Prostat Hastalığı

Prostat Hastalığı Hakkında

Prostat hastalığı erkekleri kırklı yaşlardan itibaren etkilese de, genellikle başlangıçta fazla belirti vermez. Sinsice ilerleyen bu hastalığa karşı bazı önlemlerin alınması gerekir. Erkeklerin 40-50 yaş arasında herhangi bir belirti olmasa da, yılda bir kez üroloji doktoruna giderek, basit bir kan testi olan PSA testini yaptırması gerekir.

Üreme için önemli bir bez olan prostat, spermin canlı kalmasını ve rahat hareket etmesini sağlayan seminal sıvı salgılama işlevini üstlenmiştir. Prostat bu sıvıyı boşalma sırasında üretrada sıkıştırarak, sperm ile dışarıya atılır. Rektumun önüne, penis ve mesane arasında yerleşmiş olan prostatın büyüklüğü ceviz kadardır. İdrarın dışarıya akmasını sağlayan üretra prostatın merkezinden geçerek, mesaneden penise kadar uzanır.

Erkeklerde yaygın olarak görülen prostat hastalığından birisi, prostatit yani prostatın iltihaplanmasıdır. Bu rahatsızlık genellikle antibiyotik ilaçlarla tedavi edilebilir. BPH ya da benign prostat hipertrofisi olarak tanımlanan prostat büyümesi ise, 50 yaş üzeri erkekleri etkiler. Yaşla birlikte erkeklerde idrara çıkışı zora sokan bu hastalık ilaçlarla ya da cerrahi girişim ile tedavi edilebilir.

Erkekleri cilt kanserinin ardından en fazla etkileyen prostat kanseri ise, bir diğer prostat hastalığı olarak görülmektedir. Toplumda her 35 erkekten birini etkilemektedir. Prostat kanseri tedavisinde kemoterapi, hormon tedavisi, radyasyon ve cerrahi müdahale kullanılabilir. Ancak tedavinin geciktirilmesi kanserin iyileşme şansını azaltır.

Prostat Nedir?

Prostat Yunancada koruyucu anlamına gelen “prostates” kelimesinden gelmektedir. Erkeklerde boşaltım sisteminin sonunda, dış idrar kanalı ile mesane arasında, rektumun önünde bulunan prostat yumuşak bir bezdir. Ortalama ağırlığı 18-20 gram olan prostat meni içeriğinin sıvı kısmını ve enfeksiyondan koruyucu maddeleri salgılama görevini üstlenmiştir. Bu nedenle üreme sisteminde önemli bir rol oynamaktadır. Prostatın salgıladığı seminal sıvı sperm canlılığını ve sperm hareketliliğini sağlar.

Prostat Hastalığı Nedir?

Prostat salgı bezi erkeklerin üreme sisteminin en önemli parçalarından bir tanesidir. Ceviz büyüklüğünde olan prostat, kalın bağırsağın önünde, idrar torbasının altında kalan bir salgı bezidir. Üretranın başlangıç kısmını çepeçevre saran bu salgı bezinin en önemli görevi meni sıvısını salgılamak ve spermi dışarıya atmaya yardımcı olmaktır. Prostat hastalığı ise, bu salgı bezini etkileyen iltihaplanma, büyüme ve prostat kanseri gibi hastalıklar için kullanılan bir tanımdır.

Prostat Hastalıkları

Prostat erkek üreme sisteminde bulunan önemli bir salgı bezidir. Yenidoğan erkeklerde herhangi bir anomali yoksa mutlaka bulunur. Bu salgı bezinin sonradan oluşması mümkün değildir. İdrar kesesinin çıkışına kalın bağırsağın önüne yerleşen prostat ortalama 4 cm çapında, 18-20 gram ağırlığındadır. Prostat hastalıkları bu salgı bezini olumsuz etkileyen rahatsızlıklardır. Bulunduğu konum itibarıyla yaşa bağlı prostatın iyi huylu büyümelerinde kişide idrar yaparken zorlanma ile başlayan belirtiler, yaşam kalitesinin bozulmasına neden olur. Bunun dışında prostat iltihaplanmaları ve prostat kanseri gibi daha ciddi hastalıklardan korunmak içinde, 40-50 yaşından itibaren düzenli olarak muayene olunmalı ve tetkikler yapılmalıdır.

Elli yaşından sonra erkeklerin ortalama beşte birinde idrar yapma zorluğu belirlenir. Bu hastalarda kesik kesik idrar yapma, idrar yaparken zorlanma, idrar yapmada zorluk, idrar hızının azalması gibi belirtiler gözlenir. Prostat büyümesinin ilerlemesi halinde tuvalete yetişememe, gece idrara kalkma, idrar kaçırma gibi belirtiler olur. Prostat büyümesi belirtileri zaman içine farklılık gösterebilir. Bazı hastalarda belirtiler uzun yıllar rahatsız etmeyecek seviyede olabilir, hatta düzelme görülebilir. Ancak hastaların önemli bir bölümünde büyüme ilerleyici özelliktedir. Bu yüzden prostat büyümesi hastanın yakınmalarına göre takip altına alınır, gerekirse ilaç tedavisine başlanır. Ancak ile tedavisi genellikle semptomatik iyileşmede etkilidir. Hastalar uzun süre bu ilaçları kullanmak zorunda kalır. Hastalar ilaç kullanmak istemez ya da ilaç kullananlarda yakınmalar artarsa cerrahi müdahale yapılabilir. Ayrıca prostat büyümesine bağlı böbrek yetmezliği, kanama, tekrarlayan idrar yolları enfeksiyonları görülen hastalarda cerrahi girişimle tedavi edilir. Cerrahi müdahale açık ya da kapalı teknikle yapılabilir. Özellikle lazerle yapılan operasyonlarda başarılı sonuçlar alınmaktadır.

Prostat hastalıkları arasındaki prostat kanseri erkeklerde en fazla görülen iç organ kanseridir. Aynı zamanda erkeklerde akciğer kanserinin ardından görülen ikinci ölüm nedeni prostat kanseridir. Araştırmalara göre erkeklerde yaşam boyunca prostat kanserinin gelişme riski % 30, prostat kanserinden ölüm riski % 3, klinik prostat kanseri riski % 10 düzeyindedir. Yani prostat kanseri yaşam süresi uzundur. Erken teşhis edilen prostat kanserinin tamamen tedavi edilme olasılığı yüksektir. Prostat kanserini oluşturan risk faktörlerinden bir tanesi de hastaların yaşlarıdır. Erkeklerde 50 yaş ve sonrasında görülme olasılığı artar. Ayrıca yağlı beslenme, siyah ırk ve genetik özelliklerde prostat kanseri risk faktörleri arasındadır.

Prostat kanseri prostatın dışında geliştiği için idrar yapmakla alakalı herhangi bir belirti vermez. Bu nedenle erken tanı için PSA testinin önemi büyüktür. Prostattan salgılanan bir madde olan PSA, prostatın iltihabi hastalıklarında ve iyi huylu büyümede da kanda yükselebildiği için kansere özel bir bulgu değildir.

Prostat kanserinin erken teşhisinde parmakla prostat muayenesi ve PSA testi önemli kriterlerdir. Bu nedenle 50 yaşından itibaren her yıl bu tetkikler düzenli olarak yaptırılmalıdır. Bu değerlendirmelerde şüpheli bulgulara rastlanırsa, ultrasonografi ile iğne biyopsisi yapılır ve doku örnekleri alınır. Gerekirse kanserin evresine göre kemik sintigrafisi, bilgisayarlı tomografi, MR gibi tetkiklerde yapılabilir. Hastalarda PSA yüksek olmadığında ve iğne biyopsisi sonucunda tespit edilen kanser agresif olmadığında, başka tetkiklere gerek duyulmaz. Sadece prostat ile sınırlı olan kanserin tedavisi daha kolay olur. Cerrahi müdahalede prostat kapsülüyle birlikte çıkarılır ve idrar yolu idrar kesesine dikilir. Bu yüzden hastalarda idrar kaçırma sorunu ortaya çıkabilir. Özellikle robotik ve laparoskopik tekniklerle yapılan operasyonlar oldukça konforlu geçer. Bazı hastalarda radyoterapi uygulanabilir. İlerleyen aşamalarda kemoterapi, hormon tedavisi, radyoterapi ve cerrahi yöntemlerin uygulanmasına da gerek duyulabilir.

Prostat Büyümesi

Rektumun önünde bulunan prostat normalde ceviz büyüklüğündedir. Prostat büyümesi ilk aşamada mesane kasının kalınlaşması ve güçlü bir şekilde daralmasıyla üretra yolunu dolayısıyla idrar yapmayı zorlaştırmaya başlar. Bu sayede mesane kası duyarlı hale gelir ve hastalarda sıkça aniden idrara çıkma ihtiyacı doğar.

Prostat büyümesi prostattaki hücre artışından kaynaklanır. Bu hücre artışının nedeni ise bilinmemektedir. Prostat büyümesinde östrojenler, androjenler, büyüme faktörleri, hücre sinyal yolları gibi çeşitli etkenlerin etkisi olabilir. Prostat büyümeye başladıkça, üretra daha fazla sıkıştıkça ortaya çıkan mesane sorunu tam olarak düzeltilemeyebilir. Bazı hastalarda büyümeden dolayı oluşan tıkanıklık, idrarda tekrarlama ve durgunlaşma gibi sorunlara neden olabilir. Bu durum mesane taşlarına, idrar yolu enfeksiyonuna, mesane içinde torba oluşumuna yol açarak, ilerleyen aşamada mesane ve böbrek hasarı ile neticelenebilir. Hastalarda acilen ani drenaj yapılmasına gerek kalabilir.

İyi Huylu Prostat Büyümesi

İyi huylu prostat büyümesi yani (BPH) benign prostat hiperplazisi, prostatın büyüyerek idrar yolunu sıkıştırması ve daraltmasıyla ortaya çıkan bir prostat hastalığıdır. Erkeklerde prostat büyümesi yaşla birlikte yaygın bir şekilde görülür. Yaşamsal risk taşımasa da, hastaların yaşam kalitesini olumsuz şekilde etkiler. İyi huylu prostat büyümesi hastalarda idrar kesesinin tam olarak boşaltılamamasına neden olur. Tedavi edilmediği takdirde, dışarıya atılmayan idrar böbreklere kaçarak böbreklerde işlevsel sorunlara neden olabilir.

Prostat Kanseri

Erkeklerin üreme sisteminde önemli bir rolü olan prostat salgı bezinin en ciddi hastalıklarından biri prostat kanseridir. Prostat kanseri diğer prostat hastalıkları gibi idrar yapma sorunlarına neden olmadığından, erken dönemde fazla belirti vermez. Hastalığın erken aşamada teşhis edilebilmesi için, rutin üroloji kontrollerinin ihmal edilmemesi gerekir. Prostat kanseri belirtileri her erkekte farklı olabilir ve ortaya çıkan belirtiler başka nedenlerden de kaynaklanabilir. Bu nedenle (DRE) dijital rektal muayene ve (PSA) prostat spesifik androjen testlerinin yapıldığı rutin prostat taramaları önemsenmelidir.

Prostat kanseri açısından risk faktörü taşıyan erkeklerin belirtilere bakmaksızın rutin kontrollere 50 yaşından itibaren başlaması önerilir. Bunun dışında idrarın kesik kesik gelmesi, idrar çıkışında ya da boşalmada zorluk çekme, dolu mesane hissi, geceleri idrara çıkma isteği, idrarda kan ve idrar sızıntısı gibi bulguları olan erkeklerin prostat kanseri taramasından geçmesi gerekir.

Prostat kanseri vücutta başka alanlara sirayet ettiyse hastalarda ereksiyon sorunu, kalça, pelvis ya da sırt ağrısı, idrarda kan ya da meni olması, nedeni bilinmeyen kilo kaybı gibi belirtiler gözlenebilir. Ancak bu belirtilerin prostat kanseri dışında diyabet hastalığı, bazı ilaçların kullanılması gibi başka nedenlerden de kaynaklanabileceği dikkate alınmalıdır. Uzman bir doktora danışarak nasıl bir yol izleyeceğinize karar vermelisiniz.

Prostat İltihaplanması

Prostat iltihaplanması tıpta prostatit olarak tanımlanan prostat bezi dokusunda oluşan iltihaplanmadır. Prostat hastalıkları arasında olan prostat kanseri ve iyi huylu prostat büyümesinden farklı olarak, her yaş grubundan erkekte prostat iltihaplanması görülebilir. Ayrıca bu prostat hastalığı kronik özelliktedir. Araştırmalarda erkeklerde % 50 oranında yaşam boyunca bir defa prostat iltihaplanması olduğu belirlenmiştir. Prostatit genel bir tanım olup, prostat bezi iltihaplanmasının farklı türleri vardır. Hastalığın belirtileri, oluşum süreçleri gibi farklılıklara göre sınıflandırma yapılmaktadır.

Akut Prostatit

Akut prostatit prostat iltihaplanmasının en seyrek görülen türüdür. Ancak şiddetli semptomlarla kendini gösterir. Prostat bezinde aniden gelişen bakteriyel enfeksiyon nedeniyle ortaya çıkar. Akut prostatit rahatsızlığı olan kişiler, idrar yapmada zorluk çekme, idrar yolu enfeksiyonu, pelvik bölgede ağrı gibi sorunlarla doktora başvururlar. Akut prostatit her yaşta erkekte görülebilir ve teşhisi kolaydır. Tedavisi yapıldığı zaman hastaları yakınmaları sona erer. Akut prostatit belirtileri aniden ve şiddetli bir şekilde başlar. Hastalarda üşüme, yüksek ateş, kusma, titreme, idrar çıkışında yanma, şiddetli ağrı, idrar yapamama, idrar yapmada zorlanma, makat ve testislerin altında ağrı, bulanık idrar rengi, idrarda kan, cinsel isteksizlik, kas ve eklemler ağrı, sık idrara çıkma gibi belirtiler görülebilir.

Kronik Prostatit

Kronik prostatit genç ve orta yaştaki erkekleri daha fazla etkiler. Prostatın iltihaplanması nedeniyle oluşan kronik prostatit hastalığının prostat bulguları olsa dahi, çok daha basit belirtiler gösterdiğini belirtmemiz gerekir. Bu rahatsızlık tekrarlayan idrar yolu iltihaplarının prostat bezini etkilemesiyle orta çıkar. Belli sıklıklarla inflamasyona neden olabilir ve uzun süre devam eder. Rahatsızlığın belirtileri yavaş yavaş kendini gösterir. Bu yüzden kronik prostatit tanısı ve tedavisi geç olur.

Kronik prostatit belirtileri arasında sinirlilik ve gerginlik hali, idrar ve menide kan, iktidarsızlık, erken boşalma ve boşalma sırasında ağrı, idrar yaparken yanma, zorlanma, sancı gibi sorunlar, geceleri idrara çıkma isteği, sık ve ani idrar yapma sayılabilir.

Bakteriyel kaynaklı olmayan kronik prostatit sorunu ise, inflamatuar kronik pelvik ağrı sendromu olarak bilinir. Bu hastalarda prostat bezinde iltihaplanma olur, ancak iltihaptan sorumlu bakteriler olmaz. Prostatın iltihaplanma nedeni belirlenemez. Çeşitli mikroorganizmaların bundan sorumlu olduğu düşünülür.

Bazı hastalarda da prostat bezi dokusunda iltihap olmasa da, prostatit belirtilerine rastlanabilir. Non inflamatuar kronik pelvik ağrı sendromu olarak bilinen bu rahatsızlıkta prostat bezinde iltihap bulunmaz. Ancak idrarda ve menide iltihap belirlenebilir.

Prostat Hastalığı ve Prostat Kanserinin Karıştırılması

Halk arasında prostat hastalığı ve prostat kanserinin karıştırılması yaygın görülen bir durumdur. Ancak prostat hastalığı sadece prostat kanserini kapsamaz. Prostat iltihaplanması olan prostatit ve prostatın iyi huylu büyümesi gibi rahatsızlıklarda prostat hastalığı kapsamında değerlendirilir. Prostat kanseri de prostat hastalığı olarak değerlendirilen ve tedavisi yapılan bir rahatsızlıktır.

Prostat Hastalığı Tedavisi

Prostat hastalığı tedavisi prostat bezindeki rahatsızlığa uygun yöntemlerle yapılır. İyi huylu prostat büyümesi varsa hastalara önce kas gevşetici, alfa blokerler, 5 alfa redüktaz blokerler gibi ilaçlarla tedavi uygulanır. Hasta ilaç tedavisine yanıt vermediğinde ya da prostat büyümesi ilerleme gösterdiğinde cerrahi girişimle tedavi uygulanır.

Prostat iltihabı yani prostatit tedavisinde de, hastalığın türüne uygun tedavi uygulanır. Akut prostatit tedavisinde, hastanın yakınmaları şiddetli olursa hastanede kontrol altına alınır. Tedavi zamanında uygulanmadığı zaman, iltihap kana karışarak hastanın ölümüne neden olabilir. Kronik prostatiti bulunan hastaların tedavi edilmesi aşamasında da antibiyotik tedavisi denenecektir. Ayrıca buna ek tedavi protokolleri de uygulanabilir. Bakteriyel kaynaklı olmayan kronik prostatit tedavisinde kas gevşetici ve vitamin hapları da tedaviye dahil edilir. Prostat iltihabında tedavi çok yönlü yapılır. Hastanın yakınmasına, iltihaplanmanın vücutta yayılımına göre farklı tedaviler uygulanır. Öncelik hastaların yakınmalarının giderilmesidir.

Prostat kanseri tedavisinde ise, kanserin yayılımı, gelişme hızı, hastanın genel sağlığı, tedavi yönteminin etkinliği ve yan etkileri dikkate alınarak bir tedavi planlaması yapılır. Erken evrede herhangi bir tedavi uygulanmadan, hastalar takip altına da alınabilir. Ancak prostat kanserinin en etkili tedavi seçeneği ameliyattır. Laparoskopik, robotik, açık cerrahi teknikleri hastaların durumuna göre tercih edilebilir. Cerrahi tedavide hedef prostatın tamamının alınmasıdır. Bazı durumlarda prostat çevresindeki penise sertleşmeye destek olan sinirler korunabilir. Erken evredeki kanserlerde konforlu bir süreç sağlayan laparoskopik yöntem daha fazla tercih edilir.

Prostat Büyümesi Tedavisi

İyi huylu prostat büyümesi tedavisi için ilk aşamada hastalara ilaç tedavisi uygulanması uygun görülür. Tedaviye hastalardaki belirtiler rahatsız edici seviyeye geldiğinde ve yaşam kalitesini bozduğunda başlanması önerilir. Prostat büyümesi tedavisi için kullanılan ilaç grupları arasında bitkisel ilaçlar, 5 alfa redüktaz inhibitörleri, alfa blokerler, fosfodiesteraz 5 inhibitörleri, muskarinik reseptör inhibitörleri yer almaktadır. İlaç gruplarının tedavideki etkisi ve yan etkileri farklıdır.

Tedavi sırasında en fazla kullanılan ilaç grubu olan alfa blokerler hastalarda idrar akışını iyileştirir. İlaçların etkisi birkaç haftada ortaya çıkar. Bu ilaçlar prostatın büyümesi önlemediği gibi küçülmesini de sağlamaz. Hastaların bir kısmında cerrahi müdahaleye de gerek duyulabilir. Ayrıca bu ilaç grubunun yan etkileri de azdır. En fazla görülen yan etkiler baş dönmesi, güçsüzlük, kan basıncının düşmesi olarak sayılabilir. Nadiren meninin idrar kesesine boşalması gibi bir yan etkide görülebilir. Bu durum tedavi sonlandırıldığında ortadan kalkar.

Prostat büyümesi tedavisi için kullanılan 5 alfa redüktaz inhibitörleri ise prostatın büyümesine engel olur, bazı durumlarda prostatın küçülmesine de neden olabilir. Özellikle prostatın 40 ml den daha büyük olması halinde ilaçların etkinliği artar. Yani rahatsız edici prostat büyümesinde bu ilaç tedavisi uygulanır. İlaçların cerrahi girişim riskini azalttığı da söylenebilir. Ancak hastalarda bu ilaç tedavisi en az bir yıl uygulanmalıdır. Çünkü ilaçların etkisi uzun sürede ortaya çıkar. Ancak prostat hastalığının tedavisi amacıyla kullanılan ilaçların yan etkileri diğer hastalıkların ilaçlarına kıyasladığımızda çok daha azdır. Tedavi sonlandığında yan etkilerde ortadan kalkar.

Muskarinik reseptör antagonistler ise, mesanenin normal olmayan kasılmalarını azaltır. Özellikle prostat büyümesi olan hastalardaki sıkışma sorununa iyi gelir. Ancak mesane tam boşalmıyorsa bu ilaçlar kullanılmaz. İlaçların kabızlık, göz kuruluğu, soğuk algınlığı belirtileri, baş dönmesi, bulanık görme gibi az görülen yan etkileri vardır.

Fosfodiesteraz 5 inhibitörleri ise, erektil disfonksiyon tedavisinde kullanılır ve prostat büyümesi belirtilerini düzeltir. Hazımsızlık, baş dönmesi gibi hafif yan etkileri vardır. Ancak bu ilaç grubunun bazı ilaçlarla birlikte kullanılması riskli olabilir. Ayrıca kontrolsüz tansiyon, böbrek yetmezliği, kalp sorunları olan hastalarda da tercih edilmez. İlaçların kullanımından sonra görme sorunu yaşanırsa, mutlaka doktora danışılmalıdır.

İlaç Tedavisi

Prostat büyümesi olan hastaların tedavisinde kullanılan ilaç tedavisi belirtilerin ortadan kaldırılmasını amaçlar. Tedavide en fazla kullanılan ilaç grubu olan alfa blokerler hastalardaki idrar sorunlarının giderilmesine yardımcı olur. Her ilaç grubunun tedavideki etkisi ve yan etkisi farklı olduğundan, her hastada farklı ilaçlar kullanılabilir. Bu hastalardaki prostat büyümesi belirtilerinin de farklı olmasından kaynaklanır.

Cerrahi Tedavi

Prostat büyümesi tedavisinde ilk aşamada ilaç tedavisi tercih edilir. Ancak ilaç tedavisi yeterli gelmediğinde, hastalığın ilerlemesi söz konusu olduğunda cerrahi tedavi uygulanabilir. Cerrahi tedavinin amacı idrar akımını arttırmak ve prostat büyümesi belirtilerini gidermektir. Tedavide açık ve kapalı teknik kullanılabilir. Ancak genellikle kapalı yani laparoskopik teknik tercih edilir.

Transüretral Prostat Rezeksiyonu

İyi huylu prostat büyümesi belirtilerini gidermek için en fazla tercih edilen cerrahi tedavi yöntemi transüretral prostat rezeksiyon yöntemidir. Bu yöntemde hedef belirtilerin oluşmasına yol açan prostat dokusunun minimal invaziv yöntemle bölgeden uzaklaştırılmasıdır. Büyümenin belirtilerine bağlı olarak hastalarda düzelmeye yardımcı olur. Tedaviden sonra hastalarda retrograd ejakülasyon gelişimi izlenebilir.

Transüretral Prostat İnsizyonu

İyi huylu prostat büyümesi tedavisinde kullanılan transüretral prostat insizyonu idrar akımının düzeltilmesi için yapılır. Operasyonda mesane boynundan prostata uzanan bir kesi açılır. Bu tedavi hastalara uygulanan ilaç tedavisine benzer etkiler yapar. Bu yüzden prostat tedavisinde daha az kullanılır.

Transüretral Prostat Buharlaştırma

Prostat büyümesi tedavisinde kullanılan transüretral prostat buharlaştırma diod lazerle uygulanır. Prostat hastalığının tedavisi amaçlı yapılan ameliyatlar genel anestezi veya spinal anestezi altında yapılmaktadır. Özel rezektoskop yardımıyla endoskopik olarak idrar kanalından girilir. Lazer ile prostatın bir kısmı ısıtılır, kaynama noktasına geldiğinde buharlaştırılır. Prostat tedavisi yapıldıktan sonra idrarın boşaltılması için sonda yerleştirilir. Sonda idrar yolunu ve mesaneyi steril solüsyonla yıkamak içinde kullanılır. Sondanın çıkarılması operasyondan 1-2 gün sonra gerçekleştirilir.

Lazer Tedavi

Prostat büyümesinin cerrahi yöntemle tedavisi sırasında kullanılan lazer tedavi tekniği prostatın kesilmesi için ya da buharlaştırılması için tercih edilir. Bu yöntem hasta konforu açısından, daha az kansız olduğu kullanılır.

Holmium Lazer

Holmium lazer büyük prostatı olan hastalarda kullanılır. HOLEP ameliyatı denilen bu yöntemde hastalar endoskopik olarak tedavi edilir. Prostatın büyüklüğü 100 gram ve üzerinde olursa, holmium lazer en iyi seçenektir. Bu yöntem idrar kanalını tıkayan prostat dokularının ortadan kaldırılmasını sağlar. Ayrıca kan sulandırıcı ilaç kullanan hastalarda da uygulanabilir. Holmium lazer spinal ya da genel anestezi altında yapılabilir. Özel rezektoskop yardımıyla idrar kanalından endoskopik yöntemle girilir. Rezektoskop üzerinde prostatı görecek küçük bir kamera da vardır. Lazer yardımıyla prostat dokusu kapsülünden ayrılır ve idrar torbasına itilir. Daha sonra parçalanarak, bir aletle emilir. Operasyonun sonunda mesaneye sonda yerleştirilir. Kan pıhtısına engel olmak içinde sondanın için özel steril solüsyonla yıkanır.

Fotoselektif Prostat Buharlaştırılması

Prostat büyümesi tedavisinde lazer uygulamalarının kullanılması başarılı sonuçların alınmasına yardımcı olmaktadır. Fotoselektif prostat buharlaştırılması tedavide kullanılan etkin bir yöntemdir. Açılan kesiden girilerek prostatın bir kısmı ısıtılarak buharlaştırılır. Operasyon daha az kanamaya neden olduğundan, hasta konforu açısından tercih edilir.

Prostat İltihaplanması Tedavisi

Prostat iltihaplanması tedavisi hastalığın tipine göre ve verdiği belirtilere göre yapılır. Tedavide kullanılan bazı ilaç grupları vardır. Bunların başında antibiyotikler ve alfa reseptör blokerler gelir. Ayrıca prostat masajı, konservatif tedaviler, antienflamatuar ajanlar gibi tedavi seçenekleri de vardır. Akut prostat iltihaplanması ve kronik prostat iltihaplanması için farklı tedaviler uygulanabilir. Bunların amacı iltihabın kısa sürede giderilmesi ve belirtilerin ortadan kaldırılmasıdır.

Antibiyotikler

Prostat dokusundaki iltihabın giderilmesi amacıyla tedavide 4-6 hafta kadar antibiyotikler kullanılır. Bu tedavi sırasında doktorun reçete ettiği antibiyotikler dozunda kullanılmalı, tedavi yarıda bırakılmamalıdır. Bu durumda iltihap yeniden oluşabilir ve ağrı sorunu ortaya çıkabilir.

Alfa Reseptör Blokerler

Prostat iltihabı tedavisinde antibiyotikler ile birlikte gerekli olura alfa reseptör blokerler kullanılabilir. Bu ilaç gruplarının kullanım amacı hastalardaki idrar yapma zorluğunun giderilmesidir. İlaçlar prostat dokusundaki düz kaslara etki ederek, idrar yakınmalarını azaltır. Ancak ilaçların etkinliği için en az 3-6 ay kullanılması gerekir.

Konservatif Tedavi

Prostat iltihaplanması tedavisi içinde konservatif tedavi seçenekleri de kullanılmaktadır. Hastaların stresten uzak kalması, sıcak oturma banyosu yapması önerilir. Ayrıca beslenmeye de dikkat edilmelidir. Özellikle alkollü ve asitli içeceklerden, baharatlı besinlerden uzak durulmalıdır. Hastalar kabızlığı önlemek için bol su içmeli, lifli besinleri tüketmelidir.

Antienflamatuar Ajanlar

Prostat bezi iltihabından kaynaklanan bulguların azaltılması, iltihabın yok edilmesi için tedavide antienflamatuar ajanlar kullanılabilir. Bu ilaçlar bazen diğer ilaç grupları ile kombine edilebilir.

Prostat Masajı

Prostat masajı prostat hastalıkları tedavisinde kullanılan en eski tedavi yöntemleri arasındadır. Tedavide kullanılan antibiyotiklerin etkinliği arttırmak, prostat bezindeki kan dolaşımını düzeltmek ve ilaçların daha hızlı etki etmesini sağlamak için tercih edilir. Prostat masajı parmakla ya da özel ekipmanlarla yapılabilir. Hassas prostat dokusu uyarılarak, tedavilerin etkinliği arttırılır. Ancak bu masajın doktor tavsiyesiyle yapılması gerekir. Çünkü bilinçsizce yapılan prostat masajında dokunulan bölgede iltihaplanma, basur, kanama gibi riskler oluşabilir.

Prostat Hastalığı Nedenleri

Prostat hastalığının hangi sebeple oluştuğu ve genel olarak hastalığın nedenleri net bir şekilde bilinmemektedir. Ancak prostat hastalığının genellikle 40 yaş üzeri erkekleri etkilediği bilinmektedir. Bu nedenle yaşa bağlı olarak hastalığın ortaya çıktığı söylenebilir. Bunun dışında hormonal değişimler, bakteriyel enfeksiyon gibi etkenlerde prostat hastalığı nedenleri arasında gösterilebilir. Özellikle genetik özellikler hormonal değişimler nedeniyle ortaya çıkan prostat hastalığını tetikleyebilir.

Prostat Bezinde Bakteriyel Enfeksiyon

Prostat bezinde bakteriyel enfeksiyon oluşması prostatit adı verilen prostat iltihabına neden olur. Bu durumda iltihabın kana karışmaması amacıyla gecikmeden tedaviye başlanmalıdır. Hastalığın erken tanısı için herhangi bir belirti olmasa da, erkeklerin 40-50 yaş sonrasında prostat kontrollerini ve tetkiklerini yaptırmaları önerilir.

Hormonal Değişimler

Hormonal değişimler prostat hastalığı nedenleri arasında görülmektedir. Üreme sisteminde önemli bir yere sahip olan prostat bezinde ortaya çıkan iltihaplanma, iyi huylu büyüme ve prostat kanseri erkeklerin yaşam kalitesini düşüren rahatsızlıklardır. Kişinin genetik özellikleri de hormonlar üzerinde etkilidir. Bu nedenle prostat hastalığı riski artabilir.

Prostat Hastalığı Belirtileri

Prostat hastalığı belirtileri hastalığın evresine göre ortaya çıkabilir. Her hastada farklı bulgularla etkili olan prostat hastalığının temel belirtisi idrar sorunlarının yaşanmasıdır. Prostatın büyüme oranına bağlı olarak farklı şiddette belirtiler oluşabilir. Ancak bazı hastalarda da belirtiler fark edilmeyebilir. Özellikle prostat kanseri olan hastalarda ön belirtiler olmayabilir. Genel olarak idrar yapmada zorluk, idrarın kesik kesik gelmesi, idrara sık çıkma isteğinin olması, acil idrara çıkma, geceleri idrara çıkma isteğinin olması, idrar yapma zorluğu, ıkınma, idrarı tam boşaltamama, idrar yaparken yanma, idrarda kan gibi...

Prostat Büyümesi Belirtileri

Prostat denilen salgı bezi rektumun önünde, mesane ile idrar kanalı arasında yer alır. Prostat büyümesi belirtileri bu nedenle hastalarda idrar yapma yakınmalarına yol açar. Prostat büyüdüğü için idrar kanalını sıkıştırır. Bu yüzden idrar yapmada zorlanma, kesik kesik işeme, idrarda kan, sık sık idrara çıkma isteğinin olması, geceleri idrar yapma için uykudan uyanma gibi belirtiler ortaya çıkar.

İdrarın Kesik Kesik Yapılması

Prostat büyümesi olan erkeklerde idrarın kesik kesik yapılması tipik bir belirtidir. Büyüyen prostat dokusunun idrar kanalını sıkıştırması nedeniyle idrar kesik kesik yapılır. Bunu yaşayan kişilerin bir üroloji uzmanına muayene olması gerekir.

İdrar Yaparken Zorlanma

İdrar yaparken zorlanma erkeklerin prostat hastalığı nedeniyle maruz kalabileceği bir sorundur. Prostat dokusunun büyümesinden dolayı idrarı vücut dışına taşıyan kanalın sıkışması bu soruna neden olur.

İdrarda Kan

İdrarda kan görülmesi prostat hastalığından kaynaklanabilir. Erkeklerde prostat büyümesi gibi bir rahatsızlık varsa ve idrar yapma sorunları yaşanıyorsa, idrarda kan belirtisi mutlaka bir üroloji uzmanı tarafından değerlendirilmelidir.

Sık İdrar Yapma

Prostat büyümesi olan erkeklerde sık idrar yapma en yaygın belirtiler arasındadır. Prostat dokusunun büyümesi nedeniyle baskı altında kalan idrar kanalı yüzünden ortaya çıkar. Genellikle 40-50 yaş sonrası erkeklerde görülür. Bu nedenle erkeklerin rutin prostat kontrollerini ihmal etmemesi gerekir.

Prostat İltihaplanması Belirtileri

Prostat iltihaplanması belirtileri ile prostat büyümesinin belirtileri genel olarak birbirine benzer. Ancak prostat iltihabının bakteriyel kaynaklı olması nedeniyle yüksek ateş, ağrı, bulantı, idrarda kan, cinsel isteksizlik gibi belirtiler vermesi de mümkündür. Ayrıca akut ve kronik prostat iltihabında farklı şiddette belirtiler görülebilir.

Akut Prostatit Belirtileri

Akut prostatit belirtileri aniden ortaya çıkar ve belirtiler oldukça şiddetli seyreder. Hastalarda bulantı eşliğinde, yüksek ateş, ağrı, idrar yaparken yanma, idrarda kan, cinsel isteksizlik gibi belirtiler gözlenebilir.

Yüksek Ateş

Akut prostatit bakteriyel nedenlerden kaynaklanır. Bu yüzden prostat dokusunda iltihaplanma meydana gelir. Bu yüzden hastalarda görülebilen belirtiler arasında yüksek ateş bulunmaktadır.

Bulantı

Bulantı bakteriyel kaynaklı olan akut prostatit belirtileri arasında yer alır. İltihaplanmaya neden olan bakteriler hastalarda mide bulantısına neden olabilir. Kana karışan iltihaplanma faktörleri zamanında önlem alınmadığı takdirde daha ciddi sorunlara yol açabilir.

İdrarda Kan

İdrarda kan prostat hastalığı nedeniyle oluşabilir. İdrar yolunu tıkayan kan pıhtıları ya da mesane taşları idrarda kan görülmesine yol açabilir. Hastalarda idrarla ilgili başka sorunlarda bulunuyorsa, mutlaka bir üroloji uzmanına görünmelidir.

Ağrı

Akut prostatit hastalarında ağrı belirtisine sıkça rastlanır. Ağrı genellikle pelvik bölgede, karın, rektum, testisler, kasık ve bel bölgesinde hissedilebilir. Bu tip prostat iltihabında belirtiler aniden başladığı ve çok şiddetli olduğu için acilen hastaneye gidilmesi gerekir.

Cinsel İsteksizlik

Akut prostatit hastalarında sertleşme ve boşalma sorunu yaşanabilir. İdrar yapma sorunuyla birlikte penis sertliğini sağlayamama ya da sertliği koruyamama, boşalma sonrasında ağrı gibi sorunlar oluşabilir. Bu hasta grubunda cinsel isteksizlik yaşanması da normal kabul edilir. Hastalar yaşadıklarından dolayı cinsel yaşamdan kaçınmaya başlayabilir.

İdrar Yaparken Yanma

İdrar yaparken yanma akut prostatit belirtileri arasındadır. Prostat iltihabına neden olan bakteriler prostat dokusuyla birlikte idrar kanalını da etkiler. Bu nedenle hastalar idrara çıkarken yanma hissedebilir.

Kronik Prostatit Belirtileri

Kronik prostatit belirtileri akut prostat iltihabına göre daha yavaş seyirlidir. Belirtiler akut prostatit hastalığındaki gibi şiddetli olmaz. Fakat hastalarda görülen belirtiler her iki tipte de benzerdir. İdrar yapma zorlukları yanında ağrı ve idrarda kan gibi kronik prostatit hastalığında daha yaygın görülen belirtilerde olur.

İdrarda Kan

Kronik prostatit hastalarında görülebilen idrarda kan sorunu, mesanede bulunan küçük taşların etkisiyle ve idrar kanalının kan pıhtılarından tıkanması sonucunda ortaya çıkabilir. Bu hastaların belirtileri ihmal etmemesi ve prostat hastalığı için kontrollerini yaptırması gerekir.

Ağrı

Kronik prostatit hastalarında özellikle pelvik bölgede etkili olan ağrı bulgusuna sık rastlanır. Bakteriyel nedenlerle prostat dokusunun iltihaplanması yüzünden karın, bel, sırt, pelvik, genital bölge, testislerde ağrı ortaya çıkabilir.

Prostat Hastalıkları Nasıl Teşhis Edilir?

Prostat hastalıklarının teşhisinde bazı yöntemlerden yararlanılır. Muayenede hastalara ilk olarak parmakla rektal muayene yapılır. Bu test erkeklerin doktora gitmesini geciktiren ve prostat hastalıkların tanısını geciktiren bir etkendir. Ancak prostat bezindeki büyümenin ve prostat bezinin durumunun belirlenmesinde önemli bir tanı yöntemidir.

Prostat hastalıkları teşhisinde kanser riskini uzaklaştırmak için yapılan PSA testi yani bir tür kan testi vardır. Prostat kanseri diğer prostat hastalıkları gibi erken aşamada fazla bulgu vermez. Erken aşamadan kanserin belirlenmesinde bu testin yapılması faydalı olur. Uzmanlar 40-50 yaşından itibaren erkeklerin yılda bir defa bu testi yaptırmasını önerirler. Bu tanı yöntemlerinin dışında idrar analizi, Meares Stamey dört bardak testi gibi yöntemlerde prostat hastalığı teşhisinde kullanılır.

Prostat Muayenesi

Prostat hastalığı teşhisi için ilk aşamada prostat muayenesi yapılır. Parmakla yapılan muayene sırasında prostat bezinin durumu ve prostat bezindeki büyüme değerlendirilir. Bu muayene hastalara geçici olarak rahatsızlık verebilir. Ancak son derece zararsız ve kolaydır. karşılaşılabilecek bazı durumlarda, muayene esnasında hastalara prostat masajı yapılarak, idrar kanalından çıkacak olan sıvının değerlendirilmesi sağlanmalıdır. Hastalardan masaj öncesinde ve sonrasında alınacak idrar örnekleriyle tetkik yapılabilir.

İdrar Tahlili

Prostat hastalığı teşhisinde kullanılan idrar tahlili, hastalarda olası idrar yolu enfeksiyonunu belirlemede yardımcı olur. Analiz sonucunda iltihap hücrelerinin tespit edilmesi halinde, prostat hastalığı dışındaki idrar kesesi iltihapları, idrar yolu iltihapları, idrar yolu taşları gibi hastalıkların değerlendirilmesine geçilir. Ayrıca hastalarda enfeksiyon varsa, antibiyotik seçimi açısından da idrar kültürü yapılabilir.

Meares-Stamey Dört Bardak Testi

Prostat hastalığı teşhisinde kullanılan Meares Stamey dört bardak testi teşhisin doğruluğunu belirlemede önemlidir. Prostat muayenesi ve idrar tahlili sonucunda prostat hastalığı şüphesi artan hastalara bu test uygulanır. Hastadan üretral idrar denilen ilk kısım idrar alınır. Ardından mesane idrarı yani orta idrar alınır. Daha sonra hastaya prostat masajı yapılır. Bu yolla akıntı alınır. Testin son aşamasında ise masaj sonrası idrardan bir daha numune alınır. Alınan bu dört örnek idrar mikroskobik incelemeye tabi tutularak değerlendirilir.

Prostat Hastalığı Risk Faktörleri

Prostat hastalığı risk faktörleri arasında yaş, ırk, aile öyküsü gibi faktörler bulunmaktadır. Bunların arasında yaş en etkili faktördür. Çünkü prostat hastalığı genellikle 40-50 yaş sonrası erkeklerde görülmektedir. Ayrıca aile öyküsü ve genetik özelliklerde hastalığın görülme riskini arttırmaktadır. Ailesinde prostat hastalığı olan kişilerde risk oranı yüksek olduğundan, rutin tarama tetkikleri ihmal edilmemelidir. Ayrıca prostat iltihaplanması açısından cinsel yolla bulaşan hastalıklarda riski arttırmaktadır. Bunların dışında beslenme, sigara ve alkol kullanımı, pelvik taban bozukluğu, stres, bazı tıbbi işlemler, cinsel organın zarar görmesi de riski arttıran unsurlardır.

Yaş

Prostat erkeklerde ergenlikle birlikte aktive olan bir salgı bezidir. Prostat hastalıklarının görülme sıklığı ise yaş ile birlikte artmaktadır. Uzmanlar erkeklerin 40-50 yaşından itibaren prostat tetkiklerini yaptırmasını önermektedir. Özellikle ailesinde prostat hastalığı olanlar daha önceden kontrollerini yaptırmalıdır.

Genetik

Genetik etkenler prostat hastalığı riskini arttırmaktadır. Kişinin ailesinde prostat hastalığı öyküsü varsa kendisinde görülme olasılığı fazladır. Prostat hastalığının tam olarak nedeni bilinmese de, genetik yatkınlığın bunda rolü olduğu düşünülmektedir.

Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar

Cinsel yolla bulaşabilmekte olan hastalıklar prostatın iltihaplanmasına yol açabilmektedir. Bakteriyel kaynaklı oluşan prostatit bu hastalıklar nedeniyle olabilir. Prostat iltihabı cinsel yolla bulaşmaz. Ancak hastalıklara yol açan bakteriler prostat dokusunun iltihaplanmasına da neden olabilir.

Pelvik Taban Bozukluğu

Pelvik taban bozukluğu olan erkeklerde stres ve kronik gerginlik görülebilir. Bu kasların istem dışı gerilmesine neden olur. Bu sorun pelvik ağrısıyla birlikte bakteriyel kaynaklı olmayan prostat iltihabına yol açabilir.

Bazı Tıbbi İşlemler

Prostat biyopsisi, kateter yerleştirme, vazektomi gibi bazı tıbbi işlemler pelvik dokusunda zarara neden olabilir. Ayrıca bu işlemler prostat iltihabına yol açabilir. Hastalarda pelvik ağrısı oluşabilir.

Sigara ve Alkol Kullanımı

Sigara ve alkol kullanımı kişilerde bağışıklık sisteminde zayıflamaya neden olabilir. Vücudun savunma mekanizması olan bağışıklık sisteminde oluşan sorunlarda prostat iltihabına yol açabilir.

Beslenme

Prostat hastalıklarının bir nedeni de düzensiz beslenme alışkanlığıdır. Özellikle yağlı yiyecekleri aşırı tüketen kişilerde risk oranı artmaktadır. Bunun dışında gıda alerjileri, asitli içecekler, baharatlı besinler prostat hastalığı açısından risk oluşturur. Erkekler beslenme düzenine dikkat ederek, prostat hastalığını önlemek için önemli bir adım atabilirler.

Cinsel Organın Zarar Görmesi

Cinsel organın zarar görmesi prostat dokusunda iltihaba neden olabilir. Hastalarda akut prostatit ya da kronik prostatit gelişiminde etkili olabilir. Cinsel organın, pelvik bölgenin travmaya maruz kalması prostat hastalığı bakımından risk kabul edilir.

Stres

Stres günümüzde pek çok hastalığın risk faktörü olarak görülmektedir. Bu prostat hastalığı içinde geçerlidir. Özellikle yaş, genetik gibi risk faktörlerini taşıyan kişilerde stres daha fazla etkili olmaktadır. Prostat hastalığını önlemede stresin önemi fazladır. Stresle birlikte vücuttaki kaslarda gerginleşir. Bu prostatı etkileyen kaslarda da etkili olur.

Prostat Hastalığı Komplikasyonları

Prostat hastalığı komplikasyonları daha çok zamanında tedavi edilmeyen rahatsızlıklarda ortaya çıkabilir. Erkeklerin yaşla birlikte artan prostat hastalığı riskini azaltması için düzenli olarak ürolojik kontrolden geçmesi gerekir. Prostat büyümesi, prostat iltihabı gibi hastalıklar erken boşalma ve sertleşme sorunlarına neden olabilir. Hastalıkların tedavi edilmesinden sonra komplikasyonlarda da düzelme olur.

Sertleşme Problemleri

Prostat iltihabı yani prostatit teşhisi yapılan hastaların çoğunluğunda sertleşme problemleri olduğu görülmüştür. Hastalarda sertleşme ve boşalma sorunlarının olması, cinsel yaşamı da olumsuz etkilemektedir. Sertleşme sağlamada zorluk çekilmesi ya da sertleşmeyi koruyamama gibi problemler cinsel sorunlara neden olmaktadır.

Erken Boşalma

Prostat hastalığı komplikasyonları arasında erken boşalma da yer almaktadır. Prostatit ya da prostat büyümesi olan hastalarda bu soruna sık rastlanmaktadır. Erken boşalma nedeniyle cinsel yaşamda olumsuz etkilenmektedir. Bu yüzden prostat hastalığı tedavisi ihmal edilmemelidir.

Prostat Hastalığı Nasıl Önlenir?

Prostat hastalığı erkeklerin yaşam kalitesini etkileyen önemli bir sağlık sorunudur. Bu hastalık açısından bazı risk faktörleri olsa da, erkekler beslenme, güvenli cinsel ilişkiye girme, stresten kaçınma, sigara ve alkolden uzak durma gibi yaşam alışkanlıklarına dikkat ederek prostat hastalığından korunabilir. En azından hastalığın oluşma riski azaltılabilir.

Güvenli Cinsel İlişki

Prostat iltihabının bir nedeni de cinsel yolla bulaşan hastalıklardır. Bu hastalıklara neden olan bakteriler ve diğer mikroorganizmalar prostat dokusunda iltihaba neden olabilir. Güvenli cinsel ilişki sayesinde prostatın iltihabi hastalıkları önlenebilir.

Sigara ve Alkol Kullanmama

Risk grubunda olan erkekler ve yaşı ilerleyen erkekler sigara ve alkol kullanmama sayesinde prostat hastalıklarından korunabilir. Sigara ve alkol bağışıklık sistemini zayıflatan etkenlerdir. Vücut bu şekilde savunmasız kaldığında, prostat iltihabı gibi hastalıkların gelişme riski fazladır.

Stresten Uzak Durma

Prostat hastalığından korunmak isteyenler stresten uzak durarak riski azaltabilir. Stres vücudun hastalıklara karşı savunmasız kalmasına neden olabilir. Çünkü kişinin bağışıklık sistemini zayıflatır. Stressiz bir yaşam sağlıklı bir yaşamın ilk basamağıdır.

Darbelerden Kaçınma

Cinsel organın ve pelvik bölgenin travmaya maruz kalması prostat iltihabına neden olabilir. Bu nedenle prostat hastalığını önlemek için pelvik bölgenin ve cinsel organın darbelerden korunması tavsiye edilir.

Sık Sorulan Sorular

Prostat hastalığı hakkında verdiğimiz bilgilerin dışında, merak ettiğiniz bazı sorunları yanıtlarına bu bölümden ulaşabilirsiniz.

Prostat hastalıkları ölüme sebep olur mu?

Prostat hastalıkları kendi içlerinde bazı riskler içerir. Tedavi edilmeyen hastalıkların ölüme neden olması mümkündür. Özellikle prostat iltihabında yani prostatit hastalığında iltihabın kana karışması hastayı ölüme götürebilir. Prostat kanseri de tedavi edilmediği zaman ölüm nedeni olabilir. Ancak erken aşamada teşhis edilen prostat hastalıkları kanser dahil tedavi edilebilir.

Prostat hastalığı günlük yaşamı nasıl etkiler?

Prostat hastalığı erkeklerin yaşam kalitesini bozan rahatsızlıklardır. Hastalarda idrar ile alakalı sorunlara neden olur. Ayrıca cinsel yaşama da olumsuz etkileri vardır. Bu yüzden hastalıkların mutlaka tedavi edilmesi gerekir.

Prostat iltihaplanması hangi yaş grubunda görülebilir?

Prostat iltihaplanması yetişkin olan her erkekte görülebilir. Çünkü bu prostat hastalığının nedeni bakterilerdir. Prostat hastalıkları genellikle yaşla birlikte artış gösterse de, prostat iltihaplanması yetişkin olan erkeklerin hepsini etkileyebilir.

Prostat büyümesi yalnızca yaşlılarda mı görülür?

Prostat bezi ergenlikle birlikte aktif hale gelir. Prostat büyümesi sorunu ise, erkeklerde 40 yaşından itibaren etkili olur. Bu yaşlarda başlayan büyüme yaş ilerledikçe artar. Bu prostat hastalığı erken aşamada ilaçla tedavi edilebilir. Bu yüzden ihmal edilmemesi gerekir.

Prostat hastalıkları cinsel yolla bulaşır mı?

Prostat hastalıkları cinsel yolla bulaşabilir. Prostat iltihaplanması olan prostatit hastalığının bir nedeni de cinsel yolla bulaşan hastalıklardır. Ancak bunu cinsel yolla bulaşmaya bağlamamak gerekir. Çünkü temel sebep cinsel ilişkiye girmek değil, cinsel yolla bulaşan hastalıklardır.

Prostat hastalığı cinsel yaşamı nasıl etkiler?

Prostat hastalığı olan hastaların bir kısmında ereksiyon, boşalma gibi cinsel yaşamı etkileyecek sorunlar olabilir. Dolayısıyla prostat hastalıkları cinsel yaşamı olumsuz şekilde etkileyebilir. Uygulanan tedavilerden sonra hastaların cinsel yaşamı da normale döner.

Prostat hastaları iş hayatlarına devam edebilirler mi?

Prostat hastaları normal tedavi sürecinde iş hayatlarına devam edebilir. Genellikle prostat hastalıkları ilaçla tedavi edilebilir. Cerrahi müdahale yapılması gerekiyorsa, iyileşme döneminde evde istirahat etmeleri uygundur.

Prostat hastalığı tehlikeli midir?

Prostat hastalığı tedavisi erken aşamada yapılırsa, tehlikeli olmaz. Günümüzde prostat kanseri bile erken evrede teşhis edildiği zaman tedavi edilebiliyor. Bu yüzden hastalığın belirtileri önemsenmelidir. Belli yaşın üzerinde olanlar prostat kontrollerini düzenli olarak yaptırmalıdır.

Prostat hastalığı tedavi edilmezse ne olur?

Prostat hastalığı tedavi edilmediği takdirde ölüme kadar gidecek ciddi sonuçlara yol açabilir. Bu yüzden prostat belirtileri iyi takip edilmeli, risk faktörleri değerlendirilmeli ve 40-50 yaşından itibaren her yıl prostat tetkikleri yapılmalıdır.

İyi huylu prostat büyümesi kötü huylu prostat büyümesine dönüşebilir mi?

İyi huylu prostat büyümesi genellikle kötü huylu prostat büyümesine yani kansere yol açmaz. Ancak hastaların yakından takip edilmesi ve tedavinin ihmal edilmemesi gerekir. Hastalarda kanser oluşma riski fazla olursa, iyi huylu prostat büyümesinin kansere dönüşme riski olabilir.

Prostat hastalığı tedavileri riskli midir?

Prostat hastalığı tedavileri genel olarak ilaç tedavisini ve cerrahi tedavileri kapsar. Bu tedavide kullanılan ilaçların bazı yan etkileri olabilir. Ancak tedavinin sonlandırılmasıyla birlikte yan etkilerde ortadan kalkar. Cerrahi girişimlerde bulunan risklerde her cerrahi girişim kadardır. Bu riskler için operasyondan önce ve sonra her türlü önlem alınmaktadır.

Prostat hastalığı şüphesiyle hangi kliniğe başvurulmalı?

Prostat hastalığı şüphesi olanların hastanelerin üroloji kliniğine başvurması gerekir. Ancak sadece prostat şüphesi olanlar değil, prostat hastalığı risk faktörü yüksek kişilerde kontrollerini ihmal etmemelidir.

Tedaviden sonra hastanede yatmak gerekir mi?

Prostat tedavisinde hastalardaki bulgulara göre hastanede yatmak gerekli olabilir. Özellikle akut prostatit hastalarında bu görülebilir. Hastaların yakınmaları şiddetli olursa, yatarak müşahade altında tutulabilirler. Prostat ameliyatı olan hastaların ise uygulanan cerrahi yönteme göre hastanede kalacakları süre değişebilir.

Hasta tedaviden sonra ne zaman çalışma hayatına dönebilir?

Prostat tedavisi uygulanan hastalar ilaç tedavisi sırasında çalışmalarına devam edebilir. Cerrahi tedavilerin ardından ise, hastaların iki hafta kadar evde dinlenmesi önerilir. Bu süreçte hastaların enfeksiyon riskine karşı doktorun önerdiği gibi yaşamına devam etmesi, antibiyotik ilaçlarını düzenli olarak kullanması gerekir.

Prostat hastalığı nasıl anlaşılır?

Prostat hastalıkları genel olarak ellili yaşlardan sonra ortaya çıkmaya başlar. Prostatın iltihaplanması, büyümesi ya da tümör yapısı geliştirmesi söz konusudur. Her prostat hastalığı da ortak bazı belirtileri vermeye başlar. Ayrıca hastalığın türüne göre bazı özel belirtilerle karşılaşılması da söz konusudur. Belirtiler ve yakınmalar üzerinden hastalık kolayca anlaşılabilir. Ayrıca ilgili belirtilerle üroloji uzmanına başvurulmasından sonra yapılan tetkiklerle prostat hastalığına kesin tanı konulabilir.

Prostat ne hastalığıdır?

Prostat üreme sisteminin bir parçasıdır. İdrar kanalını sarmasından dolayı da boşaltım sistemine dair kuvvetli belirtilerin ortaya çıkmasına sebep olur. Görevi ile belirtileri arasında farklılık olmasının temel sebebi, ceviz büyüklüğündeki bu bezin mesanenin hemen altındaki idrar çıkışını sarmasından kaynaklanmaktadır. Prostat hastalıklarının tamamı üreme sistemi hastalığıdır ancak etkileri boşaltım sistemi üzerinde görülmektedir.

Prostat hastalığı belirtileri nelerdir?

Prostat hastalıklarının neredeyse tüm belirtileri boşaltım sistemi ile alakalıdır. Bezin büyümesinin üreme kabiliyeti üzerindeki etkisi sınırlı iken iltihap oluşmasının ve tümör oluşmasının üreme fonksiyonu üzerinde de etkisi vardır. Prostat hastalıklarının genel ve özel belirtileri şunlardır: İdrarın akım hızı azalır. Ayrıca idrarın ara ara tamamen durması ve başlaması söz konusudur. İdrar kanalının daralmasından dolayı mesanedeki tüm idrar boşaltılamayabilir. Sıvı tüketiminden bağımsız olarak idrara çıkma isteği oluşur. Karnın alt bölgesini etkisi altına alan sürekli ağrı hissi oluşabilir. Eğilip kalkarken ağrı ya da acı hissedilebilir. İdrar yollarını da saran ciddi enfeksiyon hastalıkları oluşabilir. Kansere bağlı olarak metastaz riski oldukça yüksektir.