İlk Gece Korkusu
- Sık Sorulan Sorular
- İlk gece korkusu nasıl yenilir?
- İlk gece korkusu sadece kadınlarda mı görülür?
- İlk gece korkusunun ilaçla tedavisi var mı?
- İlk gece korkusunu hiçbir şekilde atlatamayan kişiler var mı?
- İlk kez ilişki esnasında kadınlar çok acı çeker mi?
- İlk ilişki sonrasında vajinada aşırı ağrı olur mu?
- İlk gece korkusu vajinismusa dönüşür mü?
- İlk gece çok fazla kanama olacağı inancı doğru mu?
- İlk sekste hamile kalacağım korkusu ilk gece korkusu yaratır mı?
- Bekâretten kadınlığa geçişe hazır hissetmemek ilk gece korkusu oluşturur mu?
- İlk gece korkusu nasıl anlaşılır?
- İlk gece korkusu normal mi?
- İlk gece korkusu neden olur?
İlk gece korkusu gerdek gecesinde ilk defa cinsel ilişkiye girecek yani cinsel birleşme konusunda yeterli tecrübesi olmayan çiftte boş yere yaşanan kaygı, endişe ve korkuyu ifade eder. Kadın seksle ilgili herhangi bir bilgisi olmadığından çevresinden duyduğu kulaktan dolma ilk gece kanama olacağı, aşırı sancı ve ağrı çekeceğine dair bilgiler nedeniyle korkar. Erkek sertleşme sorunu yaşamaktan, erken boşalmaktan ya da yetersiz kalarak kadına karşı erkekliğini ispat edemeyeceği için korkar.
Bu korkuların yeşermesi meyve vermesine yeterli olur. Kadında aşırı sancı olmasının yanı sıra kanama olması da normaldir. İlk gece korkusu aslında toplumda yanlış şekilde yaratılmış olan korkudur. Yaratılan bu korku toplumun baskısı nedeniyle günümüze kadar nesilden nesile ulaşmıştır. Ancak bunun yaşanmaması doğru olandır. Eğer toplumda inanıldığı gibi bir ilk gece yaşansaydı, çiftler için ikinci bir seks gecesi olmazdı. Çiftlerde ilk gece korkusu yerine ilk gece merakının olması daha doğrudur. İlk gece hakkında yanlış bilinenler yerine doğru olanlar öğrenilmeli ve bu sorun aşılmalıdır.
İlk geceye kadar geçecek sürede bazen kadınlar kâbus yaşarken, erkekler de kuşku dolu bir süreç geçirebilir. Bunun başlıca nedeni toplumumuzda bekâretin simgesi olarak görülen, namus timsali kabul edilen kızlık zarı olgusudur.
Kadın kızlık zarının kanamamasından ya da az kanamasından endişe duyar, erkek ise kızlık zarının kendisinden önce başkası tarafından bozulup bozulmadığı konusunda kuşku duyar. Bu durum da ilk gece korkusunu tetiklemekte ve cinsel hazzı engellemektedir. Kızlık zarı toplumda vajinanın ağzını adeta bir kapak gibi kapattığına inanılan, ilk cinsel ilişki ile yırtıldığına, yırtılma sırasında can yaktığına, yırtılma sonrasında kan boşaldığına inanılan bir dokudur.
Tıpta yuvarlak halka anlamına gelen hymen olarak tanımlanan kızlık zarı yüzük gibi yuvarlak ve ortası açık bir yapıdır. Esnek olduğundan ve ortası açık olduğundan yırtılması, delinmesi yani kanaması söz konusu olamaz. İlk cinsel birleşmedeki kanın gelmesi kızlık zarı yırtılmasına bağlı olarak değil penis tarafından sulanmayan ve gevşemeyen vajinanın zorlanmasından olur. Kızlık zarının oldukça ince bir zar olmasına rağmen toplumda sert bir kabuk olduğu inancı vardır.
İlk gece korkusu bu etkenlerin dışında erkeğin sabırlı davranmaması, kadını cinsel ilişkiye hazır hale getirecek şekilde ön sevişme sürecini kısa tutması gibi nedenlerle de gelişebilir. Kadının çocukluktan kaynaklı yanlış cinsel bilgileri de bunda etkili olabilir. Cinsel ilişkiye gireceği zaman kendini kasar, vajina girişindeki kasların etkisiyle penisin vajinaya girişine engel olur. Bu yüzden ilk cinsel deneyim başarısızlıkla sonuçlanır.
Uzmanlar yeni evlenecek çiftlerin, ilk defa cinsel deneyim yaşayacakların cinsel danışmanlık hizmeti almasını önermektedir. İlk gece cinsel ilişkide başarılı olamayanlar da bu hizmeti almalıdır. İlk cinsel ilişkide başarısızlık yaşayan çiftler buna karşı önlem almadığı takdirde bundan sonraki cinsel yaşamları da olumsuz şekilde etkilenebilir.
İlk Gece Korkusu Hakkında
İlk gece korkusu cinsel ilişkinin ilk defa yaşandığı çiftlerde yaşanan korku ve endişeyi ifade etmektedir. Toplumda özellikle kadınlar açısından ilk cinsel deneyim çok önemlidir. Yapılan araştırmalarda kadınların bir kısmının ilk cinsel deneyimini evlenmeden önce yaşadığı konusunda istatistiki bilgiler elde edilmiştir. Cinsel ilişki konusunda problemleri olan çiftlerin tıbbi değerlendirilmesinde özellikle kadının geç uyarılma, uyarılamama, orgazm olamama ya da geç orgazm olma gibi sorunlarında daha önceden genellikle travmatik şekilde yaşanan ilk cinsel deneyimi ortaya çıkmaktadır. Kadın açısından ilk cinsel deneyimde kızlık zarının açılmasından kaynaklı kanama, ağrı gibi sorunlar yaşanabilir. Kadının uygun olmayan koşullarda, hazırlıksız şekilde özellikle sorumluluğunu tam olarak yerine getirmeyen bir erkek ile ilk cinsel deneyimini yaşaması kadında kalıcı psikolojik etkiler yapabilir.
Kadınların % 90 kadarında kızlık zarı esnek ve ince bir yapıdadır. Kadın kendini tam anlamıyla hazır hissettiğinde ön sevişme ile bölgede yeteri kadar ıslaklığın sağlanması, erkeğin zorlayıcı hareketlerden kaçınarak davranması durumunda ağrı hissetmeyebilir ya da rahatsız edici ağrı hissetmez. Cinsel ilişkide haz ön planda olduğunda ağrı beyinde bilinçli olarak algılanabilir, daha sonradan ağrının hoş olmayan şekilde hatırlanması daha zor olur.
İlk cinsel deneyimde kanama olmaması toplumumuzda kadının bakire olmadığının kanıtı olarak görülmektedir. Ancak bu yanlış bir inanıştır. Kadınların anatomik yapısı birbirinden farklı olur. Kızlık zarı çok esnek bir yapıya sahip olduğundan vajina bölgesi yeterince ıslanmış olursa penis içeriye girdiğinde kayganlık nedeniyle kızlık zarında yırtılma dolayısıyla kanama olmaz. Bazı durumlarda da zayıf damarlanmanın olduğu kızlık zarına sahip kadınlarda ilk cinsel deneyimde kanama olmayabilir.
Bazen ilk cinsel birleşme çiftlerde birkaç denemede gerçekleşmez. Bunun en sık rastlanan nedeni kızlık zarının kalın olması diye bilinir. Ancak buna neden olan genellikle kadının kendini cinsel ilişkiye hazır hissetmemesi dir. Bu nedenle kadın kendini gevşetmez, vajina girişindeki kaslar kasılı kalır. Bu etkiyle vajina girişi yeterince ıslanmaz ve kayganlık oluşmaz. Dolayısıyla penis vajina girişindeki kasları ve kızlık zarını aşamaz. Nadiren kızlık zarının kalınlığı ilk cinsel birleşmeye engel olabilir. Bu durumda kızlık zarı küçük bir cerrahi operasyon ile açılabilir.
İlk gece korkusu için kadına ve erkeğe düşen bazı görevler bulunmaktadır. Kadın eşine hazır olduğunu ya da olmadığını net bir şekilde verebilmelidir. Bunun için ön sevişmede kontrolü almalıdır. Erkeğin de bunda gönüllü olması gerekir. Erkeğin kadının farklı bir yapıya sahip olduğunu kabul etmeli ve cinsel ilişkiye erkekten daha uzun sürede hazır olduğu gerçeğini bilmelidir. Erkeğin kadının rahatlaması, gevşemesi için sabırlı olması ve elinden geleni yapması gerekir.
Erkeğin kadının bundan sonraki cinsel yaşamını da gözeterek ilk gece aşırı zorlayıcı hareketlerden kaçınması gerekir. Bu erkek açısından da gerginliğe neden olabilir. İlk gece yani ilk cinsel ilişkide erkeğe düşen görev daha fazladır. Bu nedenle erkekte de ilk gece korkusu nedeniyle gerginlik olması da normal karşılanmalıdır.
İlk Gece Korkusu Nedir?
İlk gece korkusu ilk cinsel deneyimini yaşayan çiftlerde ortaya çıkan endişe, tedirginlik, korku ile seyreden bir sorundur. Toplumumuzda gerdek gecesi denilen evliliğin ilk gecesi büyütülen bir mesele olduğundan ilk gece korkusu yaşayan çiftlerin sayısı fazladır. Kadınlar ilk gece kanama, ağrı ve acı korkusu duyarken, erkekler cinsel ilişkide başarısız olma, eşinin cinsel açıdan tatmin edememe korkusu yaşarlar. Bu nedenle ilk gece korkusu sadece kadınları değil erkekleri de etkiler.
İlk gece kültürümüzde oldukça büyütülmektedir. Özellikle kadınların çocukluk çağından itibaren ilk cinsel deneyimin acı verdiği, kanama olacağı gibi bilgilerle yetiştirilmesi bunda etkilidir. Erkeklerde de ilk gecede başarısız olma korkusu bu geceyi adeta kâbusa çevirebilir. Erkeklerin ilk gecede erken boşalma ya da ereksiyon olamama gibi sorunlar yaşaması olasıdır. Çiftlerde bu tür korkuların olması halinde cinsel terapi için başvuruda bulunması gerekir. Bu sorun düzeltilmediği takdirde etkileri yıllar boyu devam edebilir.
Çiftlerde görülen cinsel ilişkiye girememe sorunu genellikle ilk gece ortaya çıkabilir. Bu sorun kadının duyduğu korkular nedeniyle kasılarak cinsel ilişkiye izin vermemesi olarak açıklanan vajinismus sorunundan, erkeğin psikolojik nedenlerden kaynaklı cinsel isteksizlik, erken boşalma, sertleşme sorunu gibi etkenler yüzünden cinsel ilişkiye girememesi şeklinde ve çiftlerin daha önceden hiç cinsel deneyiminin olmaması yüzünden ortaya çıkabilir. Bu etkenlerin temelinde cinsel yaşam hakkında olumsuz duyguların, yanlış beklentilerin ve bilgilerin olması yatmaktadır. Bunlar ilk geceden başlayarak çiftlerin yaşamını olumsuz şekilde etkileyebilir.
Toplumumuz teknolojide ne kadar ileri gitse de cinsel konular maalesef çözümlenmeden kalmaktadır. Gençlerin cinsellik hakkında doğru bilgileri alabilecekleri kaynaklar ne yazık ki çok kısıtlıdır. Bu konuda aile ile iletişim kuramıyorlar. Dolayısıyla arkadaşlarından, internetten, filmlerden öğrendikleri bilgiler ile ilk cinsel deneyimlerini yaşamak zorunda kalıyorlar. Çiftler yeni evlendiklerinde cinsellik hakkında yeterince bilgi sahibi olmadıkları için ilk gece korkusu denilen sorunla karşı karşıya kalıyorlar.
Çiftlerin evlilik ve balayından önce bir uzmana giderek cinsel eğitim ve danışmanlık alması, ilk cinsel deneyimlerinde yaşanabilecek sorunları aşmada, cinsel sorunların ortadan kaldırılmasında etkili olacaktır. Evlilik öncesinde çiftlere cinsel danışma ve rehberlik hizmetinin verilmesinin önemi oldukça fazladır. Bu özellikle kadının ileri cinsel yaşamına da olumlu katkılar yapacaktır. Çiftlerin çoğu cinsellik hakkında fazla bir şey bilmeden evlenmektedir. Kadınlar konuşacağı kimse olmadığından, utançlarından cinsellik hakkında bilgi sahibi olamıyor. Erkekler ise yanlış edindikleri bilgilerle gerçekçi olmayan beklentiler ile ilk gece sorunlar yaşayabiliyorlar.
Çiftlerin yanlış düşüncelerle, beklentilerle ilk geceye girmesi beklenmeyen sorunların yaşanmasına neden olmaktadır. Cinsellikle ilgili olan korkulardan uzaklaşılması için çiftlerin temel cinsel eğitim alması gerekir. Bu sayede çiftlerin cinsellik ile ilgili kaygıları, endişeleri, korkuları aşılabilir. Çiftlerin cinsel mitleri ortadan kalkar, bedenlerini, cinsel haz aldıkları noktalarını keşfetmeleri daha kolay olur. Evliliğin başlangıcından itibaren ihtiyaçları olan doğru bilgileri öğrenebilirler. Ayrıca cinsel sorunlar hakkında bilinçlenir, sorunların çözüm yollarını daha kolay bulabilirler. Bu konu hakkında ilerleyen zamanda da bir cinsel danışmandan da destek alabilirler.
İlk Gece Korkusu Daha Çok Kimlerde Görülür?
İlk gece korkusu halk arasında kadınlarda olur diye yanlış bir inanış bulunmaktadır. Bu sorun hem kadınları hem de erkekleri etkileyebilir. Yeteri kadar cinsel deneyimi olmayan, cinsellik konusunda yeterince bilgi sahibi olmayan çiftlerin ilk gece korkusu yaşaması normaldir. İlk cinsel deneyimine yanlış öğrenilmiş bilgilerle adım atan kadın ve erkek için ilk gece korkusu yaşamı kâbusa çevirebilir. Ailesinde cinsel eğitim alamamış, aksine cinselliğin ayıp olduğu algısı ile yetiştirilmiş kişilerde ilk gece korkusu yaşanması daha fazladır. Ayrıca yaşadığı çevre bakımından da cinselliği baskılayıcı etkiler altında yetişmiş kişilerde de bu risk yüksektir. Bu riskleri taşıyan kişilerin evlilik öncesinde cinsel eğitim ve danışmanlık hizmetinin alınması bu sorunun aşılmasında önemli bir adımdır.
Kızlık Zarı Nedir?
Tıpta hymen adı verilen kızlık zarı kadınlarda doğumla birlikte var olan bir yapıdır. Vajinayı çevreleyen bu zar ergenlik çağına kadar bölgeyi dış etkenlerden kaynaklanabilecek hastalıklara karşı korur. Zarın yapısında genellikle merkezde bir açıklık bulunur. Bazen çocukluk döneminde spor, yürüyüş, bedeni keşfetme, banyo, mastürbasyon gibi nedenlerle kızlık zarı hasar görebilir. Ailelerin bir kısmı çocuklarına cinsel eğitim vermekten kaçınabilir ya da ihmal edebilir. Bu şekilde yetişen bireylerde özellikle mastürbasyon nedeniyle kızlık zarı hasarının başlıca nedeni olabilir. Kızlık zarı çoğu zaman kadın evlendiğinde ya da ilk defa cinsel ilişki yaşadığında hasar görebilir.
Kızlık zarı çoğu toplumlarda olduğu gibi bizde de bekaretin simgesi haline gelmiştir. Kadının daha önceden bir cinsel ilişki yaşamadığının ispatı ilk cinsel birleşmede kızlık zarının yırtılması ve kanaması ile anlaşılır inancı bulunmaktadır. Bu etken kadınlar üzerinde önemli bir baskı unsurudur. Özellikle ilk gece korkusunun yaşanmasında kızlık zarının hasar görüp görmediği, kanamanın olup olmayacağı konusunda kadınlarda büyük bir tedirginlik vardır. Ülkemizin doğu illerinde bu inanış ve etkileri daha baskın şekildedir.
Bazı kadınlarda ise kızlık zarı ostium vajinanın tamamen kapanmasına neden olabilir. Kadın bunu olası bir sebeple yapılan jinekolojik muayene sırasında öğrenebilir ya da ilk adet kanamasına kadar bunu fark edemeyebilir. Tamamen kapalı, delik olmayan kızlık zarı olan kadınlarda ilk adet kanaması genellikle oldukça şiddetli ağrılı olur. Fakat kızlar regl olamaz yani vücudundaki kanı dışarıya atamazlar. Bu durumda erken yaşlarda kızlık zarının cerrahi bir operasyonla kesilerek çıkarılması gerekebilir.
Bazı kadınlarda ise kızlık zarı denilen doku olmayabilir. Bu nedenle ilk ilişkide kanama dolayısıyla yırtık olmaz. Ayrıca ilk gece oluşan kanamanın her zaman nedeni de kızlık zarı değildir. Kanama cinsel ilişkide hasar gören dış genital bölgeden kaynaklanabilir. Kızlık zarının esnek olması ya da fizyolojik olarak cinsel ilişkide salgılanan sıvılar kızlık zarının zarar görmesine olanak vermeden cinsel ilişki tamamlanabilir. Bu etki küçük yırtıklar nedeniyle kanama oluşmasına da engel olabilir. Yırtığın yüzeysel olması halinde herhangi bir iz kalmadan kızlık zarında iyileşme olur.
Toplumda Kızlık Zarı Algısı
Kızlık zarı toplumda geçmişten bugüne kadar bekâretin dolayısıyla kadının cinselliğinin denetim altında olmasının etkili bir aracı olarak görülmüştür. Ancak kızlık zarının ilk cinsel ilişki sırasında yırtılması gerektiği, yırtılma ile kanama meydana gelmesi gerektiği, kadının bekâretinin kızlık zarının yapısı ile tespit edilebileceği düşünceleri doğru değildir. Bu yüzden ilk cinsel ilişkide kanama olması bekâretin kanıtı olarak görülmemelidir.
Bekâretin tıbbi olarak ispatı şeklindeki inanış yüzünden bazı kadınların eşleri ya da aileleri kadınlar için kızlık zarı muayenesi yapılmasını talep edebilir. Bu tür kızlık zarı muayenesi genellikle kadının rızası olmadan yapılmaktadır. Kanundan kusurlu olma kavramının çıkarılması ile cinsel saldırılarda yapılan muayenelerde tek kriter olarak kızlık zarının değerlendirilmesinin de önüne geçilmiştir. Kaldı ki bu muayenenin kadının rızası alınmadan yapılması bireyin kendi vücudu üzerinde sahip olduğu hakkına da engel olmaktadır.
Cinsel saldırı dışındaki kızlık zarı muayenesi taleplerinin kabul edilmemesi, genital muayene sonuçlarının rapor edilmemesi daha doğrudur. Kadının kendi iradesiyle kızlık muayenesi talep etmesi durumunda doktor sadece danışman ya da uzman konumunda olur. Kızlık zarının farklı yapılarda olabileceği gibi bilimsel bilgileri verebilir, muayene etmeyi tercih etmesi halinde bilimsel donanımları kullanarak muayeneyi yapabilirler. Kızlık zarı muayenesi sağlık sorunlarından dolayı yapılan ya da rutin olarak yapılan bir muayenenin parçası olamaz.
Kadınlar bazen evlenmeden cinsel yaklaşımlar yaşayabilir. Daha sonra kızlık zarı ile bekâretlerini koruduklarını, bekâretini kaybettiklerini düşündükleri için suçluluk duygusu içine girebilirler. Evlenmek istedikleri zaman bekâretini ispat etmek zorunluluğu hissederek, kızlık zarı onarım müdahalesi ile yeniden bekâretlerini kazanacaklarını düşünebilirler. Bu sayede önceden cinsel ilişki yaşamamış gibi görünmesine rağmen kandırma, suçluluk duygusu ile evliliğe iyi bir başlangıç yapamaz. Bu kadın için olduğu kadar erkek için de cinsel yaşamda olumsuzluk yaratabilir.
İlk Gece Korkusu Nedenleri
İlk gece korkusunun altında yatan bazı nedenler bulunmaktadır. İlk defa cinsel ilişkiye giren çiftlerin acı, ağrı duyulacak, kanama olacak gibi hissetmeleri gibi sebeplerden cinsel ilişkiye girmekten kaçınabilir. Sadece kadınlarda bu etki görülmez. Erkeklerde de aynı sorun yaşanabilir. Bunu yaşayan çiftlerin mutlaka cinsel terapi alması önerilir. Sağlıklı bir birliktelik ve evliliğin ilerisi için çiftlerin ilk gece öncesinde cinsel danışmanlık hizmeti almasının da sorunun çözümünde önemli bir etkisi olacaktır.
Olumsuz Cinsel Deneyimler
Çiftlerin daha önceden yaşadıkları olumsuz cinsel deneyimler ilk gece korkusu nedenleri arasında gösterilebilir. Yapılan araştırmalarda kadınların bir kısmının evlenmeden önce cinsel yakınlaşmalar yaşadıklarını ortaya koymuştur. Daha önceden kendisini hazır hissetmeden cinsel ilişkiye zorlanmış, cinsel ilişkide acı hissetmiş, istemediği bir cinsel ilişkiye girmeye zorlanmış kadınlarda cinsel ilişkiye girmekten kaçınma, cinsellikten korkma, tedirgin olma gibi tepkiler olabilir. Genel olarak olumsuz cinsel deneyimler kadının cinsel ilişkiden kaçınmasına neden olabilir.
Ailenin Cinselliğe Bakış Açısı
Cinsellik özelliği bireylerde doğuştan vardır ve çocukluk döneminden itibaren gelişmeye başlar. Ailenin cinselliğe bakış açısı çocuğun cinselliğe yaklaşımını belirlemeye başlar. Cinselliğe bakış açısı ayıp, günah, yasak gibi kavramlarla bağdaştırıldığında bireyler de cinselliğe karşı bir tutum içinde olurlar. Bu etken ilk gece korkusu üzerinde önemli bir etki yapabilir. Cinsel eğitim çocuk belli bir yaşa geldiğinde başlamalıdır. Aileler bu konuda çocuk doktorlarından, psikiyatristlerden de destek alabilir.
Okul çağında rehber öğretmenlerin desteği alınmalıdır. Kız çocuğuna adet göreceği anlatılmalıdır. Beklenmedik bir anda adet görmeye başlayan kız çocuklarında ciddi ruhsal travmalar oluşabilir. Olması gereken kız çocuğunun göğüsleri büyümeye başladığında anne tarafından adet göreceğinin anlatılmasıdır. Erkek çocuklar için de aynı sorun vardır. Erkek çocuklar cinsellik hakkındaki bilgileri genellikle aile dışında çevresinden öğreniyorlar. Dolayısıyla bu bilgiler yanlış oluyor. Çocukluk çağında öğrenilen cinsel mitler yetişkinlerin cinsel yaşamını şekillendiren önemli etkenlerdir. Aile cinselliğin gelişiminde önemli bir basamaktır.
Toplumda Cinselliğin Baskılanması
Toplumda cinselliğin baskılanması, bireylerin cinselliği özgürce yaşayamaması, cinselliğin ayıp, günah olarak nitelendirilmesi bireylerde olumsuz etkiler yapacaktır. Toplumumuzdaki anlayış kadının erkeklerden uzak durması üzerine şekillenmiştir. Kadınların pek çoğu kadın hastalıkları doktoruna ancak evlenince giderler. Toplumun cinselliği ayıp görmesi, cinsellik alanında giren davranış ve eylemlerin günah kabul edilmesi bireyi baskılayan en önemli etkenlerdir. Erkeğin egemen olduğu toplumlarda kadından özgür bir cinsel yaşam beklentisi olamaz.
İlk Gece Korkusu Belirtileri
İlk gece korkusu çiftlerin cinsel ilişki girişiminin başarısız olmasıyla neticelenen bir korkudur. Bu kadın ve erkekten kaynaklanan bir korku olabilir. Erkekte başarısız olma korkusu, partnerini tatmin edememe düşüncesi, ereksiyon olamama gibi sorunlarının olması, kadının özellikle ilk cinsel deneyimi olması nedeniyle canının acıyacağını, kanama olacağını, ağrı duyacağını hissetmesi bu korkunun nedenleri arasındadır. Korkunun etkisiyle bireylerde farklı derecede belirtiler ortaya çıkabilir.
Partnerden Uzaklaşma
İlk cinsel deneyiminin başarısızlıkla sonuçlanması partnerden uzaklaşma gibi ciddi bir etkiye yol açabilir. Erkeğin ereksiyon sorunu yaşaması, cinsel ilişkide başarısız olması, kadının kanama, ağrı, acı duyma gibi etkilerle cinsel ilişkiye girmekten kaçınması partnerden uzaklaşmaya neden olabilir. Erkek olsun kadın olsun partneriyle bir arada olmaktan, cinsel ilişkiye girme korkusuyla kaçınmaya başlar.
Uzun Süre İlişkiye Girmekten Kaçınma
İlk gece korkusunu aşamayan çiftlerde uzun süre ilişkiye girmekten kaçınma tepkisi ortaya çıkabilir. Bu durumda olan çiftlerin mutlaka cinsel danışmanlık hizmeti alması önerilir. Aksi halde sadece ilk cinsel deneyimde değil, daha sonraki cinsel deneyimler için de aynı sorunlar yaşanabilir. Eşlerin cinsel ilişkiden kaçınma sebepleri belirlenerek, doğru cinsel eğitim alınması sağlanmalıdır. Aksi halde bireylerin cinsel yaşamı bu olumsuzlukla devam edebilir.
İlk Gece Korkusu Risk Faktörleri
Çiftlerde ilk gece korkusu olmasının altında bazı risk faktörleri yatmaktadır. Bunlar aileye kadar inmekte ve içinde bulunduğu topluma kadar dayanmaktadır. Bazı kişiler yetiştirilme tarzı ve bulunduğu çevre bakımından bu sorunu yaşamaya daha yatkındır. Doğumla birlikte cinsellik özelliği ile dünyaya gelen bireylerde ilk gece korkusunun gelişiminin altında yatan etken belirlenerek ortadan kaldırılmalıdır.
Baskı Altında Yetişmiş Kişiler
Yetişme döneminde baskı altında yetişmiş olan kişiler sürekli olarak cinselliği baskılamak zorunda kalmış, kendi bedenini dahi tanıyamamış olmanın getirdiği etkilerle ilk gece korkusu yaşamaya daha yatkın olurlar. Yaşadığı çevre ve ailesi tutucu olan kişilerde bu risk yüksektir. Cinselliğin özgür bir şekilde yaşanmasının mümkün olmadığı bir çevrede yetişmek kişilerin korkularını cinsel ilişkiye girmekten kaçınma şeklinde dışa vurmasına neden olabilir.
Ayıp Algısı
Kişinin yetiştiği ailede ve çevredeki ayıp algısı cinsellikten kaçınma gibi ciddi sorunlara neden olabilir. Seks yapmanın, cinsel ilişkiye girmenin ve cinsellikle ilgili her konunun ayıp olarak tanımlanması kişinin bilinçaltında olumsuz bir etki yaratır. Giysilerden, hareketlere kadar kişinin her türlü eyleminin ayıp algısı ile bağdaştırılması bireyi cinsellikten uzaklaştırabilir. Bu nedenle ilk gece yani ilk kez cinsel ilişkiye girecek kişilerde ilk gece korkusu daha fazla yaşanabilir.
Cinsel Tacize Uğramış Kişiler
Daha önceden rızası olmadan cinsel tacize uğramış kişilerde ilk gece korkusu görülmesine daha fazla rastlanmaktadır. Kadının istemediği bir cinsel ilişkiye zorlanması halinde evlilik ile neticelenen bir ilişkiye de olumsuz etkiler yapar. Psikolojik olarak kadının korku durumu ve çekinceleri maalesef cinsel ilişkide huzursuzluklara yol açılıyor.
İlk Gece Korkusu Komplikasyonları
İlk gece korkusu yaşayan çiftlerde cinsel terapi alınmadığı takdirde istenmeyen sorunlar yaşanabilir. Çiftlerin bundan sonraki cinsel yaşamları da bundan etkilenebilir. İlk gece korkusu komplikasyonları hakkında çiftler mutlaka bilgilendirilmeli ve cinsel danışmanlık almaları sağlanmalıdır.
Psikolojik Sorunlar
İlk gece korkusu yaşayan eşlerde çeşitli psikolojik sorunlar gelişebilir. Uzmanlar bunu aşmanın en iyi yolunun psikolojik terapiler alınmasından, cinsel danışmanlık hizmeti alınmasından geçtiğini belirtmektedir. İlk gece cinsel ilişkiye giremeyen çiftlerin bunu daha sonraki günlerde de yaşaması muhtemeldir. Bu yüzden psikolojik destek alınması gerekir.
Evliliklerin Sona Ermesi
İlk gece korkusu yaşayan çiftlerin bu konuda önlem almadığı takdirde evliliklerinin devamının riske gireceği muhtemeldir. Cinsel ilişkiye girmekte zorlanan, ağrı olacağı, kanama olacağı konusunda endişe duyanlar bu etkileri aşmak için mutlaka destek almalıdır.
İlk Gece Korkusu Nasıl Önlenir?
İlk gece korkusunu önlemek için kadın ve erkeğin bazı önlemler alması gerekir. Öncelikle çiftler erkek ve kadın vücudunun anatomik yapısını öğrenmelidir. Ayrıca kadın ve erkek ilk geceden kendi vücutlarını tanımalıdır. Bu şekilde ilk gecenin olumsuz heyecanı daha rahat atlatılabilir. İlk gecenin iyi sonuçlanmasına odaklanılmalı ve ağrıya dayalı düşüncelerden uzak durulmalıdır.
İlk gece öncesinde çiftlerin cinselliğe dair bilgileri doğru yerden öğrenmesi gerekir. Çiftlerin pratikte tecrübesi olmasa da doğru bilgiler sayesinde ilk gece sorunsuzca atlatılabilir. Kadın açısından ilk gecenin ağrısız geçmesi için sekse doğru hazırlanması gerekir. Erkeğin kadına güven vermesi ve sevgisini hissettirmesi önemlidir. Ön sevişmenin kısa tutulması sakıncalı olacaktır. Bu nedenle aceleci davranılmaması gerekir. İki tarafta cinsel birleşmeye hazır olmalıdır. Partnere karşı anlayışlı olmak iki taraf için de geçerlidir. Sarılma, sevgiyi anlatan sözcükler tarafların rahatlamasına yardımcı olacaktır. İlk gecede cinsel birleşmenin olmaması sorun haline getirilmemelidir. Çünkü ilk gece beklendiği gibi çiftin seks yapacağının beklendiği gün değildir. Cinsel birlikteliğin gerçekleştiği gece ilk gece olarak kabul edilir.
Psikolojik Destek
Çiftlerin ilk gece korkusunu aşmak için evlenmeden önce evlilik ve çift danışmanlığı alması ya da cinsel danışmanlık hizmeti alması gereklidir. Çiftlerin alacağı psikolojik destek sayesinde ilk gecede yaşanabilecek korku, kaygı, endişe gibi duygular daha kolay aşılabilir.
Bireyin Cinsellik Eğitimi Alması
Cinsellik ne yazık ki toplumumuzda yeterince önemsenmeyen bir konudur. Kadın olsun erkek olsun çocukluktan itibaren cinsellik konusunda doğru bilgilerle yetişmiyorlar. Ailesiyle bu konuyu konuşamadıkları için çevresinden duydukları bilgilerle ilk cinsel deneyimlerini yaşamak zorunda kalıyorlar. Bireyin cinsellik eğitimi alması ilk gece korkusunun önlenmesinde önemli bir adımdır. Doğru bilgilerle ilk gece korkusu önemini yitirecektir.
Sık Sorulan Sorular
Toplumumuzda yaygın olarak görülen ilk gece korkusu ile ilgili genel bilgileri makalemizde bulabilirsiniz. Bu bölümde ilk gece korkusu ile ilgili merak ettiğiniz soruların yanıtlarına ulaşabilirsiniz.
İlk gece korkusu nasıl yenilir?
İlk gece korkusu toplumda pek çok çifti etkileyen bir sorundur. Toplumumuzda cinselliğin baskılanması nedeniyle kadın ve erkek bundan etkilenir. Çiftlerin sahip olduğu cinsel mitlerin aşılması için psikolojik destek alınmalıdır. İlk gece öncesinde bu desteğin alınması sorunların aşılamasına yardımcı olacaktır. İlk gece erkeğin sabırlı olması, üzerine düşeni yapması, kadının rahatlatacak şekilde ön sevişme süresini uzatması, kadının ise erkeğe onu sevdiğini hissettirmesi gerekir. İlk gece korkusunu yenmek için taraflar birbirlerine destek olmalıdır.
İlk gece korkusu sadece kadınlarda mı görülür?
İlk gece korkusu sanıldığı gibi sadece kadınları etkileyen bir sorun değildir. Toplumumuzda ilk gece sorunuyla karşılaşan, bunun olumsuz etkilerini yıllar boyu gören çok sayıda çift bulunmaktadır. Kadınlarda ağrı, kanama, acı duyma gibi ilk gece korkusu yaşanırken, erkeklerde de ereksiyon olamama, cinsel ilişkide başarısız olma, eşini tatmin edememe gibi düşünceler ve sorunlarla ilk gece korkusu yaşanabilir. Toplumumuzda kadın ve erkeğin çocukluk çağından itibaren yanlış cinsel bilgiler ile yetişmesi, ilk gecenin acı verici olduğu, başarısızlık gibi etkenler yüzünden ilk gece korkusu kadını ve erkeği etkileyebilir. Çiftler cinsel terapi almadığı takdirde bu sorun ileri dönemdeki cinsel yaşamlarını da olumsuz şekilde etkileyebilir.
İlk gece korkusunun ilaçla tedavisi var mı?
İlk gece korkusunun tedavisinde psikoterapi yöntemlerinin büyük önemi vardır. Yaşanan korku tedavi edilmediği takdirde kısır döngüye girer ve uzun süre etkisini korur. Özellikle erkeklerde sertleşme sorunundan kaynaklanan ilk gece korkusu psikolojik kaynaklı olabilir. Ancak geriye dönük yine bu sorun varsa sertleşmenin organik kaynaklı olduğu düşünülebilir. Böyle bir sorunda tanı yöntemlerinden yararlanılması gerekebilir. Psikolojik kaynaklı ilk gece korkusunda oral yolla alınan ilaçlar kullanılabilir. Bazı durumlarda penis enjeksiyonlarına da gerek duyulabilir. Fakat sürekli olarak ilişkilerde ilaç tedavisine gerek kalmaz. Özgüveninin kazanan erkek bundan sonraki cinsel yaşamını başarıyla devam ettirebilir.
İlk gece korkusunu hiçbir şekilde atlatamayan kişiler var mı?
İlk gece korkusunun nadiren atlatamayan kişiler olabilir. Ancak bu kişiler tıbbi destek almaktan kaçınan kişilerdir. İlk cinsel ilişkiye yanlış bilgilerden, cinsel mitlerden dolayı giremeyen kişilerin cinsel danışmanlık hizmeti almalı, psikoterapi uygulamaları ile tedavi olmaları gerekir. Ayrıca organik sorunlardan kaynaklanan ilk gece korkusu nedenleri de mutlaka tedavi edilmelidir. Bireyler bunun tedavi edilebilen bir sorun olduğunu unutmamalıdır.
İlk kez ilişki esnasında kadınlar çok acı çeker mi?
İlk kez cinsel ilişki esnasında kadınların acı çekmesi uygun ortamın hazırlanması halinde söz konusu değildir. Ön sevişme süresinin uzun tutulması, vajinada yeterli ıslaklığın sağlanması, kadının rahat olması için ortamın hazırlanması halinde kadınlar ilişki sırasında acı çekmez. Cinsel hazzın yüksek olması halinde kadın acı hissi duymaz.
İlk ilişki sonrasında vajinada aşırı ağrı olur mu?
İlk ilişki sonrasında vajinada aşırı ağrı sorunu yaşanmaz. Ancak erkeğin sabırsız davranması, kadının cinsel ilişkiye hazır olmadan ilişkiye zorlanması halinde ilişki sonrasında ağrı hissedilebilir. Hasar gören vajina bölgesi iyileşme sürecinde ağrıya neden olabilir.
İlk gece korkusu vajinismusa dönüşür mü?
Vajinismus cinsel ağrı bozuklukları arasında olan bir rahatsızlıktır. Vajina kaslarının kasılması ile erkeğin penisinin vajinaya girişini engellemesi ile yaşanır. Bu sorun çiftlerde farklı derecelerde ortaya çıkabilir. Cinsel ilişki rahatsızlığın derecesine göre ağrılı olur. Bu sorun genellikle ilk cinsel ilişkide ortaya çıkar. Evlilik açısından çiftlerde büyük sorunun yaşanmasına neden olur. İlk gece korkusu kadınlarda bu sorunun ortaya çıkmasına neden olabilir. Daha önceki kötü cinsellik deneyimleri, cinsellikle ilgili yanlış düşünceler, psikolojik sorunlar, ilk gece hakkında bilinen yanlış abartılı bilgiler yüzünden vajinismus ortaya çıkabilir. İlk gece korkusu bu tür etkenler yüzünden vajinismusa dönüşebilir.
İlk gece çok fazla kanama olacağı inancı doğru mu?
Kadınlar ilk cinsel deneyimlerini yaşayacakları zaman önceden çevrelerinden duydukları bazı yanlış duyumlar nedeniyle tedirginlik içinde olabilirler. Tedirginlikleri ilk gece fazla kanama olacağı ve ağrı duyacakları yönünde olabilir. Normalde kişinin arzu ettiği biriyle cinsel birliktelik yaşaması halinde yeterince ön sevişme, uyarılma olduğunda ve vajinadaki ıslaklık yeterli olduğunda sorun yaşamadan, ağrı ve kanama olmadan ilk gece yaşanabilir. İlk gece kanama ile ilgili endişe de yersizdir. Kanamaya neden olduğu düşünülen kızlık zarı damar ve sinir içermeyen çok ince bir yapıdır. Cinsel ilişkide yeterince uyarılmayan kadın, vajinanın kuru olması gibi durumlarda kadın ağrı hisseder. Ağrının etkisiyle bacaklarını kapatarak kasılır. Endişe içinde eşini ittiğinde zorlamaya bağlı olarak dokuda yırtıklar oluşur. Bu ilk cinsel ilişkideki kanamanın nedenidir.
İlk sekste hamile kalacağım korkusu ilk gece korkusu yaratır mı?
Kadında ilk sekste hamile kalacağım korkusu cinsel birleşmeden kaçınmaya neden olabilir. İlk gece korkusunun nedeni bu ise bir kadın doğum doktoruna danışarak kolaylıkla aşılabilir. Kadının hamile kalmaması için en uygun doğum kontrol yöntemi belirlenebilir. Bu kadının ilk gece korkusunun aşılmasına yardımcı olur.
Bekâretten kadınlığa geçişe hazır hissetmemek ilk gece korkusu oluşturur mu?
Bekâretten kadınlığa geçişe hazır hissetmemek kadınlarda ilk gece korkusu nedeni olabilir. Toplumumuzda bekâretin simgesi olarak kızlık zarı görülmektedir. İlk cinsel ilişkide kızlık zarının yırtılması ise bekâretin kaybedilmesi demektir. Kadın kendini henüz hazır hissetmiyor ise cinsel ilişkiye girmekten kaçınabilir, korkabilir.
İlk gece korkusu nasıl anlaşılır?
İlk gece korkusu, cinsel birleşmenin gerçekleşeceği ana kadar kendini göstermeyebilir. Ortaya çıkan duygunun heyecan ile korku arasındaki durumu keşfedilemez. Cinsel birleşmeye girileceği anda bahaneler üretilmesi, fiziki olarak engeller çıkarılması ya da erekte olunamaması – vajinanın ıslanmaması başlıca korku belirtilerdir. Bu belirtiler üzerinden ve cinsel ilişkiye girilememiş olması üzerinden mutlaka doktora başvurulmalıdır.
İlk gece korkusu normal mi?
İlk gece korkusunun ne derece olacağı, hangi bireylerde olacağı ve hangi sebeplerden kaynaklanacağı büyük tartışma konusu olsa da sağlıklı bir bireyin ilk gece korkusunun olmaması gerekir. Sağlıklı insanlardaki duygu korkudan ziyade heyecandır. Yani ilk gece heyecanı olarak tarif edebileceğimiz sürecin cinsel birleşmeyi uzun süre ertelemeye sebep olacak şekilde gelişmesi olağandışı olarak kabul edilmektedir.
İlk gece korkusu neden olur?
İlk gece korkusunu yani cinsel birleşme korkusunu ortaya çıkaran birden fazla faktör bulunur ve bu faktörlerden çok azı fiziki sebeplerdir. Geriye kalan tüm sebepler hurafelerden ve psikolojik bazı travmalardan oluşur: Cinsel birleşme sırasında acı hissedileceğinin duyulmuş olması, Cinsel birleşme sonrasında oluşacak sorumluluk korkusu, Çocuklukta yaşanan bazı psikolojik travmalar, Toplum baskı başlıca ilk gece korkusu nedenleridir.
İlk Gece Korkusu Tanı Ve Teşhis Yöntemleri
Bireylerin cinsel yaşamında ilk cinsel ilişki önemli bir belirleyici etkendir. Başarısızlıkla sonuçlanan ilk cinsel ilişki eşlerin cinsel yaşamında sorunların devam etmesine neden olabilir. Bu nedenle ilk gece korkusunun nedenleri hakkında net bir sonuca ulaşabilmek için çeşitli tanı yöntemlerine başvurulmalıdır. Korkunun, başarısızlığın nedenlerinin psikolojik ya da organik bir neden olup olduğu belirlenmelidir.
Jinekolojik Muayene
Jinekolojik muayene ilk gece korkusunun nedenleri hakkında önemli bilgiler verebilir. Bu muayene psikolojik nedenleri olanlar dışında özellikle vajinismus sorunu olan eşin tanısında önemlidir. Cinsel ilişkiye girmekten kaçınan kadının değerlendirildiği muayene özellikle vajina girişindeki kasların kasılmasıyla penis girişine izin vermeyen vajinismus rahatsızlığı olanlar için zor olabilir. Muayene bile kasların kasılmasını tetikleyebilir ve muayenenin tamamlanması zor olabilir. Bu nedenle jinekolojik muayene uzman bir doktor tarafından yapılmalıdır.
Hasta açısından daha önce bir cinsel deneyim yaşanmamış ise jinekolojik muayenede bir ilk olacaktır. Bu açıdan da muayene kadını daha fazla rahatsız edebilir. Jinekolojik muayene normalde uzun sürmez. Daha önceden de vajinal muayene geçmişi bulunan kadınlarda yüzeysel olarak tanı koyma amaçlı bir muayene yapılması yeterli olacaktır. Bu şekilde ilk gece korkusunun organik bir sebebe dayanıp dayanmadığı belirlenebilir.
Hastanın Korkularının Değerlendirilmesi
İlk gece korkusu tanısında hastanın korkularının değerlendirilmesi için bir psikiyatristten destek alınmalıdır. Hastanın çocukluğuna kadar inilerek cinsellik konusundaki korkuları, kaygıları ele alınmalıdır. Hastanın yetiştirilme tarzı, aldığı cinsel eğitim sorgulanmalıdır. Bunlar çözümlenmeden hasta ilk gece korkusunu üzerinden atamaz ve tüm cinsel yaşamı olumsuz şekilde etkilenebilir.