Burun Kırığı Ameliyatı

Burun Kırığı Ameliyatı Hakkında

Burun kırığı ameliyatı uzun bir süreçten oluşmaktadır. Hastaya burun kırığı teşhisi konulması, ameliyata karar verilmesi, gerekli tetkiklerin yapılması, ameliyat sonrası iyileşme dönemi bir bütün olarak ele alınmalıdır.

Hastaya burun kırığı teşhisi konulduktan sonra kırığın boyutunun ne olduğu ve hastanın kırık oluştuktan sonra ne kadar zamanda hekime başvurduğu ameliyat kararı için önemlidir. Hasta kırık oluştuktan sonra hemen sağlık kuruluşuna geldiyse ve burundaki kırık redüksiyon işlemi uygulanarak düzeltilebilecek durumda ise ameliyata gerek kalmamaktadır. Ancak hasta hekime başvurduğunda ilk üç dört saatlik süre geçtiyse ve burunda şişme gerçekleştiyse buruna o an müdahale yapılamamaktadır. Bunun için burundaki şişliğin geçmesi beklenmektedir. Eğer hasta kırık oluşumu üzerinden iki haftadan fazla zaman geçtikten sonra hekime başvurdu ise burundaki kırığın ameliyatsız düzeltilme imkânı kalmamıştır; çünkü bu süre zarfında kemiklerde kaynama başlamıştır. Ameliyatın yapılabilmesi için yaklaşık beş altı aylık bir sürenin geçmesi beklenmektedir.

Ameliyata karar verilip süreç başladıktan sonra hastanın burnundaki kırığın durumuna ve hastanın sağlık durumuna bağlı olarak ameliyatta kullanılacak teknikler ve yöntemler belirlenir. Hasta ameliyat hakkında bilgilendirilir. Ameliyat sonrasında tam olarak iyileşme gerçekleşene kadar hastanın takibine devam edilir.

Burun Kırığı Nedir?

Burun bir insan için oldukça hayati bir organdır. Burun kıkırdak ve kemikten meydana gelir, iki boşluk ve bu boşlukları ayıran ince bir duvara sahiptir. Her an gerçekleştirdiğimiz solunum işlemi burunda başlamaktadır. Soluduğumuz havayı temizleyen, nemlendiren vücuda uygun hale getiren burun; konuşma sırasında çıkan sesi de etkileyen organdır. Aynı zamanda koku alma duyusu da burunda gerçekleşmektedir. İşlevsel faydalarının yanı sıra yüzün tam ortasında bulunması sebebi ile ilk göze çarpan ve estetik açıdan da önemli olan bir organdır.

Burun kırığı ise burun üst kemiğinde meydana gelen çatlak ve kırıklara denilmektedir. İnsan vücudunda meydana gelen kırıklar içinde en çok görülen üçüncü kırık burun kırığıdır. Bu kırık önden yandan alınan herhangi bir darbe, düşme veya kaza sonucu oluşabilmektedir. Alınan darbenin yönü ve şiddeti kırığın boyutunu etkilemektedir. Örneğin ön taraftan alınan şiddetli olmayan bir darbe ciddi burun kırıklarına yol açmayabilir; burunda çatlamalara veya şekil bozukluğu yaratmayan hafif kırıklara yol açabilir. Ancak yan taraftan alınan şiddetli darbelerde ciddi kırıklar ve şekil bozuklukları oluşabilir.

Burun kırıklarında doğru teşhis konulup tedaviye hemen başlanması çok önemlidir. Fiziki muayene ve gerektiği durumlarda görüntüleme yöntemlerine başvurulmalıdır. İlk birkaç saat içerisinde burun şişmeden kırığa müdahale edilmeli ve burun kırılmadan önceki mevcut şekline getirilmelidir. Kırık oluştuktan sonraki birkaç saat içerisinde burunda ödem oluşmadan yapılan tedavinin başarılı olma ihtimali daha yüksektir.

Burun Kırığı Belirtileri

Alınan herhangi bir darbe sonucu kırık oluştuğunda burunda çeşitli belirtiler gözlenmektedir. Bu belirtiler;

• Kanama
• Burunda tıkanıklık
• Nefes almada zorluk
• Ağrı
• Şişlik
• Morarma

Burun şeklinde meydana gelen bozukluklar olarak sıralanabilir. Alınan darbenin şiddetine göre oluşan kırık ve gözlenen belirtiler farklılık gösterir. Ayrıca herkeste burun kırığı belirtileri hemen ortaya çıkmayabilir. Bazı durumlarda burun içinde bir bölgede meydana gelen kanama dışardan gözlenemeyebilir ancak bir süre sonra burunda tıkanıklığa ve nefes almada güçlüğe sebep olabilir. Kişi aldığı darbeden sonra burunda kırık veya çatlak oluştuğundan şüpheleniyor ise belirtilerin oluşmasını beklemeden bir sağlık kuruluşuna başvurmalıdır.

Burun Kırığı Sebepleri

Burun yüzün tam ortasında bulunduğu için herhangi bir yerden gelebilecek darbelere karşı oldukça açık pozisyondadır. Bu nedenle herhangi bir sebepten gelebilecek darbelere karşı çok dikkatli olunması gerekmektedir. Burun kırığının en yaygın sebepleri arasında trafik kazaları, kavgalar, düşme, çarpma, bazı spor ve oyun aktiviteleri gelmektedir.

Trafik Kazaları

Her gün çok sayıda trafik kazası meydana gelmekte ve maalesef bu kazalar can kayıpları ve yaralanmalarla sonuçlanmaktadır. Bu kazaların en önemli sebepleri kuşkusuz dikkatsizlik, ihmalkârlık, kurallara uymamak, alkollü veya uykusuzken araç kullanmak olarak sıralanabilir. Bu kazalar sonucu oluşan yaralanmalardan biri de burun ve yüzde meydana gelen kırıklardır. Araç kullanırken veya araçla seyahat ederken emniyet kemerinin takılmaması ve motosiklete kask olmadan binilmesi durumunda meydana gelen kazalarda başın bir yere çarpması sonucu buruna alınan darbeler kırığa sebep olabilmektedir. Bu tür durumlarla karşılaşmamak için kurallara uygun davranmak ve gerekli ekipmanları kullanmayı ihmal etmemek hayati önem taşımaktadır.

Darp

Burun kırık ve çatlaklarının en yaygın sebeplerinden biri de darptır. Hastanın yumruklu bir kavgaya karışması, bu kavga esnasında buruna alınan bir darbe kırığa sebep olabilmektedir. Bu tür durumlarda buruna alınan darbenin yönü ve şiddeti çok önemlidir. Yan taraftan alınan şiddetli bir darbe sonucu burunda çok ciddi kırıklar meydana gelebilmektedir.

Düşme, Çarpma

Bu tür kazaların meydana gelmesinde en önemli etkenler dikkatsizlik ve dalgınlıktır. Yolda yürürken fark edilmeyen cam, direk gibi nesnelere çarpma veya yürürken, koşarken düşme sıklıkla yaşanabilen kazalardır. Bu kazalar sonucu burunda kırıklar meydana gelebilmektedir. Bu gibi durumlardan korunabilmek adına daha dikkatli olunmalı, cep telefonu gibi kişinin önüne bakmasını engelleyebilecek nesneler otururken kullanılmalıdır.

Spor ve Oyun Aktivitesi Yaralanmaları

Bazı spor ve oyun aktiviteleri de burun kırıklarına neden olabilmektedir. Top ile oynanan oyunlar, birbirine vurmayı içeren sporlar bunlara örnek olarak gösterilebilir. Buruna alınan bir top darbesi veya yumruk darbesi kırığa neden olabilir. Bu tip tehlikeler içeren aktiviteler sırasında olabildiğince koruyucu önlemler alınmalı eğer var ise kask gibi yardımcı materyaller kullanılmalıdır.

İlaç Tedavisi

Burun kırığı tedavisi sürecinde cerrahi yöntemlerin yanında hastalar bir takım ilaçlar da kullanabilmektedir. Bu ilaçları doktor reçete etmediği sürece hasta kesinlikle kafasına göre almamalıdır. Bilinçsiz kullanılan bir ilaç daha kötü durumlara yol açabilmektedir. Doktorun uygun gördüğü durumlarda ağrı kesiciler ve enfeksiyonu önleme amaçlı antibiyotikler kullanılabilmektedir.

Kapalı Redüksiyon Nedir?

Buruna darbe alındıktan sonra kanama, şişme, morarma, ağrı gibi belirtilerle hekime başvuran hastaların muayenesi yapılıp kırık teşhisi konulduktan sonra tedavi aşamasına geçilir. Tedaviler hastaya göre farklılıklar göstermektedir. Eğer hasta kırık oluştuktan sonra ilk birkaç saat içerisinde gelmişse cerrahi operasyon gerekmeden de tedavi edilebilmektedir. Bu tedaviye kapalı redüksiyon denilmektedir. Hastaya kapalı redüksiyon uygulanabilmesi için burunda ödem oluşmamış olması ve kırık oluşumunun üzerinden iki haftalık sürenin geçmemiş olması gerekmektedir. Burunda ödem oluştuğu durumlarda birkaç gün ödemin geçmesi beklenmektedir.

Kapalı redüksiyon işlemi lokal anestezi kullanılarak kırılan kemiklerin özel bir alet yardımı ile eski yerlerine getirilmeleri ve orada sabit kalmalarının sağlanmasıdır. Kapalı redüksiyon işlemi sonrasında burun içine tampon konulmakta ve sabitlenmeyi sağlamak için de alçı veya atel kullanılmaktadır. Kapalı redüksiyon uygulandıktan sonra burun darbelere karşı korunmalıdır.

Burun Kırığı Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Burun kırığı ameliyatı için öncelikle gerekli tüm muayeneler ve testler yapılmalıdır; doğru teşhis konulması en uygun tedavi yönteminin uygulanması açısından çok önemlidir. Ameliyat ile kırık nedeniyle oluşan şekil bozukluğu düzeltilirken nefes alma gibi fonksiyonların da düzeltilmesi sağlanmalıdır. Ameliyatta hastanın özelliklerine bağlı olarak lokal veya genel anestezi kullanılmaktadır. Ameliyatta açık teknik veya kapalı teknik kullanılabilir; hangi yöntemin kullanılması gerektiğini yine hekim burun kırığının durumuna göre belirlemektedir. Ameliyat bitiminde yönteme bağlı olarak dikiş atılabilmektedir, burunun şeklini koruması için kalıplar koyulmaktadır.

Açık Ameliyat

Açık ameliyat yönteminde burun deliklerinin kesiştiği orta kısma kesi açılarak burun derisi yukarı kaldırılmaktadır. Bu sayede burun iç yapısı, kemikler, kıkırdaklar net bir şekilde görülebilmektedir. Ameliyatı gerçekleştiren cerrah açısından açık ameliyat yöntemi daha rahat çalışma olanağı sağlamaktadır. Bu yöntemle yapılan ameliyatlarda kesi yapıldığı için ameliyat sonrası dikiş atılması gerekmektedir. Küçük bir ihtimalle de olsa iz kalma riski vardır, ancak çok küçük bir kesi olduğu için problem yaratmayabilir. Kapalı ameliyatın bin dokuz yüzlü yıllarında başından beri uygulanıyor olmasına karşın açık ameliyat bin dokuz yüz doksanlarda uygulanmaya başlanmıştır.

Kapalı Ameliyat

Kapalı ameliyat yönteminde ise burun dışına herhangi bir kesi yapılması gerekmemektedir. Bu yöntemde özel bir alet yardımı ile burun içinde problemli noktalara kesiler açılarak müdahale edilmektedir. Açık ameliyat yöntemine göre daha basittir. Ameliyat bitiminde burun içerisindeki kesiler kapatılır. Bu ameliyatta burun dışında dikiş olmayacağı için iz kalma riski yoktur. Ancak fizyolojik problemlerin düzeltilmesi için uygun bir yöntem değildir.

Rinoplasti Nedir?

Rinoplasti ameliyatında septoplastinin aksine burun dış yapısı da düzeltilmektedir. Estetik kaygı taşıyan bir ameliyat türüdür. Rinoplasti ameliyatlarında burundaki istenmeyen şekil bozuklukları düzeltilmektedir. Bu düzeltme esnasında burunda bulunan eğrilikler, kemik kırıkları, fonksiyonel sorunlar da düzeltilmektedir. Rinoplasti ameliyatı sonrası hastaların hem nefes almada zorluk gibi işlevsel şikâyetleri ortadan kalkmakta hem de burunları estetik bir görünüme kavuşmaktadır. Bu da hastalara özgüven vermekte ve hayat kalitelerini yükseltmektedir.

Rinoplasti ameliyatları açık teknik ve kapalı teknikle uygulanabilmektedir. Açık teknik uygulanan ameliyatlarda hastanın burun deliklerinin kesiştiği yerden kesi yapılarak burun derisi sıyrılmakta burun iç yapısı daha net şekilde görülmektedir. Bu teknikte cerrah burun iç yapısını daha net gördüğü için daha rahat çalışabilmektedir. Açık teknikte kesi yapıldığı için küçük bir dikiş izi kalma ihtimali olabilmektedir. Kapalı teknikte ise burun içine konulan özel bir aletle içerden kesiler yapılarak problemli bölgelere müdahalelerde bulunulmaktadır. Açık tekniğe göre daha basit bir yöntemdir. Dışardan kesi yapılmadığı için iz kalma riski de taşımamaktadır.

Septoplasti Nedir?

Septoplasti burnun orta kısmında yer alan septum adı verilen bölgede meydana gelen bozuklukları gidermek için uygulanan ameliyat çeşididir. Rinoplasti ameliyatı ile burunun dış yapısını da düzeltmek estetik bir görünüm kazandırmak amaçlanırken septoplasti ameliyatının yapılma amacı sadece fonksiyonel aksaklıkları düzeltmektir. Septoplasti ameliyatında burun iç kemiğine müdahalede bulunulur. Hastanın solunum güçlüğü çekmesi, sürekli oluşan sinüs iltihaplanmaları gibi problemleri bu ameliyatla çözülebilir. Septoplasti ameliyatında doktorun kanaatine göre lokal anestezi veya genel anestezi kullanılabilir.

Septum Deviasyonu

Deviasyon kelimesi eğrilik anlamına gelmektedir. Septum deviasyonu ise burun orta kısmında bulunan septum bölgesinde oluşan eğriliklerdir. Burunda eğrilik herhangi bir kaza, düşme sonucu oluşabileceği gibi doğum sırasında yaşanan travmalar veya kalıtsal nedenlerle de olabilmektedir. Septum deviasyonu burun tıkanıklıkları, nefes almada güçlük, sinüs hastalıkları, geniz akıntısı, uyku bozuklukları gibi problemlere yol açmaktadır. Tek tedavisi cerrahidir. Ancak septum deviasyonu olan tüm hastaların ameliyat olması gerekmemektedir. Ciddi şekil bozukluğu, eğrilik kaynaklı nefes alma, tıkanıklık, sinüs hastalıkları, uyku bozuklukları gibi ciddi şikâyetleri olmayan hastaların ameliyat olmaları gerekmemektedir.

Burun Kırığı Ameliyatı Hangi Uzmanlık Alanına Girer?

Burun kırıkları kulak burun boğaz (KBB) hastalıkları uzmanı tarafından tedavi edilmektedir. Burunda kırık oluştuktan sonra hasta kulak burun boğaz uzmanına başvurmalıdır. Burada hekim tarafından muayene yapılır, teşhis konulur ve hastanın durumuna göre kırılan kemik düzeltilir, kanama durdurulur, ağrı kesici ilaçlar verilir. Ancak bu tedavilerin gerçekleştirileceği süre aşılmışsa ve ameliyat gerekiyorsa burunun işlevselliğini geri kazandıracak bilgiye de sahip estetik cerrah tarafından ameliyat yapılabilmektedir.

Kırılan Burun Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Herhangi bir sebeple oluşan burun kırıkları mutlaka tedavi edilmelidir. Burun kırıkları tedavi edilmediğinde ciddi şekilsel ve fonksiyonel sorunlara yol açmaktadır. Kırılan buruna erken dönemde müdahale edilmediğinde en başta kemiklerde yanlış kaynama olacaktır. Bunun sonucunda burun şeklinde ciddi bozulmalar meydana gelmektedir. Burun eğriliği olarak bilinen septum deviasyon da bunlardan biridir. Burun soluduğumuz havayı temizler, nemlendirir ve böylece soluduğumuz havanın kalitesini artırır. Kırılan burun tedavi edilmezse nefes almada zorluk, burun tıkanıklığı, burun eti büyümesi gibi sorunlara da yol açmaktadır. Bu sorunlar nedeniyle ağızdan nefes alma ağız kuruluğu gibi başka sorunlar da ortaya çıkmaktadır.

Burun Kırığı Ameliyatı Fiyatları

Burun kırığı ameliyatı fiyatları için net bir şey söylemek mümkün değildir. Ameliyat fiyatları çeşitli nedenlerle değişkenlik göstermektedir. Hastanın sosyal güvencesi veya özel sağlık sigortası olması ödenecek para miktarını etkilemektedir. Ameliyatın devlet hastanelerinde veya özel hastanelerde yapılması da büyük ölçüde farklılığa sebep olmaktadır. Hastanın tercih ettiği özel sağlık kuruluşunun fiyat politikası, ameliyatı gerçekleştirecek olan doktor bu konuda belirleyici unsurlardır. Ayrıca hastanın burnunda meydana gelen kırığın boyutu uygulanacak ameliyatı etkilediği için fiyatta da belirleyici olabilmektedir. Daha önce burun ameliyatı olan hastalarda burundaki kıkırdak yapı azaldığı için vücudun başka bölgelerinden kıkırdak alınıp buraya koyulması gerekebileceğinden ameliyat süresi ve zorluğu artmaktadır. Bu nedenle ikinci kez burun ameliyatı olan hastalarda maliyet daha fazla olabilmektedir.

Burun Kırığı Ameliyatı Öncesi

Burun kırığı ameliyatı öncesi çeşitli testler ve kontroller yapılmaktadır. Burundaki kırığın boyutu ve konumu belirlenerek ameliyatın yöntemine karar verilmektedir. Hasta ameliyat öncesi dikkat etmesi ve yapması gerekenler konusunda bilgilendirilmeli ve buna göre ameliyata hazırlanmalıdır. Ameliyat öncesi yapılan testlerle hastanın anesteziye uygun olup olmadığı, ameliyata engel bir rahatsızlığının bulunup bulunmadığı ortaya çıkmaktadır. Bu hazırlıkların yapılması ameliyatta oluşabilecek komplikasyon riskini en aza indirmektedir.

Tetkikler

Ameliyat sürecinde tetkikler büyük önem taşımaktadır. Hastanın fiziki muayenesi, görüntüleme testleri, anestezi kontrolü ve diğer rutin testlerin ameliyat öncesi mutlaka yapılması gerekmektedir. Doğru tanı konulması; hastanın sağlık durumu ve burundaki kırığın durumuna göre ameliyatta kullanılacak yöntemlerin belirlenmesinde bu tetkikler hayati önem taşımaktadır.

Fiziki Muayene

Hasta burun kırığı şüphesi ile sağlık kuruluşuna başvurduğunda tanı koymak için yapılacak ilk şey fiziki muayenedir. Sonraki süreçleri etkileyeceği için fiziki muayenenin doğru yapılması çok önemlidir. Doktor fiziki muayene sonrasında ilk tanıyı koyar ve ilk müdahaleyi yapar. Hastanın durumuna bağlı olarak ameliyata giden süreç başlar.

Görüntüleme Testleri

Fiziki muayeneden sonra doktor gereken durumlarda görüntüleme testlerine başvurmaktadır. Görüntüleme testleri fiziki muayenede fark edilemeyen durumların daha net görülmesini sağlamaktadır. Özellikle çoklu kırıklarda ve burun dışında yüzde meydana gelen diğer kırıklarda oldukça işe yaramaktadır. Burundaki kırığın tam olarak anlaşılabilmesi için yandan burun grafisi, röntgen gibi görüntüleme testleri yapılmaktadır. Bu testler doğru tanı için büyük önem taşımaktadır.

Anestezi Kontrolü

Ameliyata karar verildikten sonra hastanın anestezi almaya uygun olup olmadığının anlaşılması için anestezi kontrolü yapılması gerekmektedir. Hastanın yaşı, kilosu, kalp hastalığı, solunum yetmezliği gibi herhangi bir rahatsızlığının olup olmadığının bilinmesi gerekmektedir. Anestezi için verilecek ilaçların dozu hastanın özelliklerine bağlı olarak belirlenmektedir. Hastanın anesteziye engel oluşturan bir durumunun olmadığı belirlendikten sonra anestezinin türüne karar verilebilir. Yapılan bu kontroller sonucunda ameliyat sırasında ortaya çıkabilecek anestezi kaynaklı komplikasyon riski ortadan kaldırılmaktadır.

Rutin Testler

Her cerrahi operasyon öncesi bazı rutin testler yapılmaktadır. Ameliyatta oluşabilecek herhangi bir komplikasyona karşı hastanın kan grubunun bilinmesi gerekmektedir. Kanda pıhtılaşma bozukluğu olup olmadığı, hastada anemi olup olmadığı yapılan kan testleriyle ortaya çıkmaktadır. Hastanın anestezi için verilen ilaçlara herhangi bir alerjisi olup olmadığını öğrenmek için alerji testleri yapılması gerekmektedir. Bunlar dışında solunum testleri de rutin testler arasındadır.

Ameliyat Öncesi Alkol ve Sigara Kullanımı

Doktorlar ameliyat öncesi en az birkaç hafta öncesinde alkol ve sigara tüketiminin bırakılmasını önermektedirler. Bunun sebebi alkol ve sigaranın ameliyat sırasında ve sonrasında ciddi komplikasyonlara sebep olabilecek olmasıdır. Sigara tüketimi kandaki oksijen oranını azaltmakta, yaraların iyileşmesini geciktirmekte, balgam miktarında artışa ve solunum güçlüğüne sebep olabilmektedir. Sigara kullanan hastalarda kanama riski daha yüksektir. Kanda pıhtı atma, damar anomalileri ve solunum spazmı da sigara kullanımı sebebiyle yaşanabilecek bazı komplikasyonlardır. Alkol tüketimi de karaciğer fonksiyonlarına zarar vermektedir ve hastaya verilecek olan ilaçlarda etkileşime girerek bazı problemlere yol açma riski vardır. Ameliyat sonrasında da burun üzerindeki cilt yapısının sağlıklı beslenmesi ve iyileşmenin hızlı olması için alkol ve sigara tüketilmemesi önerilmektedir.

Hastalık Sürecinin İncelenmesi

Ameliyata ve ameliyat yöntemine karar verilirken hastalık sürecinin incelenmesi gerekmektedir. Hastanın burnunda kırığın ne şekilde ve ne zaman meydana geldiği, ilk müdahalenin nasıl yapıldığı, şimdiye kadar yapılan muayeneler ve görüntüleme testlerinin sonuçları ameliyata hazırlık için önemli verilerdir. Bu veriler ışığında hasta için en uygun ameliyat yöntemi belirlenmektedir.

Ameliyat Öncesi Kullanılan İlaçların Bildirilmesi

Ameliyat sırasında herhangi bir komplikasyon yaşanmaması için hastanın kullandığı tüm ilaçları hekime bildirmesi gerekmektedir. Özellikle kan sulandırıcı ilaçların kullanımı ameliyatta ciddi riskler doğurabilmektedir. Hastanın kullandığı ilaçlarla ameliyat sırasında verilecek ilaçlar etkileşime girebilmektedir. Hastanın kan sulandırıcı, diyabet, tansiyon ilaçları dahil kullandığı ilaçlar konusunda bilgi vermesi gerekmektedir. Doktorun tavsiyesine göre ilaçların kullanımına belirli bir süre ara verilebilir. Aspirin ağrı kesici gibi ilaçların kullanılması da ameliyattan en az bir hafta önce bırakılmalıdır.

Hastanın Genel Sağlık Durumu

Ameliyat öncesi hastanın genel sağlık durumunun bilinmesi ameliyata uygunluğunun belirlenmesinde önemlidir. Özellikle orta yaş üzeri hastalarda çokça görülen hipertansiyon ve diyabet gibi hastalıkların varlığının bilinmesi önemlidir. Örneğin hipertansiyon krizlerinde burun kanaması ihtimali vardır. Bu durum bilinirse önceden tansiyonun kontrol altına alınması oluşabilecek komplikasyonların önüne geçmeyi sağlayabilir. Ayrıca hasta nezle, grip gibi bir hastalık geçiriyorsa bu konuda da doktorunu bilgilendirmelidir.

Ameliyat Öncesi Beslenme

Burun kırığı ameliyatı öncesinde özel bir beslenme programına gerek yoktur; ancak ameliyatta anestezi uygulanacağı için ameliyattan en az altı saat önce yemek yeme eylemi bırakılmalıdır. Ameliyata tok karınla girmek ciddi riskler oluşturabilmektedir. Anestezi nedeniyle bilinç kaybı oluştuğu için midede bulunan yemeklerin soluk borusuna hatta akciğerlere kaçma ihtimali söz konusu olabilmektedir. Bu nedenle hastalar hastalar tok karınla ameliyata alınmamakta, böyle durumlarda beklenebiliyorsa beklenmekte yoksa ameliyat ertelenmektedir.

Ameliyata Hazırlık

Ameliyat öncesi hem hastanın hem de ameliyatı gerçekleştirecek olan ekibin çeşitli hazırlıkları yapması gerekmektedir. Ameliyat ekibinin hastalık öyküsüne hakim olması, ameliyatta kullanılacak ekipmanları temin etmeleri ve ameliyathaneyi hazır duruma getirmeleri gerekmektedir. Hastanın ise mümkünse bir gün önce duş alması, ameliyattan altı saat önce yemek yemeyi bırakması gerekmektedir. Ameliyat günü yüz güzelce temizlenmeli, makyaj yapılmamalı, herhangi bir takı takılmamalıdır.

Burun Kırığı Ameliyatı Sonrası

Günümüzde gelişen teknoloji ve mikro cerrahi yöntemlerin de etkisiyle ameliyat sonrası süreç daha kolay geçmekte ve iyileşme daha hızlı olmaktadır. Ancak her ameliyatta olduğu gibi burun kırığı ameliyatı sonrası da bazı yan etkiler görülebilmektedir; ağrı, morarma, şişme, kanama, enfeksiyon bunlardan bazılarıdır. Bu yan etkiler hastayı endişelendirecek boyutta ise vakit kaybetmeden hekime başvurulması gerekmektedir. Ameliyat sonrası oluşabilecek olumsuzlukları en aza indirgemek için hastanın dikkat etmesi gereken bazı hususlar vardır. Gözlük kullanımı, burnu darbelerden korumak, ağır sporlardan uzak durmak, güneşin zararlı etkilerinden korunmak gibi hususlarda dikkatli olunması iyileşmeyi olumlu yönde etkilemektedir.

Riskler, Yan Etkiler

Tüm cerrahi operasyonların bazı riskleri ve yan etkileri vardır. Ameliyat öncesi yapılan testler ve kontroller, ameliyat sırasında cerrahın tutumu ve ameliyat sonrası hastanın doktorun tavsiyelerine uyması bu riskleri ve yan etkileri azaltmaya yardımcı olabilmektedir. Bu yan etkilerin hepsi her zaman korkulacak durumlar değildir, ancak enfeksiyon gibi iyileşmeyi etkileyebilecek durumlar oluştuysa mutlaka doktora bildirilmelidir.

Ağrı

Burun kırığı ameliyatı sonrası ağrı görülmesi normaldir. Ancak bu ağrı rahatsız edici boyutlarda bir ağrı değildir, doktorun reçete edeceği ağrı kesici ilaçlar ile geçebilecek seviyede bir ağrıdır. Bazı durumlarda ağrı başlarken alınan ağrı kesicilerle bu süreci hiç ağrı hissetmeden geçirmek mümkün olabilmektedir.

Morarma

Ameliyat sonrasında morarma görülmesi normaldir. Morarmanın miktarı bazı değişkenlere bağlı olarak hastadan hastaya farklılık göstermektedir. Bu değişkenlerden biri hastanın tansiyonudur. Tansiyona bağlı olarak hastanın vücudundaki kanama miktarı azaltıldığında morarma da daha az oluşmaktadır. Cerrahın kullandığı yöntem ve dokuya uyguladığı hareketler de morarmayı etkilemektedir. Bir başka değişken de hastanın kendi vücut yapısının morarmaya eğilimli olup olmamasıdır. Bu morluklar yaklaşık bir hafta sonra düzelmektedir.

Şişme

Ameliyat sonrası hemen hemen her hastada şişlik oluşabilmektedir. Bu şişlikler burunda, burun çevresinde, yanaklarda ve göz altlarında olabilmektedir. Şişlikler genellikle iki hafta içerisinde düzelmektedir. Şişliklerin oluşması da tıpkı morarmada olduğu gibi bazı etkenlere bağlı olarak hastadan hastaya değişiklik göstermektedir. Ameliyat sonrasında kırk sekiz saat boyunca soğuk uygulama yapılması şişlik oluşumunu azaltmaya yardımcı olabilmektedir.

Kanama

Burun kırığı ameliyatı sonrası ilk iki gün burundan sızıntı şeklinde gelen kanama normaldir. Bazı durumlarda tamponlar çıkarıldıktan sonra kanama gözlenebilir; böyle durumlarda kanamayı durdurmak için tekrar tampon uygulanması gerekebilmektedir. Kanamaya yüksek tansiyon da sebep olabilmektedir. Eğer hastada sızıntı dışında çok miktarda kanama meydana gelmişse mutlaka doktora başvurmalıdır.

Enfeksiyon

Burun ameliyatı sonrası enfeksiyon pek sık görülen bir komplikasyon değildir. Enfeksiyondan korunmak için burun içi temizliğe dikkat edilmeli; havuz, sauna benzeri yerlere iyileşene kadar gidilmemelidir. Hasta enfeksiyon oluştuğundan şüphe ediyorsa doktora başvurmalı ve reçete edilen ilaçları düzenli bir şekilde kullanmalıdır.

Burun Tıkanması

Ameliyat sonrası burun tıkanıklığı görülmesi normaldir. Burun içerisinde oluşan kanamalardan kaynaklı pıhtılar, küçük yaralar, yumuşak dokuda oluşan şişlikler ve ilk birkaç gün burunda bulunan tamponlar tıkanıklığa sebep olabilmektedir. Ayrıca burunda ameliyat öncesi var olan ve çözülmeyen sinüzit, burun eti büyümesi gibi durumlar da tıkanıklığa sebep olabilmektedir.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

Ameliyat sonrası süreçte yapılanlar ameliyatın başarısını etkileyebilmektedir. Bu süreçte buruna alınan bir darbe veya oluşan bir enfeksiyon iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir. Burun içi temizliğine dikkat edilmesi, doktorun tavsiyelerine uyulması, doktor kontrollerine aksatılmadan gidilmesi dikkat edilmesi gereken hususların başında gelmektedir.

Uyku Pozisyonu

Ameliyattan sonra hasta özellikle ilk bir hafta başını yukarda tutacak şekilde yüksek yastıklar kullanarak uyumalıdır. Bu uygulama ile yüzde oluşabilecek ödem ve morluklar azaltılabilmektedir. Yine uyurken burnun herhangi bir yere çarpmasını engellemek amacıyla hasta kendine göre güvenli bulduğu bir pozisyonda yatmalıdır; kesinlikle yüz üstü yatılmamalıdır.

Soğuk Uygulama

Ameliyat sonrası oluşabilecek ödem ve morluğu en aza indirgemek amacı ile soğuk uygulama yapılabilmektedir. Soğuk uygulama ameliyat sonrası hastanede yapılmaya başlanır ve ameliyatın ertesi günü de uygulamaya devam edilir. Soğuk uygulama cilde zarar vermeyecek şekilde ara verilerek belirli periyodlarla, üst dudak dahil olmak üzere burun çevresindeki bölgeye uygulanmalıdır. Ancak her hasta için soğuk uygulamaya gerek duyulmayabilir.

Burun Temizliği

Ameliyat sonrası burun içi doktorun vereceği yıkama solüsyonları ve spreyler ile temizlenebilir. Kulak çubuğu yardımı ile burun deliklerinin içi temizlenebilir. Burun temizliği yapılırken ilk haftalarda sümkürmekten kaçınmak gerekmektedir. Altı aya kadar olan sürede de temizlik esnasında burnun sıkılmamasına özen gösterilmelidir.

Duş Alma

Ameliyat sonrası burnun üzerine konulan atelin ıslanmaması gerekmektedir. Atel çıkarılana kadar duş alınırken saçlar geriye doğru atılarak yıkanmamalı atele su değmemelidir. Ancak bunun dışında duş almaya engel teşkil eden başka bir durum bulunmamaktadır. Yaklaşık bir hafta sonra atel çıkarıldığında hasta istediği gibi duş alabilir.

Darbelerden Korunma

Burun kırığı ameliyatından sonra belki de en çok dikkat edilmesi gereken konu burnun darbelerden korunmasıdır. Ameliyat sonrası buruna gelebilecek bir darbe kanama, ağrı, şişlik gibi komplikasyonlara sebep olabileceği gibi yeniden şekil bozukluğuna da sebep olabilmektedir. Bu yüzden hasta özellikle ilk günlerde insanların yoğun olduğu bölgelerden, topla oynanan oyunlardan uzak durulmalı; günlük işlerini yaparken dikkatli olmalıdır.

Güneşten Korunma

Burun ameliyatı sonrası hastanın ilk bir ay direk güneş ışığına maruz kalması önerilmemektedir. Hastanın koruyucu önlemler almadan güneşe çıktığı durumlarda burun yüzeyinin hassas olması sebebi ile burunda leke ve şişlik oluşabilmektedir. Bu oluşumlar sebebi ile iyileşme süreci olumsuz yönde etkilenebilir.

Gözlük Kullanımı

Burun kırığı ameliyatlarından sonra iki ay süre ile gözlük kullanılması önerilmemektedir. Gözlük kullanımı burun kemiği üzerine bir ağırlık uygulayacağı ve çökme gibi şekil bozukluklarına neden olabileceği için sakıncalı bulunmaktadır. İki aylık süreç geçene kadar hastalara gözlük yerine lens kullanmaları tavsiye edilmektedir; ameliyattan birkaç gün sonra lens kullanmaya başlanabilmektedir.

Kıyafet Seçimi

Ameliyat sonrası hastaların dikkat etmesi gereken konulardan biri de kıyafet seçimidir. Burun konumu itibariyle giyinirken kıyafetlerle temas etmektedir. Ameliyat sonrası böyle bir temas bir takım problemlere yol açabileceği için hastaların boğazı dar olan kafadan geçirilerek giyilen kıyafetler yerine düğmeli kıyafetler tercih etmeleri gerekmektedir.

Ameliyat Sonrası Beslenme

Burun kırığı ameliyatı sonrası hastaların herhangi bir diyet uygulamaları gerekmemektedir. Ancak ameliyattan sonraki ilk birkaç gün ameliyat bölgesine yakınlığından dolayı ağzı açıp kapatmakta zorlanılması söz konusu olabilmektedir. Bu nedenle ilk günlerde çok sert veya katı yiyeceklerden kaçınılabilir, onlar yerine sıvı ve yumuşak gıdalarla beslenilebilir.

Ameliyat Sonrası Spor

Ameliyat sonrası hastanın burnunu olabilecek tüm darbelerden koruması gerekmektedir. Darbeye neden olabilecek futbol, voleybol gibi top ile oynanan oyunlardan, dövüş sporlarından, ağırlık çalışmalarından uzak durulmalıdır. Ameliyat sonrası iyileşme sürecinde buruna gelen bir darbe şekil bozukluğuna ve fonksiyonel sorunlara neden olabilir. Bu süreçte tek başına yapılabilecek yürüyüş, fitness gibi sporlar tercih edilebilir.

Doktor Kontrolleri

Ameliyat sonrası doktor kontrollerinin ihmal edilmemesi gerekmektedir. İyileşme sürecinde meydana gelebilecek beklenmeyen bir olumsuzluk doktor kontrolünde erken fark edilip düzeltilebilir. Ayrıca ameliyat sonrası varsa dikişlerin alınması, burun içerisine konulan silikon tamponların ve burun üzerine konulan atel ve flasterin çıkarılması için doktorun belirlediği tarihlerde mutlaka kontrole gidilmesi gerekmektedir. Tam iyileşme gerçekleşene kadar doktor kontrolleri de sürecin parçası olmaya devam edecektir.

İyileşme Süreci

Burun kırığı ameliyatı sonrasında burun içerisine silikon tamponlar burun üzerine de flaster ve sabit kalmasını sağlamak için termoplastik atel diye adlandırılan alçı koyulmaktadır. Silikon tamponlar içerisinde bulunan oluk sayesinde hasta nefes alıp vermeye devam edebilmektedir. Silikon tamponlar ameliyattan iki veya üç gün sonra, atel bir hafta sonra, flaster ise yaklaşık on iki gün sonra doktor tarafından çıkarılmaktadır. Yüzde oluşan morluklar bir hafta sonunda şişlikler ise ortalama iki hafta içerisinde geçmektedir. Ameliyatta kullanılan teknolojik yöntemlerin de etkisiyle iyileşme süreci artık daha kısa sürmekte ve daha kolay geçmektedir. Tam olarak iyileşme yaklaşık altı ay sürmektedir.

Sık Sorulan Sorular

Burun kırılması pek çok insanın başına gelebilecek bir olaydır. Burunun hem nefes alma ve koku alma gibi fonksiyonel özelliklerinden dolayı çok hayati olması hem de suratın ortasında bulunduğu için göze çarpan bir organ olması önemini artırmaktadır. Bu nedenle burun kırığı ameliyatı hakkında hastaların merak ettiği çok sayıda konu bulunmaktadır. Hastaların meraklarını gidermek amacıyla burun kırığı ameliyatı hakkında sık sorulan soruları ve cevaplarını derledik.

Burnun Kırıldığı Nasıl Anlaşılır?

Herhangi bir kişi burnuna kaza, düşme, çarpma gibi nedenlerle herhangi bir darbe aldığında burunda meydana gelen bir takım değişikliklerden burunda kırık olduğu anlaşılabilir. Buruna darbe alındığı sırada çıkan ses, sonrasında oluşan kanama, ağrı, şişlik, morarma gibi belirtiler var ise hasta vakit kaybetmeden bir kulak burun boğaz hekimine başvurmalıdır. Ancak çocuklarda bu belirtiler aynı şekilde ortaya çıkmayabilir. Burnuna darbe alan bir çocukta kanama benzeri belirtiler olmasa bile sonradan ortaya çıkan burun tıkanması, nefes almada zorluk gözlenebilir. Ebeveynlerin bu konuda dikkatli olmaları gerekmektedir. Çocuk gözlemlenmeli, tedbir amaçlı bile olsa bir hekime başvurulmalıdır.

Tüm Burun Kırıkları İçin Ameliyat Gerekir mi?

Tüm burun kırıklarının ameliyat edilmesi gerekmemektedir. Tüm burun kırıklarının boyutu aynı değildir. Bazı kırıklar burun şeklinde ciddi bir bozukluk yaratmayabilir ve burun fonksiyonlarında da bozulmalara yol açmayabilir. Bu tür durumlarda ameliyat edilmeden de kırığın düzeltilmesi mümkündür. Ayrıca hastanın hekime ne zaman başvurduğu da bu durumu etkilemektedir. Eğer hasta buruna darbe alıp kırık oluştuktan sonra hemen sağlık kuruluşuna giderek teşhis konulduysa kapalı redüksiyon yöntemi ile cerrahi operasyona gerek kalmadan tedavi edilebilmektedir.

Burun Kırıldıktan Sonra Eski Haline Döner mi?

Burun kırıldıktan sonra doğru tedavi ile hem şekilsel olarak hem de fonksiyonel olarak eski haline dönebilir. Burada önemli olan burunda kırık meydana geldiğinde vakit kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurmaktır. Hastanın durumuna göre yapılacak olan kapalı redüksiyon işlemi veya ileriki dönemde uygulanan burun kırığı ameliyatı ile kırık yerine oturtularak burun eski haline getirilmektedir. Kullanılan modern yöntemler sayesinde iz kalmadan tedavi edilebilmektedir. Konusunda uzman bir cerrah tarafından yapılan ameliyatta başarı şansı çok yüksektir.

Burun Kırığı Ameliyatı Kaç Saat Sürer?

Burun kırığı ameliyatlarının süresi bazı etkenlere göre farklılık gösterebilmektedir. Ameliyatta uygulanacak teknik, ameliyatı yapan cerrahın tecrübesi, çalışma şekli, burundaki kırığın boyutu süreyi etkileyebilen faktörlerdir. Ayrıca ameliyat sırasında oluşabilecek herhangi bir komplikasyon da ameliyat süresinin uzamasına neden olabilmektedir. Bu etkenleri bir kenara bırakacak olursak ameliyat ortalama olarak bir, bir buçuk saat civarı sürmektedir.

Ameliyatta Açık Teknik mi Kapalı Teknik mi Daha İyidir?

Ameliyatlarda açık teknik veya kapalı teknik kullanılmasını etkileyen unsurlar bulunmaktadır. Hasta bunun kararını keyfi olarak veremez. Ameliyatta açık tekniğin mi yoksa kapalı tekniğin mi faydalı olacağına cerrah karar verebilir. Bu durum her hasta için farklılık gösterebilmektedir. Örneğin burnunda basit bir kırık olan ve işlevsel problemleri olmayan bir hastaya iz kalma ihtimali de olmadığı için kapalı teknikle ameliyat daha faydalı olabilirken, burnunda çoklu kırıklar olan işlevsel problemler yaşayan bir hastaya faydalı olmamaktadır. Bu durumdaki hastalara burun iç yapısı net olarak görüldüğü ve müdahale daha rahat olduğu için açık teknik uygulanmaktadır. Hastaların bir kısmı iz kalma ihtimalini dert ettikleri için kapalı teknikle ameliyatı istemektedir; ancak açık teknikte de mikro cerrahi yöntemler kullanıldığı için iz kalma ihtimali yok denecek kadar az olmaktadır.

Ameliyatta Genel Anestezi mi Yoksa Lokal Anestezi mi Kullanılır?

Ameliyatta genel anestezi mi yoksa lokal anestezi mi tercih edileceği hastanın buna uygunluğu, yapılacak ameliyatın çeşidi, burundaki kırığın boyutu ve konumu gibi faktörlere bağlı olarak hekim tarafından belirlenmektedir. Çoklu kırıkların olduğu zor ameliyatlarda veya kıkırdak doku eklenmesi gereken ameliyatlarda genel anestezi kullanılmaktadır. Ayrıca ameliyattan çok korkan, heyecanlanan hastalar için de genel anestezi uygulanmaktadır.

Ameliyat Sonrası Buruna Tampon Konulması Gerekir mi?

Ameliyat sonrası tampon kanamayı azaltmak, şişlikleri gidermek, oluşabilecek yapışıklıkları önlemek için kullanılmaktadır. Genellikle ameliyat sonrası ikinci veya üçüncü gün çıkarılmaktadır. Her ameliyattan sonra tampon kullanılması gerekmemektedir. Bazı ameliyatlardan sonra kanama oluşabilecek bölgelere dikişler atılarak önlem alınır ve tampona ihtiyaç kalmaz. Burun tamponları geçmiş dönemlerde kullanıldığında rahatsızlık ve özellikle çıkarılırken ağrı yarattığı için korkuya sebep olmaktadır. Ancak günümüzde kullanılan tamponlar silikon, ağrı yapmayan, içerisinde bulunan oluklar sayesinde nefes alınmasına olanak sağlayan, çıkarılması kolay ve kullanımı konforlu nesnelerdir.

Burun Kırığı Ameliyatını SGK Karşılar mı?

Sosyal Güvenlik Kurumu burun ameliyatlarının bir kısmını karşılamakta bir kısmını karşılamamaktadır. Burada kıstas ameliyatın estetik olup olmadığıdır; estetik olan hiçbir ameliyat SGK tarafından karşılanmamaktadır. Burun kırığı ameliyatı estetik değil hastanın nefes alıp verme gibi fonksiyonlarını düzeltmek amacı ile yapılan zaruri bir ameliyat olduğu için bu ameliyatlar SGK tarafından karşılanmaktadır. Hastanın doktordan alınan rapor, tomografi gibi kırık olduğunu yani ameliyatın estetik değil zaruri olduğunu gösteren belgeler sunması gerekmektedir.

Burun Kırığı Ameliyatı Kaç Yaşında Yapılır?

Burun kırığı ameliyatı herkese uygulanabilir bir ameliyattır; ancak henüz kemik ve kıkırdak yapısı tam olarak gelişmemiş yaştaki çocuklara uygulandığında zamanla gelişim tamamlandıkça değişiklikler meydana gelebilmektedir. Kız çocuklarında on altı, on yedi yaş; erkeklerde ise on yedi, on sekiz yaş kemik gelişimi açısından sınır olarak alınabilir. Bu yaşın altındaki hastalarda kırık ameliyatsız tedavi edilemiyorsa, solunum güçlüğü, ağrı, ciddi şekil bozukluğu yaratıyorsa ebeveyn ve doktor onayı ile ameliyat gerçekleşebilmektedir.

Burun Kırığı Ne Kadar Zamanda İyileşir?

Burun kırığında önemli olan vakit kaybetmeden müdahalede bulunmaktır. İlk birkaç saat içerisinde tedavisi yapılan burun kırıklarının iyileşmesi daha çabuk olmaktadır. Çocuklarda bir yedi günde yetişkinlerde ise on dört günde kemikler kaynamaya başlamaktadır. Ancak hemen müdahale edilmeyen kırıklarda iyileşme süresi uzamaktadır. Cerrahi operasyon ile düzeltilen kırıklarda tam iyileşme altı ayı bulabilmektedir. Bu nedenle burunda kırık meydana geldiğinde ilk müdahalenin hemen yapılması gerekmektedir.

Burun Kırığı Ameliyatına Hangi Bölüm Bakar?

Burun solunum yolunun çok önemli bir parçası olmanın yanı sıra aynı zamanda yüz estetiği için de kritik öneme sahiptir. Burun kırığı hem solunum fonksiyonlarını hem de görünümü bozduğu için ameliyatlar genelde KBB uzmanı ve plastik cerrah tarafından birlikte icra edilir. En azından planlama aşaması beraber yapılır. Ancak duruma göre de ya KBB uzmanı ya da plastik cerrah tarafından yapılması mümkündür.

Burun Kırığı Ameliyatı Fiyatları Neye Göre Değişir?

Burun kırığı ameliyatlarının estetik amaçlar güdülerek de icra edilmesi fiyatları etkileyen unsurlardandır. Oldukça kritik ve zor bir ameliyat olduğu için operasyonun yapıldığı hastane, operasyonu yapan doktor ve ekip, kullanılan ekipmanların güncel fiyatı gibi unsurlar fiyat üzerinde oldukça etkilidir. Burun kırılmasının şekli ve barındırdığı riskler de fiyatları etkileyebilir. Doğru ve kesin bir fiyat almak için muayene olunmalıdır.

Ameliyat Sonrası Ne Zaman İşe Dönebilirim?

Ameliyat sonrası işe dönme süresi hastadan hastaya farklılıklar gösterebilmektedir. Her hastanın iyileşme süreci aynı şekilde olmayabilir. Hastanın durumuna bağlı olarak doktor işe başlamak için en uygun olan zamanı söylemektedir. Bunun dışında hastanın nasıl bir işte çalıştığı da bu kararı etkileyen bir faktördür. Eğer ağır iş yükü olan, insanlarla çok fazla temas gerektiren bir işte çalışılıyor ise işe başlama süresi uzayabilmektedir; ancak masa başı ve insan kalabalığından uzak bir işte çalışılıyor ise bu süre kısalabilmektedir. Bu değişkenlere göre işe başlama süresi dört günden yirmi güne kadar uzayabilmektedir.

Ameliyat Sonrası Burunda İz Kalır mı?

Burun yüzümüzün ortasında ilk göze çarpan organlardan biridir. Bu nedenle fonksiyonlarının dışında estetik bir görüntü de vermesi önemlidir. Hastaların iz kalması konusunu merak etmeleri de bu açıdan oldukça normaldir. Günümüzde burun ameliyatları yapılırken farklı teknikler kullanılabilmektedir. Ameliyat kapalı teknikle yapıldı ise burun dışında herhangi bir kesi olmadığı için iz kalması da söz konusu değildir. Açık teknikle yapılan ameliyatlarda ise burun deliklerinin kesişim noktasına bir kesi yapılarak ameliyat gerçekleştirilmektedir. Buraya atılan dikişler dokularla uyumlu olduğu için ve mikro cerrahi yöntemler kullanıldığı için iz kalması riski çok düşüktür.

Ameliyat Sonrası Seyahate Çıkılabilir mi?

Hastalar burun kırığı ameliyatı sonrası seyahate çıkabilirler. Seyahate gitmekte bir problem yoktur ancak ne zaman gidileceği ve ne kadar kalınacağı önem arz etmektedir. Ameliyattan birkaç gün sonra çıkılacak bir seyahatte çok dikkatli olunmalıdır. İnsanlarla temas ederken buruna herhangi bir darbe almamaya özen gösterilmelidir. Ayrıca ameliyat sonrası pansuman, ameliyatın türüne bağlı olarak dikiş mevcutsa alınması ve düzenli doktor kontrolleri sebebi ile uzun süreli bir seyahat problem yaratabilmektedir.

Ameliyat Sonrası Dişler Fırçalanabilir mi?

Burun kırığı ameliyatı sonrası burun ve dişlerin yakın olması hastaların aklına böyle bir soru getirmektedir. Ameliyat sonrası hastaların dişlerini fırçalamalarında herhangi bir sakınca bulunmamaktadır; ancak ameliyat bölgesine zarar vermemek adına fırçalama işlemi yumuşak hareketlerle ve acele etmeden gerçekleştirilmelidir. Hastanın dişlerini fırçalarken elinin veya fırçanın buruna çarpması ciddi derecede acıya sebep olabilmektedir. Dişlerin sert fırçalanması burunda sızlamaya yol açabilir.

Burun Kırığı Ameliyatına Hangi Bölüm Bakar?

Burun solunum yolunun çok önemli bir parçası olmanın yanı sıra aynı zamanda yüz estetiği için de kritik öneme sahiptir. Burun kırığı hem solunum fonksiyonlarını hem de görünümü bozduğu için ameliyatlar genelde KBB uzmanı ve plastik cerrah tarafından birlikte icra edilir. En azından planlama aşaması beraber yapılır. Ancak duruma göre de ya KBB uzmanı ya da plastik cerrah tarafından yapılması mümkündür.

Burun Kırığı Ameliyatı Fiyatları Neye Göre Değişir?

Burun kırığı ameliyatlarının estetik amaçlar güdülerek de icra edilmesi fiyatları etkileyen unsurlardandır. Oldukça kritik ve zor bir ameliyat olduğu için operasyonun yapıldığı hastane, operasyonu yapan doktor ve ekip, kullanılan ekipmanların güncel fiyatı gibi unsurlar fiyat üzerinde oldukça etkilidir. Burun kırılmasının şekli ve barındırdığı riskler de fiyatları etkileyebilir. Doğru ve kesin bir fiyat almak için muayene olunmalıdır.