Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca kullanılan çerezler bakımından daha fazla bilgi için Kişisel Verilerin Korunması Kanunu sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.

Kıl Dönmesi

Kıl Dönmesi Hakkında
Kıl Dönmesi Nedenleri
Kıl Dönmesi Belirtileri
Kıl Dönmesi Teşhis Ve Tanı Yöntemleri
Kıl Dönmesinin Komplikasyonları
Kıl Dönmesi Risk Faktörleri
Kıl Dönmesi Nasıl Önlenir
Sık Sorulan Sorular

Tıbbi ismi Pilonidal Sinüs olan ve halk içerisinde kıl dönmesi olarak bilinen ve derinin altında kılların toplandığı ve enfeksiyona sebep olan bir hastalıktır. Genellikle kuyruk sokumu kısmında gerçekleşen hastalık deri altında kendisine yer bulur.

İnceleyen ve Onaylayan : Op. Dr. Mehmet Toprak

Kıl Dönmesi Hakkında

Pilonidal Sinüs Latince anlamı ile de kuş yuvası demektir. Halkımız arasında kıl dönmesi olarak da adlandırılan hastalık derinin altında kılların toplanarak enfeksiyona sebebiyet vermesi ile gerçekleşmektedir. Genel olarak kendisine kuyruk sokumu bölgesinde rastlanılmasına rağmen göbek ve bacakta da karşılaşılabiliyor. Herhangi bir cinsiyeti olmayan bu hastalığın erkeklerde görülme oranı kadınlara oranla daha fazla olmaktadır.

Kıl Dönmesi Nedir

Kıl dönmesi nasıl gerçekleştiği kesin olarak bilinmese de buna etki eden sebepler tahmini olarak biliniyor. Vücuttan koparılarak alınan kılların tekrar deri altına giriş yaparak bu bölgelerde kist oluşturmaları ve bu kistin iltihaplanması kıl dönmesinin en büyük gerçekçi açıklaması olarak görülebilir. Kılların ter bezi deliklerinden vida gibi dönüş gerçekleştirerek yağ dokusu içine hissettirmeden giriş yapması, labirentler oluşturması ve peşinden oluşan bu labirentlere bakterilerin de akın etmesi iltihaplanmayı gerçekleştirir. Burada kanlı, pis kokulu akıntılar ve apseler oluşması beklenir. Oluşumu farklı bir şekilde gerçekleşse dahi kılların deri altında toplanması ve birikmesi her zaman bu bölgeyi tahriş eder ve iltihaba neden olur. Deri altına nüfuz eden bu kıllar burada büyümelerini sürdürmektedir. Buna en büyük etken ise deri üzerine uygulanan basınç, sürtünme, hijyen eksikliği gibi dış etkenler bu kılların apse yapmasına sebep olmaktadır.

Kıl Dönmesi Kimlerde Görülür?

Kıl dönmesinin en fazla gerçekleştiği yer kuyruk sokumu bölgesidir. Bu bölgedeki kılların derinin altına girmelerinin sebebi ise buradaki deriye dışarıdan fazlaca bir baskı gerçekleşmesidir. Bu açıdan bakılırsa sürekli oturan kişilerin kıl dönmesi geçirme ihtimali herkesten daha fazla olarak karşımıza çıkmaktadır. Sürekli olarak oturarak çalışan kişilerin kıl dönmesi yaşama ihtimalleri oldukça fazladır. Buna örnek vermek gerekirse bankacılar bunlar için iyi bir örnek olabilir. Bunun yanı sıra kıl dönmesinin en fazla gözüktüğü yaş Aralığı 15-30 olarak belirtilmektedir. Tüm bunlara ek olarak kilolu olmak da oldukça etkili bir sebeptir. Bunun sebebi ise sürekli oturan bir kilolu bir kişi ile normal kilolu bir kişinin dönmüş olan bir kıla yapacakları basıncının farklı olmasıdır. Burada basınç arttığı için kıl daha derinlere yürüyebilmekte ve daha büyük apseler oluşturabilmektedir. Kişisel bakımına, temizliğine, hijyenine önem vermeyen kişilerin de kıl dönmesi yaşama ihtimalleri artmaktadır. Buna ek olarak kişinin özellikleri de fazla etkilidir örnek olarak kıl kalınlığı, deri kalınlığı, kıl yapısının çok kıllı olması gibi durumlar da hastalığın gelişimine etki edebilecek sebeplerdir.

Kıl Dönmesi Sıklığı

Kıl Dönmesi ülkemizde diğer toplumlara göre daha fazla yaşanmaktadır. Bizim ülkemizde sık yaşanmasının temel sebebi ise genetik olarak Türklerde kıllanmanın fazla oluşudur. Buna ek olarak da ülkemizde çalışan kişilerin çoğunun masa başı işler yapıyor olması da buna fazlaca etken olmaktadır. Ülkemizdeki her 50 kişiden birinde olan bir hastalık olan Kıl dönmesi yüksek bir sıklığa sahiptir. Ülkemizdeki bakış açısı oldukça yüz üstü olsa dahi dikkat edilmesi gereken önemli bir hastalıktır. Özellikle de genetik özelliklerimizin yatkın olduğu bu durumlarda ekstra bir ehemmiyet gösterip bütün riskleri ortadan kaldırabilecek adımlar atabilmeliyiz.

Kıl Dönmesi İstatistikleri

Her yaşta ve her iki cinsiyetteki insanlarda görülen kıl dönmesi yani Pilonidal sinüs 15 ila 30 yaşları arasındaki erkeklerde daha fazla görülmektedir. Kıl dönmesi olan kişilerin fiziki özellikleri genellikle genç, esmer ve vücutta kıllanmanın fazla olduğu bir kişi olarak belirtilebilir. Bu hastaların yüksek çoğunluğu hafif kilolu olup giyilen kıyafetlerin de özelliği ile birlikte vücutta sürtünmeler meydana gelebilmektedir. Bu sürtünmeler sonucunda da kıl dönmesi daha fazla tetiklenebilmektedir. Kilolu kişilerin kuyruk sokumu bölgesinde en fazla bu hastalığı yaşama sebebi ise vücudun uyguladığı basınç ile alakalıdır. Kilolu bir kişinin sürekli oturması ile birlikte bu hastalığa yakalanması oldukça yüksek bir ihtimaldir. Bu yüzden sürekli olarak spor yapılması ve fazla kiloların verilmesi her zaman önemlidir.

Kıl Dönmesi Tipleri

Kıl dönmesi hastalığının üç çeşidi gözümüze çarpmaktadır. Farklı semptomlar ile gelişen bu hastalık türleri ise üç başlık altında toparlanabilir.

Akut Kıl Dönmesi

Akut belirtilere sahip hastaların öncelikle enfeksiyonu ortadan kaldırılmalıdır. Bunun için de antibiyotik tedavisi uygulanabilir. Bu akut kıl dönmesinde ilk sefer gibi düşünülebilir. Bu tip kıl dönmesi henüz tekrarlamamış bir kıl dönmesi olarak düşünülebilir. Bu yüzden de akut olarak isimlendirilir.

Kronik Kıl Dönmesi

Kıl dönmesinde tekrarlayan enfeksiyon atakları gerçekleşebilir. Bu da akıntıya neden olan olgularda ameliyat ile sonuçlanabilmektedir. Kıl dönmesinin türüne göre ve bulunduğu bölgeye göre ameliyatla mı yoksa konservatif tedavi yolları ile mi yapılacağı belirlenmelidir.

Kıl Dönmesi Nedenleri

Kıl dönmesi hastalığının gerçekleşmesi için bazı sebepler bir araya gelebilmektedir. Bu sebepleri kolaylaştırıcı faktörler olarak düşünmemiz gerekirse bunların arasında aşırı kilo, aşırı terleme, aşırı kıllanma, dar kıyafet giyilmesi gibi başlıklar sıralanabilir. Bunların yanı sıra sürekli oturarak çalışmak da kıl dönmesi için etken bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır.

Vücutta İstenmeyen Kılların Tıraş Edilmesi

Vücudun aşırı kıllı olması sorunsalı ile birlikte günlük olarak dökülen kıl miktarının artması bu sorunları yaratmaktadır. Dökülen kıllardan oluşan boşluğa bir kıl yerleşip içeri doğru geçiş yapabilmektedir. Ancak istenmeyen kılların tıraş edilmesi şöyle sorunlar çıkarmaktadır. Tıraş edilen vücutta, örneğin kuyruk sokumunda kesilen kıllar tekrar uzamaya başladığında sürekli olarak bu kişinin oturduğu düşünülürse uzayacak olan kıllar baskıdan dolayı içeri doğru büyüme yapabilir ve bu da kıl dönmesi yaşanmasına davetiye çıkarır.

Çok Dar Kıyafetler Giyilmesi

Çok dar giyilen kıyafetlerin etkisi vücuttaki kılların yine uzamasıyla alakalıdır. Bu durumda insanların giydiği aşırı dar kıyafetler kıl uzama sorunu yaşatmaktadır. Uzamak isteyen kıllar dar giyilen kıyafetlerin sonucunda kendilerine uzayacak bir alan bulamaz. Bunun sonucu olarak da sürekli olarak giyilen dar kıyafetler ile birlikte gün boyunca baskı altında kalmış kıllar artık yukarı doğru değil bulabildiği ter boşluklarından içeri doğru büyümeye başlar. Bu da yine kıl dönmesi için zemini hazırlamaktadır.

Aşırı Kilo

Kıl dönmesi hastalığının en büyük iki etkisi basınç ve sürtünme olarak dikkat çekmektedir. Aşırı kilolu kişilerin uzun süreler boyunca oturması ile birlikte kilo fazlalığı sebebi ile kuyruk sokumu bölgesinde fazla basınç oluşmakta ve bu basınç ile birlikte de kılların içeri doğru uzaması gerçekleşebilmektedir. Bunun yanı sıra kıl dönmesi için ortamı hazırlayan bir diğer etken ise sürtünmedir. Aşırı kilolu kişilerde hareket durumunda sürtünme dolayısı ile hem kuyruk sokumunda hem de kasık bölgelerinde kıl dönmeleri yaşamaları mümkündür. Aşırı kilolu kişilerin diğer kişilere göre kıl dönmesi yaşamaları daha olası bir durumdur. En büyük sorunun ikisini de kendinde barındıran aşırı kilolu kişilerin fazla kilolarından kurtulması bu hastalıktan uzak durmaları anlamına gelebilir.

Gün İçinde Oturarak Çalışma

Bu rahatsızlığın en kritik sebeplerinden biri sürekli olarak hareketsiz olan insanlarda yaşanma olasılığının daha fazla olmasıdır. Günlük olarak fiziksel aktivitelerini yerine getiremeyen kişilerin, gün boyunca sürekli olarak oturarak çalışan insanların kıl dönmesini daha fazla yaşadığı görülmektedir. Vücudun yaptığı basınç ile birlikte kıllar dışarı doğru değil, bulunan eski kıl boşluklarından veya ter bezi boşluklarından içeri doğru büyümektedir. Burada büyüyen kıllar içeride öbekleşmeye ve büyümeye başlar. Daha sonra apse şeklinde içerisi iltihaplanır ve kıl dönmesi hastalığı başlar. Gün içerisinde sürekli olarak oturularak çalışılan mesleklerden özellikle bankacılıkta artık bu durum bir meslek hastalığı gibi gözükmeye başlamıştır. Bu yüzden sürekli olarak oturarak çalışan kişilerin belli aralıklarla oturdukları yerden kalkıp bir süre hareket etmeleri kendi lehlerine olacaktır.

Aşırı Terleme

Fazla terlenme durumu hijyen ile alakalı bir durumdur. Fazla ter atan bir vücutta gözenekler zamanla kapanmaya başlar. Bu da havasız olan kuyruk sokumu bölgesi ve kasık bölgesinde kıl dönmesi ihtimalini arttırmaktadır. Vücutta terleme sırasında dışarıya çıkan su aynı zamanda toksinler de içerebilir. Hijyenin olmadığı yerde kıllar deriye yapışır ve içeri doğru büyüme riski oluşur.

Vücutta Aşırı Kıllanma

Aşırı kıllanmanın olduğu vücut her zaman risk taşımaktadır. Fazla kılların dökülme olasılığı da fazladır. Dökülen bu kılların yerine yukarıda bahsettiğimiz sebeplerden herhangi biri gerçekleşirse kıl dönmesi yaşama ihtimali daha fazladır. Çünkü dökülen kılların yerine sürtünme ve basınç etkisiyle komşu kıllar o kısımdan içeriye giriş yapabilir ve içerde büyümeyi sürdürür. Bunun sonucunda da yine kıl dönmesi oluşabilir. Bazen de yoğun bir kıla sahip olmak alttan gelen bir kıla geçit vermemekte ve o kıl deri üstüne çıkamadığı için deri altında büyümeye devam edebilmektedir. Bu durumda da yine enfeksiyon gerçekleşmekte ve hastalığa mahal vermektedir.

Kıl Dönmesi Belirtileri

Vücudunuzda kıl dönmesi olduğunuzu anlamanız için bazı belirtilerin olması gerekir. Bunlardan birinci olarak bölgesel bir şişlik ve ağrı varsa burayı inceleyiniz. Ciltte tahriş ve kızarıklık, o bölgede kötü kokulu akıntı, ağrı, ateş ve halsizlik şikâyetleriniz varsa kıl dönmesi riskini taşıyorsunuz demektir.

Bölgesel Şişlik ve Hassasiyet

Kıl dönmesinde birincil olarak dikkat edilecek ilk belirti bölgesel bir şişlik ve hassasiyetin bulunmasıdır. Özellikle kuyruk sokumu bölgesinde bu tarz bir şişlik varsa sebebi kıl dönmesi olabilir. Bu şişliğin ve hassasiyetin oluşmasının sebebi ise deri altı kısımda iltihaplanmanın gerçekleşmiş olmasıdır. Bu kısımda ağrı da hissedilebilmektedir. Dokununca acıyan ve eğer kuyruk sokumu bölgesine ise oturmayı engelleyebilecek kadar hassas bir durum gerçekleşmişse tedavi olmanız gerekebilir.

Ciltte Tahriş ve Kızarıklık

Şişliğin olduğu bölgede diğer bölgelere oranla tahriş olmuş bir cilt varsa ve bu bölge ve çevresinde kızarıklık gerçekleşmişse kıl dönmesi hastalığı ile karşı karşıya olabilirsiniz. Bunun sebebi de yine deri altında bulunan kıl öbekleşmesinin meydana getirdiği iltihaplanmadır. Bu iltihaplanma derinin altından belirli bir bölgeye kadar yayılabilir. Bu şekilde derinin üstünden bakınca iltihabın yayıldığı alanı tahmin edebilirsiniz. Kızarıklık da yine iltihapla beraber derinin inceliği ile alakalı gelişmektedir.

Kötü Kokulu Akıntı

Ciltte tahriş olan kısımdan bazen ufak noktalar şeklinde dışarı çıkışlar olabilir. Bu kısımlardan çıkan akıntının kötü kokması orada bir iltihap bulunduğuna işaret eder. Kıl dönmesinin ilerlediğine bir işaret olan bu duruma hemen hemen her kıl dönmesi durumunda rastlanır. Bu iltihap şeklinde hem koyu sarı renkli bir sıvı gelebilirken kan da gelebilir. Koyu sarı renkteki sıvı iltihabı temsil eder ve o bölgeye bir müdahale edilmesi gerektiğini gösterir.

Ağrı

Kıl dönmesinin oluştuğu bölgelerde bazen ağrılar hissedilebilir. Bu ağrıların kaynağı tamamen mikrobik olup iltihaplanma ile gerçekleşmektedir. Bu ağrı o bölgedeki hassasiyetin derecesini gösterir. Böyle bir durumda ağrınızın boyutu genellikle hastalığın ne kadar ilerlediği ile alakalı olarak size fikir verebilir. Büyüyen şişlik, iltihap ile birlikte zonklama ve ağrı da yapabilir. Aynı zamanda deri dokusunda oluşan şiş bölge, temas halinde yanma şeklinde bir ağrı da duyulabilir.

Ateş

İlerleyen boyuttaki bir kıl dönmesi iltihaplanmasında vücutta ateş de yükselebilir. Oldukça büyük bir alanı da kaplayan iltihap her sarsılma ve temas durumunda yayılabilir ve diğer hücrelere de sarkabilir. Bazı durumlarda kana küçük bir miktar karışması vücudun işlevini bozabilmektedir. Bu yüzden insanda ateş görülebilir. Sonraki safhalarda görülebilen bu durumda en doğru hamle vakit kaybetmeden doktorunuza gözükmenizdir. Orada gerekli tetkikler ve muayeneler yapılacaktır. Daha sonrasında da tedaviniz muhakkak ki yapılacaktır.

Halsizlik Bulantı

Ateşten sonra görülebilecek bir durum da halsizlik ve bulantıdır. İltihabın kana karışması ile birlikte vücudun dengesi kaybolabilir. Bu yüzden de fazla miktarda halsizlik ve ateş görülebilir. Bulantı da yine bunları takip eder ve durumun aciliyetinin altını bir kez daha çizer. İlerleyen bu aşamada derhal doktora gidilmeli ve gerekli muayeneler yapılmalıdır.

Kıl Dönmesi Teşhis ve Tanı Yöntemleri

Kıl dönmesinin ortaya çıkabilmesi için kuyruk sokumu bölgesinin devamlı olarak baskı altında tutulması gerekir. Geçmişte jokeylerde ve askeri araç sürücülerinde sıkça karşılaşılan bu hastalık günümüzde masa başı işlerde çalışanlarda görülmektedir.

Hastalığın tanısı genelde kişinin belirtileri fark etmesi ile yapılır. Kuyruk sokumu bölgesinde ortaya çıkan şişliğe kızarıklık ve ağrı eşlik ediyorsa kişinin kıl dönmesinden şüphelenmesi gerekmektedir. Kuyruk sokumunda mevcut olan şişliğin içerisi iltihap ile doludur. Şişliğin ortaya çıkmasından sonra bu bölgeye baskının devam etmesi durumunda hastada yüksek ateş başlayabilir. Bazı durumlarda bu şişlik kendiliğinden boşalarak bölgede iltihaplı ve kanlı bir akıntı oluşmasına sebebiyet verir.

Hastanın bu durumu fark etmesiyle doktora başvurması birlikte gerçekleşir. Doktor bölgeyi inceledikten sonra fiziksel muayene ile yüzde doksan dokuz oranında kıl dönmesi tanısı koyabilir. Bazı hastalarda kılın içerideki varlığını tam anlayabilmek ve ulaştığı noktaları tespit edebilmek için sıvı enjeksiyonu sonrası görüntüleme tekniklerinden yararlanılabilir.

Kıl Dönmesinin Komplikasyonları

Kıl dönmesi sadece bulunduğu bölgeyi etkileyen, herhangi bir ölüm veya sakatlık riski barındırmayan basit bir hastalık olmasına rağmen; hastanın yaşam konforunda yarattığı düşüşler hesaba katıldığında oldukça sıkıntı bir hastalıktır. Kişinin komplikasyona sebebiyet verecek şekilde tedavi olmaktan kaçınması durumunda apsenin daha büyük bir bölgeye yayılması gibi bir komplikasyon ortaya çıkabilir. Ayrıca tedaviden kaçılan her gün apseyle muhatap olan alanın daha da genişlemesine sebebiyet verir. Sonuç olarak kıl dönmesi tedavi edilmediği takdirde herhangi bir risk doğurmaz ancak hayat standartlarında ciddi düşüşlere sebebiyet verir.

Kıl Dönmesi Risk Faktörleri

Kıl dönmesi rahatsızlığı için bazı durumlar kesinlikle risk oluşturmaktadır. Bunların başında hijyen ve kilo durumunuz gelirken öbür yandan hareketsiz kalmak da bir etken olabiliyor.

Günlük Bakım Kurallarının Uygulanmaması

Kıl dönmesi için etken olan şeylerin başında hijyen gelmektedir. Kıl dönmesinin en çok olduğu bölge olan kuyruk sokumunun sebebi sürekli olarak havasız kalması ve bu bölgedeki temizliğin gerçekleşememesidir. Hava almayan bir bölge olduğu için oradaki terleme diğer bölgelere oranla daha fazla olabilir. Fazla nemlenme durumunda kıllar derinin altına daha rahat bir şekilde geçiş yapabilmektedir. Bu geçişi kolayla sağladığı için de her gün düzenli olarak temizliğe dikkat edilmesi büyük önem arz etmektedir. Ayrıca bu konuda yeterli titizliğe sahip aşırı kıllı bir kişinin belirli dönemlerle kuyruk sokumundaki kıllarını alması gerekmektedir. Ancak bu bölgedeki kılların yine de çok uzamamasına dikkat edilmeli ve sürekli olarak kontrolde olunmalıdır.

Uzun Süre Aynı Pozisyonda Durmak

Kıl dönmesi gerçekleştiren etkenlerden birisi de basınçtır. Sürekli aynı şekilde duran bir kişinin vücudunun belirli bir bölgesine basınç uyguladığı açıktır. Dolayısı ile bu basınç etkisi ile o bölgedeki kıllar deri altına doğru nüfuz edebilmekte ve iltihaplanmaya yol açabilmektedir. Sürekli olarak oturan kişilerin, gün içinde belli aralıklarla hareket etmeleri hatta yapabiliyorlarsa esneme hareketleri gerçekleştirmeleri kendileri için oldukça büyük bir yarar sağlamaktadır. Oturarak çalışan insanlarda oldukça fazla görülen kıl dönmesi rahatsızlığı sürekli hareket halinde olan kişilere göre oldukça fazladır.

Obezite

Aşırı kiloları ile insanlar kıl dönmesi riskini fazlaca taşımaktadır. En fazla görülme durumu kıllı ve aşırı şişman olarak belirtilen kıl dönmesi hastalığının panzehiri ise obeziteden arınmak olarak da görülebilir. Obezite ye bağlı olarak vücutta hava alamayan vücut kısımları fazlalaşır. Bu yüzden bu bölgelerde terleme gerçekleşmekte ve kılların deri altına geçmesi daha fazla ihtimal kazanmaktadır. Obezitesi olan kişiler aynı zamanda çok fazla hareket etmeyen kişilerdir. Bu yüzden de sürekli oturarak özellikle kuyruk sokumu bölgesinde büyük basınçlar oluşturmaktadırlar. Bunun sonucu olarak ise oluşan yüksek basınçlar kılları deri altına sokmaya ekstra yardımcı olabiliyor. Obeziteden kurtulmak kıl dönmesinden uzaklaşmak demektir.

Kıl Dönmesi Nasıl Önlenir

Kıl dönmesinin vücudumuzda gerçekleşmemesi için yapabileceğimiz bazı şeyler bulunmaktadır.

Kıl Dönmesinden Korunma Yolları

Kıl dönmesi hastalığı, bu hastalığa yakalanan kişilere anlaşılabilecek belirtiler vermemektedir. Bu yüzden hastalığı önceden teşhis etmek kolay değildir. Ancak hastalığa yakalandıktan sonra anlaşılmaktadır. Fakat bunu önleyebilmek tabi ki de mümkündür. Özellikle yapılması gereken bazı şeyler vardır. Bunlardan birincisi hijyene dikkat edilmesidir. İltihabın gerçekleşmesi ve kıl dönmesinin oluşmasını engellemek için en önemli nokta temizliktir. Sürekli olarak kuyruk sokumu bölgesi her banyoda bol su ile birlikte yıkanmalıdır. Tuvalet ihtiyacımızı giderdikten sonra temizlik işlemine büyük bir özen gösterilmelidir. Gün içinde sürekli olarak kıllarımız dökülüp birikebileceği için gün sonunda kıyafet değişimi yaparken kalçalar arasında biriken kıllar temizlenmelidir. Bunun yanı sıra gün içinde spor yapmak, tek bir pozisyonda uzun süre oturmamak oldukça büyük etkenlerdir. Kilo alımı ile birlikte gelişen sürekli sabitlik durumu ortadan kaldırılmalı ve fazla kilolardan arınılmalıdır. Eğer sürekli olarak oturulan bir işte çalışılıyorsa muhakkak ki ara verilmeli ve hareket edilmelidir.

Kıl Dönmesinin Tekrarlama Sebepleri

Kıl dönmesinde muayene ve tedavi sonrasında iltihabın dışarı çıkarılmasına ve biriken kıllardan bölgenin arıtılmasına rağmen yine kendisi ile karşılaşılabiliyor. Bunun birçok sebebi var ancak öncelikle şunu belirtmek gerekir ki bir kıl dönmesinin aynı bölgede yine karşımıza çıkma ihtimali %40 olarak belirtilmektedir. Dolayısıyla tek tedavili bir hastalık olarak bunu kesinlikle görmemek gerekir. Ancak yeniden yaşanması durumu ise yine hastaya bağlı bir durumdur. Eğer hasta bütün tedavilere rağmen yine hijyenine ve yaşam standartlarına dikkat etmiyorsa tabii ki bu durumla tekrar karşılaşabilir. Kıl dönmesi tedavisi geçiren bir kişi fazla kilolarından kurtulmalı ve muhakkak ki temizliğine özen göstermelidir. Çok fazla oturarak çalışma durumu hala geçerliyse ara verilip arada hareket etmesi kendi lehine olacaktır.

Sık Sorulan Sorular

Kıl dönmesi herkesin kulak dolgunluğu olarak bildiği bir hastalık olarak göze çarpmaktadır. Ancak bazı sorular oldukça fazla sorulmakta ve yanıtlanması gerekmektedir.

Kıl Dönmesi Kadınlarda Görülür mü?

Kıl dönmesi sadece erkeklerde olur gibi bir algı ülkemizde bulunsa da kadınlarda da pek tabii ki bu durum gözükmektedir. Kadınlar erkeklere oranla daha az kıllı olabilir ancak bazı durumlarda hijyen ve kilo koşulları ile de birlikte kıl dönmesi riski kadınlarda da yaşanmaktadır. Temizliğine, kilosuna dikkat etmeyen ve hareketsiz bir hayat geçiren kadınlarda da kıl dönmesi görülmektedir.

Kıl Dönmesi Ameliyat Edilmezse Ne Olur?

Kıl dönmesi bütün belirtilerini göstermesine rağmen tedavi edilmemişse bazı sorunlar oluşacaktır. İltihap oluşmama durumunda herhangi bir sorun çıkarmayan hastalık da iltihap durumunda işler değişmektedir. Hastalar genellikle tedavilerini ertelemekte ve belirtilere kulak asmamaktadır. Tedavinin gecikmesi durumunda ülkemizde oldukça yaygın olan “kıl dönmesi tedavi edilmezse felce sebebiyet verir, uzayarak beyine ve kalbe gider” sözleri baştan aşağıya bir uydurmadan ibarettir. Bu durumların hiçbiri gelişmez. Ancak bunların olmaması da tedavinin ertelenebileceği anlamına gelmez. Eğer tedavide gecikme olursa bu bölgede apse oluşur ve bu apsenin giderek daha da sık ortaya çıkmasına sebep olabilir. Her apse oluşumunda hasar gören doku artar ve yeni dışarıya çıkış delikleri ortaya çıkabilir ve kıl dönmesi bölgesi genişleyebilir. Böylece kıl dönmesinde ilerleme gerçekleşir ve yeni akıntı delikleri oluşur. Ertelenen bir tedavide ameliyat ile birlikte çıkarılması gereken doku miktarı artar ve ameliyat daha büyük bir ameliyata dönüşebilir. Kıl dönme iltihabı yüksek olan bir hasta ameliyat sonrasında 12 ila 15 gün arasında bir yüzüstü istirahat alırken, erken teşhis edilen durumlarda ise ameliyat olan kişi 10 dakika sonra işine geri dönebilmektedir.

Ağda Yapmak Kıl Dönmesine Sebep Olur mu?

Kıl köklerinin yapılarının dış etkenlerle bozulması ağda veya tıraş ile gerçekleşmektedir. Ters yönlü traş yapılması, kılın eğimini bozmaktadır. Ağda işleminde ise kıl direkt olarak kökünden çıkarılmış olur. Bu durumda da başta steril olarak gözüken ancak sonrasında görsel olarak irinli bir kıl dönmesine bağlı deri değişiklikleri gözlenir. Bu durumda kıl dönmesi oluşabilir ancak iltihap da oluşmayabilir.

Lazerli Epilasyon Kıl Dönmesinin Tekrarlanmasına Engel Olur mu?

Kıl dönmesinin günümüzdeki en büyük tedavilerinden birisi ters büyüyen kılların da sayısını azalttığı bilinen kalıcı epilasyonlardır. Bunlar lazer, foto ve iğneli olarak bilinmektedir. Kıl dönmesi henüz iltihaplanmadan başlangıçta iken yapılırsa sorunun büyümesi ve hastalığın gerçekleşme ihtimali önlenir. Ancak genelde bu hastalar kıl dönmesi kistleştikten sonra ya da leke yaptıktan sonra bu işlemi gerçekleştirmek istemektedir. Fakat bu durumda cilt doktorunun yapabileceği pek bir farklı işlem yoktur. Kılın kendi anatomisi bozulduğu için bu sorun ancak cerrahlar tarafından çözülebilir. Öte yandan ameliyat dahi olunsa kıl dönmesi tekrarı olabilecek bir hastalıktır. Bu nedenle ameliyat yarası iyileştikten sonra o bölgeye lazer epilasyon gerçekleştirilmesi nüksetme ihtimalini büyük bir yüzde ile birlikte ortadan kaldırmaktadır.

Kıl Dönmesi Olan Kişiler Nelere Dikkat Etmelidir?

Kıl dönmesi olan kişiler tedavi de olduysa bu konuda hala risk altındadır. Öncelikle tek tedavi ile biten bir hastalık olmayan ve nüksetme ihtimali oldukça fazla olan bu hastalığın tekrar etmemesi için yapılabilecek şeyler oldukça fazladır. Kişinin kendi hijyenine oldukça fazla dikkat etmesi gerekir. Kuyruk sokumu bölgesi her banyoda itina ile dikkatli bir şekilde bol suyla yıkanmalıdır. Tuvalet sonrasında da bu bölge yine bol su ile yıkanmalıdır. Gün içinde kalçalarda ve kasıklarda biriken kıl birikintileri kıyafet değişimi yaparken temizlenmeli ve mutlaka havalandırılmalıdır. Bunun yanı sıra egzersiz yapmak, gün boyunca oturularak çalışılıyorsa hareket etmek size fayda sağlayacaktır.

Kıl Dönmesi Tedavisi Mümkün mü?

Kıl dönmesi hastalığı tedavisi bulunan bir hastalıktır. Erken safhalarda belirlenen hastalık kısa bir süreli operasyon ile birlikte iltihap gerçekleşmeden halledilebilirken bazı durumlarda büyük operasyonlar da yapmak gerekebilir. Özellikle de ateş belirişinin olduğu durumda kesinlikle dikkatli olunmalı ve vakit kaybetmeden doktora gidilmelidir. Buna ek olarak da geciken bir tedavi durumunda hasta 12-15 gün arasında bir yüz üstü istirahat alabilmekte ve günlük işlemleri aksayabilmektedir. Bu yüzden tedavi olana kadar ve tedavi olduktan sonra oldukça dikkatli olunmalıdır.

Kıl Dönmesi Olan Kişiler Hangi Bölüme Muayene Olmalıdır?

Pilonidal sinüs yani kıl dönmesi hastalığı bulunan kişiler hastaneye gittiklerinde genellikle yanlış bölümlere gitmektedir. Hastalar genellikle vücutlarında sivilce çıktığını düşünerek dermatoloji veya düşme sonucu zedelenme olabileceğini düşünerek ortopedi bölümüne gidebilmektedir. Ancak bu durum tamamen genel cerrahinin uzmanlık alanına girmektedir. Hemoroit anal fissür ve buna benzeyen makat hastalıkları gibi cerrahi bir operasyon gerekmektedir. Burada eğer ihtimaliniz varsa proktoloji uzmanları sizin için tercih sebebi olmalıdır. Proktoloji uzmanları makat hastalıkları teşhis ve tedavisinde daha bilgilidir.

Kıl Dönmesi Hangi Yaşlarda Meydana Gelir?

Kıl dönmesi görülme yaş aralığı ortalama olarak 15-35 yaşlarında ortaya çıkmaktadır. Bunun için de sebep olarak 15-35 yaş arası kısmında insanların daha fazla oturarak çalıştığını dönemler olarak görülmesidir. Örneğin 15-24 yaş arasında bir kişi lise ve üniversite dönemlerini sıralarda oturup masalarda ders çalışarak geçirmektedir. 24-35 yaş arası kişiler de çalışma koşullarını oturarak sağlayabilir ve bu da risk oranını arttırabilmektedir. Bir diğer özellik ise hormonların bu yaşlarda daha etkin olması ve kıllanmanın bu 40’lı yaşlara kadar devam etmesi olarak gözlenebilir.

Kıl Dönmesi Hijyenle İlgili midir?

Kıl dönmesi sadece hijyenle alakalı olmasa bile hijyenle büyük ölçüde ilişkilidir. Günlük hijyen koşullarını yerine getirmeyen kişilerin kıl dönmesi yaşama ihtimali daha yüksektir. Buradaki en büyük sebeplerden biri terli ve havasız olan vücudun kuyruk sokumu bölümünde kıllar daha yumuşak dokuda bir deri ile karşılaştığı için deriden içeri nüfuz etmesi daha kolaydır. Aynı zamanda gün sonunda kıyafet değiştirirken de muhakkak ki kalçada biriken kıllar temizlenmelidir.

Kıl Dönmesi Nasıl Anlaşılır?

Kıl dönmesinin belirtileri arasında bölgesel bir şişlik ve hassasiyet oluşması başta gelir. Kıl dönmesinin oluştuğu kısımda meydana gelen bu durumda şişliğin ve hassasiyetin büyüklüğü hastalık adına fikir verme konusunda yardımcı olabilir. Daha sonrasında ciltte tahriş ve kızarıklık görülür. Kıl dönmesinin yaşanması ile birlikte derideki dokular zarar görür ve bu bölgede tahriş olma durumu gerçekleşir. Bu bölge yan taraftaki dokular gibi sağlam değil aksine tırtıklı gibi gözükebilir. Kötü kokulu akıntı bu bölgeden geliyorsa kıl dönmesinin devamı ile birlikte bu bölgede iltihaplanma gerçekleşmiş demektir. Bu iltihaplanmanın da belirtisi olarak kötü kokulu koyu renkli bir sıvı akıntısı gerçekleşebileceği gibi kan da gözükebilir. İlerleyen bir iltihap durumunda ise ateş, halsizlik ve bulantı görülebilir.

Kıl Dönmesi Evde Tedavi Edilebilir mi?

Kıl dönmesi çoğunlukla ameliyat gerektiren bir hastalıktır. Bu hastalıkta iltihaplanan ve kistleşen kısım ameliyatla alınır ve bölge tamamen iltihaptan temizlenir. Bu yüzden evde tedavi kolay bir şey değildir. Ancak alternatif tıp olarak düşünülürse de birkaç yöntem bulunabilmektedir. Karbonat özellikleri sayesinde cildi rahatlatan bir etkidedir. Bunun yanı sıra ciltteki ölü hücreleri temizleyerek kaşıntı gidermeye ve kıl dönmesinden kurtulmanızda etkili bir rol oynayabilir. Çay ağacı yağı antibakteriyel, antiseptik özellikleri sayesinde enfeksiyonu önleme ve cildi yenileme konusunda bir etkiye sahiptir. Günde iki kez uygulanan yöntemleri bulunabilmektedir. Tuz kullanımı kan dolaşımını arttırmaya, kızarık ve şinikleri de azaltmaya yardımcı olur. Kıl dönmesi kurtarıcılarından biri olarak da görülebilmektedir. Siyah çay, içindeki tanen sayesinde tahrişleri düzeltmede rol oynar.

Kıl Dönmesinde Alternatif Yöntemleri Var mı?

Kıl dönmesi ameliyat ile tedavi edilen bir hastalıktır. İltihaplı kısmın temizliği ve dokunun temizliği konusunda ameliyatsız başarı oldukça düşüktür. Ancak yine de bitkisel olarak bazı kürler hazırlanabilmektedir. Bu konuda en yaygın olarak ısırgan otu lapasının hastalığın olduğu yere uygulanmasıdır. Ancak bununla ilgili hiçbir şekilde başarı elde edildiği görülmemiştir. Bunun yanı sıra yine Pilonol L 125 diye bir ürün bulunmaktadır. Ancak bu ürün de sizin hastalığınızı ilerletmekten başka hiçbir işe yaramayacaktır. Kıl dönmesi etraflıca bakıldığı zaman sadece ameliyat ile birlikte yüzde yüz başarı sağlanabilen bir hastalıktır ve herkesin buna artık bilinç kazanması gerekmektedir.

Kıl Dönmesi Beslenme ile İlgisi Var mı?

Kıl dönmesinin sebepleri hijyen, aşırı kilo ve aşırı kilo olarak belirtilebilir. Bunun dışında beslenme ile alakalı herhangi bir ilgisi bulunmamaktadır. Kıl dönmesi genellikle kuyruk sokumunda olan ve bu bölgenin hijyeni ile aynı zamanda sürtünme ve basınç ile alakalı da bir durumdur. Basınç durumunu meydana getiren de hastanın kilosu olarak gözükmektedir. Aşırı kıllı olmanın bir özelliği de bazen büyüyecek olan kılların büyüyemeyip deri altında büyümeye başlamasıdır. Yani beslenme ile alakalı olarak herhangi bir durum söz konusu değildir.

Kıl Dönmesi Olan Kişiler Alkol ve Sigara Kullanabilir mi?

Kıl dönmesi olan kişilerin ameliyat durumlarından önce doktorlar genellikle hastalarından belli bir süre sigara ve alkol kullanmamalarını istememektedir. Bundaki amaç hem insanları sağlıklı bir yaşama doğru çekmek hem de ameliyat esnasında oluşacak bir komplikasyona karşı önlem olarak görülebilir. Yoksa onun dışında kıl dönmesi ile alkol ve sigaranın bir alakası yoktur. Ancak ameliyat durumundaki bir hastanın muhakkak dikkat etmesi gereken şey alkol ve sigarayı belirli bir süre içmemesi gerektiğidir.

Kıl Dönmesi Derecesi Ne demektir?

Kıl dönmesi beş tip olarak incelenebilir. Tip 1 olarak görülen durumda asemptomatik sinüs ağızları vardır. Bu hastalarda daha önceden ne akıntı ne de apse öyküsü bulunabilir. Özellikle de orta hatta yer alırlar. Bu hastalar iyi kişisel hijyen ve lokal kıl temizliği ile birlikte zahmetsiz bir tedavi geçirebilirler. Tip 2 olarak görülen durumda akut apse gelişmiş durumdadır. Bu apseler orta hattın dışında drene edilmeli ve mümkün olursa da kıllar temizlenmelidir. Tedaviye sık pansuman ve oral antibiyotikler ile devam edilir. Tip 3’te ise daha önceden apse drenajı ya da akıntı öyküsü bulunan naviküler bölge sınırları içerisinde bulunan pitlerle kendini belli eder. Tip 4’te birden çok sinüs ağzı naviküler bölge sınırları dışında olduğu durumlardadır. Bu ve 5. Tip’te direk olarak ameliyat gerçekleştirilmesi şart durumdadır.

Kıl Dönmesi Bitkisel Tedavisi Mümkün mü?

Kıl dönmesi ile alakalı olarak özellikle internette birçok bitkisel tarif bulunmaktadır. Ancak burada şöyle bir sorun bulunmaktadır. Kıl dönmesi hiçbir şekilde alternatif bir şekilde yok edilebilecek bir hastalık değildir. Kıl dönmesini hafifletecek bir bitkisel çözüm bulunsa dahi hiçbir şekilde çözüm olamaz. Kıl dönmesi mutlaka ameliyat olunması gerekilen ve bu ameliyat ile birlikte iltihabın ve biriken kılların temizlenmesi gereken bir hastalık olarak görülmesi gerekmektedir.

Kıl Dönmesi Ameliyatları Riskli mi?

Kıl dönmesi ameliyatları herhangi bir ameliyat kadar risklidir. Ekstra riskli bir durumu olmayacağı gibi korkmanız gereken de bir şey yoktur. Kıl dönmesi ameliyatında kıl dönmesinin olduğu kısım açılarak tıraşlanır ve derinin altındaki kısımda bulunan iltihap ve kıl yumağı çıkartılır. Bu işlemlerden sonra hastalığın ilerlemesine ve ameliyatın durumuna göre hastalar istirahata çekilmektedir. Ameliyatın değil ancak kıl dönmesinin genel riski ise tekrar yenileme durumu olarak göze çarpmaktadır. Bu durumlarda ameliyat ile alakalı hiçbir şey bulunmamakta tamamen hastanın kendi temizliğine ne kadar dikkat ettiği ve sürtünme ile basınç konuları öne çıkmaktadır.

Kıl Dönmesi Ölüme Sebep Olur mu?

Kıl dönmesinin ölüme sebep olduğuna henüz rastlanmamıştır. Toplumdaki yanlış kıl dönmesi inançlarının aksine dönen kılın beyne veya kalbe yürüme gibi bir olasılığı bulunmamaktadır. Bunlar tamamen safsata olup gerçeklikle uzaktan yakından alakası olmayan şeyler olarak gözümüze çarpar. En fazla hastalığın ilerleme durumuna göre hastalık sırasında ateş ve ağrı yaşanır. Ancak bu durumdan çekinilmelidir. Tedavi sürecini atlatan kişiler çoğunlukla bir iki hafta içerisinde normal hayatlarında dönmektedir.

İlgili Bölümler
İlgili Ameliyatlar
İlgili Tedaviler