Prostat Tedavisi

Prostat Tedavisi Hakkında

Hastalıkların tedavi yöntemleri bulunur. Bunun gibi bazı hastalıklarda birçok tedavi yöntemi bulunmakta olup, hastaların konforu ve işlemin etkinliği ön planda tutulup, en doğru yöntem uygulanmaya çalışılacaktır. Bu seçeneklerin fazla olması ise doktor ve hasta için avantaj taşıyor. Prostat büyümesinin tedavisi aşamasında da tek bir yöntem olduğunu söylemek yanlıştır. İlk olarak ilaç ile tedavi yöntemine başvuruluyor. Doktorlar, prostat büyümesine yönelik değerlendirmede bulunurlar. Değerlendirme sonrasında farklı tedavi yöntemleri gerektiğinde hastaya bilgi verirler. Ancak prostatın tedavisinde ilaçla tedavi yönteminin yeterli olabildiği de gözlemlenmektedir. Diğer tedavi yöntemlerinden lazerle tedavi ile ise prostat buharlaştırılıyor.

Prostat tedavisi sürecinde hasta ve doktorun sürekli iletişim halinde olması gerekiyor. Ancak sadece tedavi yeterli olmamakla birlikte, hekimin hastalara önerdiği diğer yan tedavilerin tamamı uygulanmalıdır.

Prostat Hastalığı Tedavisi Nedir?

Prostat ve hastalıkları ile ilgili toplum içerisinde ciddi anlamda hatalı bir takım bilgiler bulunmaktadır. Prostat hastalığı ve prostatın kişilere getirecekleri konusunda detaylı bilgi edinmenizde yarar vardır. Doğru bilgi sahibi olmayan kişilerin çeşitli problemlerini prostata bağladıkları görülür. Esas olarak üreme sistemi organı olan prostat, sonradan oluşan bir organ değildir. Yeni doğan tüm erkek çocuklarında bulunur. Prostat, idrar kesesinin hemen çıkışında yer almaktadır. Yaklaşık olarak 4 cm çapı olduğu bilinirken, ağırlığı ise 20 gr kadardır.

Prostatın işemede zorlanma ile başlayan bazı belirtileri bulunmaktadır. Muayene ve düzenli ilaç kullanımı ile tedavisinin mümkün olduğu belirtiliyor. Prostat hastalığı tedavisinde ilaç tedavisinin faydasız olması halinde açık veya kapalı ameliyat ile tedavi söz konusu olabilir. Bazı kişilerde aileden kaynaklı olarak prostat hastalığı görülebilir. İdrar yapmada herhangi bir sıkıntı olmamasına rağmen prostat hastalığı görülebilen birçok erkek vardır. Ailede prostat kanseri olan erkeklerin 40 yaşından sonra PSA kan testi ve muayene yapılması gerekir.

Prostat Hastalığı Tedavisi Nasıl Uygulanır?

Erkeklerde görülebilen hastalıklar arasında prostat hastalığı bulunmaktadır. Prostat hastalığının oluşması halinde tedaviye başlanması gerekir. Tedavi ise belirli bir süreç olarak karşımıza çıkıyor. Prostat hastalığı tedavisinde ilk olarak muayene olmalısınız. Muayene sonucunda ise doktorunuz tarafından değerlendirmeye alınırsınız. Prostatın durumuna yönelik, uzman doktor tarafından sizlere bilgilendirme yapılacaktır. Bilgilendirme sonrasında ilk olarak ilaç tedavisine başvuruluyor.

Prostat hastalığının tedavisinde ilaç tedavisinin yetersiz olabildiği durumlar olabilir. Burada hastanın durumu ve hastalığın ne kadar ilerlediği önem taşır. Eğer hastaların ilaç tedavisi ile iyileşmesinin söz konusu olmadığı durumlarda diğer tedavi seçeneklerini doktorunuzla beraber değerlendiriniz.

Cerrahi tedavi, lazer tedavi vb. farklı tedavi yöntemleri ile prostat hastalığının tedavisi mümkün olabiliyor.

Prostat Tedavi Türleri

Prostat hastalığı, iyi huylu prostat ve kötü huylu prostat hastalığı olarak ikiye ayrılmaktadır. Bu iki prostat hastalığının tedavileri de farklılık gösterir. Toplumda genellikle görülen ise iyi huylu prostat büyümesi olarak biliniyor. İyi huylu prostat büyümesinin yaşa bağlı olarak görülme sıklığında artış olabilmektedir. Bazı durumlarda iyi huylu prostat hastalığının tedavisine gerek duyulmaz. İlaç tedavisi ise başlangıç aşamasında ilk olarak tercih edilmektedir. İlaç tedavisine cevap vermeyen veya tıbbi sorunları sebebi ile ilaç kullanamayacakların tedavisi ise cerrahi operasyon ile yapılmaktadır.

Prostat tedavisinde ameliyat yöntemine başvurulmasının halk arasında kötü olarak lanse edildiği gözlemlenir. Genellikle prostat hastalarının prostat şikayeti ile doktora gitmekten kaçındığı bilinmektedir. Gelişen teknoloji ile prostat hastalığının tedavisinin oldukça kolaylaşmıştır. Prostat hastalarının tedaviden kaçınmadan tedavi için uzman doktora başvurmaları önerilir.

Prostat tedavisinden prostatı olan hastaların çekinmemeleri gerekiyor. Prostat bulunan erkeklerin mutlaka uzman doktora başvurmaları şarttır. Prostat hastalığı tedavisinde ameliyat yönteminden çekinen hasta sayısı oldukça fazla olarak görülüyor. Gelişen teknoloji ile ameliyat yöntemlerinin de geliştiğini unutmamalı ve herhangi bir endişe duymadan tedavi olmalısınız. Genel olarak prostat tedavi türleri aşağıda listelenmiştir.

• İlaç Tedavisi
• Cerrahi Tedavi
• Lazer Tedavi
• Konservatif Tedavi
• Prostat Masajı

Hangi tedavi yönteminin uygulanması gerektiğine ilişkin kararı ise uzman doktor verir. Tedavi süresince uzman doktorunuz ile iletişim halinde kalmalısınız.

İlaç Tedavisi

Prostat hastalığının tanısının konulmasının ardından ilk olarak hastalara ilaç tedavisi uygulanmaktadır. İlaç tedavisinin uygulanabilmesi için belirtilerin rahatsız edici düzeyde olması ve yaşam kalitesinin olumsuz etkilenmesi gerekir. İlaç tedavisinde değişik seçenekler bulunurken, uzman doktorunuz ile seçeneklere ilişkin görüşme yapabilirsiniz. Sizler için en uygun tedavinin ne olduğuna birlikte karar vermeniz mümkündür. Kararın birlikte vermesinde etkili olan unsurlar;

• Belirtileriniz
• Tıbbi özgeçmişiniz
• Prostatın boyutu
• Ülkemizdeki mevcut ilaçlar
• Kişisel tercihleriniz ve değerleriniz

Olarak karşımıza çıkıyor. Prostat büyüklüğünün 40 gramın üzerinde bulunduğu hastalar için doğrudan prostat bezini küçülten ilaçların kullanılabileceği belirtilir. Prostat tedavisinde ilaç ile prostatın küçülmesi mümkündür. Prostat büyümesinin tedavisinde kullanılan alfa blokerlerin, cinsel fonksiyonları olumsuz etkilediğine inanmaktan kaçınmak gerekir. Hatta cinsel fonksiyonlara olumlu etkisi olduğunu belirtiler üzerinden anlayabilirsiniz. Ancak boşalma sorunu için aynı durum geçerli değildir. Alfa blokerlerin, %10 oranında boşalma sorunu yarattığı belirtilenler arasında yer alır. Boşalma sorunu yaşayan erkeklerin hastaneye başvurmaları önerilmektedir. Tedavinin gerçekleimediği durumlarda belli başlı problemlerle karşılaşabileceğinizi unutmayınız.

İlaç tedavisinde kullanılan ilaç grupları ise aşağıda listelenmiştir.

• Bitkisel İlaçlar
• 5 Alfa-redüktaz inhibitörleri
• Muskarinik reseptör antagonistleri
• Alfa-blokerler
• Fosfodiesteraz 5 inhibitörleri
• Bu ilaçların kombinasyonları

Prostat hastalığı tedavisinde bitkisel ilaçlara tedavi için başvurulduğu gözlemleniyor. Bitki ilaçlarının yapımında bitkilerin kök, polen, çekirdek, kabuk veya meyveleri kullanılmaktadır. Prostat hastalığı ilaç tedavisinde kullanılan bitkisel ilaçların aşağıdaki bitkilerden oluştuğu bilinir.

• Güney Afrika yıldız otu
• Kabak çekirdeği
• Afrika kuş üzümü ağaç kabuğu
• Çavdar poleni
• Amerikan bodur hurma meyvesi
• Isırgan otu kökeni

Belirtilen bitkisel ilaçların prostat hastalığının tedavisinde etkili olduğu belirtilmektedir. Kullanılan bitkisel ilaçların kaliteli olmasına dikkat etmelisiniz. Prostat hastalarının doktorları ile görüşmeden bitkisel ilaçları kullanmaya başlaması gerekiyor. Bu ilaçların yan etkileri bulunmasına rağmen oldukça hafif olduğu bilinir. Yan etkilerinin çoğu erkekte görülmediği gözlemlenir. Görülebilen yan etkileri arasında ise mide-bağırsak rahatsızlıkları yer almaktadır.

Prostatın düz kaslarını gevşeterek idrar akışını ve belirtilerini iyileştirebilirsiniz. Bu ise alfa-blokerler isimli ilaç grubu ile olabilmektedir. Prostat seviyesi yüksek olan erkeklere en fazla önerilen ilaç grubu olarak biliniyor. Alfa-bloker tiplerinin 5 ana tipten oluştuğu belirtilmektedir. Tiplerin her birinin sonuçları birbirine benzese de, yan etkileri yönünden birbirinden farklılıkları bulunuyor.

• Doxazosin
• Alfuzosin
• Tamsulosin
• Terazosin
• Silodosin

Alfa-bloker ilaçlarının tam etkilerinin hemen oluşmadığı bilinmektedir. İlaçlar, yaklaşık 1-2 hafta sonra tam olarak etkilerini göstermeye başlar. Bu durumun bazı erkeklerde farklı görüldüğü gözlemleniyor. İlaç tedavisinden 1-2 gün sonra olumlu sonuçlar ortaya çıkabilir. Öte yandan alfa-blokerlerin yan etkilerinin hafif olduğu ve çoğu hastada herhangi bir yan etki göstermediği bilinir. Yan etkileri olarak ise baş dönmesi, güçsüzlük ve hipotansiyon gösterilmektedir. Gözdeki kasları da etkileyebileceğini unutmamalısınız.

Prostatın büyümesini engelleyen ve hatta küçülmesini sağlayan 5 alfa-redüktaz inhibitörleri isimli ilaç grubu, genellikle reçete ile hastalara verilmektedir. Uzmanlar, 5ARI ilaç tedavisinin 3 ile 6 ay içerisinde belirtileri düzeltmeye başladığını söylüyorlar. İlaçların etkileri arasında ise cerrahi müdahale gereksinimini azaltmak yer almaktadır. Prostat hastalığı tedavisinde kullanılan ilaçlar arasında yer alan 5ARI, daha uzun süreli tedavilerde öneriliyor. Bunun sebebi ise belirtileri düzeltmesinin çok daha uzun zaman olmasından kaynaklıdır. 5ARI isimli ilaç grubunun yan etkilerinin cinsel fonksiyonlar ile ilişkisi bulunur. Cinsel isteksizlik, boşalma problemler ve ilişkinin sürdürülmesinde azalma gibi olumsuzluklar oluşturabilir. Erkeklerin %1-2'sinde ise memede büyüme ile meme kanserine sebep olduğu belirtilmektedir. Öte yandan prostat hastalığı tedavisindeki ilaç tedavi seçenekleri arasında yer alan 5ARI'nın prostat kanseri riskini artırabileceği ilişkin tezlerde bulunur. Yan etkilerinin seviyesi tartışılmaz olan ilacın, şiddetli seviyede olan hastalara önerdiği gözlemlenmektedir.

Mesanenin anormal kasılmalarını azaltan ilaç grubu olarak nitelendirilen MRA, aşırı aktif mesanenin tedavisi için reçete edilmektedir. Erkeklerde prostat hastalığının tedavisinde de başvurulan ilaç tedavi seçenekleri arasında yer alıyor. Eğer idrar sonrasında mesane boşalmıyor ve mesanede belirli bir oranda idrar kalıyor ise, ilaç tedavisi yerine diğer tedavi yöntemleri tercih edilmektedir. MRA ilaç grubuna ait ilaçlar aşağıda listelenmiştir.

• Darifenacin
• Fesoterodine
• Oxibutinin
• Solifenasiini
• Tolterodin
• Propiverin
• Trospiyum klorür

Prostat hastalığının tedavisinde kullanılan MRA, yan etkilerinin hafif olması ile dikkat çeker. Oluşabilecek yan etkiler içerisinde ise gözde kuruluk, kabızlık, soğuk algınlığı, idrar yapma güçlüğü, bulanık görme ve baş dönmesi olarak karşımıza çıkmaktadır.

Fosfodiesteraz 5 inhibitörleri prostatın tedavisi amaçlı kullanılmaktadır. PDE5I olarak ifade edilir. Genel olarak 3 tipi bulunuyor.

• Sildenafil
• Tadalafil
• Vardenafil

Avrupa'da sadece Tadalafil için onay verilmiştir. Bu ilaç tedavisinin masraflarını ise sağlık sigortalarının karşılamadığı biliniyor. PDE5I için belirtilen yan etkiler arasında baş ağrısı, hazımsızlık, baş dönmesi gibi etkiler yer almaktadır. Ancak her hasta için kullanımına izin verilmemekte olup özellikle tansiyon hastalığı olanlar ve böbrek yetmezliği olanlar için önerilmemektedir. PDE5I kullanımı sonrasında görme kaybı yaşarsanız, acil olarak doktorunuza danışmalısınız.

Prostat hastalığı tedavisinde kullanılan ilaçların birlikte kombinasyon halinde kullanımı da söz konusudur. Doktorunuz tarafından sizlere özel olarak kombinasyonlar verilebilecektir. Önerilebilen kombinasyonlar ise;

• Alfa-bloker ile MRA
• Alfa-bloker ile 5ARI

Olarak karşımıza çıkıyor. Alfa-bloker ile 5ARI kombinasyonun uzun süreli tedavilerde uygulandığı bilinmektedir. Tek ilaç kullanımına rağmen belirtilerinizde düzelme bulunmuyor ise Alfa-bloker ile MRA kombinasyonu verilecektir. Uzman doktorunuz tarafından belirtilen kombinasyonların en doğru şekilde kullanılması gerekir.

Antibiyotikler

Antibiyotikler, birçok hastalığın tedavisinde kullanılan ilaç gruplarıdır. Prostat hastalığının tedavisinde de antibiyotiklere başvurulduğu gözlemleniyor. Uzman doktorunuz tarafından belirtilen antibiyotikler ile tedavi olabilirsiniz. Belirtilmeyen antibiyotiklerin kullanımı ise oldukça sakıncalı gösteriliyor. Kronik prostat tedavisinde hasta için yoğun antibiyotik tedavisi gerekmez. Antibiyotik kullanımına ilişkin uzman doktorunuz ile görüşmelisiniz. Başka bir hastalığınız var ise mutlaka uzman doktorunuza belirtmeniz gerekiyor.

Alfa Reseptör Blokerleri

Prostat hastalığı tedavisinde kullanılan ilaç grupları arasında yer alan alfa-blokerlerinin 5 ana tipten oluştuğu bilinir. Her tipin sonuçlarının birbirine benzediği belirtilmektedir. Ancak yan etkilerinin ise farklı olduğu gözlemlenir. Alfa-bloker tipleri olarak; Doxazosin, Tamsulosin, Alfuzosin, Terazosin ve Silodosin gösterilir. Alfa reseptör blokerleri isimli ilaç grubuna ait yan etkiler bulunuyor. Yan etkilerin neler olabileceğine ilişkin uzman doktorunuz ile iletişim kurabilirsiniz.

Antienflamatuar Ajanlar

Günümüzde birçok erkeği etkileyen prostatit, her geçen yıl daha da fazla görülebilen bir sorun haline gelmeye başlamıştır. Prostat hastalığı görülen erkeklerde ilk olarak ilaç tedavisi yöntemine başlanır. İlaç tedavisinde ise farklı tip ilaç grupları bulunurken, uzman doktorunuz tarafından antienflamatuar ajanlar isimli ilaçları kullanmamız gerektiği belirtilebilir.

Antienflamatuar ajanların prostat hastalarına iyi geldiği bilinmektedir. Özellikle bakterileri yok etmek, spazmları ve ağrıyı ortadan kaldırması ile ön plana çıkıyor. Prostat hastalığının tedavisinde sıklıkla tercih edilir. Prostat hastalığı tedavisinde birçok olumlu sonuç alındığı gözlemlenmektedir.

Cerrahi Tedavi

İyi huylu prostat görülen erkeklerden bazılarının mutlaka ameliyat olması gerekebiliyor. Bu hasta gruplarının başında ise idrar yapamayan hastalar yer alıyor. Aynı zamanda;

• Prostata bağlı tekrarlayan kanamaları olanlar
• Tekrarlayan üriner enfeksiyonu olanlar
• Prostat büyümesine bağlı böbrek fonksiyonları bozulmaya başlayanlar
• Mesanesinde artık idrar kalan hastalar

İçinde cerrahi tedavi gereksinimi doğar. Bazı durumlarda hekimlerimizi iyi huylu prostat büyümesinin tedavi edilmesini önermemektedir. Cerrahi tedavi gerekmeden sadece ilaçla tedavi yeterli olabilir. Ancak ilaçların kişinin hayat kalitesini düzeltmesi gerektiğini de unutmamalıyız. Prostat hastalığı tedavisinde tercih edilen cerrahi operasyonun farklı seçenekleri bulunmaktadır. Prostat hastalığı cerrahi operasyon türleri arasında;

• Transüretral Prostat Rezeksiyonu
• Transüretral Prostat İnsizyonu
• Transüretral Prostat Buharlaştırma

Yer almaktadır. Hangi cerrahi tedavi yönteminin kullanacağına ise sizler karar veremezsiniz. Prostat hastalığının tedavisinde kullanılacak olan cerrahi operasyon yöntemine uzman doktorunuz karar verecektir.

Transüretral Prostat Rezeksiyonu

İleri düzeyde prostat büyümelerinin tedavisi amacıyla TURP adı verilen uzun adıyla Transüretral Prostat Rezeksiyonu yöntemi uygulanmaktadır. TURP, prostat tedavisinde en fazla tercih edilen cerrahi operasyon olarak bilinir. İyi huylu prostat büyümesi ameliyatlarının %90'ının TURP yöntemi ile yapıldığı gözlemlenmektedir.

TURP tedavisi sonrasında alt idrar yolları belirtilerini etkin bir şekilde iyileşme meydana gelecektir. İdrar yaparken zorlanma, acil ve sık idrara çıkma gibi durumlardan tamamı ile kurtulabilirsiniz. TURP, diğer cerrahi operasyonlara göre daha hızlı iyileşme süreci sunar.

Transüretral Prostat Rezeksiyonu isimli ameliyatın yapılmasının ana sebebi ise BPH belirtilerinin iyileştirilmelidir. Aşağıdaki belirtilerin bulunduğu hastalarda tercih edilen cerrahi yöntem olarak biliniyor.

• Çok sık idrara çıkma ihtiyacı
• İdrar yapmada zorlanma
• Acil idrara çıkma ihtiyacı
• Geceleri idrara çıkma sıklığında artış

Erkeklerde idrara ilişkin rahatsız edici belirtiler bulunuyor ise TURP'un en doğru seçenek olduğunu söyleyebiliriz. İyi huylu prostat büyümesi sebebi ile erkeklerin mesanesinin ciddi hasara uğrayabileceği gözlemleniyor. TURP sonrasında bu erkeklerin mesanesinde de genellikle iyileşme görülmektedir.

En güvenli cerrahi işlemler arasında gösterilen Transüretral prostat rezeksiyonu, yat etkilerinin ve komplikasyonlarının seyrek olması ile bilinir. TURP sonrasında oluşabilecek olan komplikasyonlar aşağıda yer alıyor.

• Ereksiyon sorunları
• Ağrılı idrar yapma
• Meninin mesanenize dolması
• İdrar yolları enfeksiyonlarının tekrarlaması
• İdrar kesesi boynunda daralma
• İdrarda kan
• İdrar kaçırma
• Üretral daralma

TURP sendromu, Transüretral prostat rezeksiyonu ameliyatının ardından oluşabilen komplikasyonlar arasında yer almaktadır. Bu durum kandaki sodyum düzeyinin düşmesine neden olmaktadır. TURP sendromu riskini ortadan kaldırmak için cerrahın elinde olur.

Prostat hastalığının tedavisinde ameliyatın TURP yöntemi ile yapılacağına karar verildiyse, hazırlık dönemine başlamanız gerekiyor. TURP ameliyatı öncesinde hastaların belli bir süre önce beslenme programına girmeleri gerekmektedir. Ameliyat öncesinde kullanmakta olduğunuz kan sulandırıcı ilaçları bırakmanız gerekmektedir. TURP olmadan uzman doktorunuz ile iletişim halinde olmalısınız.

TURP ameliyatı nasıl yapılıyor? Ameliyatın yapılış şekli ve nasıl yapıldığının sıralı açıklaması aşağıda yer alıyor. TURP ameliyatında omurilik anestezisi veya genel anestezi verilmektedir. Anestezinin etkisini göstermesinin ardından rezektoskop isimli alet, penisinizden üretranın içine doğru sokulur.

Prostat hastalığı tedavisinde uygulanan TURP ameliyatı, ortalama olarak 60 ila 90 dakika arasında sürmektedir. Prostat bezinin içinde salınımı engelleyecek olan dokular alınarak tedavi edilmeye çalışılır. Operasyon sonunda da mesane temizleme yapılmaktadır.

İyi huylu prostat ile kanser arasında ilişki bulunmadığı biliniyor. Ancak uzman doktorunuz, prostat kanseri sebebi ile testler yapmak isteyebilir. Prostat üzerinden alınan dokuların laboratuvara gönderilmesi gerekmektedir.

TURP ameliyatının ardından bir iki gün içerisinde hastanede iyileşme sürecini tamamlarsınız. Ameliyat sonrasında, idrar sıkışıklıkları yaşayabileceğiniz gibi, idrar yaparken ağrı hissedecek olmanız da normaldir. Bu durumun ise yaklaşık 2-3 hafta sonunda ortadan kalktığı belirtiliyor. TURP sonrasında ofis çalışmalarına dönmeniz ise 2 haftayı bulabilir. İşe dönseniz dahi cinsel ilişkiye girmek için bir ay ile iki ay arasında bir süre kadar beklemeniz gerekecektir. TURP sonrasında uzman doktorunuz ile iletişim halinde kalmanız öneriliyor.

Prostat hastalığı bulunan erkeklerde, hastalığın ilerlemesi durumunda ilaç tedavisi yetersiz kalır. Bu durumda ise cerrahi operasyona başvurulması gerek görülebilmektedir. Prostat cerrahi işleminde ise genellikle TURP tercih ediliyor. Transüretral prostat rezeksiyonu, genel olarak hızlı iyileşmesi ile bilinen bir cerrahi operasyondur. TURP sonrasında erkeklerin daha güçlü idrar akışı yaşayabildikleri belirtilmektedir. TURP olan erkeklerin yaklaşık %10'unda ise ikinci bir ameliyat gerekebilir. İkinci ameliyat gereksinimi ise hemen oluşmaz.

Uzmanlar, TURP sonrasında yılda bir kez rektal muayeneyle prostat kanseri taraması girmeniz konusunda uyarıyor. İyi huylu prostat büyümesinin tedavisi ile prostat kanserinin tedavi edilmeyeceğini unutmamanız gerekiyor. Alt idrar yolları belirtilerinizde herhangi bir kötüleşme fark ederseniz, acil olarak uzman doktora gitmelisiniz.

Transüretral Prostat İnsizyonu

İyi huylu prostat bezi büyümesi tedavisinde uygulanan cerrahi işlemler arasında Transüretral prostat insizyonu (TIP) yer almaktadır. Transüretral prostat insizyonu, prostat büyümesinin önüne geçebilmek adına yapılan, prostat bezininin kesilme işlemidir. Prostat büyümesi tedavilerinin tamamını kıyasladığımızda, TPI işleminde risk oranının diğer tedavilere göre daha az olduğunu görmekteyiz. Her zaman bir seçenek olmayan TIP, prostatın normalinden küçük olduğu zamanlarda uygulanmaktadır. Transüretral Prostat İnsizyonu neden yapılır? Erkeklerde prostat bezi büyümesinin 60'lı yalardaki erkeklerin yarıdan fazlasından görülmektedir. Bu oranın 70'li ve 80'li yaşlardaki erkeklerin %90'ını etkilediği gözlemlenir. Prostat büyümesi ile ortaya çıkabilecek sorunlar ise aşağıda yer alıyor.

• Fiziksel çabadan kaçınmak
• Çok su içmek
• Büyük abdestiniz sırasında kasılmaktan kaçınmak
• Kabızlığı önlemek için dengeli beslenmek

Transüretral Prostat İnsizyonu (TIP) tedavisi uygulanan erkekleri çoğunluğunda aynı sonuçlar görülmektedir. Bu sürece ilişkin uzman doktorunuzdan yardım alabileceğinizi unutmayın. İyileşme sürecinde ise belirtilenleri yerine getirmelisiniz. Bu süreç içerisinde aşağıda belirtilenlere uymanız önem taşır.

• Fiziksel çabadan kaçınmak
• Çok su içmek
• Büyük abdestiniz sırasında kasılmaktan kaçınmak
• Kabızlığı önlemek için dengeli beslenmek

Transüretral Prostat İnsizyonu (TIP) tedavisi uygulanan erkekleri çoğunluğunda aynı sonuçlar görülmektedir. Doktorunuz, sizlere yıllık randevular önerir. Bu randevuların sebebi prostatın durumunun kontrol edilmesi ve buna göre erken teşhis ile tedavinin daha mümkün olmasının sağlanmasıdır. Prostat büyümesinden kaynaklı belirtilerinde azalma olmazsa, diğer tedavi seçeneklerine yönelmemiz gerekebilir. Bunun içinde uzman doktorunuz ile konuşmanız gerekir.

Ameliyatların her zaman riskleri vardır. Her ameliyat sonrasında oluşabilecek komplikasyon bulunur. Bazı cerrahi işlemlerin ardından oluşabilen komplikasyonların daha az olduğu gözlemleniyor. Transüretral Prostat İnsizyonu (TIP) için belirtilen en yaygın komplikasyon ise geriye doğru boşalma olarak gösterilmektedir. Boşalma aşamasında vücuttan dışarı çıkan meninin bir kısmı mesane içine akar ve içerde kalır. Bunun sebebi ise, mesanede bulunan kasların yeterli işlevi yerine getirememesi sebebiyle gerçekleşmektedir. Geriye doğru boşalmanın herhangi bir zararı bulunmazken, idrar yapma sırasında mesaneden boşalma gerçekleşir. Bunun dışında, Transüretral Prostat İnsizyonu sonrasında oluşabilecek komplikasyonlarda vardır. Bu komplikasyonlar aşağıda listelenmiştir.

• İdrar yapmayı kontrol edememe
• İdrar yapmada zorlanma
• İdrar yolları enfeksiyonu

İşlem sırasında kullanılan sıvının sebep olduğu, kandaki sodyum seviyesinin artması sorunları

Transüretral Prostat İnsizyonu olan hastaların kısa süreliğine hastanede kalmaları gerekir. Ameliyatın ardından hastalar 24 saat boyunca hastanede gözetim altında kalırlar. Cerrahını tarafından gözlem yapılacaktır. Ameliyat kararı verilen hastaların ameliyattan bir gün öncesinde herhangi bir şey yiyip içmemesi gerekilir. Aspirin veya diğer kan sulandırıcı ilaçları kesmeniz konusunda da uyarı alırsınız.

Ameliyat nasıl yapılır? TIP, genel anestezi veya omurilikten lokal anestezi ile yapılmaktadır. Anestezinin belirlenmesinin ardından cerrahi işlem başlar. Rezektoskop isimli alet, üretrasına konulacaktır. Üretradaki basıncı azaltmak için doktorlar tarafından prostat bezinin iç kısmında kesikler ve oluklar oluşturulması gerekecektir. Elektrik kablosunun ise kanamayı durdurmak için hafifçe yakma ve dağlama işlemlerinde kullanıldığı biliniyor. Üretrayı kayganlaştırmak ve o bölgedeki kanı yıkamak içinde yıkama solüsyonu kullanılmaktadır.

Transüretral Prostat Buharlaştırma

Prostat hastalığının tedavisinde cerrahi tedavi yöntemi seçilirse, cerrahi işlem içinde farklı teknikler uygulanabilmektedir. Transüretral prostat buharlaştırma da bu ameliyat teknikleri arasında bulunmaktadır. Prostat hastasının durumuna göre uygulanması gerekebilir. Bu tekniğin uygulanmasın içinde bazı komplikasyonlar ve riskler olabilmektedir. Transüretral Prostat Buharlaştırma için uzman doktorunuz ile iletişim halinde olmalısınız. Uygulama öncesinde sizlere gerekli bilgilendirmenin yapılacağından emin olabilirsiniz. Herhangi bir hastalığınız veya rahatsızlığınız bulunuyor ise uzman doktorunuz ile paylaşmanız gerekiyor. Aksi takdirde, Transüretral Prostat Buharlaştırma sonrasında daha farklı komplikasyonlar meydana gelebilir. Transüretral Prostat Buharlaştırma fiyatlarının hastanenin kalitesine ve konumuna göre değiştiği bilinmektedir.

Lazer Tedavi

Prostat hastalarının tedavisinde uygulanan yöntemler arasında lazer tedavi yöntemi de bulunmaktadır. Kapalı yolla yapılan operasyonlar arasında yer alıyor. Lazer tedavi, prostatın büyüyüp idrar yollarını tıkadığı durumlarda kullanılıyor. Her büyüyen prostatın tıkanıklık yapacağını söylemek ise doğru olmaz. Sadece prostat büyüklüğü sebebi ile ameliyat olunması yeterli değildir. Ciddi tıkanıklık durumlarında ameliyat ihtiyacı oluşabilir.

Prostat hastalığının ileri seviyeye gelmesi ile lazer yöntemine başvurulduğu görülüyor. Lazer uygulaması ile prostat kanserinin tedavisi ise mümkün değildir. Lazer, prostat ta meydana gelen tıkanıkların tedavi edilmesi için kullanılmaktadır. Lazer ameliyatının avantajları nelerdir? Prostat hastalığının tedavisinde lazer ameliyatının avantajları arasında prostatın buharlaştırılması sırasında kanamanın oldukça az olması ve kan kaybının düşük seviyelerde görülmesi olarak gösteriliyor. Lazer tedavisi genellikle lokal anestezi altında yapılmaktadır.

Holmium Lazer

Lazer ameliyatları, kendi içerisinde iki farklı türde incelenmektedir. Prostat hastalığının tedavisinde lazer uygulaması yapılacak ise holmium lazer ve fotoselektif prostat buharlaştırılmasına başvurulur. Holmium lazer, HOLEP olarak adlandırılmaktadır. HOLEP, genel veya spinal anestezi altında yapılır.

HOLEP ameliyatının ardından 2-3 güne taburcu olursunuz. İdrar şikayetleri, HOLEP ameliyatının yan etkileri arasında gösteriliyor. Ameliyat sonrasında idrarda kanama görülebilmektedir. İdrarınızı yaptıktan sonra yanma ve ağrı hissedebilirsiniz.

Prostat hastalığı tedavisinde HOLEP yöntemi tercih edilirse, ameliyatın ardından 2-3 hafta seks yapmaktan kaçınmamız gerekiyor. Ameliyattan sonraki 4-6 hafta boyunca genel olarak yapmanız gerekenler ise aşağıda belirtilmiştir.

• En fazla 5 kilo ağırlık kaldırmalısınız
• Her gün en az 2 litre su içmeniz tavsiye edilir
• Saunaya veya termal banyolara gitmekten kaçının
• Lifli gıdalarla beslenin ve kabız olmamaya çalışın

Fotoselektif Prostat Buharlaştırılması

Greenlight lazer, kanda bulunan hemoglobin tarafından emilme işlevi görür. Prostat dokusunun buharlaştırılması en büyük özelliklerinden bir tanesidir. Fotoselektif Prostat Buharlaştırılması, genel anestezi ve epidural anestezi altında yapılmaktadır. Üretra kanalından sistoskop adı verilen tıbbi bir cihaz ile girilerek gerçekleştirilmektedir. Hastanede kalma süresi oldukça az olurken, ameliyat sonrasında kanama ile karşılaşmazsınız.

Konservatif Tedavi

Prostat hastalığının ilerlemesi ile konservatif tedaviye başvurulduğu gözlemleniyor. İyi huylu prostatın yanında prostat kanserinin tedavisinde de kullanılan yöntemler arasında bulunur. Bekle-gör, semptoma dayalı bir tedavi seçeneği olarak bilinmektedir. Konservatif tedavi, diğer tedavi seçeneklerinin sizler için uygun olmaması halinde tercih ediliyor. Prostat hastalarının, doktorları ile konservatif tedavinin avantajları ve dezavantajlarına ilişkin konuşmaları önerilir.

Prostat Masajı

Prostat masajının, prostat hastalığından kurtarmaya kadar giden birçok olumlu yönü bulunmaktadır. Prostat masajı için özel alet kullanılmaktadır. Özel aletin bulunmaması halinde ise parmak ile masaj gerçekleştirilir. Anüs ve masaj aleti iyice kayganlaştırıldığında daha rahat hale getiriliyor.

Prostat masajında kullanılan alet, erkekte kivi meyvesi boyutunda olan prostatın yerini tespit etmektedir. Erkeklerde yoğun zevkli bir his yaratır. Cinsel ve üreme sistemi sorunlarını çözmedeki avantajları ile dikkat çeker. Genel olarak prostat masajının yararlarını aşağıda görebilirsiniz.

• Cinsel hissin artmasını sağlar
• İktidarsızlığın ve sertleşme bozukluğunu giderir
• Pelvik bölgeden geçen kan akışını engelleyebilir

Uzmanlar, prostat masajı için sadece iyi huylu prostat hastalarının tedavi grubunda yer almadığını belirtiyorlar. Prostat masajının prostat iltihabı ve prostat kanseri olan kişilerde de yararlı olabilir. Prostat masajına ilişkin uzman doktorunuz ile görüşme yapabilirsiniz. Özellikle son yıllarda, prostat kanserlerinin tedavisinde de kullanılan bir yöntem haline gelmiştir.

Prostat Hastalığı Tedavi Öncesi

Hastalıkların tedavisi için önce hastalığın ve tedavi türünün yöntemleri belirlenir. Prostat hastalığı tedavi öncesinde yapılacak olan iki işlem vardır. Hastanın Durumunun Analiz Edilmesi Hastaya Uygun Tedavi Yönteminin Seçilmesi

Hastanın Durumunun Analiz Edilmesi

Prostat hastasının tedavi edilmeden önce durumunun analiz edilmesi gerekiyor. Analiz, uzman doktor tarafından yapılacaktır. Hastanın durumunun analiz edilmeden hastalığa ilişkin tanı konulamayacağını unutmamalısınız. Hasta, varsa diğer hastalıkları ve rahatsızlıkları hakkında doktora doğru bilgi vermelidir.

Prostat Muayenesi

Prostat muayenesi, hastanın durumunun analiz edilmesinde yapılır. Hastanın kanser ihtimalini kaçırmamak içinde önem taşıyor. Kan tahlili üzerinden PSA bakılır ve hasta makattan parmak ile muayene edilecektir. Prostat muayenesinin makattan yapılan parmak ile muayene edildiği gözlemlenir.

İdrar Tahlili

İdrar ve prostat arasında doğrudan ilişki bulunur. Hastanın durumunu net olarak görebilmek için idrar tahlili yapılması gerekebilir. Prostat hastaları için idrar tahlili yapılmasının ardından idrar sonuçları üzerinden genel değerlendirme yapılmaktadır.

Meares-Stamey Dört Bardak Testi

Meares-Stamey Dört Bardak Testi, alt üriner sistemde enfeksiyonun lokalizasyonu için bilinen en yaygın testler arasındadır. Bu tekniğin zahmetli, maliyetli ve yetersiz olduğu bilinir. Gerçek anlamda pratik sayılabilecek olan testler arasında yer almaz.

Hastaya Uygun Tedavi Yönteminin Seçilmesi

Hastalıkların tedavisinde birçok farklı seçenek olabilir. Tedavi yöntemlerinin riskleri, komplikasyonları vb. unsurlarında farklılıklar gözüküyor. Hastaya uygun tedavi yönteminin seçilmesi, tedaviden başarılı sonuç elde edilmesinde doğrudan etkilidir. Prostat hastalığının da birçok tedavi seçeneği bulunur. Burada hasta için en uygun tedavi yönteminin hangisinin olduğunun tespit edilmesi gerekiyor.

Prostat Hastalığı Tedavi Sonrası

Tedavilerin ardından tedavi sürecinin başarılı olabilmesi için tedavi sonrasında yapılması gerekenleri yerine getirmelisiniz. Prostat hastalığı tedavisinde birçok farklı yöntem bulunmaktadır. Prostat hastalığı tedavisinin yapılmasının ardından neler yapmanız gerektiği konusunda uzman doktorunuzdan bilgi almanız söz konusudur. Genel olarak;

• Kontrol Süreci
• Hastası Yapması Gerekenler
• Olarak iki aşamalı bir süreçtir.

Kontrol Süreci

Prostat tedavisinin ardından kontrol süreci başlar. Hangi tedavinin yapılacağı hekimin insiyatifinde kalır. Prostat ameliyatının ardından daha sık kontroller gerekebilir. Kontrollerin aksatılmamasına dikkat etmelisiniz.

Hastanın Yapması Gerekenler

Prostat hastalığının tedavisinde başarılı sonuç elde etmek istiyorsanız, uzman doktorunuz ile yapmanız gerekenlere ilişkin görüşme yapmanız gerekir. Hastanın yapması gerekenlerin neler olduğu aşağıda yer alıyor.

• Prostat ameliyatının ardından mesanenin yıkanması için bol su tüketmelisiniz.
• Prostat tedavisi sonrasında kabız olmamaya dikkat etmelisiniz.

Sadece prostat tedavisi ile sürecin bittiği düşünülmemesi gerekir. Prostat tedavisi beslenme ile beraber sürekli olarak devam edecektir. Lifli ve yumuşak gıdaların tüketimine öncelik verilmesi önem taşır. Hastaların tedavi sonrasında belirli bir süreliğine sert zeminlere oturmamaları gerekiyor. Otururken yan kısmına ağırlık vermeye dikkat et önem taşır.

Prostat tedavisinde cerrahi operasyon uygulandı ise belirli bir süreliğine ayakta duş almamalısınız. Aynı zamanda ameliyat bölgesine soğuk uygulanmamalıdır. Soğuk uygulamanın zarar verebileceğini unutmamalısınız.

Sık Sorulan Sorular

Hastalıkların tedavisine başlamadan önce ve tedavinin ardından sorulabilen çeşitli sorular bulunmaktadır. Bu soruların cevaplarının neler olduğunu bilmelisiniz. Tedavi öncesi ve sonrası en fazla sorulan sorular nelerdir? Prostat hastalığının tedavisine ilişkin en fazla sorulan sorular ve yanıtları aşağıda yer almaktadır. Bu sorular ve cevaplar üzerinden prostat hastalığına ve tedavisine ilişkin detaylı bilgi sahibi olabilirsiniz.

Prostat Hastalığı Tedavisi Neye Yöneliktir?

Prostat hastalığının prostat seviyesinin büyümesi ile doğrudan ilişkisi bulunmaktadır. Prostat seviyelerindeki büyümeyi azaltmak ve oluşan komplikasyonları gidermek için prostat hastalığının tedavisine başvurulduğu gözlemlenir.

Prostat Hastalığında Cerrahi Tedavi Ağrılı Geçer Mi?

Cerrahi operasyonlar, diğer tedavi türlerine göre daha farklı ve önemli riskler içerir. Prostat hastalığının tedavisinde cerrahi yönteme başvurulur ise tedavi sonrasında bazı ağrılar yaşayabilirsiniz. Belli bir sürenin ardından ağrıların geçtiği görülür.

İlaç Tedavisi Sürerken Alkol Alınmasının Sakıncası Var Mı?

Alkol kullanmanın zararları tartışılamaz. Prostat hastalığında ilaç tedavisi yöntemine başvurulması halinde alkol kullanımına ara vermeniz gerekiyor. Kullandığınız ilaçların alkol ile olumsuz ilişkisi olacağını unutmayın. Çeşitli komplikasyonlar ile karşılaşmamak için alkolden uzak durmalısınız.

Prostat Hastalığı Tedavisi Hastanın Günlük Hayatını ve İş Hayatını Nasıl Etkiler?

Prostat hastalığı sebebi ile tedavi olan kişilerin çeşitli unsurlara dikkat etmeleri gerekiyor. Öncelikle bu kişilerin belirli bir süreliğine seks yapmamaları önemlidir. Aynı zamanda katı beslenmekten kaçınmalısınız. Kabızlık sorunu ile karşılaşmamak için beslenmeye dikkat edilmesi gerekir. Ofis ortamında çalışan kişilerin ise ortalama olarak 2 hafta sonra yeniden çalışmaya başlayabileceği belirtilir. Prostat hastalığı tedavinin başarılı tamamlanabilmesi için belirtilenlere uymalısınız.

Hasta Tedaviden Sonra Ne Zaman Çalışma Hayatına Devam Edebilir?

Prostat tedavisinin ardından ofis ortamında çalışan kişilerin ortalama 2 hafta sonra tekrardan çalışmaya başlamaları söz konusu olur. Diğer çalışma ortamlarında ise bu süreçte farklılık olabilir. Hastanın tedavi edildikten sonra çalışma hayatına dönmek için acele etmemesi gerekiyor.

Prostat Hastalığı Tedavisinin Riskleri Nelerdir?

Hastalıkların tedavilerinin tamamlanmalarının ardından oluşabilecek olan bazı riskler bulunmaktadır. Prostatın tedavisinde kullanılan yöntemler arasında cerrahi operasyonlar, lazer tedavileri ve ilaç tedavileri vb. uygulanabilir. Tedavinin tamamlanmasının ardından oluşabilecek riskler ise aşağıda listelenmiştir.

• Kanama riski
• Enfeksiyon riski
• Anestezi Yöntemine Bağlı Oluşan Riskler
• İdrar kaçırma ve idrar yollarında daralma oluşma riski
• Cinsel ilişkide sorunlar yaşama
• Yara enfeksiyonu ve diğer ameliyatlar ile ilgili sorunlar
• Uzun dönemde yaşanabilecek diğer riskler

Prostat Hastalığı Tedavi Yöntemleri Hangi Hastalar İçin Uygun Değildir?

Prostat seviyesinde ciddi yükselme olmayan hastaların tedaviye uygun olmadığı bilinmektedir. Hastanın tedavi edilebilmesi için prostat seviyesinde belirli bir seviyede bozukluk olması gerekir.

Prostat Hastalığı Bitkisel Yöntemlerle Tedavi Edilebilir Mi?

Bitkisel yöntemler ile tedavi edilebilen hastalıklar arasında prostat hastalığı yer almaktadır. Bitki ilaçlarının yapımında bitkilerin polen, kök, kabuk, çekirdek ve meyveleri kullanılıyor. Prostat hastalığının tedavisinde kullanılan bitkisel yöntemler, uzman doktor ile görüşülmeden yapılmamalıdır. Bitkisel ilaçların yan etkilerinin olabileceğini unutmamalısınız.

Hastalık Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Prostat tedavisi yapılması ise hastada böbrek yetmezliğine sebep olabilmektedir. Oluşabilecek sorunlar arasında ise idrar problemleri yer alır. İdrar kaçırma ve idrar yaparken kanama gibi birçok rahatsızlık ile karşılaşma ihtimaliniz bulunuyor. Prostat tedavisinin doğru zamanda ve doğru yöntem ile yapılması gerekiyor. Tedavinin yapılmaması sebebi ile ciddi sorunlar oluşabilir.

Prostat Hastalığı Tedavisi Zor Mu?

Hastalıkların tedavilerinin zorluklarında değişimler olabilir. Örneğin ameliyat ile tedavi edilen bir hastanın tedavisinin daha zor olabileceği gözlemlenmektedir. Prostat hastalığının tedavisinde hangi yöntemin veya yöntemlerin kullanılacağı önem taşır. Kullanılan yönteme göre hastalığın tedavisinin zorluk derecesi de değişecektir.

Prostat Hastalığı Tedavisini Hangi Doktor Uygular?

Üroloji, prostat hastalığının tedavisi ile ilgilenen bölümdür. Üroloji doktoru tarafından prostat hastalığının tedavisi yapılır. Uzman doktorunuz ile tedaviye ilişkin iletişim halinde olmalısınız. Tedavide başarı elde edebilmek için erken tedavi olmaya çalışın.

Prostat Tedavisi Ne Kadar Sürer?

Prostat tedavisi, prostatı etkisi altına alan hastalığa göre değişir. İdrar yollarını da etkileyen bir enfeksiyon ya da iltihap söz konusu ise tedavi süresi bir ay; prostat büyümesi söz konusu ise ömür boyu veya cerrahiye kadar; prostat kanseri söz konusu ise de tedavi üç ay kadar sürer. Ayrıca prostatı etkileyen hastalıkların evresi de tedavi süresi üzerinde ciddi etkilere sahiptir. Yani prostat tedavisinin süresini merak edenler mutlaka muayene olmalı ve bu bilgiyi muayene oldukları doktordan talep etmelidir. İdrar sorunlarının başlıca sebebi olan, kırklı yaşlardan sonra ortaya çıkan prostat büyümesinde tedavi ömür boyu sürmektedir.