterir Mi?

  Evet. sezaryen sonrası iyileşme süreci kişinin yaşı, kilosu, vücut direnci gibi birçok değişkene bağlı olarak farklılıklar gösterme durumu olabilir.

  Sezaryen Doğum Sonrası Pişmanlık Yaşayanlar Var Mıdır?

  Her cerrahi operasyondan sonra olabileceği gibi, bebek doğum sürecine ilişkin sezaryen doğum sonrasında da pişmanlık yaşayan birçok hasta bulunmaktadır. Bu pişmanlıkların en büyük sebebi çoğu zaman, başka bir bebek doğumunun gerçekleşemeyecek olmasıdır. Bu sebeptendir ki anne adayı ''eğer ki sadece kendi tercihi için'' sezaryen doğum yaptırmak istiyorsa, kendisinden daha tecrübeli annelerin görüşünü almalı, çeşitli araştırmalar yapmalıdır. Anne adayları Youtube gibi sosyal medya platformlarını ve sayfa içeriklerini doğum öncesi sıklıkla ziyaret etmektedirler. Bunun temel nedeni kendisi ile Youtube tarafından yayınlanan video içerikle bağ kurma arayışıdır. Sezaryen ameliyatı öncesi anne adayı kendisinde gördüğü problemleri gizlilik çerçevesinde Youtube, sosyal medya platformları gibi sayfa içerikleri alanlarında bulunan video içerikler aracılığıyla akıllarındaki soruları (rahim bölgesi, kalp, plasenta, previa, bebek kordonu vb. konularda çok sayıda içeriğe ulaşılabilir) bir nebze de olsun giderebilirler. Youtube gibi sosyal medya platformları ve sayfa içeriklerinde çok sayıda çeşitli konuda video içeriğe ve bilgiye ulaşmak mümkündür. Ancak Youtube tüm dünyada kullanılan bir platform ve sayfa olduğundan dolayı bu video içerikler çeşitli dillerde karşımıza çıkabilir. Hastaların bu araştırmaları mobil telefonlarından ve bilgisayar aracılığıyla Youtube, vb. sosyal platformalarda bulunan video içeriklerine çok hızlı şekilde ulaşabileceğini ve gizlilik bakımından bu video içeriklerini sadece kendilerinin bilebileceğini unutmamak gerekir. Ancak Youtube gibi sosyal medya platformlarında çok fazla video içeriğinin olduğunu ve gizlilik faktörü ön plana çıksa dahi güvenilirliği sorgulandığını unutmamak gerekir. Anne adayı mobil yada bilgisayar yardımıyla Youtube platformunda kendisi ile ilgili benzer bir video içerik ararken konu ile ilgili uzman bireylerin içeriklerinden faydalanmakta fayda vardır. Ancak mobil yada bilgisayar aracılığıyla Youtube her ne kadar hastanın sorularına cevap verecek video içerikler barındırsa da yegane referans almak doğru değildir. Bebek doğumu ile ilgili ciddi bir konunun Youtube ve buna benzer sosyal medya platformlarındaki video aracılığıyla karar verme sürecine dahil edilmesi doğru değildir. Youtube gibi video platformalarında sezaryen ameliyatı video içerikleri de dahil olmak üzere bir çok video içeriğine gizlilik çerçevesinde ulaşılabilir. Youtube tarafından sunulan bu video bizzat sezaryen yapılış video görüntüsü bile olabilir. Bu video görüntülerine gizlilik çerçevesinde ulaşan anne adayında video tedirginlik yaratabilir. Anne adayları kendilerine örnek olarak gizlilik çerçevesinde mobil ya da bilgisayar aracılığıyla bağlandığı Youtube gibi sosyal medya platformları ve video içeriklerinden ziyade süreci merkezi olarak denetleyen doktorları örnek almalıdırlar. Gizlilik durumunun ön planda olduğu Youtube gibi sosyal medya platformlarında konu ile ilgili video içerikleri kişide fikir edinmenin ilerisine geçmemesinde fayda vardır. Ancak durum tercih değil de zorunluluk ise, bu noktada Youtube gibi sosyal medya kanallarında gizlilik içerisinde video araştırması yaparak kafa karıştırılmasının hiçbir anlamı yoktur. Zira doktorunuz, sizin için en uygun yöntemin sezaryen doğum yöntemi olduğuna kanaat getirmişse kesinlikle bu şekilde doğum yapmanız gerekmektedir. Aynı şekile gizlilik çerçevesinde hekiminizle sorunlarınızı paylaşabilirsiniz. Bu durum sizin sağlığınız açısından oldukça önem arz eder.

  Sezeryanla Doğum Sonrası Cinsel İlişkiye Ne Zaman Girilir?

  40 gün (6 hafta / 1 buçuk ay) cinsel ilişkiye izin vermiyoruz.

  Sezeryanla Doğum Ne Zaman (Kaç Günde) İyileşir?

  48 saat gözlem altında tutulur ve taburcu edilir. 40 gün (6 hafta / 1 buçuk ay) boyunca da takip ediyoruz.

  Sezeryan Sonrası Kanama Ne Kadar Sürer?

  En çok ilk 1 hafta süresince olur sonra 40 gün (6 hafta / 1 buçuk ay) içerisinde azaldığı görülür.

  Sezeryan Doğumda Bağırsaklar Çıkarılıyor Mu?

  Bağırsaklarla bir ilişkisi yoktur.

  Sezeryan Doğum Sonrası Banyo Ne Zaman Yapılır?

  2 günden sonra yapabilirler.

  Sezeryan Sonrası Ağrı Ne Kadar Sürer?

  1 hafta içerisinde iyileşir.

  Sezeryan Doğum Sonrası Adet Ne Zaman Olur?

  Bazı hastalarda 40 günden (6 hafta / 1 buçuk ay) sonra bazı hastalarda 1 yıla kadar çıkabiliyor.

  Sezaryenla Doğum Kaç Kez Yapılır?

  3 kez kabul edebiliriz ilerisi risklidir. (plasenta, rahim vb yapıların cerrahi müdahale görmesinden dolayı)

  Sezaryen Doğum Sonrası Vajina Genişler Mi?

  Evet vajina genişlemesi vardır ama bu vajina genişlemesi azdır.

  Sezeryan Doğum Sonrası Korse Ne Zaman Kullanılır?

  Hasta ayağa kalktıktan sonra kullanabilir yalnız kullanması zorunlu bir aparat değildir.

  Sezaryen Doğum Ameliyatı Nasıl Yapılır?

  Sezaryen işleminden önce hijyenin sağlanması amacıyla bağırsaklar temizlenir. Hasta ameliyathaneye alınır ve gerekiyorsa sonda takılır. Seçilen anestezi yöntemi (epidural, vb.) ile hasta uyutulur. Kesi yapılacak bölge temizlenir. Anestezi işleminden (epidural, vb.) katmanlar kesilerek operasyona başlanır. Kesi merkezi noktası kasığın biraz üzeridir. Karın boşluğuna girmek için diğer kaslar da kesilerek operasyon yarılanır. Son olarak ise rahim kesilerek bebek çıkartılır. Çıkarma işlemi sırasında göbek bağı da kesilir. Açılan tüm kesiler dikişlerle kapatılır ve operasyon tamamlanır.